- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
3600 Ek gösterge bekleyen hemşireler emekçiden daha az kazanıyor Kamuda toplu iş mukavelelerinde de 3600 ek gösterge talepleri yerine getirilmeyen hemşirelerin maaşları, taşerondan takıma alınan çalışanların maaşından daha az olarak hesaplandı. 3600 ek göstergenin her seçim gündeme getirildiğini lakin asla gerçekleştirilmediğini vurgulayan Sıhhat Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Lideri Hasret Akarken, “3600 ek gösterge geçtiğimiz seçimde de gündeme getirilen, verilen kelamlara karşın asla gerçekleşmeyen bir vaat olarak kaldı. Toplu Mukavele metninde ise 3600 ek gösterge düzenlemesi ile ilgili çalışma yapılacaktır denildi. aslına bakarsan yıllardır çalışma yapılıyor. Değerli olan içi dolu bir çalışmayı yapıp sonuçlandırmaktır. Toplum sıhhati için emek veren sıhhat kurum çalışanları hak ettiği pahası görmüyor. Liyakatsiz atamalar, yüksek çalışma saatleri ve düşük maaş istifaları hızlandırıyor. Sıhhatte çöküş görmemiz mümkün” sözlerini kullandı.
Kamuda toplu iş kontratlarından umduklarını bulamayan sıhhat çalışanları, düşük maaş, yüksek çalışma saatleri ve liyakatsiz atamalar niçiniyle istifaya zorlanıyor. Son olarak Sözcü Gazetesi’nden Ali Ekber Ertürk’ün kaleme aldığı haberde kamuda taşeron eleman olarak çalışan personellerin takıma geçmesiyle aldıkları aylıkların hemşire maaşlarını geçtiği belirtilmişti.
Haberle ilgili açıklamalarda bulunan Sıhhat Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Lideri Hasret Akarken, “Temizlik bakılırsavlileri, kayıt elemanları, güvenlik çalışanları 4 bin 400 lira maaşlarının üzerine aldıkları ikramiye ve tediye fiyatlarıyla aylık 6 bin liralık bir maaşa ulaşıyorlar. hiç bir işçinin ‘oldukca maaş’ aldığını tez etmiyoruz. Hastanelerin sürdürülebilirliğini sağlayan işçiler, aldıkları maaşı hak ediyorlar. Fakat tedavi sürecinde en ön safta bulunan hemşirelerin 4 bin 500 lira öteki sıhhat kurumu çalışanlarının da hak ettiklerini kazanmamasını da ‘haksızlık’ olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.
“EK GÖSTERGE KELAMI HİÇBİR VAKİT YERİNE GETİRİLMEDİ”
Seçim vaadi olarak verilen 3600 ek göstergenin hiç bir vakit uygulanmadığını vurgulayan Hasret Akarken, “Hemşirelerin özlük haklarının 3600 ek göstergeye nazaran düzenlenmesi geçtiğimiz seçimlerde vaat olarak öne sürülmüştü fakat hiç bir vakit yerine getirilmedi. COVID 19 pandemisinde ömrünü hiçe sayarak, insanüstü eforla çalışan sıhhat işçilerinin hepsinin fiyat ve özlük hakları eğitim öğretime göre 3600 ek göstergeye göre düzenlenmeli” sözlerini kullandı.
“DÜŞÜK FİYAT, YÜKSEK ÇALIŞMA SAATİ İSTİFAYA ZORLUYOR”
Sıhhat kurum çalışanlarının COVID 19 pandemisiyle birlikte çalışma kurallarının zorlaştığını, yüksek çalışma saatlerinin giderek yaygınlaştığını belirten Hasret Akarken, “Sağlık işçileri COVID 19 nöbetleriyle yıprandı. Giderek artan çalışma saatleri artık kanıksanan bir durum haline geldi. Çalışanlardan geri istenen artırımlı ödenen nöbet fiyatları ve düşük maaşlar sıhhat çalışanlarını istifaya zorluyor. Sağlıkçıların istifa etmesi iş gücünü kısıtlıyor, kalanlara daha büyük sorumluluklar yüklenmesine sebep oluyor. Bu döngü liyakatsiz atamalarla birleştiğinde sıhhat sistemini çöküşüne niye olabilir” dedi.
“LİYAKATSİZ ATAMALARLA SIHHAT HİZMETLERİ AKSAYACAK HALE GELDİ”
Hak ettiğini alamayan çalışanların siyasi atamaları kanıksadığını, ötürüsıyla asla elde edemeyeceklerini düşündükleri durumlar için kimsenin artık çalışmak istemediğini lisana getiren Hasret Akarken, “Sağlık alanında akademik çalışmalar terfiler için kıymetlidir. Yakın vakitte Türkiye genelinde birtakım hastanelerde idare takımlarının değiştiği görüyoruz. Sendika ayrımı yapmadan yalnızca hizmet veren müdürlerin haksız yere suçlanarak üstelik hukukî bir yargılama olmadan nazaranvden uzaklaştırıldığı, yerlerine gelecek isimlerin yüksek lisans ve doktora yapmış sıhhat çalışanlarından seçilmediğini, eğitim ve tecrübe göz gerisi edilip liyakatsiz atamalar yapıldığına şahit oluyoruz. nazaranvlerin tarifi ve hangi özelliklere muhtaçlık duyulduğu yönetmeliklerde belirtilse de bunların uygulanmadığını ya da sıklıkla bir açık bulunup, o açıktan faydalanıldığını görüyoruz. Bu durum sıhhat üzere hayati ehemmiyet taşıyan alanlarda önemli yanılgılara niçiniyet verebiliyor. Sıhhat Bilimleri ve öbür üniversitelere afiliye (birleşik) olan hastanelerin idare yapısının doktorlar dâhil öbür sıhhat çalışanları akademik takımlar tarafınca yürütülmesi gerekiyor. Sıhhatte yanılgı, insan hayatıyla ödeniyor” diyerek kelamlarını sonlandırdı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Kamuda toplu iş kontratlarından umduklarını bulamayan sıhhat çalışanları, düşük maaş, yüksek çalışma saatleri ve liyakatsiz atamalar niçiniyle istifaya zorlanıyor. Son olarak Sözcü Gazetesi’nden Ali Ekber Ertürk’ün kaleme aldığı haberde kamuda taşeron eleman olarak çalışan personellerin takıma geçmesiyle aldıkları aylıkların hemşire maaşlarını geçtiği belirtilmişti.
Haberle ilgili açıklamalarda bulunan Sıhhat Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Lideri Hasret Akarken, “Temizlik bakılırsavlileri, kayıt elemanları, güvenlik çalışanları 4 bin 400 lira maaşlarının üzerine aldıkları ikramiye ve tediye fiyatlarıyla aylık 6 bin liralık bir maaşa ulaşıyorlar. hiç bir işçinin ‘oldukca maaş’ aldığını tez etmiyoruz. Hastanelerin sürdürülebilirliğini sağlayan işçiler, aldıkları maaşı hak ediyorlar. Fakat tedavi sürecinde en ön safta bulunan hemşirelerin 4 bin 500 lira öteki sıhhat kurumu çalışanlarının da hak ettiklerini kazanmamasını da ‘haksızlık’ olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.
“EK GÖSTERGE KELAMI HİÇBİR VAKİT YERİNE GETİRİLMEDİ”
Seçim vaadi olarak verilen 3600 ek göstergenin hiç bir vakit uygulanmadığını vurgulayan Hasret Akarken, “Hemşirelerin özlük haklarının 3600 ek göstergeye nazaran düzenlenmesi geçtiğimiz seçimlerde vaat olarak öne sürülmüştü fakat hiç bir vakit yerine getirilmedi. COVID 19 pandemisinde ömrünü hiçe sayarak, insanüstü eforla çalışan sıhhat işçilerinin hepsinin fiyat ve özlük hakları eğitim öğretime göre 3600 ek göstergeye göre düzenlenmeli” sözlerini kullandı.
“DÜŞÜK FİYAT, YÜKSEK ÇALIŞMA SAATİ İSTİFAYA ZORLUYOR”
Sıhhat kurum çalışanlarının COVID 19 pandemisiyle birlikte çalışma kurallarının zorlaştığını, yüksek çalışma saatlerinin giderek yaygınlaştığını belirten Hasret Akarken, “Sağlık işçileri COVID 19 nöbetleriyle yıprandı. Giderek artan çalışma saatleri artık kanıksanan bir durum haline geldi. Çalışanlardan geri istenen artırımlı ödenen nöbet fiyatları ve düşük maaşlar sıhhat çalışanlarını istifaya zorluyor. Sağlıkçıların istifa etmesi iş gücünü kısıtlıyor, kalanlara daha büyük sorumluluklar yüklenmesine sebep oluyor. Bu döngü liyakatsiz atamalarla birleştiğinde sıhhat sistemini çöküşüne niye olabilir” dedi.
“LİYAKATSİZ ATAMALARLA SIHHAT HİZMETLERİ AKSAYACAK HALE GELDİ”
Hak ettiğini alamayan çalışanların siyasi atamaları kanıksadığını, ötürüsıyla asla elde edemeyeceklerini düşündükleri durumlar için kimsenin artık çalışmak istemediğini lisana getiren Hasret Akarken, “Sağlık alanında akademik çalışmalar terfiler için kıymetlidir. Yakın vakitte Türkiye genelinde birtakım hastanelerde idare takımlarının değiştiği görüyoruz. Sendika ayrımı yapmadan yalnızca hizmet veren müdürlerin haksız yere suçlanarak üstelik hukukî bir yargılama olmadan nazaranvden uzaklaştırıldığı, yerlerine gelecek isimlerin yüksek lisans ve doktora yapmış sıhhat çalışanlarından seçilmediğini, eğitim ve tecrübe göz gerisi edilip liyakatsiz atamalar yapıldığına şahit oluyoruz. nazaranvlerin tarifi ve hangi özelliklere muhtaçlık duyulduğu yönetmeliklerde belirtilse de bunların uygulanmadığını ya da sıklıkla bir açık bulunup, o açıktan faydalanıldığını görüyoruz. Bu durum sıhhat üzere hayati ehemmiyet taşıyan alanlarda önemli yanılgılara niçiniyet verebiliyor. Sıhhat Bilimleri ve öbür üniversitelere afiliye (birleşik) olan hastanelerin idare yapısının doktorlar dâhil öbür sıhhat çalışanları akademik takımlar tarafınca yürütülmesi gerekiyor. Sıhhatte yanılgı, insan hayatıyla ödeniyor” diyerek kelamlarını sonlandırdı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı