Balotelli: Demirspor’un yeni transferi İtalyan yıldızın çalkantılı saha içi ve saha dışı kıssası 26 yıl daha sonra birinci sefer bu dönem Harika Lig’de çaba edecek Adana Demirspor, İtalyan golcü Mario Balotelli’yi takımına kattığını duyurdu.
Mavi Şimşekler; Inter, AC Milan, Manchester City, Liverpool ve Marsilya formasını da giyen 30 yaşındaki oyuncu ile 3 yıllık kontrat imzaladı.
Balotelli, son olarak İtalya Serie B gruplarından Monza’da geçen dönem 14 maçta 6 gol atıp 1 asist yapmıştı.
Adana Demirspor transferi, “Bugün Adana Demirspor’umuzun tarihine ismini altın harflerle yazdıracak bir transfer gerçekleşti” sözleriyle duyurdu.
Balotelli, mesleği boyunca saha ortasında sergilediği performansı kadar, saha haricindeki davranışlarıyla da sık sık spor medyasının manşetlerindeydi; ülkesi ve Fransa’da oynadığı devirlerde ırkçı hücumlara maruz kaldı.
EVLATLIK VERİLDİ
1990’da İtalya’nın Palermo kentinde Ganalı Thomas ve Rose Barwuah çiftinin çocuğu olarak dünyaya gelen Mario, ailesinin ekonomik durumunun uygun olmaması sebebiyle ondan sonrasında Francesco-Silvia Balotelli çiftine evlatlık verildi.
bir süre daha sonra soyadını da Balotelli olarak değiştirdi. Biyolojik ailesiyle bağlarını kopardı.
2005 yılında 15 yaşındayken İtalya Serie C1 kadrolarından AC Lumezzane’de profesyonel mesleğine başladı. Katalan devi Barcelona tarafınca denendi fakat ancak transfer edilmedi.
INTER SERÜVENİ
Balotelli 2006’da Inter’de kiralık olarak oynadı. 1 sene daha sonra ise kulüp Balotelli’yi bonservisiyle birlikte takımına kattı.
16 Aralık 2007’de birinci defa Serie A’da alana çıktı. Inter formasıyla 86 maçta 28 gol attı.
Nisan 2009’da tek golünü attığı ve Inter’in Juventus ile 1-1 birliktee kaldığı maçta, Juventus taraftarları tarafınca ırkçı saldırısına maruz kaldı.
Mavi siyahlı formayla performansı da sık sık eleştirilen Balotelli için, Inter’deki ikinci döneminde kadronun teknik yöneticisi Jose Mourinho, “Bence onun kadar genç bir çocuk Figo, Cordoba ve Zanetti üzere oyunculardan daha az idman yapmamalı” dedi.
2010’da bir İtalyan TV gösterisinde Inter’in ezeli rakibi Milan’ın forması giydiği için de eleştirildi.
Disiplinsiz tutumları niçiniyle, kulübün internet sitesinde yayımladığı bir yazıyla taraftarlardan özür diledi.
Nisan 2010’da Barcelona ile oynanan Şampiyonlar Ligi maçında kendi taraftarı tarafınca ıslıklanınca formasını yere fırlattı.
PREMİER LİG MACERASI BAŞLADI
Inter ile bağları kopma noktasına gelince Manchester United ve Manchester City’nin radarına giren oyuncu tercihini eski hocası Roberto Mancini’nin idaresindeki City’den yana kullandı.
Aralık 2010’da genç yetenek mükafatı olan Altın Çocuk Ödülü’nü kazanan Balotelli, az bir farkla mükafatı kaçıran Arsenal futbolcusu Jack Wilshere’i ise tanımadığını argüman etti.
3 dönem formasını giydiği Manchester City’de sık sık grup arkadaşlarıyla da sorun yaşadı.
INTER’İN EZELİ RAKİBİ MİLAN’A TRANSFER OLDU
2013’te 20 milyon Euro bonservis bedeli ile Milan’a transfer oldu. Hocası Mancini, “çocuklarımdan biri gibiydi” dediği oyuncusunun Milan’a transferini Balotelli’nin düzgünlüğü için kabul ettiğini ve Balotelli’nin Serie A’ya dönüşüyle dünyanın en uygun oyuncularından biri olabileceğini söylemiş oldu.
Milan formasıyla birinci döneminde 13 maçta 12 gol atan Balotelli, Mayıs 2013’te Roma taraftarlarının ırkçı saldırısına maruz kaldı.
tekrar PREMİER LİG VE TEKRAR SERİE A
Ağustos 2014’te Luis Suárez’e veda eden Liverpool, 16 milyon sterline Balotelli’yi takımına kattı.
Aralık 2014’te, toplumsal medya hesabında Yahudi zıddı ve ırkçı telaffuzlar içeren bir görsel paylaşması sebebiyle bir maç ceza aldı ve 25 bin sterlin para cezasına çarptırıldı.
Liverpool formasıyla 28 maçta 4 gol attı. Başarısız bir transfer olarak eleştirildi ve Milan’a kiralık olarak gönderildi.
Bir sene daha sonra tekrar Liverpool’a dönse de Jürgen Kloop tarafınca takımda düşünülmedi ve Fransa ekibi Nice’e bedelsiz olarak satıldı.
IRKÇI AKINLAR DEVAM ETTİ
Tıpkı yıl bir röportajında Liverpool transferinin “kariyerinin en büyük hatası” olarak niteledi. Kaç formasıyla 76 maçta 43 gol kaydetti.
İtalyan yıldız, Ocak 2017’de, Bastia ile oynadığı maçta kendisine yönelik diğer bir ırkçı saldırından şikayet etti. Grup arkadaşı Alassane Pléa da Balotelli’nin tabirlerini teyit etti. Bastia 3 maç saha kapama ve 1 puan silme cezasına çarptırıldı.
Ocak 2019’da Balotelli, hocası Patrick Vieira ile tansiyonları akabinde Kaç’tan ayrıldı ve Marsilya ile dönem sonuna kadar kontrat imzaladı. Marsilya ile 15 maçta 8 gol attı.
YENİ DÖNEMDE BRESCİA İLE MUKAVELE İMZALADI.
Kasım 2019’da Hellas Verona taraftarlarının ırkçı saldırısına maruz kaldı. Bunun akabinde Balotelli, taraftarların üzerine top fırlattı. Birebir maçın 85’inci dakikasında da gol attı.
Serie B’ye düşen Brescia ile mukavelesini uzatmadı. Yeni dönem hazırlıkları için Serie D gruplarından Franciacorta ile egzersizlere çıktı.
Akabinde ise Aralık 2020’de 7 aylık kontrat imzalayarak Serie B grubu Monza’ya transfer oldu. Monza ile 14 maçta 6 gol attı.
MESKENİNİ YAKTI
Balotelli 2011 yılında konutunun banyosunda arkadaşlarıyla bir arada havai fişeklerle oynarken yangın çıkardı ve gazete manşetlerine çıktı.
Mancini bir kezinde de gördüğü bir kırmızı kart daha sonrasında Balotelli için “aptal” sözünü kullanmıştı.
Eski hocalarından Jose Mourinho, CNN’e verdiği röportajda Balotelli ile ilgili şu öyküsünü anlattı:
“Şampiyonlar Ligi’nde Kazan maçımız vardı. Tüm forvetlerim sakattı. Milito yoktu, Eto’o yoktu. Nitekim başım sıkıntıdaydı ve elimde bir tek Mario vardı. Maçın 42’nci dakikasında Mario sarı kart gördü. Devre oldu ve soyunma odasına gittik. Devre içinde yaptığım konuşmamın 15 dakikasının 14’ünü Mario’ya ayırdım.
“Ona, ‘Mario seni değiştiremem. Kulübede öteki forvetim yok, o yüzden kimselerle teğe bire temasa girme. Yalnızca topla oyna. Top kaybedersek kovalama. Biri seni provoke ederse de sakın oralı olma. Hakem bir kusur yaparsa reaksiyon verme’ dedim.
“46. DAKİKADA KIRMIZI KART GÖRDÜ.”
Balotelli, 2012 yılında ise GQ mecmuasında dünyanın ikinci en düzgün gibir dahan şahsı seçildi.
Kasım 2012’de ise Time mecmuasının kapağında yer aldı.’Yeteneğin tek başına kâfi olmadığını anlaması gerekiyor’ *
Micah Richards – BBC Sport Müellifi / Eski futbolcu
Mario sınıfın palyaçosunu oynuyor fakat her insanın bilmediği diğer bir istikameti daha var. Her şey üzere bu da maskaralıklarının gölgesinde kalıyor.
O bir aptal değil. Zeki bir adam ve beraberinde parlak bir futbolcu olduğu da birçok vakit unutuluyor. Son senelerda mesleğinin tepelere ulaşmamış olması ise nitekim epeyce yazık.
[…] Mario, City’e 2010’da çabucak hemen 20 yaşında iken katıldı. daha sonra biz de güzel mutabakata başladık. Pırlanta üzere bir insandı ve Manchester’daki hayatı da çabucak benimsedi – tahminen birazcık fazla.
City’de o periyot Sergio Agüero, Carlos Tevez ve Edin Dzeko üzere birinci sınıf forvetler vardı. Fakat Mario’nun bitiriciliği gördüğüm en yeterli şeydi.
Süratliydi fakat yıldırım suratında değildi. Adama Traore üzere süratli olmaktan fazla, onu durdurmayı zorlaştıran şey sahip olduğu keskinliğiydi.
Bir forvet için kusursuz bir tekniğe sahipti ve kimi vakit oyun onun için fazlaca kolay görünüyordu.
‘Tek eleştirim doğal yeteğine güvenmiş olması’
kimi vakit onu şut idmanında izlerdim. Sahiden büyük uğraşlar sarf etmeden topu çatala gönderirdi.
Tahminen bu da sorunun bir modülü olabilirdi. Hiç çalışmak zorunda kalmadan dahi fazlaca taraflı kusursuz bir oyuncuydu.
Kadrodaki rolünü mükemmelleştirmek yerine doğal yeteğine güvenmiş olabilir. Ona tek eleştirim bu olurdu. Zira her şeye sahip olduğunu ve ne kadar âlâ olduğunu biliyordu. Keşke kendini vermeye devam etseydi.
Mario ile ilgili başka bir şey de, her vakit bir öyküsünün olması, zira o fazlaca büyük bir karakter.
Bir defasında kardeşi Enock’un bana Mario’nun uygun ya da makûs oynamasının kıymetli olmadığını dediğini hatırlıyorum. Zira her vakit haberlerdeydi. Bunların birçok şüphesiz kendi yanlışıydı.
Ben de genç bir oyuncuyken saha haricinde pek mantıklı değildim. Mario kadar sık yakalanmadım olağan olarak lakin bir gün tutumumu geliştirmem gerektiğini fark ettim.
Mario’nun Mancini’den özel muamele gördüğünü söylerdik lakin Manchester’dayken ona bir epey insan göz kulak oldu.
City’deki kadro arkadaşları Patrick Vieira’ya “baba” sıkıntısı ve Vincent Kompany de onunla oldukça ilgilenirdi. Ben de muhtemelen onun en uygun arkadaşıydım. Küçük kardeşim üzereydi.
Takma ismi Üstün Mario’ydu ancak öteki oyuncular bize “kardeşler” ya da “ikizler” derlerdi, gerçi ben hayli daha güzeldim.
‘Çok para kazanan ve halkın gözü önünde yaşayan küçük bir çocuktu’
Evet, kimi yanlışlar yaptı lakin unutmamak gerek ki fazlaca para kazanan ve halkın gözü önünde yaşayan küçük bir çocuktu. Manchester’ın ortasında yaşarken, foto muhabirler tabiri caizse konutunun önünde kamp kurdu.
Yaptığı her şey dikkatle incelendi ve benim konutuma eskisi kadar gelemeyeceğini anlamaya başladım. Paparazziler onun nerede olduğunu bilecekti ve benim de ömrüm birebir biçimde mahvolacaktı.
beraberyken yalnızca gülerdik ve olağan olmaya çalışırdık. Ancak Manchester’dayken bir sürü dalkavuğu vardı.
Makûs niyetli beşerler değillerdi tahminen ancak bu beşerler profesyonel bir futbolcuysanız birlikte vakit geçirmek için yanlış tipten tiplerdi.
Parti yapmayı seviyorlardı ve Mario’nun hayat üslubundan da hoşlanıyorlardı. Mario da bunu gerçekleştirdi.
‘BİR EVSİZE ÇIKARIP BİN STERLİN VERDİ’
Hakkında hayli fazla kıssa varken Mario ne yapıp ne yapmadığını asla bilemeyeceğiniz bir noktaya vardı.
Ona sorduğunuzda, birtakım saçma şeyler hakikaten olmuş olsa dahi pek birçoklarının saçma şeyler olduğunu söylerdi.
Bugüne kadar Noel Baba kılığına girip kasabada dolaşıp yabancılara para ve ikramlar verdiğinden hiç ancak hiç emin değilim. Kostümü hiç görmemiş olsam da, sanırım bunu da yaptı!
Bir defasında Manchester’daki evsiz bir şahsa bin sterlin nakit para vermişti. Bunun üzere epey kere bağışlarda bulundu.
En nihayetinde bu Mario. Onunla ilgili her şey heybetli lakin bir daha de altın üzere bir kalbi var. Bu tarafının değişmesini hiç istemem lakin tahminen de bir şeyler değişmeli.
Hala ona sistemli olarak ileti atıyorum ve ilerlemesini takip ediyorum. Mesleğini yine rayına oturtmasını epey isterim.
Ne kadar uygun bir oyuncu olduğuna dair hiç bir kuşku yok. Oynadığı her ekipte goller atmaya devam etti. Fakat bir noktada yeteneğin tek başına kâfi olmadığını anlaması gerekiyor.
*Bu yazı 23 Kasım 2020 tarihinde BBC Sport’ta yayımlandı.
Mavi Şimşekler; Inter, AC Milan, Manchester City, Liverpool ve Marsilya formasını da giyen 30 yaşındaki oyuncu ile 3 yıllık kontrat imzaladı.
Balotelli, son olarak İtalya Serie B gruplarından Monza’da geçen dönem 14 maçta 6 gol atıp 1 asist yapmıştı.
Adana Demirspor transferi, “Bugün Adana Demirspor’umuzun tarihine ismini altın harflerle yazdıracak bir transfer gerçekleşti” sözleriyle duyurdu.
Balotelli, mesleği boyunca saha ortasında sergilediği performansı kadar, saha haricindeki davranışlarıyla da sık sık spor medyasının manşetlerindeydi; ülkesi ve Fransa’da oynadığı devirlerde ırkçı hücumlara maruz kaldı.
EVLATLIK VERİLDİ
1990’da İtalya’nın Palermo kentinde Ganalı Thomas ve Rose Barwuah çiftinin çocuğu olarak dünyaya gelen Mario, ailesinin ekonomik durumunun uygun olmaması sebebiyle ondan sonrasında Francesco-Silvia Balotelli çiftine evlatlık verildi.
bir süre daha sonra soyadını da Balotelli olarak değiştirdi. Biyolojik ailesiyle bağlarını kopardı.
2005 yılında 15 yaşındayken İtalya Serie C1 kadrolarından AC Lumezzane’de profesyonel mesleğine başladı. Katalan devi Barcelona tarafınca denendi fakat ancak transfer edilmedi.
INTER SERÜVENİ
Balotelli 2006’da Inter’de kiralık olarak oynadı. 1 sene daha sonra ise kulüp Balotelli’yi bonservisiyle birlikte takımına kattı.
16 Aralık 2007’de birinci defa Serie A’da alana çıktı. Inter formasıyla 86 maçta 28 gol attı.
Nisan 2009’da tek golünü attığı ve Inter’in Juventus ile 1-1 birliktee kaldığı maçta, Juventus taraftarları tarafınca ırkçı saldırısına maruz kaldı.
Mavi siyahlı formayla performansı da sık sık eleştirilen Balotelli için, Inter’deki ikinci döneminde kadronun teknik yöneticisi Jose Mourinho, “Bence onun kadar genç bir çocuk Figo, Cordoba ve Zanetti üzere oyunculardan daha az idman yapmamalı” dedi.
2010’da bir İtalyan TV gösterisinde Inter’in ezeli rakibi Milan’ın forması giydiği için de eleştirildi.
Disiplinsiz tutumları niçiniyle, kulübün internet sitesinde yayımladığı bir yazıyla taraftarlardan özür diledi.
Nisan 2010’da Barcelona ile oynanan Şampiyonlar Ligi maçında kendi taraftarı tarafınca ıslıklanınca formasını yere fırlattı.
PREMİER LİG MACERASI BAŞLADI
Inter ile bağları kopma noktasına gelince Manchester United ve Manchester City’nin radarına giren oyuncu tercihini eski hocası Roberto Mancini’nin idaresindeki City’den yana kullandı.
Aralık 2010’da genç yetenek mükafatı olan Altın Çocuk Ödülü’nü kazanan Balotelli, az bir farkla mükafatı kaçıran Arsenal futbolcusu Jack Wilshere’i ise tanımadığını argüman etti.
3 dönem formasını giydiği Manchester City’de sık sık grup arkadaşlarıyla da sorun yaşadı.
INTER’İN EZELİ RAKİBİ MİLAN’A TRANSFER OLDU
2013’te 20 milyon Euro bonservis bedeli ile Milan’a transfer oldu. Hocası Mancini, “çocuklarımdan biri gibiydi” dediği oyuncusunun Milan’a transferini Balotelli’nin düzgünlüğü için kabul ettiğini ve Balotelli’nin Serie A’ya dönüşüyle dünyanın en uygun oyuncularından biri olabileceğini söylemiş oldu.
Milan formasıyla birinci döneminde 13 maçta 12 gol atan Balotelli, Mayıs 2013’te Roma taraftarlarının ırkçı saldırısına maruz kaldı.
tekrar PREMİER LİG VE TEKRAR SERİE A
Ağustos 2014’te Luis Suárez’e veda eden Liverpool, 16 milyon sterline Balotelli’yi takımına kattı.
Aralık 2014’te, toplumsal medya hesabında Yahudi zıddı ve ırkçı telaffuzlar içeren bir görsel paylaşması sebebiyle bir maç ceza aldı ve 25 bin sterlin para cezasına çarptırıldı.
Liverpool formasıyla 28 maçta 4 gol attı. Başarısız bir transfer olarak eleştirildi ve Milan’a kiralık olarak gönderildi.
Bir sene daha sonra tekrar Liverpool’a dönse de Jürgen Kloop tarafınca takımda düşünülmedi ve Fransa ekibi Nice’e bedelsiz olarak satıldı.
IRKÇI AKINLAR DEVAM ETTİ
Tıpkı yıl bir röportajında Liverpool transferinin “kariyerinin en büyük hatası” olarak niteledi. Kaç formasıyla 76 maçta 43 gol kaydetti.
İtalyan yıldız, Ocak 2017’de, Bastia ile oynadığı maçta kendisine yönelik diğer bir ırkçı saldırından şikayet etti. Grup arkadaşı Alassane Pléa da Balotelli’nin tabirlerini teyit etti. Bastia 3 maç saha kapama ve 1 puan silme cezasına çarptırıldı.
Ocak 2019’da Balotelli, hocası Patrick Vieira ile tansiyonları akabinde Kaç’tan ayrıldı ve Marsilya ile dönem sonuna kadar kontrat imzaladı. Marsilya ile 15 maçta 8 gol attı.
YENİ DÖNEMDE BRESCİA İLE MUKAVELE İMZALADI.
Kasım 2019’da Hellas Verona taraftarlarının ırkçı saldırısına maruz kaldı. Bunun akabinde Balotelli, taraftarların üzerine top fırlattı. Birebir maçın 85’inci dakikasında da gol attı.
Serie B’ye düşen Brescia ile mukavelesini uzatmadı. Yeni dönem hazırlıkları için Serie D gruplarından Franciacorta ile egzersizlere çıktı.
Akabinde ise Aralık 2020’de 7 aylık kontrat imzalayarak Serie B grubu Monza’ya transfer oldu. Monza ile 14 maçta 6 gol attı.
MESKENİNİ YAKTI
Balotelli 2011 yılında konutunun banyosunda arkadaşlarıyla bir arada havai fişeklerle oynarken yangın çıkardı ve gazete manşetlerine çıktı.
Mancini bir kezinde de gördüğü bir kırmızı kart daha sonrasında Balotelli için “aptal” sözünü kullanmıştı.
Eski hocalarından Jose Mourinho, CNN’e verdiği röportajda Balotelli ile ilgili şu öyküsünü anlattı:
“Şampiyonlar Ligi’nde Kazan maçımız vardı. Tüm forvetlerim sakattı. Milito yoktu, Eto’o yoktu. Nitekim başım sıkıntıdaydı ve elimde bir tek Mario vardı. Maçın 42’nci dakikasında Mario sarı kart gördü. Devre oldu ve soyunma odasına gittik. Devre içinde yaptığım konuşmamın 15 dakikasının 14’ünü Mario’ya ayırdım.
“Ona, ‘Mario seni değiştiremem. Kulübede öteki forvetim yok, o yüzden kimselerle teğe bire temasa girme. Yalnızca topla oyna. Top kaybedersek kovalama. Biri seni provoke ederse de sakın oralı olma. Hakem bir kusur yaparsa reaksiyon verme’ dedim.
“46. DAKİKADA KIRMIZI KART GÖRDÜ.”
Balotelli, 2012 yılında ise GQ mecmuasında dünyanın ikinci en düzgün gibir dahan şahsı seçildi.
Kasım 2012’de ise Time mecmuasının kapağında yer aldı.’Yeteneğin tek başına kâfi olmadığını anlaması gerekiyor’ *
Micah Richards – BBC Sport Müellifi / Eski futbolcu
Mario sınıfın palyaçosunu oynuyor fakat her insanın bilmediği diğer bir istikameti daha var. Her şey üzere bu da maskaralıklarının gölgesinde kalıyor.
O bir aptal değil. Zeki bir adam ve beraberinde parlak bir futbolcu olduğu da birçok vakit unutuluyor. Son senelerda mesleğinin tepelere ulaşmamış olması ise nitekim epeyce yazık.
[…] Mario, City’e 2010’da çabucak hemen 20 yaşında iken katıldı. daha sonra biz de güzel mutabakata başladık. Pırlanta üzere bir insandı ve Manchester’daki hayatı da çabucak benimsedi – tahminen birazcık fazla.
City’de o periyot Sergio Agüero, Carlos Tevez ve Edin Dzeko üzere birinci sınıf forvetler vardı. Fakat Mario’nun bitiriciliği gördüğüm en yeterli şeydi.
Süratliydi fakat yıldırım suratında değildi. Adama Traore üzere süratli olmaktan fazla, onu durdurmayı zorlaştıran şey sahip olduğu keskinliğiydi.
Bir forvet için kusursuz bir tekniğe sahipti ve kimi vakit oyun onun için fazlaca kolay görünüyordu.
‘Tek eleştirim doğal yeteğine güvenmiş olması’
kimi vakit onu şut idmanında izlerdim. Sahiden büyük uğraşlar sarf etmeden topu çatala gönderirdi.
Tahminen bu da sorunun bir modülü olabilirdi. Hiç çalışmak zorunda kalmadan dahi fazlaca taraflı kusursuz bir oyuncuydu.
Kadrodaki rolünü mükemmelleştirmek yerine doğal yeteğine güvenmiş olabilir. Ona tek eleştirim bu olurdu. Zira her şeye sahip olduğunu ve ne kadar âlâ olduğunu biliyordu. Keşke kendini vermeye devam etseydi.
Mario ile ilgili başka bir şey de, her vakit bir öyküsünün olması, zira o fazlaca büyük bir karakter.
Bir defasında kardeşi Enock’un bana Mario’nun uygun ya da makûs oynamasının kıymetli olmadığını dediğini hatırlıyorum. Zira her vakit haberlerdeydi. Bunların birçok şüphesiz kendi yanlışıydı.
Ben de genç bir oyuncuyken saha haricinde pek mantıklı değildim. Mario kadar sık yakalanmadım olağan olarak lakin bir gün tutumumu geliştirmem gerektiğini fark ettim.
Mario’nun Mancini’den özel muamele gördüğünü söylerdik lakin Manchester’dayken ona bir epey insan göz kulak oldu.
City’deki kadro arkadaşları Patrick Vieira’ya “baba” sıkıntısı ve Vincent Kompany de onunla oldukça ilgilenirdi. Ben de muhtemelen onun en uygun arkadaşıydım. Küçük kardeşim üzereydi.
Takma ismi Üstün Mario’ydu ancak öteki oyuncular bize “kardeşler” ya da “ikizler” derlerdi, gerçi ben hayli daha güzeldim.
‘Çok para kazanan ve halkın gözü önünde yaşayan küçük bir çocuktu’
Evet, kimi yanlışlar yaptı lakin unutmamak gerek ki fazlaca para kazanan ve halkın gözü önünde yaşayan küçük bir çocuktu. Manchester’ın ortasında yaşarken, foto muhabirler tabiri caizse konutunun önünde kamp kurdu.
Yaptığı her şey dikkatle incelendi ve benim konutuma eskisi kadar gelemeyeceğini anlamaya başladım. Paparazziler onun nerede olduğunu bilecekti ve benim de ömrüm birebir biçimde mahvolacaktı.
beraberyken yalnızca gülerdik ve olağan olmaya çalışırdık. Ancak Manchester’dayken bir sürü dalkavuğu vardı.
Makûs niyetli beşerler değillerdi tahminen ancak bu beşerler profesyonel bir futbolcuysanız birlikte vakit geçirmek için yanlış tipten tiplerdi.
Parti yapmayı seviyorlardı ve Mario’nun hayat üslubundan da hoşlanıyorlardı. Mario da bunu gerçekleştirdi.
‘BİR EVSİZE ÇIKARIP BİN STERLİN VERDİ’
Hakkında hayli fazla kıssa varken Mario ne yapıp ne yapmadığını asla bilemeyeceğiniz bir noktaya vardı.
Ona sorduğunuzda, birtakım saçma şeyler hakikaten olmuş olsa dahi pek birçoklarının saçma şeyler olduğunu söylerdi.
Bugüne kadar Noel Baba kılığına girip kasabada dolaşıp yabancılara para ve ikramlar verdiğinden hiç ancak hiç emin değilim. Kostümü hiç görmemiş olsam da, sanırım bunu da yaptı!
Bir defasında Manchester’daki evsiz bir şahsa bin sterlin nakit para vermişti. Bunun üzere epey kere bağışlarda bulundu.
En nihayetinde bu Mario. Onunla ilgili her şey heybetli lakin bir daha de altın üzere bir kalbi var. Bu tarafının değişmesini hiç istemem lakin tahminen de bir şeyler değişmeli.
Hala ona sistemli olarak ileti atıyorum ve ilerlemesini takip ediyorum. Mesleğini yine rayına oturtmasını epey isterim.
Ne kadar uygun bir oyuncu olduğuna dair hiç bir kuşku yok. Oynadığı her ekipte goller atmaya devam etti. Fakat bir noktada yeteneğin tek başına kâfi olmadığını anlaması gerekiyor.
*Bu yazı 23 Kasım 2020 tarihinde BBC Sport’ta yayımlandı.