- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Avusturya’da başörtülü bayana ırkçı atak: Türkiye’ye defol git Avusturya’nın başşehri Viyana’da başörtüsü taktığı için ırkçı atağa maruz kalan Baraa Bolat, “Bana tükürene kadar yaptıklarını görmezden geldim, ki salgın devrinde, kim bilir tahminen de hastalığı taşıyordu. Bunun üzerine ben dışarı çıktım, o da gerimden geldi ve başörtüme saldırarak, fazlaca sert bir biçimde çekti. Çekmeden ötürü çenemin altında başörtüsünü tutturduğum iğne faydalanmama yol açtı.” dedi.
Irkçı atağa uğrayan Avusturya doğumlu Bolat, dün meydana gelen olaya ait, yaptığı açıklamada, hayatında birinci kere bir ırkçı hücuma maruz kaldığını belirterek, “Bu yaşadığım benim için fazlaca üzücüydü, birinci kez karşı karşıya kaldığım bir durum olduğu için genel olarak nasıl hareket edeceğimi bilemedim.” diye konuştu.
“TÜRKİYE’YE DEFOL GİT”
Bolat, ırkçı taarruzun belediye otobüsünde yaşandığını tabir ederek, “Bir bayan bana yaklaşarak, başörtüsü taktığım için her ne kadar Türkiye’den gelmiyor olsam da önyargıyla ‘Türkiye’ye defol git’ dedi.” sözünü kullandı.
Irkçı saldırganın söylemiş olduklerini duymazdan gelerek, otobüsün ön tarafına gittiğini lakin hanımın kendisini rahat bırakmadığını, bulunduğu yere gelip, hakaret ve ırkçı sözlerini sürdürdüğünü vurgulayan Bolat, şu biçimde devam etti:
“Bana tükürene kadar yaptıklarını görmezden geldim, ki salgın periyodunda, kim bilir tahminen de hastalığı taşıyordu. Bunun üzerine ben dışarı çıktım, o da gerimden geldi ve başörtüme saldırarak, hayli sert bir biçimde çekti. Çekmeden ötürü çenemin altında başörtüsünü tutturduğum iğne faydalanmama yol açtı. Bayana bağırdım fakat durmadı, cep telefonumu çıkartıp imaj almaya başlayınca durdu ve caddenin karşı tarafına geçti.”
Bolat, yaşadığı üzücü olayı toplumsal medya başta olmak üzere çeşitli mecralarda duyurmaya çalıştığını aktararak, “Bu olay karşısında bir duruş sergilemem gerektiğini ve bunu her insanın öğrenmesi gerektiğini düşündüm. Başörtüsü taksın ya da takmasın, cilt rengi ne olursa olsun, hangi etnik kökene sahip olunursa olunsun bu biçimde bir durum yaşanmamalı ve bu olay hiç bir biçimde göz arkası edilmemeli.” dedi.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Toplumsal medyadaki paylaşımının akabinde epey sayıda kişinin kendisiyle irtibata geçerek, dayanışma ve geçmiş olsun dileklerinde bulunduğunu lisana getiren Bolat, ırkçı atak daha sonrasında polise giderek şikayette bulunduğunu ve yasal sürecin başlatıldığını anlattı.
Bolat, olayın toplumsal medyada duyulmasının akabinde epeyce sayıda başörtülü bayanın birebir saldırgan tarafınca ırkçı hücuma maruz kaldığını ve saldırganın bilinen bir şahıs olduğunu öğrendiğini belirterek, “Bu kişi tarafınca hücuma maruz kalan, tükürülen birinci kişi ben değilim, birfazlaca başörtülü bayan ne yazık ki benzeri akınlara tıpkı kişi tarafınca maruz bırakılmış. Bu niçinle yapılanın bir karşılığı olmak zorunda. Şayet bu kişi ruhsal rahatsızsa hastaneye yatırılmalı ya da bir tahlil bulunmalı. Bu kişinin özgür bir biçimde dışarıda, öbür insanlara ziyan vermesi kabul edilemez.” diye konuştu.
Otobüste hiç kimsenin kendisine yardımcı olmadığını ve her insanın yaşananları sinema izler üzere izlediğini vurgulayan Bolat, etnik köken, din, deri rengi fark etmeksizin güç durumda olan ve yardıma muhtaçlık duyan insanlara karşı hassaslığın artırılması için daha fazla çalışılması gerektiğini kelamlarına ekledi.
Irkçı atağa uğrayan Avusturya doğumlu Bolat, dün meydana gelen olaya ait, yaptığı açıklamada, hayatında birinci kere bir ırkçı hücuma maruz kaldığını belirterek, “Bu yaşadığım benim için fazlaca üzücüydü, birinci kez karşı karşıya kaldığım bir durum olduğu için genel olarak nasıl hareket edeceğimi bilemedim.” diye konuştu.
“TÜRKİYE’YE DEFOL GİT”
Bolat, ırkçı taarruzun belediye otobüsünde yaşandığını tabir ederek, “Bir bayan bana yaklaşarak, başörtüsü taktığım için her ne kadar Türkiye’den gelmiyor olsam da önyargıyla ‘Türkiye’ye defol git’ dedi.” sözünü kullandı.
Irkçı saldırganın söylemiş olduklerini duymazdan gelerek, otobüsün ön tarafına gittiğini lakin hanımın kendisini rahat bırakmadığını, bulunduğu yere gelip, hakaret ve ırkçı sözlerini sürdürdüğünü vurgulayan Bolat, şu biçimde devam etti:
“Bana tükürene kadar yaptıklarını görmezden geldim, ki salgın periyodunda, kim bilir tahminen de hastalığı taşıyordu. Bunun üzerine ben dışarı çıktım, o da gerimden geldi ve başörtüme saldırarak, hayli sert bir biçimde çekti. Çekmeden ötürü çenemin altında başörtüsünü tutturduğum iğne faydalanmama yol açtı. Bayana bağırdım fakat durmadı, cep telefonumu çıkartıp imaj almaya başlayınca durdu ve caddenin karşı tarafına geçti.”
Bolat, yaşadığı üzücü olayı toplumsal medya başta olmak üzere çeşitli mecralarda duyurmaya çalıştığını aktararak, “Bu olay karşısında bir duruş sergilemem gerektiğini ve bunu her insanın öğrenmesi gerektiğini düşündüm. Başörtüsü taksın ya da takmasın, cilt rengi ne olursa olsun, hangi etnik kökene sahip olunursa olunsun bu biçimde bir durum yaşanmamalı ve bu olay hiç bir biçimde göz arkası edilmemeli.” dedi.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Toplumsal medyadaki paylaşımının akabinde epey sayıda kişinin kendisiyle irtibata geçerek, dayanışma ve geçmiş olsun dileklerinde bulunduğunu lisana getiren Bolat, ırkçı atak daha sonrasında polise giderek şikayette bulunduğunu ve yasal sürecin başlatıldığını anlattı.
Bolat, olayın toplumsal medyada duyulmasının akabinde epeyce sayıda başörtülü bayanın birebir saldırgan tarafınca ırkçı hücuma maruz kaldığını ve saldırganın bilinen bir şahıs olduğunu öğrendiğini belirterek, “Bu kişi tarafınca hücuma maruz kalan, tükürülen birinci kişi ben değilim, birfazlaca başörtülü bayan ne yazık ki benzeri akınlara tıpkı kişi tarafınca maruz bırakılmış. Bu niçinle yapılanın bir karşılığı olmak zorunda. Şayet bu kişi ruhsal rahatsızsa hastaneye yatırılmalı ya da bir tahlil bulunmalı. Bu kişinin özgür bir biçimde dışarıda, öbür insanlara ziyan vermesi kabul edilemez.” diye konuştu.
Otobüste hiç kimsenin kendisine yardımcı olmadığını ve her insanın yaşananları sinema izler üzere izlediğini vurgulayan Bolat, etnik köken, din, deri rengi fark etmeksizin güç durumda olan ve yardıma muhtaçlık duyan insanlara karşı hassaslığın artırılması için daha fazla çalışılması gerektiğini kelamlarına ekledi.