Bursaspor’da istifanın yankıları sürüyor Bursaspor’da teknik yönetici Mustafa Er devri sona ererken, istifanın yankıları sürüyor. Mustafa Er, yaptığı açıklama ile topluluğa veda ederken, dün sabah idmanın akabinde idare ile paylaştığı üzere kendi isteği ile ayrılmak zorunda kaldığını söz etti.
İstifasını sunduğu yöneticilerin bir kesitinin kalması tarafında ikna gayretlerinin olduğuna işaret eden Er, “Tarafıma toplumsal medya üzerinden yapılan yaklaşımı saygısızca bulduklarını ve istifayı geri çekmemi istediler. Lakin şunu bilmenizi isterim ki epeyce üzgünüm. Yalnızca üzgünüm. Bu yaklaşımı ve söylemi hak edecek ne yaptık biz? Her maçın günahı da bedeli de olur denmiş. Bu bedeli kadrodaki oyuncularıma ödetemem. Sorumluluğu alıyorum. Zira teknik grubun başında ben varım ve maksada alınan benim. Hissettiklerimi söz etmekte zorlanıyorum. Her ne olursa olsun Bursaspor makamlarına yakışır biçimde olsun diye kalemimi inatla bir daha de makama değil kendi kalbime batırarak yazmak istiyorum. Doğrusu ve yakışanı budur. Hem bedel ödemek nedir ki Bursaspor için? Başımla birlikte, evvela bunu bilmenizi isterim. Lakin isterdim ki her şey daha mertçe ve daha dürüstçe olsun. Aylardır gece gündüz titizlikle üzerinde çalıştığımız ve sizlere tekraren güncelleyerek verdiğimiz oyuncu transfer listelerinde veto yemeden sözümüzün geçmesini isterdik örneğin. En azından bizden daha fazlaca dikkate aldığınız menajerler kadar. Zira sportif alanda tek yetkili hocamızdır sözünüz bunu gerektirirdi” tabirlerine yer verdi.
“CAMİAMIZA UMUT OLMAYA ÇALIŞTIK”
Dün istifa etmesinin akabinde toplumsal medya üzerinden amaç gösterilmesini haketmediğini tabir eden teknik yönetici Mustafa Er, “özetlemek gerekirsesı imalar ile değil açık yüreklilikle olsun isterdim. Maalesef bu bile mümkün olamadı. Bu telaffuzları ve bağlantı yaklaşımını hak ettiğimizi düşünmüyorum. bakılırsav aldığım her vakit ahlamadan vahlamadan Bursaspor hengamesini yaşatıp canlı tutmaya çalıştım. Bunun bedelini de ödemeye hazırım. İstifamı siz büyük Bursaspor topluluğu ile de paylaşmak istiyorum. Gecenin bir yarısı toplumsal medya üzerinden ‘Ya Bursaspor başa ya kuzgun leşe’ diyerek daha birinci maçta kelle isteyen, bu işin kumar olmadığını ve profesyonel bir iş olduğunu ömrünü Bursaspor arması için geçirmiş bizlere öğretmeye kalkanları da kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. Bursaspor’umuzun Muhteşem Lig’e çıkacağına da yürekten inanıyor ve her vakit kalbimin burada olduğunu bilmenizi istiyorum. Bu kutsal vazifede elimizden gelenin en uygununu yapmaya ve en umutsuz anlarda topluluğumuza umut olmaya çalıştık. Sizin boynunu koşullar ne olursa olsun öne eğdirmemeye çalıştık. Takdir hayli bedel ödemiş taraftarımızın ve vicdan sahibi sağduyulu camiamızındır.”
“DİSİPLİNLİ VE DİKKATLİ OLMAMIZ GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİM”
Bursaspor Kulübü 2. Lideri ve Futbol Şube Sorumlusu Emin Adanur, yaşanan ayrılığa ve gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Adanaspor ile 1-1 birliktee kalınan maçın akabinde, “Bahanemiz olamaz, yarından itibaren daha disiplinli ve daha fazlaca çalışacağız. Birfazlaca insan “İlk maçın günahı olmaz” üslubunda açıklama yapıyor. Bu kumar değil, profesyonel bir iş, her maçın günahı da bedeli de olur!” biçimindeki toplumsal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamaya, açıklık getiren Adanur şöyleki konuştu;
“Öğleden beri Mustafa hoca sakinleşsin diye bekledim. Akabinde birfazlaca kişiyi arayarak ” Sakinleştirin, gelip görüşeyim ” dedim. Hatta az evvel futbolcularımı çağırıp onlara da aracı olmalarını, yalnızca Mustafa hocaya değil, başta kendim olmak üzere; dün stattan çıkarken, maçtan daha sonra yanıma gelen, telefonla arayan her insanın ‘ Birinci elin günahı olmaz ‘ mantığıyla hareket etmemesi gerektiğini, bugün bir şey olmaz diyenlerin 3 hafta makus gittiğinde bize söveceklerini bildiğim için, disiplinli ve dikkatli olmamız gerektiğini, aslında bu işin ortasındaki herkese söylemiş oldum. Yanlış anlaşıldı, olsun, tıpkı yerdeyim, toplumsal medya paylaşımımda ısrarcıyım.”
“OFOSU, TIM VE MASSIMO TRANSFERLERİNİ BEN YAPTIM”
Mustafa Er’in açıklamalarına yönelik de konuşan Adanur, “Hocamızın yaptığı açıklamaya gelince, hudut halinde ve kendisine gelen yanlış bilgiler çerçevesinde bu kusurlu yazıyı kullandığını düşünüyorum. Zira benim önüme hiç bir vakit aylarca hazırlanmış ve üzerinde dikkatle çalışılmış bir transfer listesi gelmedi. Hatta tekraren bu bahisteki yetkili arkadaşlarımızı arayarak ya da toplantı yaparak ‘Bakın ben bütün gücümü tahtaya veriyorum, siz de yanlışsız transferlerle ilgilenin, şu tarihte tahta açılacak, orada buluşalım, tahtayı açıyoruz saçma sapan iş yapmayalım’ dedim. Takımın bana sunduğu Batuhan Karadeniz ve Fernandao tekliflerini evet ben kabul etmedim, istemedim. Bunun haricinde benim teklif ettiğim Bjarnason takım tarafınca kabul edilmedi. Luka Capan’ı ben tavsiye ettim, kabul gördü, getirdim. Süreç bu biçimde ilerlerken yaklaşık 7 transfer oldu ve bizim Muhteşem Lig amaçlarımıza bana nazaran kolay ulaşabileceğimiz transferler değildi, ben de bundan yalnızca 1 hafta evvel ‘Bu bahisle ben ilgileniyorum, bugüne kadar bekledim lakin ben tatmin olmadım, Adana maçına 5-6 gün var, ben bunu topluluğa açıklayamam, bana bu biçimde ‘Niye tahtayı açtın diye hesap sorarlar’ diyerek işi devraldığımı beyan ettim. daha sonrasında da 2 gün içerisinde Ofosu, Tim ve Massimo transferlerini evet ben yaptım ki bunu gittiğim her yerde de esasen söylemiş oldum, bu oyunculardaki sorumluluk bana ilişkin dedim. Bu hususta hocaya bilgi akışında yanılgı olmuş olabilir, anlayışla karşılıyorum.” dedi.
“BİZ ÇOK BÜYÜK BİR AİLEYİZ”
Menajer konusuna da değinen Adanur, “Pertev’e gelince. Stancu ve Lato’nun tahta sürecinde tanıştık, epey sevdim, bize epey dürüst davrandı. Akabinde düğünü oldu, nikah şahidim olur musunuz dedi, seve seve dedim, bugün olsa bir daha derim. Luka Capan, Massimo, Tim ve Ofosu’yu getirdi, bu transferlerden 1 kuruş para almadı ve Allah şahit birkaç kez; Ağabey sana ne yazacağız bu transferlerden, bu işin hakkı ne dediğimde “Ben para istemiyorum, buraya gerçek transferleri yapıp, grubu çıkarırsak bu bilinecek, bana büyük inanç gelecek ve piyasa bana esasen başka işlerimden çok para kazandıracak” dedi. Ben hala emeğinin karşılığını vereceğimi buradan beyan ediyorum, kâfi ki ekip çıksın. Bahisler bunlar arkadaşlar, benim kimseden saklayacak bir şeyim yok, sükunet içerisinde saatlerdir mevzuyu halletmeye çalışıyorum. Sizler de biraz sabrederseniz iş epey daha kolay halledilecek, yoksa birbirinizi gazlamanın bir yararı yok. Hocamız geri dönecektir, kol kırılır yen ortasında kalır, yanlış anlaşılmalar dün de oldu, bugün de oldu, yarın da olacak. Değerli olan, bu durumlardan, birbirimizi en başta da Bursaspor’u yıpratmadan çıkmak. Biz hayli büyük bir aileyiz unutmayın, aile ortasında bunlar olur. Son olarak, getirdiğim oyuncular için scout ve teknik grup onayı aldım” sözlerini kullandı.
İstifasını sunduğu yöneticilerin bir kesitinin kalması tarafında ikna gayretlerinin olduğuna işaret eden Er, “Tarafıma toplumsal medya üzerinden yapılan yaklaşımı saygısızca bulduklarını ve istifayı geri çekmemi istediler. Lakin şunu bilmenizi isterim ki epeyce üzgünüm. Yalnızca üzgünüm. Bu yaklaşımı ve söylemi hak edecek ne yaptık biz? Her maçın günahı da bedeli de olur denmiş. Bu bedeli kadrodaki oyuncularıma ödetemem. Sorumluluğu alıyorum. Zira teknik grubun başında ben varım ve maksada alınan benim. Hissettiklerimi söz etmekte zorlanıyorum. Her ne olursa olsun Bursaspor makamlarına yakışır biçimde olsun diye kalemimi inatla bir daha de makama değil kendi kalbime batırarak yazmak istiyorum. Doğrusu ve yakışanı budur. Hem bedel ödemek nedir ki Bursaspor için? Başımla birlikte, evvela bunu bilmenizi isterim. Lakin isterdim ki her şey daha mertçe ve daha dürüstçe olsun. Aylardır gece gündüz titizlikle üzerinde çalıştığımız ve sizlere tekraren güncelleyerek verdiğimiz oyuncu transfer listelerinde veto yemeden sözümüzün geçmesini isterdik örneğin. En azından bizden daha fazlaca dikkate aldığınız menajerler kadar. Zira sportif alanda tek yetkili hocamızdır sözünüz bunu gerektirirdi” tabirlerine yer verdi.
“CAMİAMIZA UMUT OLMAYA ÇALIŞTIK”
Dün istifa etmesinin akabinde toplumsal medya üzerinden amaç gösterilmesini haketmediğini tabir eden teknik yönetici Mustafa Er, “özetlemek gerekirsesı imalar ile değil açık yüreklilikle olsun isterdim. Maalesef bu bile mümkün olamadı. Bu telaffuzları ve bağlantı yaklaşımını hak ettiğimizi düşünmüyorum. bakılırsav aldığım her vakit ahlamadan vahlamadan Bursaspor hengamesini yaşatıp canlı tutmaya çalıştım. Bunun bedelini de ödemeye hazırım. İstifamı siz büyük Bursaspor topluluğu ile de paylaşmak istiyorum. Gecenin bir yarısı toplumsal medya üzerinden ‘Ya Bursaspor başa ya kuzgun leşe’ diyerek daha birinci maçta kelle isteyen, bu işin kumar olmadığını ve profesyonel bir iş olduğunu ömrünü Bursaspor arması için geçirmiş bizlere öğretmeye kalkanları da kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. Bursaspor’umuzun Muhteşem Lig’e çıkacağına da yürekten inanıyor ve her vakit kalbimin burada olduğunu bilmenizi istiyorum. Bu kutsal vazifede elimizden gelenin en uygununu yapmaya ve en umutsuz anlarda topluluğumuza umut olmaya çalıştık. Sizin boynunu koşullar ne olursa olsun öne eğdirmemeye çalıştık. Takdir hayli bedel ödemiş taraftarımızın ve vicdan sahibi sağduyulu camiamızındır.”
“DİSİPLİNLİ VE DİKKATLİ OLMAMIZ GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİM”
Bursaspor Kulübü 2. Lideri ve Futbol Şube Sorumlusu Emin Adanur, yaşanan ayrılığa ve gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Adanaspor ile 1-1 birliktee kalınan maçın akabinde, “Bahanemiz olamaz, yarından itibaren daha disiplinli ve daha fazlaca çalışacağız. Birfazlaca insan “İlk maçın günahı olmaz” üslubunda açıklama yapıyor. Bu kumar değil, profesyonel bir iş, her maçın günahı da bedeli de olur!” biçimindeki toplumsal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamaya, açıklık getiren Adanur şöyleki konuştu;
“Öğleden beri Mustafa hoca sakinleşsin diye bekledim. Akabinde birfazlaca kişiyi arayarak ” Sakinleştirin, gelip görüşeyim ” dedim. Hatta az evvel futbolcularımı çağırıp onlara da aracı olmalarını, yalnızca Mustafa hocaya değil, başta kendim olmak üzere; dün stattan çıkarken, maçtan daha sonra yanıma gelen, telefonla arayan her insanın ‘ Birinci elin günahı olmaz ‘ mantığıyla hareket etmemesi gerektiğini, bugün bir şey olmaz diyenlerin 3 hafta makus gittiğinde bize söveceklerini bildiğim için, disiplinli ve dikkatli olmamız gerektiğini, aslında bu işin ortasındaki herkese söylemiş oldum. Yanlış anlaşıldı, olsun, tıpkı yerdeyim, toplumsal medya paylaşımımda ısrarcıyım.”
“OFOSU, TIM VE MASSIMO TRANSFERLERİNİ BEN YAPTIM”
Mustafa Er’in açıklamalarına yönelik de konuşan Adanur, “Hocamızın yaptığı açıklamaya gelince, hudut halinde ve kendisine gelen yanlış bilgiler çerçevesinde bu kusurlu yazıyı kullandığını düşünüyorum. Zira benim önüme hiç bir vakit aylarca hazırlanmış ve üzerinde dikkatle çalışılmış bir transfer listesi gelmedi. Hatta tekraren bu bahisteki yetkili arkadaşlarımızı arayarak ya da toplantı yaparak ‘Bakın ben bütün gücümü tahtaya veriyorum, siz de yanlışsız transferlerle ilgilenin, şu tarihte tahta açılacak, orada buluşalım, tahtayı açıyoruz saçma sapan iş yapmayalım’ dedim. Takımın bana sunduğu Batuhan Karadeniz ve Fernandao tekliflerini evet ben kabul etmedim, istemedim. Bunun haricinde benim teklif ettiğim Bjarnason takım tarafınca kabul edilmedi. Luka Capan’ı ben tavsiye ettim, kabul gördü, getirdim. Süreç bu biçimde ilerlerken yaklaşık 7 transfer oldu ve bizim Muhteşem Lig amaçlarımıza bana nazaran kolay ulaşabileceğimiz transferler değildi, ben de bundan yalnızca 1 hafta evvel ‘Bu bahisle ben ilgileniyorum, bugüne kadar bekledim lakin ben tatmin olmadım, Adana maçına 5-6 gün var, ben bunu topluluğa açıklayamam, bana bu biçimde ‘Niye tahtayı açtın diye hesap sorarlar’ diyerek işi devraldığımı beyan ettim. daha sonrasında da 2 gün içerisinde Ofosu, Tim ve Massimo transferlerini evet ben yaptım ki bunu gittiğim her yerde de esasen söylemiş oldum, bu oyunculardaki sorumluluk bana ilişkin dedim. Bu hususta hocaya bilgi akışında yanılgı olmuş olabilir, anlayışla karşılıyorum.” dedi.
“BİZ ÇOK BÜYÜK BİR AİLEYİZ”
Menajer konusuna da değinen Adanur, “Pertev’e gelince. Stancu ve Lato’nun tahta sürecinde tanıştık, epey sevdim, bize epey dürüst davrandı. Akabinde düğünü oldu, nikah şahidim olur musunuz dedi, seve seve dedim, bugün olsa bir daha derim. Luka Capan, Massimo, Tim ve Ofosu’yu getirdi, bu transferlerden 1 kuruş para almadı ve Allah şahit birkaç kez; Ağabey sana ne yazacağız bu transferlerden, bu işin hakkı ne dediğimde “Ben para istemiyorum, buraya gerçek transferleri yapıp, grubu çıkarırsak bu bilinecek, bana büyük inanç gelecek ve piyasa bana esasen başka işlerimden çok para kazandıracak” dedi. Ben hala emeğinin karşılığını vereceğimi buradan beyan ediyorum, kâfi ki ekip çıksın. Bahisler bunlar arkadaşlar, benim kimseden saklayacak bir şeyim yok, sükunet içerisinde saatlerdir mevzuyu halletmeye çalışıyorum. Sizler de biraz sabrederseniz iş epey daha kolay halledilecek, yoksa birbirinizi gazlamanın bir yararı yok. Hocamız geri dönecektir, kol kırılır yen ortasında kalır, yanlış anlaşılmalar dün de oldu, bugün de oldu, yarın da olacak. Değerli olan, bu durumlardan, birbirimizi en başta da Bursaspor’u yıpratmadan çıkmak. Biz hayli büyük bir aileyiz unutmayın, aile ortasında bunlar olur. Son olarak, getirdiğim oyuncular için scout ve teknik grup onayı aldım” sözlerini kullandı.