15 yılda 148 bin 3 haftada 137 bin hektar yok oldu Büyük felakete dönüşen bu yılki orman yangınlarının ağır bilançosu ortaya çıktı. Hocaların hocası olarak bilinen Tabiat Bilimci Prof. Doğan Kantarcı, Orman Genel Müdürlüğü bilgileri üzerinden yaptığı değerlendirmede, temmuz sonunda başlayıp ağustos ortalarına kadar yaygın bir biçimde devam eden yangınlarda 135 bin hektar orman alanının ziyan gördüğünü bildirdi. Türkiye, 2006 ila 2020 yılları içindeki 15 yıllık devirde toplam 148 bin 125 hektar orman alanını yangınlarda kaybetmişti. Bu data, yalnızca 3 hafta üzere epey kısa bir vakit diliminde yaklaşık 15 yıllık orman alanının kül olduğunu gösteriyor.
KRİTİK RAPOR YAYINLANDI
Prof. Kantarcı, temmuz-ağustos orman yangınlarına ait kritik bir rapor hazırladı. Orman Genel Müdürlüğünün, 28 Temmuz ila 15 Ağustos tarihleri içindeki yangınlarda 135 bin hektar orman alanı ile 27 bin hektar zeytinlik alanın yandığı tespitini yaptığını belirten Kantarcı, toplam ziyan goren alanın zeytinlikler dahil 162 bin hektara ulaştığına dikkat çekti.
İŞÇİ SORUNU VAR
Prof. Kantarcı, orman yangınlarının süratle geniş alana yayılması ile ‘Basra alçak basıncı’ içindeki bariz ilginin fazlaca dikkat cazip olduğunu belirtirken, “Basra alçak basıncı her yıl bölgede tesirli olur. Yangın deneyimi olan ormancılar bu günleri uygun bilirler ve önlemlerini alırlardı. Lakin bugün bilgili, ilgili ve deneyimli işçi sorunu vardır. Yangınların önlenemeyişinin bir başka niçini de hava takviyesinin yetersizliğidir. Helikopterli hava takviyesinin yangının suratı karşısında yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır. THK uçaklarının satılması, bakımlarının yapılmaması, deneyimli grubun işine son verilmesi kabul edilemez. Dışarıdan kiralanan uçaklar yetersiz olmuştur. THK uçaklarının değerlendirilmediği senelerdaki yanan orman alanı besbelli biçimde fazladır” tespitlerinde bulundu.
Prof. Doğan Kantarcı
KİTAPLA DEĞİL KUNDAKLAMAYLA
Prof. Kantarcı, “Temmuz-ağustos yangınlarının kundaklamalarla başladığı anlaşılmaktadır” derken çocukların yaktığı kitaplar yüzünden ormanın yandığına ait tezlerin ciddiye bile alınamayacağını savundu. 18 Temmuz’da kabul edilen Turizmi Teşvik Kanunu’nun yayımlandığı gün Manavgat’ta turizme uygun alanlarda yangın çıkmasının epeyce dikkat cazibeli olduğunu belirten Kantarcı, “Sonuç olarak; Basra alçak basıncı, orman yangınlarını tedbire konusunda kâfi ve tesirli bir hazırlık yapılmadığı ortaya çıkarırken, kimi kasıtlı teşebbüsleri de afete dönüştürmüş görünmektedir” tespitinde bulundu.
KRİTİK RAPOR YAYINLANDI
Prof. Kantarcı, temmuz-ağustos orman yangınlarına ait kritik bir rapor hazırladı. Orman Genel Müdürlüğünün, 28 Temmuz ila 15 Ağustos tarihleri içindeki yangınlarda 135 bin hektar orman alanı ile 27 bin hektar zeytinlik alanın yandığı tespitini yaptığını belirten Kantarcı, toplam ziyan goren alanın zeytinlikler dahil 162 bin hektara ulaştığına dikkat çekti.
İŞÇİ SORUNU VAR
Prof. Kantarcı, orman yangınlarının süratle geniş alana yayılması ile ‘Basra alçak basıncı’ içindeki bariz ilginin fazlaca dikkat cazip olduğunu belirtirken, “Basra alçak basıncı her yıl bölgede tesirli olur. Yangın deneyimi olan ormancılar bu günleri uygun bilirler ve önlemlerini alırlardı. Lakin bugün bilgili, ilgili ve deneyimli işçi sorunu vardır. Yangınların önlenemeyişinin bir başka niçini de hava takviyesinin yetersizliğidir. Helikopterli hava takviyesinin yangının suratı karşısında yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır. THK uçaklarının satılması, bakımlarının yapılmaması, deneyimli grubun işine son verilmesi kabul edilemez. Dışarıdan kiralanan uçaklar yetersiz olmuştur. THK uçaklarının değerlendirilmediği senelerdaki yanan orman alanı besbelli biçimde fazladır” tespitlerinde bulundu.
Prof. Doğan Kantarcı
KİTAPLA DEĞİL KUNDAKLAMAYLA
Prof. Kantarcı, “Temmuz-ağustos yangınlarının kundaklamalarla başladığı anlaşılmaktadır” derken çocukların yaktığı kitaplar yüzünden ormanın yandığına ait tezlerin ciddiye bile alınamayacağını savundu. 18 Temmuz’da kabul edilen Turizmi Teşvik Kanunu’nun yayımlandığı gün Manavgat’ta turizme uygun alanlarda yangın çıkmasının epeyce dikkat cazibeli olduğunu belirten Kantarcı, “Sonuç olarak; Basra alçak basıncı, orman yangınlarını tedbire konusunda kâfi ve tesirli bir hazırlık yapılmadığı ortaya çıkarırken, kimi kasıtlı teşebbüsleri de afete dönüştürmüş görünmektedir” tespitinde bulundu.