AB üyesi 10 ülkeden “nükleer enerjiyi yeşil yatırım olarak sınıflama” daveti Elektrik üretimlerinde nükleer santrallerin kıymetli yer tuttuğu AB üyesi Fransa, Macaristan, Polonya, Finlandiya, Bulgaristan, Hırvatistan, Çekya, Romanya, Slovakya ve Slovenya’nın ilgili bakanları, AB Komitesi’ne ortak imzalı mektup gönderdi.
Mektupta, son periyotta güç fiyatlarının artış gösterdiği anımsatılarak, güçte üçüncü ülkelere bağımlılığı süratle azaltmanın ehemmiyetine işaret edildi.
Yenilenebilir kaynakların güç dönüşümünde kilit rol oynadığı belirtilen mektupta, “İhtiyaçları kâfi ölçüde karşılamak için öteki karbonsuz güç kaynaklarına gereksinimimiz var. Nükleer güç epey değerli.” sözleri kullanıldı.
Mektupta, nükleer güç kaynaklarının Avrupa’nın karbonsuz elektrik üretiminin yaklaşık yarısını sağladığı anımsatılarak, nükleer endüstrinin 60 yıldan uzun müddettir Avrupa’da inançlı halde faaliyet gösterdiği kaydedildi.
Avrupa’da 14 ülkede 126 nükleer reaktör bulunduğu hatırlatılan mektupta, dalın eşsiz teknolojilere sahip olduğu, üye ülkeler içinde iş birliğinin artması halinde yakın vakitte çağdaş reaktörlerin inşa edilebileceği açıklandı.
Mektupta, AB üyesi ülkelerin kendi güç kaynak çeşitlerini belirleyebileceklerine işaret edilerek, burada nükleer teknolojilerin de adil formda kıymetlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Nükleer gücün Avrupa’da yeşil yatırım sınıflandırma çerçevesine dahil edilmesi gerektiği belirtilen mektupta, nükleer gücün iklim değişimi ile gayrette tesirli, inançlı ve rekabetçi bir kaynak olduğu söz edildi.
Mektupta iktisadın karbonsuzlaştırılması için güç üretim ve tüketim kalıplarının değiştirilmesi ve kapsamlı dönüşüm yapılması gerektiğine dikkat çekildi.
AB Komitesi, doğal gaz ve nükleer enerjiyi yeşil yatırımlar kategorisine dahil edip etmemek konusunda çabucak hemen karar vermedi.
Komitenin birkaç ay ortasında yeşil yatırımları içeren son listesini açıklaması bekleniyor.
AB ülkelerinin elektrik üretiminde nükleer gücün hissesi yaklaşık yüzde 25 düzeyinde bulunuyor.
Mektupta, son periyotta güç fiyatlarının artış gösterdiği anımsatılarak, güçte üçüncü ülkelere bağımlılığı süratle azaltmanın ehemmiyetine işaret edildi.
Yenilenebilir kaynakların güç dönüşümünde kilit rol oynadığı belirtilen mektupta, “İhtiyaçları kâfi ölçüde karşılamak için öteki karbonsuz güç kaynaklarına gereksinimimiz var. Nükleer güç epey değerli.” sözleri kullanıldı.
Mektupta, nükleer güç kaynaklarının Avrupa’nın karbonsuz elektrik üretiminin yaklaşık yarısını sağladığı anımsatılarak, nükleer endüstrinin 60 yıldan uzun müddettir Avrupa’da inançlı halde faaliyet gösterdiği kaydedildi.
Avrupa’da 14 ülkede 126 nükleer reaktör bulunduğu hatırlatılan mektupta, dalın eşsiz teknolojilere sahip olduğu, üye ülkeler içinde iş birliğinin artması halinde yakın vakitte çağdaş reaktörlerin inşa edilebileceği açıklandı.
Mektupta, AB üyesi ülkelerin kendi güç kaynak çeşitlerini belirleyebileceklerine işaret edilerek, burada nükleer teknolojilerin de adil formda kıymetlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Nükleer gücün Avrupa’da yeşil yatırım sınıflandırma çerçevesine dahil edilmesi gerektiği belirtilen mektupta, nükleer gücün iklim değişimi ile gayrette tesirli, inançlı ve rekabetçi bir kaynak olduğu söz edildi.
Mektupta iktisadın karbonsuzlaştırılması için güç üretim ve tüketim kalıplarının değiştirilmesi ve kapsamlı dönüşüm yapılması gerektiğine dikkat çekildi.
AB Komitesi, doğal gaz ve nükleer enerjiyi yeşil yatırımlar kategorisine dahil edip etmemek konusunda çabucak hemen karar vermedi.
Komitenin birkaç ay ortasında yeşil yatırımları içeren son listesini açıklaması bekleniyor.
AB ülkelerinin elektrik üretiminde nükleer gücün hissesi yaklaşık yüzde 25 düzeyinde bulunuyor.