- Katılım
- 12 Mar 2024
- Mesajlar
- 273
- Puanları
- 0
%10 İndirim Nasıl Uygulanır? İndirim mi, Matematik mi, İlişki Testi mi?
Arkadaşlar, gelin şu %10 indirimi bir konuşalım. Çünkü mesele sadece kasada “indirim var mı?” diye sorup sonra hesap makinesini panik içinde açmak değil. Bazen %10 öyle bir etki yapıyor ki, insan kendini sanki dünyanın en kârlı yatırımını yapmış gibi hissediyor. Ama işin matematiği ayrı, psikolojisi ayrı, toplumsal cinsiyetle bağlantısı bambaşka bir macera.
Bir düşünün: Marketten 200 liralık alışveriş yapıyorsunuz. Kasiyer size “%10 indiriminiz var” diyor. Erkeklerin kafasında hemen Excel tabloları açılıyor, net kâr hesaplamaları yapılıyor: “Demek ki 20 TL cepte… Bu parayla iki tane ayran alırım, üstüne bir de simit.” Kadınlar ise olaya daha empatik yaklaşıyor: “Aaa, demek ki bu indirim sayesinde yan komşuma da çikolata alabilirim, hem o da mutlu olur.”
Görüyorsunuz değil mi? Aynı indirim, farklı ruh halleri.
---
Erkeklerin İndirim Stratejisi: “Bunu Bir Yatırıma Çeviririm”
Erkeklerin %10 indirim karşısındaki ilk refleksi tamamen stratejik. Hatta bazen fazla stratejik. Adam kasada 10 TL kar etmişse, akşam eve gidip bunu “bilançoya” işler. Bir sonraki hafta “geçen gün %10 indirimle alışveriş yaptım, aslında market bana borçlu kaldı” gibi teoriler geliştirebilir.
Bir de bazı erkekler indirimi “savaş oyunu” gibi görüyor. “Kasiyer bana indirim yapmadı mı? Ben de ona iade kozu kullanırım!” Hele ki etiketin üzerinde yazan fiyatla kasadaki fiyat farklıysa, işte o anda devreye giriyor: stratejik hamle, sert bakış ve “fiyat farkı iade formu.”
Ama dürüst olalım: Erkekler indirimi cebindeki hesap makinesinden daha çok ciddiye alıyor. Çünkü onlar için mesele, 10 lira değil; “oyunu kuralına göre oynadım ve kazandım” hissi.
---
Kadınların İndirim Yorumlaması: “Paylaşarak Daha Tatlı”
Kadınlarda ise tablo daha duygusal. %10 indirimi görünce hemen “başkasıyla paylaşma” dürtüsü açığa çıkıyor. Mesela 100 TL’lik gömlek %90’a düştüyse, kadın bunu tek başına giymez; hemen “Bunu kuzenime de alayım, çok yakışır” diye düşünür.
Kadınlar için indirim, matematikten çok bir ilişki fırsatı. “Arkadaşımın doğum günü geliyor, indirim sayesinde ona da hediye alabilirim.” Yani indirim, bir tür toplumsal bağ kurma aracı. Erkek için 10 TL cebinde kalırken, kadın için o 10 TL başka bir kalpte sevgi oluşturuyor.
Bir de kadınların meşhur “indirime yakalanma radarları” var. Marketin en kuytu köşesindeki %10’luk etiketi görürler ve gözleri parlar: “Bak, burada bir fırsat var.” İşte orada erkekler devreye girer: “Ama zaten ihtiyacımız yoktu.” Kadın ise cevap verir: “Ama indirim vardı!” İşte ilişkilerdeki o tatlı gerilimin kaynağı bu.
---
Matematik mi, Psikoloji mi?
%10 indirimin aslında ekonomik boyutu çok basit: Alışveriş toplamının onda biri kadar az ödüyorsun. Ama işin psikolojisi, matematiğinden çok daha karmaşık.
Mesela 100 TL’nin %10’u 10 TL. Ama bu 10 TL’nin hissettirdikleri kişiden kişiye değişiyor. Bazısı için 10 TL demek “ben kârlı çıktım, sistemi yendim.” Bazısı içinse “o parayla kahve içip arkadaşımla sohbet edebilirim.”
Bunu bir tür “toplumsal test” gibi düşünün: Aynı indirimi görüp farklı davranış sergileyen insanlar, aslında hayatın diğer alanlarındaki reflekslerini de sergiliyor. Erkekler iş görüşmesinde pazarlık yaparken de aynı stratejik aklı kullanıyor. Kadınlar ise sosyal ilişkilerdeki dengeyi yine o empatiyle yönetiyor.
---
İndirimin Aile İçi Yansımaları
Bir çiftin alışveriş macerasında %10 indirimin rolünü gözünüzde canlandırın:
* **Erkek:** “Bak 15 TL indirim yaptılar, demek ki aslında ben bu alışverişi beleşe yaptım!”
* **Kadın:** “Aaa, o zaman çocuklara da ekstra dondurma alabiliriz.”
* **Çocuk:** “Baba bana oyuncak almadın, indirimin tadı kaçtı!”
İndirim sadece rakam değil, ev içi diplomasi konusu da oluyor. Bazen %10 indirimin getirdiği huzur, 100 TL’ye alınan eşyadan daha değerli hale geliyor.
---
İşin Mizahi Boyutu: İndirimle Gelen Ego
İtiraf edelim, %10 indirimi görünce hepimiz bir anda “ticaret dahisi” kesiliyoruz. Normalde çarpım tablosunu unutan insanlar bile o anda keskin zekâya bürünüyor: “150 TL’den %10 indirimi düşünce 15 TL eksiliyor, yani 135 TL ödüyorum. Eee, aslında 150 TL’lik malı 135 TL’ye alarak kâr ettim. Market aslında zarar etti!”
Oysa gerçek şu: Market zaten o indirimi hesaplayarak yapıyor. Yani onlar bize kıyak geçmiyor, biz de aslında onları alt etmiyoruz. Ama biz, kendimizi “ticaret ustası” gibi hissetmekten aşırı keyif alıyoruz. Bu da insanın hoşuna gidiyor işte.
---
Peki Forumdaşlar, Sizin İndirim Anılarınız Neler?
Benim merak ettiğim şu: Siz %10 indirim karşısında hangi gruptasınız?
* Stratejik hesap yapıp “ben bu işten kârlı çıktım” mı diyorsunuz?
* Yoksa indirimi “paylaşma fırsatı” olarak görüp çevrenizi mutlu etmeye mi çalışıyorsunuz?
* Ya da “boşver %10’u, %50 indirim olmadan ben girmem o işe” diyenlerden misiniz?
Bir de kabul edelim, hepimizin en az bir kere “indirim yüzünden aslında ihtiyacımız olmayan bir şeyi aldık” anısı var. O anıları buraya dökelim, hep birlikte gülelim.
Kim bilir, belki de forumda “%10 indirimin psikolojik etkileri” diye akademik makale çıkaracak kadar malzeme birikir. Ama önce sizin kahkahanız, sonra benim analizim.
---
Forumdaşlar, söz sizde: %10 indirim sizin için matematik mi, psikoloji mi, yoksa ilişki testi mi?
Arkadaşlar, gelin şu %10 indirimi bir konuşalım. Çünkü mesele sadece kasada “indirim var mı?” diye sorup sonra hesap makinesini panik içinde açmak değil. Bazen %10 öyle bir etki yapıyor ki, insan kendini sanki dünyanın en kârlı yatırımını yapmış gibi hissediyor. Ama işin matematiği ayrı, psikolojisi ayrı, toplumsal cinsiyetle bağlantısı bambaşka bir macera.
Bir düşünün: Marketten 200 liralık alışveriş yapıyorsunuz. Kasiyer size “%10 indiriminiz var” diyor. Erkeklerin kafasında hemen Excel tabloları açılıyor, net kâr hesaplamaları yapılıyor: “Demek ki 20 TL cepte… Bu parayla iki tane ayran alırım, üstüne bir de simit.” Kadınlar ise olaya daha empatik yaklaşıyor: “Aaa, demek ki bu indirim sayesinde yan komşuma da çikolata alabilirim, hem o da mutlu olur.”
Görüyorsunuz değil mi? Aynı indirim, farklı ruh halleri.
---
Erkeklerin İndirim Stratejisi: “Bunu Bir Yatırıma Çeviririm”
Erkeklerin %10 indirim karşısındaki ilk refleksi tamamen stratejik. Hatta bazen fazla stratejik. Adam kasada 10 TL kar etmişse, akşam eve gidip bunu “bilançoya” işler. Bir sonraki hafta “geçen gün %10 indirimle alışveriş yaptım, aslında market bana borçlu kaldı” gibi teoriler geliştirebilir.
Bir de bazı erkekler indirimi “savaş oyunu” gibi görüyor. “Kasiyer bana indirim yapmadı mı? Ben de ona iade kozu kullanırım!” Hele ki etiketin üzerinde yazan fiyatla kasadaki fiyat farklıysa, işte o anda devreye giriyor: stratejik hamle, sert bakış ve “fiyat farkı iade formu.”
Ama dürüst olalım: Erkekler indirimi cebindeki hesap makinesinden daha çok ciddiye alıyor. Çünkü onlar için mesele, 10 lira değil; “oyunu kuralına göre oynadım ve kazandım” hissi.
---
Kadınların İndirim Yorumlaması: “Paylaşarak Daha Tatlı”
Kadınlarda ise tablo daha duygusal. %10 indirimi görünce hemen “başkasıyla paylaşma” dürtüsü açığa çıkıyor. Mesela 100 TL’lik gömlek %90’a düştüyse, kadın bunu tek başına giymez; hemen “Bunu kuzenime de alayım, çok yakışır” diye düşünür.
Kadınlar için indirim, matematikten çok bir ilişki fırsatı. “Arkadaşımın doğum günü geliyor, indirim sayesinde ona da hediye alabilirim.” Yani indirim, bir tür toplumsal bağ kurma aracı. Erkek için 10 TL cebinde kalırken, kadın için o 10 TL başka bir kalpte sevgi oluşturuyor.
Bir de kadınların meşhur “indirime yakalanma radarları” var. Marketin en kuytu köşesindeki %10’luk etiketi görürler ve gözleri parlar: “Bak, burada bir fırsat var.” İşte orada erkekler devreye girer: “Ama zaten ihtiyacımız yoktu.” Kadın ise cevap verir: “Ama indirim vardı!” İşte ilişkilerdeki o tatlı gerilimin kaynağı bu.
---
Matematik mi, Psikoloji mi?
%10 indirimin aslında ekonomik boyutu çok basit: Alışveriş toplamının onda biri kadar az ödüyorsun. Ama işin psikolojisi, matematiğinden çok daha karmaşık.
Mesela 100 TL’nin %10’u 10 TL. Ama bu 10 TL’nin hissettirdikleri kişiden kişiye değişiyor. Bazısı için 10 TL demek “ben kârlı çıktım, sistemi yendim.” Bazısı içinse “o parayla kahve içip arkadaşımla sohbet edebilirim.”
Bunu bir tür “toplumsal test” gibi düşünün: Aynı indirimi görüp farklı davranış sergileyen insanlar, aslında hayatın diğer alanlarındaki reflekslerini de sergiliyor. Erkekler iş görüşmesinde pazarlık yaparken de aynı stratejik aklı kullanıyor. Kadınlar ise sosyal ilişkilerdeki dengeyi yine o empatiyle yönetiyor.
---
İndirimin Aile İçi Yansımaları
Bir çiftin alışveriş macerasında %10 indirimin rolünü gözünüzde canlandırın:
* **Erkek:** “Bak 15 TL indirim yaptılar, demek ki aslında ben bu alışverişi beleşe yaptım!”
* **Kadın:** “Aaa, o zaman çocuklara da ekstra dondurma alabiliriz.”
* **Çocuk:** “Baba bana oyuncak almadın, indirimin tadı kaçtı!”
İndirim sadece rakam değil, ev içi diplomasi konusu da oluyor. Bazen %10 indirimin getirdiği huzur, 100 TL’ye alınan eşyadan daha değerli hale geliyor.
---
İşin Mizahi Boyutu: İndirimle Gelen Ego
İtiraf edelim, %10 indirimi görünce hepimiz bir anda “ticaret dahisi” kesiliyoruz. Normalde çarpım tablosunu unutan insanlar bile o anda keskin zekâya bürünüyor: “150 TL’den %10 indirimi düşünce 15 TL eksiliyor, yani 135 TL ödüyorum. Eee, aslında 150 TL’lik malı 135 TL’ye alarak kâr ettim. Market aslında zarar etti!”
Oysa gerçek şu: Market zaten o indirimi hesaplayarak yapıyor. Yani onlar bize kıyak geçmiyor, biz de aslında onları alt etmiyoruz. Ama biz, kendimizi “ticaret ustası” gibi hissetmekten aşırı keyif alıyoruz. Bu da insanın hoşuna gidiyor işte.
---
Peki Forumdaşlar, Sizin İndirim Anılarınız Neler?
Benim merak ettiğim şu: Siz %10 indirim karşısında hangi gruptasınız?
* Stratejik hesap yapıp “ben bu işten kârlı çıktım” mı diyorsunuz?
* Yoksa indirimi “paylaşma fırsatı” olarak görüp çevrenizi mutlu etmeye mi çalışıyorsunuz?
* Ya da “boşver %10’u, %50 indirim olmadan ben girmem o işe” diyenlerden misiniz?
Bir de kabul edelim, hepimizin en az bir kere “indirim yüzünden aslında ihtiyacımız olmayan bir şeyi aldık” anısı var. O anıları buraya dökelim, hep birlikte gülelim.
Kim bilir, belki de forumda “%10 indirimin psikolojik etkileri” diye akademik makale çıkaracak kadar malzeme birikir. Ama önce sizin kahkahanız, sonra benim analizim.
---
Forumdaşlar, söz sizde: %10 indirim sizin için matematik mi, psikoloji mi, yoksa ilişki testi mi?
