- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Abdi İbrahim Otsuka, toplumsal medya kullanıcılarına ‘Öyle Söyleme!’ diyecek Abdi İbrahim Otsuka, 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü’nde toplumsal medya kullanıcılarına, paylaşımlarında ruhsal hastalık isimlerinin hakaret maksatlı kullanmasını, evvel lisanlarından daha sonra da klavyelerinden çıkarmaları tarafında davette bulunarak “Öyle Söyleme!” diyecek.
TÜRKİYE ilaç kesiminde yenilikçi eserleriyle ve tesirli toplumsal sorumluluk projeleriyle farklılık sunanAbdi İbrahim Otsuka, geçen yıl ekim ayında başlatmış olduğu ve toplumun büyük takviyesini kazanan O denli Söyleme! hareketini toplumsal medyayı dahil ederek genişletiyor.
AİO, bu yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü’nde toplumsal medya platformlarında başlatmış olduğu kampanya ile toplumsal medya kullanıcılarına, ruhsal hastalık isimlerinin hakaret hedefli kullanmasını, lisanlarından ve klavyelerinden çıkarmaları tarafında davette bulunuyor.
AİO, #öylesöyleme! hashtag’iile lisanda damgalamayı tedbire daveti yapacağı toplumsal medya platform kullanıcılarına özel olarak çıkartma ve çerçeveler tasarladı. Her toplumsal medya platformu için özel posterler tasarlayan AİO, posterleri kullanıcılara yapacakları paylaşımlar ile ulaştıracak. Kullanıcılar O denli Söyleme! web sitesine girerek kendi profil fotolarını oluşturabilecek, Instagram filtrelerini ve whatsapp sticker’larını indirebilecek.
Ekim ayı boyunca paylaşımların yapılacağı ve bir yıl sürecek olan kampanya devri ortasında AİO, O denli Söyleme! twitter hesabını açarak, toplumsal medyada bu sözleri kullananları uyaracak.
Basa: Lisanda damgalamayı klavyenizden çıkarın
AİO Küme Müdürü Zeynep Alptekin Basa, her yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati gününde toplumdaki anlayış ve farkındalıkları hedefleyen etkinlikler yaptıklarını hatırlatarak şunları söylemiş oldu: “Sosyal sorumluluk projelerimizin ana maksadı, ruh sıhhati konusunda toplumsal farkındalık yaratarak hasta ve hasta yakınlarına takviye olmak. Ruhsal hastalıklarla yaşayanlar ve yakınlarının hayatındaki zorluklar içinde birinci sırada gelen damgalamaya karşı geçen yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü’nde O denli Söyleme! hareketini başlattık. Üniversiteler ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği kararı toplumsal meselelere hassas 3500 öğrenciye bu bahiste eğitim verdik. Proje kapsamında gençlerle yaptığımız çalışmalar kararı 50 öğrenciyi, O denli Söyleme! elçisi olarak yetiştirdik. Eğitimlere katılarak sertifika alan gençler, ruhsal hastalıkla yaşayan bireylere yönelik olumsuz davranış ve lisan kullanmasının yıkıcı tesirlerini etrafına anlatan elçi oldu.Ulusal Eğitim Bakanlığı ile bir işbirliği protokolü imzaladık ve hazırladığımız eğitimler ile öğretmen, rehber öğretmen, öğrenci ve velileri ruhsal hastalıklar ve damgalama konusunda bilinçlendirmeyi hedefledik. Bu yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü’nde toplumsal medya kullanıcılarına, ruhsal hastalık isimlerinin hakaret emelli kullanmasını, evvel lisanlarından daha sonra da klavyelerinden çıkarmaları istikametinde davette bulunuyoruz. Toplumsal medyada lisanda damgalamaya karşı başlatmış olduğumız bu kampanyaya kamuoyunun her kısmından ağır iştirak bekliyoruz.”
Toplumsal damgalanma korkusu
Avrupa Birliği’nin ruhsal hastalıklarla ilgili gerçekleştirdiği en son araştırmaya bakılırsa her dört şahıstan biri ruhsal yardıma gereksinim duyuyor. Lakin uzmanlar, damgalanma niçiniyle ruhsal hastalıkların tedavisinde çoklukla gecikme ve aksama yaşandığına dikkat çekiyor. Toplum tarafınca dışlanacakları endişesiyle tedavilerini aksatan psikiyatri hastaları ise fonksiyon kayıplarıyla karşı karşıya kalıyor.
AİO’nun 2019 yılında yaptırdığı “Türkiye Şizofreni Algısı, Bilgi Seviyesi ve Şizofreniye Bağlı Damgalama ve Ayrımcılık” araştırmasına göre; şizofreni toplumda bilinirliği yüksek bir hastalık bulunmasına karşın, halk içinde negatif bir algıya sahip.
Araştırmaya göre toplumun dörtte biri şizofreni hastalarının hiç bir vakit iyileşmeyeceğini ve çalışamayacağını, beşte biri ise hastane dışı ortamda yaşayamayacağını düşünüyor. Bu sonuç, çağdaş tıp ve bilimsel anlayış ile toplumu oluşturan bireyler içindeki uçurumu gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre toplumu oluşturan bireyler, şizofreni hastalarına yakın olmak istemiyor. Durum bu biçimde olunca şizofreni hastasının yalnızlığı, toplumun duyarsızlığı ya da kayıtsızlığı ile daha da derinleşiyor.
AİO tarafınca lisanda damgalamayı bitirmeye yönelik başlatılan “Öyle Söyleme!” hareketi, evvela herkesi kendi fikir ve kelamlarında bir davranış değişikliği başlatmaya davet yapıyor. Günlük lisanda ruhsal hastalıklara olumsuz mana yükleyen damgalayıcı telaffuzlardan uzak durmaya, bu tip telaffuzların farkında olmaya davet ediyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
TÜRKİYE ilaç kesiminde yenilikçi eserleriyle ve tesirli toplumsal sorumluluk projeleriyle farklılık sunanAbdi İbrahim Otsuka, geçen yıl ekim ayında başlatmış olduğu ve toplumun büyük takviyesini kazanan O denli Söyleme! hareketini toplumsal medyayı dahil ederek genişletiyor.
AİO, bu yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü’nde toplumsal medya platformlarında başlatmış olduğu kampanya ile toplumsal medya kullanıcılarına, ruhsal hastalık isimlerinin hakaret hedefli kullanmasını, lisanlarından ve klavyelerinden çıkarmaları tarafında davette bulunuyor.
AİO, #öylesöyleme! hashtag’iile lisanda damgalamayı tedbire daveti yapacağı toplumsal medya platform kullanıcılarına özel olarak çıkartma ve çerçeveler tasarladı. Her toplumsal medya platformu için özel posterler tasarlayan AİO, posterleri kullanıcılara yapacakları paylaşımlar ile ulaştıracak. Kullanıcılar O denli Söyleme! web sitesine girerek kendi profil fotolarını oluşturabilecek, Instagram filtrelerini ve whatsapp sticker’larını indirebilecek.
Ekim ayı boyunca paylaşımların yapılacağı ve bir yıl sürecek olan kampanya devri ortasında AİO, O denli Söyleme! twitter hesabını açarak, toplumsal medyada bu sözleri kullananları uyaracak.
Basa: Lisanda damgalamayı klavyenizden çıkarın
AİO Küme Müdürü Zeynep Alptekin Basa, her yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati gününde toplumdaki anlayış ve farkındalıkları hedefleyen etkinlikler yaptıklarını hatırlatarak şunları söylemiş oldu: “Sosyal sorumluluk projelerimizin ana maksadı, ruh sıhhati konusunda toplumsal farkındalık yaratarak hasta ve hasta yakınlarına takviye olmak. Ruhsal hastalıklarla yaşayanlar ve yakınlarının hayatındaki zorluklar içinde birinci sırada gelen damgalamaya karşı geçen yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü’nde O denli Söyleme! hareketini başlattık. Üniversiteler ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği kararı toplumsal meselelere hassas 3500 öğrenciye bu bahiste eğitim verdik. Proje kapsamında gençlerle yaptığımız çalışmalar kararı 50 öğrenciyi, O denli Söyleme! elçisi olarak yetiştirdik. Eğitimlere katılarak sertifika alan gençler, ruhsal hastalıkla yaşayan bireylere yönelik olumsuz davranış ve lisan kullanmasının yıkıcı tesirlerini etrafına anlatan elçi oldu.Ulusal Eğitim Bakanlığı ile bir işbirliği protokolü imzaladık ve hazırladığımız eğitimler ile öğretmen, rehber öğretmen, öğrenci ve velileri ruhsal hastalıklar ve damgalama konusunda bilinçlendirmeyi hedefledik. Bu yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü’nde toplumsal medya kullanıcılarına, ruhsal hastalık isimlerinin hakaret emelli kullanmasını, evvel lisanlarından daha sonra da klavyelerinden çıkarmaları istikametinde davette bulunuyoruz. Toplumsal medyada lisanda damgalamaya karşı başlatmış olduğumız bu kampanyaya kamuoyunun her kısmından ağır iştirak bekliyoruz.”
Toplumsal damgalanma korkusu
Avrupa Birliği’nin ruhsal hastalıklarla ilgili gerçekleştirdiği en son araştırmaya bakılırsa her dört şahıstan biri ruhsal yardıma gereksinim duyuyor. Lakin uzmanlar, damgalanma niçiniyle ruhsal hastalıkların tedavisinde çoklukla gecikme ve aksama yaşandığına dikkat çekiyor. Toplum tarafınca dışlanacakları endişesiyle tedavilerini aksatan psikiyatri hastaları ise fonksiyon kayıplarıyla karşı karşıya kalıyor.
AİO’nun 2019 yılında yaptırdığı “Türkiye Şizofreni Algısı, Bilgi Seviyesi ve Şizofreniye Bağlı Damgalama ve Ayrımcılık” araştırmasına göre; şizofreni toplumda bilinirliği yüksek bir hastalık bulunmasına karşın, halk içinde negatif bir algıya sahip.
Araştırmaya göre toplumun dörtte biri şizofreni hastalarının hiç bir vakit iyileşmeyeceğini ve çalışamayacağını, beşte biri ise hastane dışı ortamda yaşayamayacağını düşünüyor. Bu sonuç, çağdaş tıp ve bilimsel anlayış ile toplumu oluşturan bireyler içindeki uçurumu gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre toplumu oluşturan bireyler, şizofreni hastalarına yakın olmak istemiyor. Durum bu biçimde olunca şizofreni hastasının yalnızlığı, toplumun duyarsızlığı ya da kayıtsızlığı ile daha da derinleşiyor.
AİO tarafınca lisanda damgalamayı bitirmeye yönelik başlatılan “Öyle Söyleme!” hareketi, evvela herkesi kendi fikir ve kelamlarında bir davranış değişikliği başlatmaya davet yapıyor. Günlük lisanda ruhsal hastalıklara olumsuz mana yükleyen damgalayıcı telaffuzlardan uzak durmaya, bu tip telaffuzların farkında olmaya davet ediyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı