- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Böbrek Nakli daha sonrası İlaç kullanmasına Dikkat! Son devir böbrek yetmezliği için en yeterli tedavi seçeneği olan böbrek nakli daha sonrasında hastanın tedaviye ahenginin epeyce değerli olduğunun altını çizen Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Bakan “İlaçlarını düzgün kullanmayan hastalarda böbreğin reddi açısından risk oluşabiliyor” dedi.
Bugün ülkemizde de sayısı 60 bini bulan son devir böbrek yetmezliği yaşayan hastalar için, hem hayat müddeti birebir vakitte ömür kalitesi açısından en uygun tedavi seçeneği böbrek nakli. İstatistiklere göre ülkemizde her yıl yaklaşık 3500 civarında böbrek nakli ameliyatı gerçekleştirildiğini hatırlatan Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Bakan, nakil daha sonrasında istenilen sonuca ulaşabilmek için hasta ahenginin epeyce kıymetli olduğuna işaret etti.
HASTALARIN KURALLARA UYMASI ŞART!
Böbrek nakli tedavisinin ameliyat öncesi ve daha sonrasını da kapsayacak biçimde ömür uzunluğu devam eden bir müddetç olduğunun altının çizen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Balkan, bu süreçte tedavinin merkezinde yer alan hastanın, kurallara uymasının ehemmiyetine dikkat çekti.
BÖBREK NAKİL daha sonraSI BAŞARIYI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Böbrek nakil daha sonrasındaki bir yılda böbrek işlevlerinin yüzde 90-95 aralığında olmasının naklin başarılı olduğunun göstergesi olduğunu belirten Doç. Dr. Ali Bakan, “Bu sayı 5 yıllık müddet için yüzde 70-80 aralığındadır” dedi. Böbrek Naklinin muvaffakiyetinde hastanın durumundan nefreloğun ve cerrahi grubun tecrübesine kadar biroldukça faktörün de tesirli olduğunun altının çizen Doç. Dr. Ali Bakan kelamlarına şöyleki devam etti: “Örneğin fazlaca süratli böbrek yetmezliğine götüren Fokal segmantel glomerulonefrit olarak tanımladığımız hastalıkta, hasta böbrek nakili olsa bile hastalık yenidenlayabiliyor. ötürüsıyla kesinlikle altta yatan hastalığın kesin teşhisinin konması gerekir. Buna göre de strateji oluşturulmalı. tıpkı vakitte nakilin planlamasından cerrahisine ve daha sonraki tedavi sürecini planlayan nakil grubunun tecrübesi de hayli büyük kıymet taşır.”
ORGAN REDDİNİ ÖNLEMEK İÇİN İLAÇLAR GERÇEK KULLANILMALI!
Böbrek Nakili yapılan hastaların birinci yılda yüzde 5-10’unda farklı niçinlerle organ reddiyle karşılaşıldığını hatırlatan Doç. Dr. Ali Bakan, “Bağışıklık sistemi organı reddedebildiği üzere hastanın nakil daha sonrasında ilaç kullanması ya da beslenme nizamı üzere ögeler da bu sonuca tesir edebilir. Bu niçinle nakil daha sonrasında hastaların kesinlikle dikkat etmesi gereken bahislerin başında, tertipli tabip denetimleri ve ilaçlarını tertipli kullanmaları geliyor. İlaçlarını düzgün kullanmayan hastalarda böbreğin reddi açısından risk oluşuyor. Birinci bir yıl, her ay çabucak sonrasındaki devirde de 3 ayda bir olmak üzere hastalarımızı görmek istiyoruz. İlaçları da ömür uzunluğu kullanılmak zarurî.”
NAKİL ÖNCESİNDE HASTALAR RUHSAL İSTİKAMETTEN DEĞENLENDİRİLMELİ
Hastaların fazlaca büyük kısmının ilaca ahenk konusunda dikkatli olduğunu fakat uzun vadeli bir tedavi olduğu için kimi vakit şaşmaların yaşanabileceğini hatırlatan Doç. Dr. Ali Bakan “Uzun soluklu bu tedavide kimi vakit hastaların da psikolojileri bozulabiliyor, kimi dalgalanmalar yaşayabiliyor. Bu durumda birinci yaptıkları ilaçlarını bırakmak oluyor. kimi vakit de ben büsbütün güzelleştim diyerek hastalar ilacı bırakabiliyor. Bu niçinle nakil öncesinde hastaların tedaviye ahenkleri için genel bir ruhsal değerlendirmeden geçmeleri epey değerli. Zira sebebi ne olursa olsun ilacı kullanmamak organ reddi riskini geliştirebiliyor. Bu ilaçların tesirleri kimi vakit birkaç gün sürebildiği için elbette 1-2 günlük doz atlaması bu kadar büyük bir risk doğurmaz. Lakin doğurmayacağı manasına da gelmesi ilaçlarını hayli nizamlı kullanmaları gereklidir Lakin daha uzun vadeli ilaçlar ihmal edilirse organ reddi açısından epey daha büyük risktir.”
KİLO DENETİMİ SAĞLANMALI
Böbrek Nakili daha sonrasında dikkat edilmesi gereken bir öbür değerli noktanın hastaya ilişkin başka hastalıklarının tedavisi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Ali Bakan, “Örneğin diyabete bağlı böbrek yetmezliği gelişen bir hastanın kan şekeri denetimi sağlanamazsa nakil böbreği de etkilenebilir. hipertansiyon hastaları için de birebir durum kelam konusu. ötürüsıyla böbrek nakili daha sonrasında hastanın hakikaten da ömrünü tertibe sokması, nizamlı beslenmesi, su tüketimine dikkat etmesi ve tuzu ömründen çıkarması fazlaca önemli” diye konuştu.
Böbrek nakli daha sonraki devirde de hastanın kilo denetiminin de epeyce kıymetli olduğunu anlatan Doç. Dr. Ali Bakan, “Obezite inflamatuvar bir müddetçtir ve tüm bedende damarları tesirler ve yangı yapar. Böbrekte bir damar yumağı olduğuna göre obezite de böbreğin bozulmasına niye olabilir. ötürüsıyla hastanın kilo almasını istemiyoruz ve kilo aldıysa zayıflamasını sağlıyoruz.”
KADEVERİK BAĞIŞ ORANLARI ARTIRILMALI
Türkiye’de 60.000 civarında diyalize giren hasta bulunduğunu ve bu havuzun ortasından yılda ortalama 3500 civarı nakil yapılabildiğini hatırlatan Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Bakan, ‘’Kadeverik bağış oranlarının artırılmasıyla birlikte biroldukça sorunun çözülebileceği unutulmamalı. Böbrek nakli tedavisinin hemodiyalizle karşılaştırıldığında hem tıbbi, hem toplumsal tıpkı vakitte ekonomik açıdan hayli daha uygun bir tahlil formülü. Türkiye’de yapılan nakillerin yalnızca yüzde 10 kadarı kadavradan yapılırken bu oran dünyada tam karşıtı. ötürüsıyla toplumun her katmanında organ bağışını artırmak gerekiyor” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Bugün ülkemizde de sayısı 60 bini bulan son devir böbrek yetmezliği yaşayan hastalar için, hem hayat müddeti birebir vakitte ömür kalitesi açısından en uygun tedavi seçeneği böbrek nakli. İstatistiklere göre ülkemizde her yıl yaklaşık 3500 civarında böbrek nakli ameliyatı gerçekleştirildiğini hatırlatan Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Bakan, nakil daha sonrasında istenilen sonuca ulaşabilmek için hasta ahenginin epeyce kıymetli olduğuna işaret etti.
HASTALARIN KURALLARA UYMASI ŞART!
Böbrek nakli tedavisinin ameliyat öncesi ve daha sonrasını da kapsayacak biçimde ömür uzunluğu devam eden bir müddetç olduğunun altının çizen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Balkan, bu süreçte tedavinin merkezinde yer alan hastanın, kurallara uymasının ehemmiyetine dikkat çekti.
BÖBREK NAKİL daha sonraSI BAŞARIYI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Böbrek nakil daha sonrasındaki bir yılda böbrek işlevlerinin yüzde 90-95 aralığında olmasının naklin başarılı olduğunun göstergesi olduğunu belirten Doç. Dr. Ali Bakan, “Bu sayı 5 yıllık müddet için yüzde 70-80 aralığındadır” dedi. Böbrek Naklinin muvaffakiyetinde hastanın durumundan nefreloğun ve cerrahi grubun tecrübesine kadar biroldukça faktörün de tesirli olduğunun altının çizen Doç. Dr. Ali Bakan kelamlarına şöyleki devam etti: “Örneğin fazlaca süratli böbrek yetmezliğine götüren Fokal segmantel glomerulonefrit olarak tanımladığımız hastalıkta, hasta böbrek nakili olsa bile hastalık yenidenlayabiliyor. ötürüsıyla kesinlikle altta yatan hastalığın kesin teşhisinin konması gerekir. Buna göre de strateji oluşturulmalı. tıpkı vakitte nakilin planlamasından cerrahisine ve daha sonraki tedavi sürecini planlayan nakil grubunun tecrübesi de hayli büyük kıymet taşır.”
ORGAN REDDİNİ ÖNLEMEK İÇİN İLAÇLAR GERÇEK KULLANILMALI!
Böbrek Nakili yapılan hastaların birinci yılda yüzde 5-10’unda farklı niçinlerle organ reddiyle karşılaşıldığını hatırlatan Doç. Dr. Ali Bakan, “Bağışıklık sistemi organı reddedebildiği üzere hastanın nakil daha sonrasında ilaç kullanması ya da beslenme nizamı üzere ögeler da bu sonuca tesir edebilir. Bu niçinle nakil daha sonrasında hastaların kesinlikle dikkat etmesi gereken bahislerin başında, tertipli tabip denetimleri ve ilaçlarını tertipli kullanmaları geliyor. İlaçlarını düzgün kullanmayan hastalarda böbreğin reddi açısından risk oluşuyor. Birinci bir yıl, her ay çabucak sonrasındaki devirde de 3 ayda bir olmak üzere hastalarımızı görmek istiyoruz. İlaçları da ömür uzunluğu kullanılmak zarurî.”
NAKİL ÖNCESİNDE HASTALAR RUHSAL İSTİKAMETTEN DEĞENLENDİRİLMELİ
Hastaların fazlaca büyük kısmının ilaca ahenk konusunda dikkatli olduğunu fakat uzun vadeli bir tedavi olduğu için kimi vakit şaşmaların yaşanabileceğini hatırlatan Doç. Dr. Ali Bakan “Uzun soluklu bu tedavide kimi vakit hastaların da psikolojileri bozulabiliyor, kimi dalgalanmalar yaşayabiliyor. Bu durumda birinci yaptıkları ilaçlarını bırakmak oluyor. kimi vakit de ben büsbütün güzelleştim diyerek hastalar ilacı bırakabiliyor. Bu niçinle nakil öncesinde hastaların tedaviye ahenkleri için genel bir ruhsal değerlendirmeden geçmeleri epey değerli. Zira sebebi ne olursa olsun ilacı kullanmamak organ reddi riskini geliştirebiliyor. Bu ilaçların tesirleri kimi vakit birkaç gün sürebildiği için elbette 1-2 günlük doz atlaması bu kadar büyük bir risk doğurmaz. Lakin doğurmayacağı manasına da gelmesi ilaçlarını hayli nizamlı kullanmaları gereklidir Lakin daha uzun vadeli ilaçlar ihmal edilirse organ reddi açısından epey daha büyük risktir.”
KİLO DENETİMİ SAĞLANMALI
Böbrek Nakili daha sonrasında dikkat edilmesi gereken bir öbür değerli noktanın hastaya ilişkin başka hastalıklarının tedavisi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Ali Bakan, “Örneğin diyabete bağlı böbrek yetmezliği gelişen bir hastanın kan şekeri denetimi sağlanamazsa nakil böbreği de etkilenebilir. hipertansiyon hastaları için de birebir durum kelam konusu. ötürüsıyla böbrek nakili daha sonrasında hastanın hakikaten da ömrünü tertibe sokması, nizamlı beslenmesi, su tüketimine dikkat etmesi ve tuzu ömründen çıkarması fazlaca önemli” diye konuştu.
Böbrek nakli daha sonraki devirde de hastanın kilo denetiminin de epeyce kıymetli olduğunu anlatan Doç. Dr. Ali Bakan, “Obezite inflamatuvar bir müddetçtir ve tüm bedende damarları tesirler ve yangı yapar. Böbrekte bir damar yumağı olduğuna göre obezite de böbreğin bozulmasına niye olabilir. ötürüsıyla hastanın kilo almasını istemiyoruz ve kilo aldıysa zayıflamasını sağlıyoruz.”
KADEVERİK BAĞIŞ ORANLARI ARTIRILMALI
Türkiye’de 60.000 civarında diyalize giren hasta bulunduğunu ve bu havuzun ortasından yılda ortalama 3500 civarı nakil yapılabildiğini hatırlatan Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Bakan, ‘’Kadeverik bağış oranlarının artırılmasıyla birlikte biroldukça sorunun çözülebileceği unutulmamalı. Böbrek nakli tedavisinin hemodiyalizle karşılaştırıldığında hem tıbbi, hem toplumsal tıpkı vakitte ekonomik açıdan hayli daha uygun bir tahlil formülü. Türkiye’de yapılan nakillerin yalnızca yüzde 10 kadarı kadavradan yapılırken bu oran dünyada tam karşıtı. ötürüsıyla toplumun her katmanında organ bağışını artırmak gerekiyor” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı