Bir kişinin hırsı uğruna ülkenin geleceği yok ediliyor CHP’li Erdoğan Toprak sıcak gündemi kıymetlendirdi. Toprak, Merkez Bankası’nın Erdoğan idaresinde kaosun ‘baş aktörü’ haline geldiğini belirterek başlıktaki tespiti yaptı. Yaşanan büyükelçilik kriziyle ilgili ise “Bunun faturası hayli ağır olur” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Lider Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, Merkez Bankası’nın (MB) Cu mhurbaşkanı Erdoğan idaresinde istikrarsızlık ve kaosun ‘baş aktörü’ haline geldiğini belirterek, “Kendisini ekonomist ilan eden bir şahsın, kerameti kendinden menkul bir iktisat teorisini ispatlama inadı ve hırsı uğruna, ülkenin geleceği yok ediliyor” dedi. Toprak, aklı ve bilimi dışlayan iktidarın ülkeyi tek kişinin o günkü ruhsal durumu, ferdî tercihleri ve hevesleriyle yönettiğini, deneme yanılmayla tarafını aradığını savundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD, Almanya, Fransa, Kanada’nın da ortalarında yer aldığı 10 büyükelçinin, AİHM’nin Osman Kavala sonucunın uygulanması talebiyle yayınladıkları bildiri akabinde istenmeyen kişi ilan edilmeleri açıklamasıyla ilgili ise Toprak şu değerlendirmede bulundu:
DEVLET AKLI DIŞLANDI: Yükle içe dönük bir politik atılım olsa da ağır memleketler arası yansımaları ve bedelleri olabilecek, sonuçları hesaplanmadan, devlet aklı dışlanarak söz edilmiş bir söylemdir. Trump’ın telefonuyla Rahip Brunson’ı, Merkel’in telefonuyla Deniz Yücel’i, Macron’un telefonuyla Fransız gazeteci Loup Breau’yu yargıya talimat verip hür bıraktıran Erdoğan değil miydi? Şiir okuduğu için aldığı mahpus cezasını yıllardır siyasi mağduriyet gereci yapan AKP Genel Lideri, o periyotta Yargıtay’ın onama sonucuna karşı ABD hükümetinin dayanağını ileten İstanbul Konsolosu Carolyn Huggins’i makamında ağırlayıp medyaya poz vererek ‘ABD takviyesi arkamda’ iletileri verirken, ABD konsolosuna ‘siz kimsiniz ya, Türk yargısının sonucundan siz ne?’ dedi mi? Hayır.
FATURASI AĞIR OLUR: AİHM sonucunın uygulanmasını talep eden elçileri hudut dışı etmesi, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi gündeminde de yer alan birebir husustan dolayı Türkiye’ye yaptırım hazırlıklarını hızlandırabilir. İstenmeyen kişi ilanı, savaş ilanından evvelki bir adımdır. bu biçimde bir hudut dışı atılımı, Erdoğan-Biden Roma buluşmasının iptalinden, AB’nin hudut dışı edilen ülkelerle dayanışma için topyekun Türkiye’deki büyükelçilerini çekmesine kadar dayanabilir ve siyasi-ekonomik-diplomatik faturası fazlaca ağır olur.
CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Lider Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, Merkez Bankası’nın (MB) Cu mhurbaşkanı Erdoğan idaresinde istikrarsızlık ve kaosun ‘baş aktörü’ haline geldiğini belirterek, “Kendisini ekonomist ilan eden bir şahsın, kerameti kendinden menkul bir iktisat teorisini ispatlama inadı ve hırsı uğruna, ülkenin geleceği yok ediliyor” dedi. Toprak, aklı ve bilimi dışlayan iktidarın ülkeyi tek kişinin o günkü ruhsal durumu, ferdî tercihleri ve hevesleriyle yönettiğini, deneme yanılmayla tarafını aradığını savundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD, Almanya, Fransa, Kanada’nın da ortalarında yer aldığı 10 büyükelçinin, AİHM’nin Osman Kavala sonucunın uygulanması talebiyle yayınladıkları bildiri akabinde istenmeyen kişi ilan edilmeleri açıklamasıyla ilgili ise Toprak şu değerlendirmede bulundu:
DEVLET AKLI DIŞLANDI: Yükle içe dönük bir politik atılım olsa da ağır memleketler arası yansımaları ve bedelleri olabilecek, sonuçları hesaplanmadan, devlet aklı dışlanarak söz edilmiş bir söylemdir. Trump’ın telefonuyla Rahip Brunson’ı, Merkel’in telefonuyla Deniz Yücel’i, Macron’un telefonuyla Fransız gazeteci Loup Breau’yu yargıya talimat verip hür bıraktıran Erdoğan değil miydi? Şiir okuduğu için aldığı mahpus cezasını yıllardır siyasi mağduriyet gereci yapan AKP Genel Lideri, o periyotta Yargıtay’ın onama sonucuna karşı ABD hükümetinin dayanağını ileten İstanbul Konsolosu Carolyn Huggins’i makamında ağırlayıp medyaya poz vererek ‘ABD takviyesi arkamda’ iletileri verirken, ABD konsolosuna ‘siz kimsiniz ya, Türk yargısının sonucundan siz ne?’ dedi mi? Hayır.
FATURASI AĞIR OLUR: AİHM sonucunın uygulanmasını talep eden elçileri hudut dışı etmesi, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi gündeminde de yer alan birebir husustan dolayı Türkiye’ye yaptırım hazırlıklarını hızlandırabilir. İstenmeyen kişi ilanı, savaş ilanından evvelki bir adımdır. bu biçimde bir hudut dışı atılımı, Erdoğan-Biden Roma buluşmasının iptalinden, AB’nin hudut dışı edilen ülkelerle dayanışma için topyekun Türkiye’deki büyükelçilerini çekmesine kadar dayanabilir ve siyasi-ekonomik-diplomatik faturası fazlaca ağır olur.