- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Bebeklerde katılma nedir? Birinci yardım nasıl olmalı? kimi vakit çocuklarımızın bitmez tükenmez ağlamaları, çığlıkları anne babanın sabrını zorlayabilir. Bu her ne kadar istenmeyen bir durum ise de çocuğunuzun sesinin birden kesilmesi bundan kat kat daha sıkıntı bir durumla karşı karşıya olduğunuzu göstermekte olabilir.
Ağlarken birden nefesi kesilirse ve sesi çıkmazsa panikle ve bilinçsizce müdahale etmek fazlaca daha vahim sonuçlara yol açabilir. Avrasya Hastanesi Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ersin Sarı, mevzu ile ilgili bilgi verdi.
Bebeklerde katılma nedir? Nasıl ortaya çıkar?
Katılma bebeklerin ağlamasıyla bir arada nefes alamaması durumudur. Bebeklikte sıkça görülen katılma ve nefes tutma nöbetleri, 4-5 yaşa kadar devam edebilmektedir. Bebek canı yandığında yahut ağrı niçiniyle ağlamaya başladığında nefesini meblağ, sesi kesilir ve dudaklarında morarma meydana gelir. Birtakım durumlarda ise bu durum kasılma ve bebeğin kendinden geçmesiyle sonlanır.
Katılma; morarma yahut solukluk olmak üzere iki biçimde ortaya çıkar. Morarma biçiminde görülen katılma, bebeklerde sıkça görülmektedir. Bebeğin nefesi kesilir ve daha sonrasında derisi mor renk alır. Morarma ile seyreden katılmanın niçininin nefes almadaki bozukluklar olduğu düşünülmektedir.
Solukluk ile seyreden katılma ise daha ender görülmektedir. Bebeğin kalp atışı yavaşlar ve deri rengi bembeyaz olur.
Katılma nöbeti niye ortaya çıkar?
Katılma nöbetinin niçiniyle ilgili iki farklı görüş vardır. Birincisi; genetik olarak ailede yatkınlık bulunması niçiniyle bebeklerde katılma görülmektedir. İkincisi ise demir eksikliğine bağlı olarak katılma görülmektedir. Demir eksikliği tedavisi yapıldıktan daha sonra katılma şikayetleri azalmaktadır. Kardiyolojik ve nörolojik niçinlerin yol açtığı nöbetlerden ayırt edilmeli.
Aileler ne yapmalı?
Katılma nöbetleri sırasında ailelerin yaptığı en sık yanlışlar bebeği sarsmak ve suya sokmaktır. Panik halinde yapılan bu hareketler, bebeğinizin faydalanmasına niye olabilir. Bebeğinize her ağladığınızda huzursuz bir biçimde yaklaşmamanız kıymetlidir. Bu durumdan korkan çocuğun katılma nöbeti geçirme ihtimali yükselmektedir. Ailenin bu bahiste bilinçlenmesi ve bu türlü yaklaşması katılma nöbetlerinin hasarsız geçmesini sağlamaktadır.
Katılma nöbetleri kalıcı mıdır?
Katılma nöbetleri bebeklik devrinde sıkça görülürken 4-5 yaş civarında kaybolmaktadır. Katılma, hudut sisteminin çabucak hemen olgunlaşmamış bir kısmıyla ilgili ortaya çıkan bir durumdur. Bu kısım 5 yaş civarında olgunlaşır, daha sonrasında katılma görülmemektedir.
Bebekte şuur kaybı meydana gelip kendinden geçmesi durumunda aileler haklı olarak panik yapmaktadır. Fakat şuur kaybı, beynin gereğince oksijen alamamasının kararında bir önlem olarak ortaya çıkmaktadır. Katılmaya bağlı olarak kalıcı beyin hasarı yahut hayati tehlike kelam konusu değildir.
Katılmanın tedavisi var mıdır?
Öncelikle ailelerin bebeklerinin katılma niçinleri anlamaları gerekmektedir. Genetik yahut kansızlık faktörlerinden hangisinin niye olduğunu anlayıp tedavinin belirlenmesi gerekmektedir. Bunun haricinde ailelerin serinkanlı olması sorunun çözülmesini sağlayacaktır.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Ağlarken birden nefesi kesilirse ve sesi çıkmazsa panikle ve bilinçsizce müdahale etmek fazlaca daha vahim sonuçlara yol açabilir. Avrasya Hastanesi Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ersin Sarı, mevzu ile ilgili bilgi verdi.
Bebeklerde katılma nedir? Nasıl ortaya çıkar?
Katılma bebeklerin ağlamasıyla bir arada nefes alamaması durumudur. Bebeklikte sıkça görülen katılma ve nefes tutma nöbetleri, 4-5 yaşa kadar devam edebilmektedir. Bebek canı yandığında yahut ağrı niçiniyle ağlamaya başladığında nefesini meblağ, sesi kesilir ve dudaklarında morarma meydana gelir. Birtakım durumlarda ise bu durum kasılma ve bebeğin kendinden geçmesiyle sonlanır.
Katılma; morarma yahut solukluk olmak üzere iki biçimde ortaya çıkar. Morarma biçiminde görülen katılma, bebeklerde sıkça görülmektedir. Bebeğin nefesi kesilir ve daha sonrasında derisi mor renk alır. Morarma ile seyreden katılmanın niçininin nefes almadaki bozukluklar olduğu düşünülmektedir.
Solukluk ile seyreden katılma ise daha ender görülmektedir. Bebeğin kalp atışı yavaşlar ve deri rengi bembeyaz olur.
Katılma nöbeti niye ortaya çıkar?
Katılma nöbetinin niçiniyle ilgili iki farklı görüş vardır. Birincisi; genetik olarak ailede yatkınlık bulunması niçiniyle bebeklerde katılma görülmektedir. İkincisi ise demir eksikliğine bağlı olarak katılma görülmektedir. Demir eksikliği tedavisi yapıldıktan daha sonra katılma şikayetleri azalmaktadır. Kardiyolojik ve nörolojik niçinlerin yol açtığı nöbetlerden ayırt edilmeli.
Aileler ne yapmalı?
- Öncelikle ailelerin katılma nöbetleri sırasında sakinliklerini müdafaaları kıymetlidir. Bebeğin katılması durumunda sarsılmamasına dikkat edilmeli ve kusma tehlikesine karşı bebek kesinlikle yan yatırılmalıdır.
- Katılma sırasında bebeğin hareketlerini gözlemlemek gerekmektedir. Katılma mühleti bir dakikayı geçtiyse ambulansı aramak hakikat olacaktır.
- Bebeğinizde katılmaya niye olan faktörleri ortadan kaldırmaya yahut tesirini azaltmaya çalışabilirsiniz. Bu faktörleri hekiminizle konuşarak altında yatan sebeplerin neler olduğunu anlayarak, yeniden ortaya çıkmalarını engelleyebilirsiniz.
Katılma nöbetleri sırasında ailelerin yaptığı en sık yanlışlar bebeği sarsmak ve suya sokmaktır. Panik halinde yapılan bu hareketler, bebeğinizin faydalanmasına niye olabilir. Bebeğinize her ağladığınızda huzursuz bir biçimde yaklaşmamanız kıymetlidir. Bu durumdan korkan çocuğun katılma nöbeti geçirme ihtimali yükselmektedir. Ailenin bu bahiste bilinçlenmesi ve bu türlü yaklaşması katılma nöbetlerinin hasarsız geçmesini sağlamaktadır.
Katılma nöbetleri kalıcı mıdır?
Katılma nöbetleri bebeklik devrinde sıkça görülürken 4-5 yaş civarında kaybolmaktadır. Katılma, hudut sisteminin çabucak hemen olgunlaşmamış bir kısmıyla ilgili ortaya çıkan bir durumdur. Bu kısım 5 yaş civarında olgunlaşır, daha sonrasında katılma görülmemektedir.
Bebekte şuur kaybı meydana gelip kendinden geçmesi durumunda aileler haklı olarak panik yapmaktadır. Fakat şuur kaybı, beynin gereğince oksijen alamamasının kararında bir önlem olarak ortaya çıkmaktadır. Katılmaya bağlı olarak kalıcı beyin hasarı yahut hayati tehlike kelam konusu değildir.
Katılmanın tedavisi var mıdır?
Öncelikle ailelerin bebeklerinin katılma niçinleri anlamaları gerekmektedir. Genetik yahut kansızlık faktörlerinden hangisinin niye olduğunu anlayıp tedavinin belirlenmesi gerekmektedir. Bunun haricinde ailelerin serinkanlı olması sorunun çözülmesini sağlayacaktır.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı