- Katılım
- 25 Eyl 2020
- Mesajlar
- 2,594
- Puanları
- 38
ALİ BABACAN: ‘Faiz sonucu Merkez Bankası’nın değil, Sayın Erdoğan’ın’
DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, Aydın’da partisinin vilayet binasının açılışında konuştu. Babacan şu tabirleri kullandı:
‘Başkanı mevsimlik emekçiye çevrilen kurumun bağımsızlığı olmaz’
“Dün Merkez Bankası’nın faiz sonucu belirtildi. Düzeltmek lazım; bu faiz sonucu Merkez Bankası’nın falan değil, Sayın Erdoğan faiz sonucu. aslına bakarsanız milletlerarası basın “Erdoğan’ın Merkez Bankası” diye haber yapmış. Gece yarısı kararlarıyla lideri, lider yardımcıları mevsimlik çalışana çevrilen bir kurumun bağımsızlığı ve prestiji olmaz.”
‘Sayın Erdoğan’ın talimatlarıyla dişli sıyırdı’
“Döviz rezervi eksi 52 milyar dolara düştü. Döviz rezerviyle artık kuru denetim edecek imkân kalmadı. Merkez Bankası’nın elinde bir tane enstrüman kaldı. O da gecelik faiz. Dişli sıyırdı. Otomobil kullananlar bilir; dişli döner lakin sıyırdı mı çevirmek boşa. Otomobil gitmez. Merkez Bankası da Sayın Erdoğan’ın talimatlarıyla dişli sıyırmış durumda. Ne yapsalar yarar etmiyor. Faizi indiriyor, piyasa faizi yükseliyor. Faizi indiriyor, kur fırlıyor. Artık ellerinde hiç bir denetim enstrümanı kalmadı.”
‘Faiz indiriminden en memnun olanlar faizi alan yerli, yabancı insanlar’
“Merkez Bankası geçen ay ve bu ay toplam üç puanlık faiz indirimi yaptı. kararı ne oldu? Dolar kuru 8.30’dan 9.30’a, 9.40’a, 9.50’ye çıktı. Partili medyada, Cumhurbaşkanlığının propaganda makinesi Bağlantı Merkezi midir, İrtibat Başkanlığı mıdır nedir, orada hiç bahsetmiyorlar. Lakin fazlaca değerli bir gerçek oluştu: Hazine’nin borçlanma faizleri bir ay içerisinde yüzde 17,5’tan yüzde 20,5’a çıktı. tıpkı vakitte uzun vadeli on yıllık faiz arttı. Üstelik bu, devletin ödediği faiz. Bu milletin, bu devletin bütçesinden ödediği faiz. Merkez Bankası’nın, Erdoğan’ın düşürdüğü faiz ise gecelik-haftalık Merkez Bankası’nın aldığı faiz. Sayın Erdoğan’ın tabiriyle, Merkez Bankası’nın faiz indiriminden en memnun olanlar faizi alan yerli, yabancı beşerler.”
‘Hükûmet memleketler arası alanda prestijimizi zedeleyecek epeyce iş yapıyor’
“FATF diye bir kurum var, kuruluşunda bizim de emeğimiz var. Milletlerarası kara para, terörün finansmanıyla ilgili konularda izleme konseyi. Paydaşı olduğumuz, konsensüsle dayanak vererek kurdurduğumuz kurum dün Türkiye’yi kara para ve terörün finansmanı probleminde gri listeye aldı. Beyaz listedeydik, gri listeye alındık. Bir daha sonraki kademe kara liste. Bu, Türkiye’nin prestijiyle ilgili son derece tehlikeli bir durum. Gri listeye alınan ülkelere sermaye akışı yavaşlar. Bu ülkeler ileride daha güç durumlarla karşı karşıya kalabilirler. Kendi vatandaşına şeffaf olmayan, hesap vermeyen hükûmet maalesef Türkiye’nin memleketler arası alanda da prestijini zedeleyecek epey işler yapıyor. Bu da başlı başına ekonomimiz açısından başlı başına bir risk ögesi olarak listeye girdi.”
‘Hukuk olmadan iktisat düzelmez’
“Hükûmet, inanç olmadan iktisadın düzelmeyeceğini anlamıyor. Matematikte nasıl iki kez iki dört ederse, hukuk ve adalet olmadan iktisat düzelmez. Bu kadar. Sayın Erdoğan zannediyor ki, ‘Talimat vereyim, Merkez Bankası faizi indirsin, enflasyon da piyasa faizleri de düşsün, iktisat düzelsin’. Hayal, hayal…”
‘Vatandaş bize şıp diye ulaşabiliyor zira sokaktayız’
“Geçtiğimiz gün Ankara’da gezerken kimi vatandaşlarımız tenkitlerini lisana getirdi. Bizi hiç haber yapmayan televizyon kanalları haber yapmış. Bakın, partili basın mensupları, biz sizin partinizin önderine benzemeyiz. Bizim tüm vatandaşlarımız bize şıp diye ulaşabiliyor. Kelamı olan ulaşır. Zira biz sokaktayız, pazardayız, çarşıdayız. Saraylara, külliyelere kapanıp yüzlerce muhafaza gorevlisinin ortasından iş yapmıyoruz. Partili medya mensubu arkadaşlar, buyurun Sayın Erdoğan’ı, Sayın Bahçeli’yi çıkarın sokaklara. Gezsinler, şu biçimde bir çarşı pazara girsinler. Niçin gitmiyorlar? Bir gidip görsünler, fiyat etiketlerini görsünler. Vatandaşlarımızın iki küçük torbayı doldurmak için en az 100, 150, 200 lira verdiklerini görsünler. Basın onları çekmiyor, zira çıkamıyorlar.”
‘Sokakta eleştiren vatandaşımızın da kelam hakkına sahip çıkacağız’
“AK Parti Genel Lideri artık kırk yılda bir dışarı çıkıyor. Onda da yanındaki müdafaaları aşıp yanına yanaşabilen biri es kaza şikâyet etse ‘Açım’ dese, ‘Abartma, al keyif çayı iç’ oluyor. Milleti azarlıyor. Kimse merak etmesin. Biz sokakta, eleştirisini dillendiren vatandaşımızın da kelam hakkına sonuna dek sahip çıkacağız. Özgürlük, bizi eleştirenlerin de özgürlüğüne hürmet duymak demektir.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, Aydın’da partisinin vilayet binasının açılışında konuştu. Babacan şu tabirleri kullandı:
‘Başkanı mevsimlik emekçiye çevrilen kurumun bağımsızlığı olmaz’
“Dün Merkez Bankası’nın faiz sonucu belirtildi. Düzeltmek lazım; bu faiz sonucu Merkez Bankası’nın falan değil, Sayın Erdoğan faiz sonucu. aslına bakarsanız milletlerarası basın “Erdoğan’ın Merkez Bankası” diye haber yapmış. Gece yarısı kararlarıyla lideri, lider yardımcıları mevsimlik çalışana çevrilen bir kurumun bağımsızlığı ve prestiji olmaz.”
‘Sayın Erdoğan’ın talimatlarıyla dişli sıyırdı’
“Döviz rezervi eksi 52 milyar dolara düştü. Döviz rezerviyle artık kuru denetim edecek imkân kalmadı. Merkez Bankası’nın elinde bir tane enstrüman kaldı. O da gecelik faiz. Dişli sıyırdı. Otomobil kullananlar bilir; dişli döner lakin sıyırdı mı çevirmek boşa. Otomobil gitmez. Merkez Bankası da Sayın Erdoğan’ın talimatlarıyla dişli sıyırmış durumda. Ne yapsalar yarar etmiyor. Faizi indiriyor, piyasa faizi yükseliyor. Faizi indiriyor, kur fırlıyor. Artık ellerinde hiç bir denetim enstrümanı kalmadı.”
‘Faiz indiriminden en memnun olanlar faizi alan yerli, yabancı insanlar’
“Merkez Bankası geçen ay ve bu ay toplam üç puanlık faiz indirimi yaptı. kararı ne oldu? Dolar kuru 8.30’dan 9.30’a, 9.40’a, 9.50’ye çıktı. Partili medyada, Cumhurbaşkanlığının propaganda makinesi Bağlantı Merkezi midir, İrtibat Başkanlığı mıdır nedir, orada hiç bahsetmiyorlar. Lakin fazlaca değerli bir gerçek oluştu: Hazine’nin borçlanma faizleri bir ay içerisinde yüzde 17,5’tan yüzde 20,5’a çıktı. tıpkı vakitte uzun vadeli on yıllık faiz arttı. Üstelik bu, devletin ödediği faiz. Bu milletin, bu devletin bütçesinden ödediği faiz. Merkez Bankası’nın, Erdoğan’ın düşürdüğü faiz ise gecelik-haftalık Merkez Bankası’nın aldığı faiz. Sayın Erdoğan’ın tabiriyle, Merkez Bankası’nın faiz indiriminden en memnun olanlar faizi alan yerli, yabancı beşerler.”
‘Hükûmet memleketler arası alanda prestijimizi zedeleyecek epeyce iş yapıyor’
“FATF diye bir kurum var, kuruluşunda bizim de emeğimiz var. Milletlerarası kara para, terörün finansmanıyla ilgili konularda izleme konseyi. Paydaşı olduğumuz, konsensüsle dayanak vererek kurdurduğumuz kurum dün Türkiye’yi kara para ve terörün finansmanı probleminde gri listeye aldı. Beyaz listedeydik, gri listeye alındık. Bir daha sonraki kademe kara liste. Bu, Türkiye’nin prestijiyle ilgili son derece tehlikeli bir durum. Gri listeye alınan ülkelere sermaye akışı yavaşlar. Bu ülkeler ileride daha güç durumlarla karşı karşıya kalabilirler. Kendi vatandaşına şeffaf olmayan, hesap vermeyen hükûmet maalesef Türkiye’nin memleketler arası alanda da prestijini zedeleyecek epey işler yapıyor. Bu da başlı başına ekonomimiz açısından başlı başına bir risk ögesi olarak listeye girdi.”
‘Hukuk olmadan iktisat düzelmez’
“Hükûmet, inanç olmadan iktisadın düzelmeyeceğini anlamıyor. Matematikte nasıl iki kez iki dört ederse, hukuk ve adalet olmadan iktisat düzelmez. Bu kadar. Sayın Erdoğan zannediyor ki, ‘Talimat vereyim, Merkez Bankası faizi indirsin, enflasyon da piyasa faizleri de düşsün, iktisat düzelsin’. Hayal, hayal…”
‘Vatandaş bize şıp diye ulaşabiliyor zira sokaktayız’
“Geçtiğimiz gün Ankara’da gezerken kimi vatandaşlarımız tenkitlerini lisana getirdi. Bizi hiç haber yapmayan televizyon kanalları haber yapmış. Bakın, partili basın mensupları, biz sizin partinizin önderine benzemeyiz. Bizim tüm vatandaşlarımız bize şıp diye ulaşabiliyor. Kelamı olan ulaşır. Zira biz sokaktayız, pazardayız, çarşıdayız. Saraylara, külliyelere kapanıp yüzlerce muhafaza gorevlisinin ortasından iş yapmıyoruz. Partili medya mensubu arkadaşlar, buyurun Sayın Erdoğan’ı, Sayın Bahçeli’yi çıkarın sokaklara. Gezsinler, şu biçimde bir çarşı pazara girsinler. Niçin gitmiyorlar? Bir gidip görsünler, fiyat etiketlerini görsünler. Vatandaşlarımızın iki küçük torbayı doldurmak için en az 100, 150, 200 lira verdiklerini görsünler. Basın onları çekmiyor, zira çıkamıyorlar.”
‘Sokakta eleştiren vatandaşımızın da kelam hakkına sahip çıkacağız’
“AK Parti Genel Lideri artık kırk yılda bir dışarı çıkıyor. Onda da yanındaki müdafaaları aşıp yanına yanaşabilen biri es kaza şikâyet etse ‘Açım’ dese, ‘Abartma, al keyif çayı iç’ oluyor. Milleti azarlıyor. Kimse merak etmesin. Biz sokakta, eleştirisini dillendiren vatandaşımızın da kelam hakkına sonuna dek sahip çıkacağız. Özgürlük, bizi eleştirenlerin de özgürlüğüne hürmet duymak demektir.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı