Barcali
Active member
- Katılım
- 14 Şub 2021
- Mesajlar
- 1,145
- Puanları
- 38
Siber akın bilançosu; 2025’te dünyanın en büyük 3. iktisadına denk gelecek Berqnet, Bitdefender ve Narbulut tarafınca düzenlenen CyberDays 2021 Q3 etkinliğinde, kapının eşiğindeki 5G teknolojileri ve artan IoT aygıtları vesilesiyle büyüyen siber güvenlik muhtaçlıkları masaya yatırıldı. Siber Güvenlik Uzmanı Alper Başaran yaptığı sunum konuşmasında, siber hataların 2025’te 10,5 trilyon dolara büyüklüğe ulaşarak dünyanın en büyük 3. iktisadına denk hale geleceğini belirtti.
İnternet ve akıllı teknolojiler hayatımıza daha fazla nüfuz ettikçe, siber hücumlara da daha fazla kapı aralanıyor. Pandemiyle artan teknoloji ve akıllı aygıt kullanması, siber akınlara maruz kalma mümkünlüğünü yükseltirken, şirketlerin önleyici ve onarıcı yatırımları artırmaları da bir mecburilik haline geliyor. 2021’de hazırlanan bir siber tehdit savunma raporu, şirketlerin yüzde 86’sının son 1 yılda en az bir siber atağa uğradığını gösteriyor. Şirketlerin BT güvenlik bütçesi yükseldiği biçimde fidye yazılımı kurbanı olan bir epeyce kurum var. Bunların yarısından fazlasının geçen yıl fidye ödemek zorunda kaldığı kaydedildi. Fidye ödeyenlerin yüzde 28’inin ise datalarını kurtardığı açıklandı.
“SİBER HÜCUMLARA KARŞI FARKINDALIK YARATMAYI AMAÇLIYORUZ”
“Pandemi, Karantina ve İnançlı Çalışma Ortamı” başlığıyla 22 Eylül tarihinde düzenledikleri CyberDays 2021 Q3 aktifliği hakkında Berqnet’ten yapılan açıklamada, şunlara dikkat çekildi:
“Türkiye’nin öncü yazılım ve siber güvenlik şirketi olarak, hayatımızın olağan bir modülü haline gelen siber hücumlara karşı farkındalık ve şuurun artmasına katkıda bulunmayı, bir misyon olarak üstleniyoruz. Bu emelle, yılın her çeyreğinde fiyatsız bir online aktiflik düzenliyoruz. Siber güvenlik alanında dünyada ve ülkemizde yaşanan son gelişmeleri, trendleri ve bölümün geleceğini masaya yatırıyor, şimdiki gelişmeleri işin uzmanlarından öğreniyoruz. 250’den çok profesyonelin katıldığı CyberDays 2021 Q3’te pandeminin gölgesinde inançlı çalışma ortamlarını nasıl oluşturabileceğimizi konuştuk.”
PANDEMİDE NASIL HACKLENDİK?
CyberDays 2021 Q3’ün birinci oturumunda, Siber Güvenlik Uzmanı Alper Başaran, “Pandemide nasıl hacklendik?” başlıklı bir sunum yaptı. Kullanıcı, ağ ve sistem güvenliğinin sağlanması gerektiğine dikkat çeken Başaran, siber kabahatlerin 2025’te 10,5 trilyon dolara büyüklüğe ulaşarak dünyanın en büyük 3. iktisadına denk hale geleceğini belirtti. Fidye yazılımlarına ek olarak bilgi hırsızlığında da artış olduğunu söyleyen Başaran, “Taarruzlar oltalama, web temelli, ziyanlı yazılımlar biçiminde birfazlaca tıpta gerçekleştirilebilir. Siber akınların yüzde 90’ı kullanıcı yanlışlarından kaynaklanırken, en sık görülen hücumların başında oltalama geliyor” dedi.
İştirakçilerden gelen “Parolasız bir dünya mümkün mü?” sorusunu yanıtlayan Başaran, sistemlerin birbiriyle inançla konuşması için oturum açılması gerektiğini, oturum açılması için de- ismi parola olsun ya da olmasın- doğrulama yapmaya gereksinim olduğunu söz etti.
FİDYE YAZILIM KURBANI DALLAR: PERAKENDE, PROFESYONEL HİZMETLER, KAMU, SIHHAT
CyberDays 2021 Q3’teki ikinci uzman konuşmacı olan Laykon Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü Barbaros Akkoyunlu, fidye yazılımları hakkında kıymetli bilgiler paylaştı:
“2020’de yapılan atakların kararında fidye ödemelerinde yüzde 311’lik artış yaşandı. Bu sayı 350 milyon dolarlık kripto paraya karşılık geliyor. 2020 ve 2021’in birinci yarısı karşılaştırıldığında, yüzde 150’lik artış var! ABD Federal Soruşturma Ofisi FBI, 100’den çok fidye yazılım tipi olduğunu deklare etti.”
Fidye yazılım kurbanlarının içinde hala KOBİ’lerin öne çıktığını söyleyen Akkoyunlu, siber hatalıların gayesindeki bölümlerin perakende ve profesyonel hizmetler, kamu ve sıhhat olduğunu söylemiş oldu. Akkoyunlu; fidye yazılımlarına karşı korunmak için, tüm yaygın hücum yollarının kapsanması gerektiğini belirterek önleyici müdafaa, engelleme ve tedbire, izleme ve erken tespit, güvenlik açığı yaması, kullanıcı davranışı risk izleme üzere farklı formları anlattı.
“2025’E KADAR BULUT SİSTEMLERİNİN KULLANIMLARI YÜZDE 50 ARTACAK”
CyberDays 2021 Q3’ün 3. oturumunda, Logo Siber Güvenlik Genel Müdürü Hakan Hintoğlu’nun sunumu yer aldı. Çok şubeli yapılar ve uzaktan çalışmanın doğurduğu yeni güvenlik gereksinimlerini ele alan Hintoğlu, “Pandemide uzaktan çalışma modeline geçilmesi, yeni güvenlik gereksinimleri doğurdu. Çok şubeli ağları kolaylıkla ölçeklendirebilmek ve tek merkezden izleyebilmek gerekiyor” dedi.
Buluttaki kurumsal sistemlerin artmasıyla SASE (Secure Access Service Edge) konseptinin daha fazla konuşulmaya başlandığını belirten Hintoğlu, ağ ve güvenlik hizmetlerini bulut üzerinden sağlayan tek bir hizmet modelinin tercih edilmeye başlanacağını söylemiş oldu. “Yönetim ve operasyonu sıradanleştiren SASE konsepti, ölçeklendirme ve performansın önünü açıyor. Kullanıcıların nerede olduğuna bakılmaksızın tutarlılık ve daha az risk barındıran konsept, esnek maliyet altyapısıyla öne çıkıyor. SASE konsepti ilerleyen devirde siber güvenlik bölümünde çok kıymetli bir yer tutacak ve bu alanda bizim de fazlaca değerli çalışmalarımız var, yakında eserlerimizi satışa sunacağız” diyen Hintoğlu, Berqnet’in 6 ay evvel başlatmış olduğu ve 10 bini aşkın kişinin katıldığı fiyatsız ve sertifikalı “Herkes için Siber Güvenlik” toplumsal sorumluluk projesi hakkında da bilgi verdi.
PANDEMİ BULUTA ALTIN ÇAĞINI YAŞATIYOR
Her çeyreğin sonunda düzenlenen online aktifliğin 22 Eylül’deki son uzman konuğu, Narbulut Kurucu Ortağı Abdurrahim Vural oldu. Vural, inanılmaz büyük bir süratle artan datalarla ilgili çarpıcı istatistikler paylaştı:
“Geçen yıl her kullanıcı saniyede ortalama 1,7 MB data üretti. Pandemiyle daha da artan bilgi üretiminin, 2025’te toplam 200 zetabayta (ZB) hacme ulaşması bekleniyor. 1 ZB’ın 1 trilyon GB’a eşit olduğunu da söylemeliyim. Bu datanın gerçek büyüklüğünü anlatmak gerekirse: 33 ZB bilgi ortalama 46 Mbps süratiyle 181,3 milyon yılda indirilebilir! Bu büyümeye paralel olarak data depolama eserleri de gelişiyor. Kartuş ve disketlerle başlayan dışarıya depolama seçenekleri artık buluta taşınıyor.”
Bilgi kayıplarının esas sebepleri içinde insan kusuru, virüsler, yazılım yanılgıları ve siber taarruzlar bulunduğunu söyleyen Vural, “Son kullanıcıların yüzde 25’i her yıl data kaybı yaşıyor ve büyük data kaybı yaşayan şirketlerin yüzde 94’ü ayakta kalamıyor, yüzde 43’ü asla bir daha açılamıyor, yüzde 51’i ise iki yıl ortasında kapanıyor” dedi.
Farklı topolojiler üstünden bilgi kayıplarının nasıl yaşandığını anlatan Vural, şirketlerin küçük bütçelerle alabileceği tedbirleri paylaştı. Bilgi idaresinde bulutun avantajlarından da bahseden Vural, “Kovid-19 bulut bilişimin altın çağını yaşamasına sebep oldu” dedi. Siber atakların da eş vakitli olarak arttığını söyleyen Vural, pandemide ziyanlı e-postaların yüzde 600, makûs hedefli yazılımların yüzde 75 arttığını belirtti.
İnternet ve akıllı teknolojiler hayatımıza daha fazla nüfuz ettikçe, siber hücumlara da daha fazla kapı aralanıyor. Pandemiyle artan teknoloji ve akıllı aygıt kullanması, siber akınlara maruz kalma mümkünlüğünü yükseltirken, şirketlerin önleyici ve onarıcı yatırımları artırmaları da bir mecburilik haline geliyor. 2021’de hazırlanan bir siber tehdit savunma raporu, şirketlerin yüzde 86’sının son 1 yılda en az bir siber atağa uğradığını gösteriyor. Şirketlerin BT güvenlik bütçesi yükseldiği biçimde fidye yazılımı kurbanı olan bir epeyce kurum var. Bunların yarısından fazlasının geçen yıl fidye ödemek zorunda kaldığı kaydedildi. Fidye ödeyenlerin yüzde 28’inin ise datalarını kurtardığı açıklandı.
“SİBER HÜCUMLARA KARŞI FARKINDALIK YARATMAYI AMAÇLIYORUZ”
“Pandemi, Karantina ve İnançlı Çalışma Ortamı” başlığıyla 22 Eylül tarihinde düzenledikleri CyberDays 2021 Q3 aktifliği hakkında Berqnet’ten yapılan açıklamada, şunlara dikkat çekildi:
“Türkiye’nin öncü yazılım ve siber güvenlik şirketi olarak, hayatımızın olağan bir modülü haline gelen siber hücumlara karşı farkındalık ve şuurun artmasına katkıda bulunmayı, bir misyon olarak üstleniyoruz. Bu emelle, yılın her çeyreğinde fiyatsız bir online aktiflik düzenliyoruz. Siber güvenlik alanında dünyada ve ülkemizde yaşanan son gelişmeleri, trendleri ve bölümün geleceğini masaya yatırıyor, şimdiki gelişmeleri işin uzmanlarından öğreniyoruz. 250’den çok profesyonelin katıldığı CyberDays 2021 Q3’te pandeminin gölgesinde inançlı çalışma ortamlarını nasıl oluşturabileceğimizi konuştuk.”
PANDEMİDE NASIL HACKLENDİK?
CyberDays 2021 Q3’ün birinci oturumunda, Siber Güvenlik Uzmanı Alper Başaran, “Pandemide nasıl hacklendik?” başlıklı bir sunum yaptı. Kullanıcı, ağ ve sistem güvenliğinin sağlanması gerektiğine dikkat çeken Başaran, siber kabahatlerin 2025’te 10,5 trilyon dolara büyüklüğe ulaşarak dünyanın en büyük 3. iktisadına denk hale geleceğini belirtti. Fidye yazılımlarına ek olarak bilgi hırsızlığında da artış olduğunu söyleyen Başaran, “Taarruzlar oltalama, web temelli, ziyanlı yazılımlar biçiminde birfazlaca tıpta gerçekleştirilebilir. Siber akınların yüzde 90’ı kullanıcı yanlışlarından kaynaklanırken, en sık görülen hücumların başında oltalama geliyor” dedi.
İştirakçilerden gelen “Parolasız bir dünya mümkün mü?” sorusunu yanıtlayan Başaran, sistemlerin birbiriyle inançla konuşması için oturum açılması gerektiğini, oturum açılması için de- ismi parola olsun ya da olmasın- doğrulama yapmaya gereksinim olduğunu söz etti.
FİDYE YAZILIM KURBANI DALLAR: PERAKENDE, PROFESYONEL HİZMETLER, KAMU, SIHHAT
CyberDays 2021 Q3’teki ikinci uzman konuşmacı olan Laykon Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü Barbaros Akkoyunlu, fidye yazılımları hakkında kıymetli bilgiler paylaştı:
“2020’de yapılan atakların kararında fidye ödemelerinde yüzde 311’lik artış yaşandı. Bu sayı 350 milyon dolarlık kripto paraya karşılık geliyor. 2020 ve 2021’in birinci yarısı karşılaştırıldığında, yüzde 150’lik artış var! ABD Federal Soruşturma Ofisi FBI, 100’den çok fidye yazılım tipi olduğunu deklare etti.”
Fidye yazılım kurbanlarının içinde hala KOBİ’lerin öne çıktığını söyleyen Akkoyunlu, siber hatalıların gayesindeki bölümlerin perakende ve profesyonel hizmetler, kamu ve sıhhat olduğunu söylemiş oldu. Akkoyunlu; fidye yazılımlarına karşı korunmak için, tüm yaygın hücum yollarının kapsanması gerektiğini belirterek önleyici müdafaa, engelleme ve tedbire, izleme ve erken tespit, güvenlik açığı yaması, kullanıcı davranışı risk izleme üzere farklı formları anlattı.
“2025’E KADAR BULUT SİSTEMLERİNİN KULLANIMLARI YÜZDE 50 ARTACAK”
CyberDays 2021 Q3’ün 3. oturumunda, Logo Siber Güvenlik Genel Müdürü Hakan Hintoğlu’nun sunumu yer aldı. Çok şubeli yapılar ve uzaktan çalışmanın doğurduğu yeni güvenlik gereksinimlerini ele alan Hintoğlu, “Pandemide uzaktan çalışma modeline geçilmesi, yeni güvenlik gereksinimleri doğurdu. Çok şubeli ağları kolaylıkla ölçeklendirebilmek ve tek merkezden izleyebilmek gerekiyor” dedi.
Buluttaki kurumsal sistemlerin artmasıyla SASE (Secure Access Service Edge) konseptinin daha fazla konuşulmaya başlandığını belirten Hintoğlu, ağ ve güvenlik hizmetlerini bulut üzerinden sağlayan tek bir hizmet modelinin tercih edilmeye başlanacağını söylemiş oldu. “Yönetim ve operasyonu sıradanleştiren SASE konsepti, ölçeklendirme ve performansın önünü açıyor. Kullanıcıların nerede olduğuna bakılmaksızın tutarlılık ve daha az risk barındıran konsept, esnek maliyet altyapısıyla öne çıkıyor. SASE konsepti ilerleyen devirde siber güvenlik bölümünde çok kıymetli bir yer tutacak ve bu alanda bizim de fazlaca değerli çalışmalarımız var, yakında eserlerimizi satışa sunacağız” diyen Hintoğlu, Berqnet’in 6 ay evvel başlatmış olduğu ve 10 bini aşkın kişinin katıldığı fiyatsız ve sertifikalı “Herkes için Siber Güvenlik” toplumsal sorumluluk projesi hakkında da bilgi verdi.
PANDEMİ BULUTA ALTIN ÇAĞINI YAŞATIYOR
Her çeyreğin sonunda düzenlenen online aktifliğin 22 Eylül’deki son uzman konuğu, Narbulut Kurucu Ortağı Abdurrahim Vural oldu. Vural, inanılmaz büyük bir süratle artan datalarla ilgili çarpıcı istatistikler paylaştı:
“Geçen yıl her kullanıcı saniyede ortalama 1,7 MB data üretti. Pandemiyle daha da artan bilgi üretiminin, 2025’te toplam 200 zetabayta (ZB) hacme ulaşması bekleniyor. 1 ZB’ın 1 trilyon GB’a eşit olduğunu da söylemeliyim. Bu datanın gerçek büyüklüğünü anlatmak gerekirse: 33 ZB bilgi ortalama 46 Mbps süratiyle 181,3 milyon yılda indirilebilir! Bu büyümeye paralel olarak data depolama eserleri de gelişiyor. Kartuş ve disketlerle başlayan dışarıya depolama seçenekleri artık buluta taşınıyor.”
Bilgi kayıplarının esas sebepleri içinde insan kusuru, virüsler, yazılım yanılgıları ve siber taarruzlar bulunduğunu söyleyen Vural, “Son kullanıcıların yüzde 25’i her yıl data kaybı yaşıyor ve büyük data kaybı yaşayan şirketlerin yüzde 94’ü ayakta kalamıyor, yüzde 43’ü asla bir daha açılamıyor, yüzde 51’i ise iki yıl ortasında kapanıyor” dedi.
Farklı topolojiler üstünden bilgi kayıplarının nasıl yaşandığını anlatan Vural, şirketlerin küçük bütçelerle alabileceği tedbirleri paylaştı. Bilgi idaresinde bulutun avantajlarından da bahseden Vural, “Kovid-19 bulut bilişimin altın çağını yaşamasına sebep oldu” dedi. Siber atakların da eş vakitli olarak arttığını söyleyen Vural, pandemide ziyanlı e-postaların yüzde 600, makûs hedefli yazılımların yüzde 75 arttığını belirtti.