- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Bilim Şurası üyesinden ‘yılbaşı’ uyarısı: ‘Kilit nokta…’ Yılbaşı kutlamaları ile ilgili konuşan Koronavirüs Bilim Şurası Üyesi Prof. Dr. Sema Turan, “En büyük kaygım; bu aslında. Yılbaşıyla birlikte kapalı alanlarda epeyce sayıda kalabalıklar oluşacağından kaygılıyım. O yüzden de halkımıza bu bahiste hassasiyet öneriyorum. Lütfen, kalabalıklarda bulunmasınlar. Kalabalık yerlerde eğlenmeyip, daha sakin bir yılbaşı geçirmeleri kendileri için âlâ olur zira daha sonrasında artış olabileceği kaygısı bizlerde de var. Yılbaşında kapanma ya da kısıtlama ile ilgili bu biçimde bir gündemimiz yok. Bu hususta net bir şey söylemem ancak kapanma ismine bir şey konuşmamız kelam konusu olmayacaktır” dedi.
‘GEÇEN HAFTAYA NAZARAN 2 KAT ARTTI’
Ankara Kent Hastanesi Acil Kliğini Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Oğuztürk de günlük koronavirüs hadise sayısının geçen haftaya nazaran 2 kat arttığını, bunun niçininin de yayılım suratı yüksek ‘Omicron’ varyantı olduğunu söylemiş oldu. ‘Omicron’ varyantının küresel tehdit oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Oğuztürk, şöyleki konuştu:
“Bu varyantın hem yayılım hem bulaştırıcılık suratı çok yüksek. ‘Delta’ varyantına göre, bulaştırıcılık suratının 70 kat fazla olduğu söz ediliyor. Bu kış periyodunda kapalı ortamlarda daha fazlaca vakit geçirdiğimiz için olay sayılarının artmasında olumsuz katkı sağlıyor. Kısıtlamaların şu an prestijiyle devreye girmesi fazlaca gerçek olmaz. Lakin kişisel önlemlerin insanlarımız tarafınca sahiplenilmesi en değerli öge olacaktır. Hadiselerin artmasına karşın tam bir kapanmanın olduğu ülke yok şu devirde. Ülkemiz ortasında hadise sayılarının artma riski yüksek lakin buna rağmen tam kapanma olayını gerçekleşecek biçimde görmüyorum. Ferdî önlemlerin ön planda olduğu sürecin devam ettirilmesi gerekiyor.”
‘BÜYÜK KİTLE CÜMBÜŞLERİNİN OLMAMASI GEREK’
Yılbaşının kilit nokta olacağını vurgulayan Prof. Dr. Oğuztürk, “Yılbaşında kalabalık ortamların olmayacağı bir biçimde kutlamalar yapılabilir. Katiyetle büyük kitlelerin olduğu eğlencelerin olmaması gerekiyor. Maske, aralık ve dezenfektan kullanması bir daha ehemmiyet arz ediyor. Daha da değerlisi, ocak ayı prestijiyle iki doz aşısını yaptırmış kıymetli bir bölümün hatırlatma dozu için mühletleri dolmuş oluyor. Bu manada mutlaka hatırlatma dozu aşılarının yaptırılması gerekiyor. Hangisi olursa olsun, hatırlatma dozu aşı ile bir arada hastalıktan korunmuş olacağız. Pandeminin seyri bizim ömür biçimimizle ilişkili biçimde ilerleyecek” dedi.
‘HASTANEYE MÜRACAAT YÜZDE 50-75 ORANINDA ARTTI’
Hadiseler ile birlikte hastaneye müracaat sayısının da arttığını kaydeden Prof. Dr. Oğuztürk, “Hastaneye müracaat oranları yüzde 50-75 oranında arttı. Gelen olayların hepsinin koronavirüs olduğunu söylemek epeyce gerçekçi olmaz zira ‘Omicron’ ile grip semptomları birbirleriyle karıştırılabilecek bir boyuta geçti. Şayet bir bireyde baş ağrısı, burun akıntısı, boğazda gıcıklanma, halsizlik, hapşırma, kas eklem ağrıları var ise bu kişi grip ya da ‘Omicron’ olabilir. En gerçek yaklaşım, PCR testi yaptırmasıdır. Şayet ‘Gribim’ diyerek hastaneye gitmezseniz, kısa müddet ortasında hastalığı bulaştırmış olabilirsiniz. Hastaneye başvuran hastaların yatış oranı arttı ancak hadise sayısı kadar artmadı. Denetimsiz bir artış durumu kelam konusu değil. Hadise sayısı, yatış oranından 2 kat daha fazla” diye konuştu.
‘GEÇEN HAFTAYA NAZARAN 2 KAT ARTTI’
Ankara Kent Hastanesi Acil Kliğini Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Oğuztürk de günlük koronavirüs hadise sayısının geçen haftaya nazaran 2 kat arttığını, bunun niçininin de yayılım suratı yüksek ‘Omicron’ varyantı olduğunu söylemiş oldu. ‘Omicron’ varyantının küresel tehdit oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Oğuztürk, şöyleki konuştu:
“Bu varyantın hem yayılım hem bulaştırıcılık suratı çok yüksek. ‘Delta’ varyantına göre, bulaştırıcılık suratının 70 kat fazla olduğu söz ediliyor. Bu kış periyodunda kapalı ortamlarda daha fazlaca vakit geçirdiğimiz için olay sayılarının artmasında olumsuz katkı sağlıyor. Kısıtlamaların şu an prestijiyle devreye girmesi fazlaca gerçek olmaz. Lakin kişisel önlemlerin insanlarımız tarafınca sahiplenilmesi en değerli öge olacaktır. Hadiselerin artmasına karşın tam bir kapanmanın olduğu ülke yok şu devirde. Ülkemiz ortasında hadise sayılarının artma riski yüksek lakin buna rağmen tam kapanma olayını gerçekleşecek biçimde görmüyorum. Ferdî önlemlerin ön planda olduğu sürecin devam ettirilmesi gerekiyor.”
‘BÜYÜK KİTLE CÜMBÜŞLERİNİN OLMAMASI GEREK’
Yılbaşının kilit nokta olacağını vurgulayan Prof. Dr. Oğuztürk, “Yılbaşında kalabalık ortamların olmayacağı bir biçimde kutlamalar yapılabilir. Katiyetle büyük kitlelerin olduğu eğlencelerin olmaması gerekiyor. Maske, aralık ve dezenfektan kullanması bir daha ehemmiyet arz ediyor. Daha da değerlisi, ocak ayı prestijiyle iki doz aşısını yaptırmış kıymetli bir bölümün hatırlatma dozu için mühletleri dolmuş oluyor. Bu manada mutlaka hatırlatma dozu aşılarının yaptırılması gerekiyor. Hangisi olursa olsun, hatırlatma dozu aşı ile bir arada hastalıktan korunmuş olacağız. Pandeminin seyri bizim ömür biçimimizle ilişkili biçimde ilerleyecek” dedi.
‘HASTANEYE MÜRACAAT YÜZDE 50-75 ORANINDA ARTTI’
Hadiseler ile birlikte hastaneye müracaat sayısının da arttığını kaydeden Prof. Dr. Oğuztürk, “Hastaneye müracaat oranları yüzde 50-75 oranında arttı. Gelen olayların hepsinin koronavirüs olduğunu söylemek epeyce gerçekçi olmaz zira ‘Omicron’ ile grip semptomları birbirleriyle karıştırılabilecek bir boyuta geçti. Şayet bir bireyde baş ağrısı, burun akıntısı, boğazda gıcıklanma, halsizlik, hapşırma, kas eklem ağrıları var ise bu kişi grip ya da ‘Omicron’ olabilir. En gerçek yaklaşım, PCR testi yaptırmasıdır. Şayet ‘Gribim’ diyerek hastaneye gitmezseniz, kısa müddet ortasında hastalığı bulaştırmış olabilirsiniz. Hastaneye başvuran hastaların yatış oranı arttı ancak hadise sayısı kadar artmadı. Denetimsiz bir artış durumu kelam konusu değil. Hadise sayısı, yatış oranından 2 kat daha fazla” diye konuştu.