- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Bu hastalığa dikkat: 10 dakika ortasında bulaşabiliyor Sarcoptes scabiei olarak isimlendirilen eklem bacaklı bir akar tarafınca oluşturulan yaygın bir cilt hastalığı olan uyuz hakkında Medicana International İstanbul Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, açıklamalarda bulundu. Utkan, “Uyuz etkeni olan küçük böcekler insan derisi üzerinden kan ile beslenir. ötürüsıyla bu beslenme sırasında pek kaşıntılı hale gelen ciltte hem de gri çizgilenmeler ve küçük kırmızı kabarcıklar da meydana gelebilir” tabirlerini kullandı.
10 DAKİKA İÇİNDE BULAŞABİLİYOR
Hastalığın fizikî temas ile bulaştığını hatırlatan Utkan, “Direkt temas haricinde enfekte bireyin kıyafet, yatak örtüsü ve havlu üzere eşyaları ile uzamış temas da uyuz hastalığının bir öteki bulaş yoludur. Klasik uyuz olgularında deri teması daha sonrası hastalığın geçişi yaklaşık olarak 10 dakika içerisinde gerçekleşen bir durumdur” dedi.
ŞİKAYETLERİN ORTAYA ÇIKMASI 4-6 HAFTA
Evcil hayvanlardan insanlara uyuz geçişinin kelam konusu olmadığını tabir eden Utkan, “Evcil hayvanlar da öbür çeşit bir akar ile uyuz hastalığına yakalanabilir. Bu hayvansal akarların insan bedenine bulaşması ile bireyler birkaç gün kaşıntı şikayeti yaşayabilir. Bu durum insanlardaki uyuz hastalığı ile farklıdır. Uyuz hastalığının belirtilerinin ortaya çıkışı o kişinin daha evvel bu akar çeşidi canlı ile temas edip etmediğine nazaran değişebilir. Birinci sefer uyuz akarı ile karşılaşan bireylerde şikayetlerin ortaya çıkması yaklaşık olarak 4-6 haftayı bulur. Daha evvel uyuz geçirmiş şahıslarda ise belirtilerin ortaya çıkış mühleti 3-4 güne kadar kısalabilir” sözlerini kullandı.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Uyuz hastalığının seyri sırasında oluşabilecek belirtileri Dr. Öğr. Üyesi Utkan şöyle özetledi:
“Gece artan kaşıntı, spesifik cilt bölgelerinde kabartı ve kaşıntıya ilişkin yaralar ve birebir konutta yaşayan ya da yakın temasta bulunan bireylerde de kaşıntı varlığı. Olağanda uyuz hastalığının bulaştığı bir bireyde hastalığın faal devrinde bedende 10-15 adet akar bulunur. Bu canlıların sayısının yüzleri hatta binleri bulduğu Norveç uyuzunda (kabuklu uyuz) ise bu rahatsızlığın pek ağır bir formudur. Daha geniş alanda gözlenen döküntüler hem de kalın bir kabuğa sahiptir. Bu kabukların altında yaşayan uyuz akarı haftalar boyunca kabuktan beslenerek canlılığını koruyabilir.”
BEBEKLERDE TÜM BEDENDE GÖRÜLEBİLİYOR
Uyuz teşhisinin genel olarak hastanın tıbbi hikayesi ve karakteristik deri bulguları yardımıyla gerçekleştirilebilen bir teşhis olduğunu lisana getiren Utkan, “Spesifik tutulum bölgeleri; el parmak ortaları, kol iç yüzü, göbek, sırt bölgesi, bayanlarda göğüs uçları, erkeklerde genital bölge bilhassa tutulur. Bebeklerde el- ayak tabanı, saçlı deri dahil olmak üzere tüm beden cildi tutulabilir. Klinik olarak konulan teşhisten emin olunmadığı durumlarda biyopsi sürecine de başvurulabilir. çok karakteristik özelliklere sahip olması niçiniyle bu üslup invaziv teşhis metodları pek az uygulanır” dedi.
KIYAFET, YATAK ÖRTÜSÜ VE HAVLU ÜZERE EŞYALAR YÜKSEK ISI İLE YIKANMALI
Uyuz hastalığı tedavisi hakkında bilgi veren Dermatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, “Genellikle krem yahut losyon biçiminde kullanılan ilaçların reçetelendirilmesi ile gerçekleştirilir. Bu vakit dilimi içerisinde kişinin hayatını birlikte sürdürdüğü şahısların rastgele bir belirti göstermeseler de tedavi almaları pek kıymetlidir. Ekseriyetle önerilen uygulama ılık bir lifli banyo daha sonrasında ilacın boyun hizasından ayaklara kadar her bölgeye sürülmesidir. Kimi şahıslarda bu tedaviye ek olarak kaşıntı ve enfeksiyon halinin giderilmesi ismine antihistaminik ve antibiyotik ilaçların reçetelendirilmesine de başvurulabilir. Cansız yüzeylerdeki akarların öldürülmesi uyuz hastalığına tedavi yaklaşımının bir başka kıymetli basamağıdır. Kullanılan bütün kıyafet, yatak örtüsü ve havlu üzere şahsi eşyalar yüksek ısılarda yıkanmalı ve üstündeki akarlardan arındırılmalıdır” diye konuştu.
3 GÜNLÜK TEDAVİ daha sonraSI OLAĞAN YAŞANTIYA GERİ DÖNEBİLİRSİNİZ
Tedavinin uygulanması ile birkaç gün ortasında akarlar ölmeye başlayacağını belirten Dr. Öğr. Üyesi Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, çoklukla 3 günlük bir tedavi mühletinin akabinde bireylerin olağan yaşantısına geri dönebileceğini kelamlarına ekledi.
10 DAKİKA İÇİNDE BULAŞABİLİYOR
Hastalığın fizikî temas ile bulaştığını hatırlatan Utkan, “Direkt temas haricinde enfekte bireyin kıyafet, yatak örtüsü ve havlu üzere eşyaları ile uzamış temas da uyuz hastalığının bir öteki bulaş yoludur. Klasik uyuz olgularında deri teması daha sonrası hastalığın geçişi yaklaşık olarak 10 dakika içerisinde gerçekleşen bir durumdur” dedi.
ŞİKAYETLERİN ORTAYA ÇIKMASI 4-6 HAFTA
Evcil hayvanlardan insanlara uyuz geçişinin kelam konusu olmadığını tabir eden Utkan, “Evcil hayvanlar da öbür çeşit bir akar ile uyuz hastalığına yakalanabilir. Bu hayvansal akarların insan bedenine bulaşması ile bireyler birkaç gün kaşıntı şikayeti yaşayabilir. Bu durum insanlardaki uyuz hastalığı ile farklıdır. Uyuz hastalığının belirtilerinin ortaya çıkışı o kişinin daha evvel bu akar çeşidi canlı ile temas edip etmediğine nazaran değişebilir. Birinci sefer uyuz akarı ile karşılaşan bireylerde şikayetlerin ortaya çıkması yaklaşık olarak 4-6 haftayı bulur. Daha evvel uyuz geçirmiş şahıslarda ise belirtilerin ortaya çıkış mühleti 3-4 güne kadar kısalabilir” sözlerini kullandı.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Uyuz hastalığının seyri sırasında oluşabilecek belirtileri Dr. Öğr. Üyesi Utkan şöyle özetledi:
“Gece artan kaşıntı, spesifik cilt bölgelerinde kabartı ve kaşıntıya ilişkin yaralar ve birebir konutta yaşayan ya da yakın temasta bulunan bireylerde de kaşıntı varlığı. Olağanda uyuz hastalığının bulaştığı bir bireyde hastalığın faal devrinde bedende 10-15 adet akar bulunur. Bu canlıların sayısının yüzleri hatta binleri bulduğu Norveç uyuzunda (kabuklu uyuz) ise bu rahatsızlığın pek ağır bir formudur. Daha geniş alanda gözlenen döküntüler hem de kalın bir kabuğa sahiptir. Bu kabukların altında yaşayan uyuz akarı haftalar boyunca kabuktan beslenerek canlılığını koruyabilir.”
BEBEKLERDE TÜM BEDENDE GÖRÜLEBİLİYOR
Uyuz teşhisinin genel olarak hastanın tıbbi hikayesi ve karakteristik deri bulguları yardımıyla gerçekleştirilebilen bir teşhis olduğunu lisana getiren Utkan, “Spesifik tutulum bölgeleri; el parmak ortaları, kol iç yüzü, göbek, sırt bölgesi, bayanlarda göğüs uçları, erkeklerde genital bölge bilhassa tutulur. Bebeklerde el- ayak tabanı, saçlı deri dahil olmak üzere tüm beden cildi tutulabilir. Klinik olarak konulan teşhisten emin olunmadığı durumlarda biyopsi sürecine de başvurulabilir. çok karakteristik özelliklere sahip olması niçiniyle bu üslup invaziv teşhis metodları pek az uygulanır” dedi.
KIYAFET, YATAK ÖRTÜSÜ VE HAVLU ÜZERE EŞYALAR YÜKSEK ISI İLE YIKANMALI
Uyuz hastalığı tedavisi hakkında bilgi veren Dermatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, “Genellikle krem yahut losyon biçiminde kullanılan ilaçların reçetelendirilmesi ile gerçekleştirilir. Bu vakit dilimi içerisinde kişinin hayatını birlikte sürdürdüğü şahısların rastgele bir belirti göstermeseler de tedavi almaları pek kıymetlidir. Ekseriyetle önerilen uygulama ılık bir lifli banyo daha sonrasında ilacın boyun hizasından ayaklara kadar her bölgeye sürülmesidir. Kimi şahıslarda bu tedaviye ek olarak kaşıntı ve enfeksiyon halinin giderilmesi ismine antihistaminik ve antibiyotik ilaçların reçetelendirilmesine de başvurulabilir. Cansız yüzeylerdeki akarların öldürülmesi uyuz hastalığına tedavi yaklaşımının bir başka kıymetli basamağıdır. Kullanılan bütün kıyafet, yatak örtüsü ve havlu üzere şahsi eşyalar yüksek ısılarda yıkanmalı ve üstündeki akarlardan arındırılmalıdır” diye konuştu.
3 GÜNLÜK TEDAVİ daha sonraSI OLAĞAN YAŞANTIYA GERİ DÖNEBİLİRSİNİZ
Tedavinin uygulanması ile birkaç gün ortasında akarlar ölmeye başlayacağını belirten Dr. Öğr. Üyesi Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, çoklukla 3 günlük bir tedavi mühletinin akabinde bireylerin olağan yaşantısına geri dönebileceğini kelamlarına ekledi.