- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Dikkat! Her şey olumlu tecrübeyle başlıyor Görünüşündeki gerçek yahut hayali kusurlar şahısta saplantı haline gelebiliyor. Ortaya çıkan bu vücut algı bozukluğu ile kişi estetik cerrahinin yolunu tutabiliyor. Nasıl göründüğüyle ilgili hissedilen güvensizlik ise vakit içinde takıntı haline dönebiliyor. Uzmanlar ise uyarıyor! Kimi estetik cerrahi bağımlılarının hayran oldukları bir ünlü üzere görünmek için kendilerini değiştirmeye çalışmalarının altında psikiyatrik problemlerin yatabileceğine dikkat çekiliyor.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Dilek Sarıkaya, estetik operasyonlara karşı bağımlılığa yol açan niçinler, ortaya çıkabilecek meseleler ve tedavi formları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Tatminsizlik bağımlılığa yol açabiliyor
Günümüz toplumunda birçok insanın sevmediği yahut görünüşlerinde değiştirmek istediği birkaç şeye sahip olmasının çok olağan olduğunu söyleyen Dr. Dilek Sarıkaya, “Birçoğu için bu durum liposuction, rinoplasti yahut göğüs büyütme üzere cerrahi bir prosedür aramak ya da botox, dolgu üzere cerrahi dışı kozmetik süreçleri yaptırmak manasına gelebilir. Fakat başlarındaki harikalık fotoğrafını hiç bir estetik ameliyatın tatmin etmeyeceği ya da eşitleyemeyeceği kimi şahıslar vardır. Bu, bir bağımlılığın gelişebildiği noktadır. Estetik bağımlılığı, bir kadro cerrahi ya da cerrahi dışı teşebbüsler ile kişinin görünümünü daima olarak değiştirmeye yönelik ruhsal zorlamalarla karakterize davranışsal bir bağımlılıktır. Bu bağımlılık, birinin birden çok operasyona binlerce lira harcanmasına niye olabilir ve bunların hepsi nihayetinde onları daha keyifli etmeyebilir.” dedi.
Bağımlılık birinci ve olumlu tecrübeyle başlıyor
Dr. Dilek Sarıkaya, estetik cerrahi isteğinin çoklukla insanların nasıl göründükleri konusunda hissettikleri güvensizlikten kaynaklandığını söylemiş oldu ve kelamlarına şu biçimde devam etti:
“Bu, her insanın vakit zaman yaşayabileceği olağan bir his. Lakin güvensizlik takıntılı hale geldiğinde ve estetik cerrahi bir insanın hayatının merkezi haline geldiğinde önemli bir sorun ortaya çıkabilir. Her bağımlılıkta olduğu üzere estetik bağımlılığı da birinci ve olumlu bir tecrübeyle başlar. Vücuduna dair olumsuz inançlara sahip biri, birinci ameliyatından daha sonra görünüşü hakkında daha yeterli hissettiğinde öbür bir kusuru düzeltmek için yeni bir estetik sürece karar verebiliyor. Estetik süreçler olumsuz benlik algısına süreksiz bir tahlil olur olmaz, kişi yeni bir estetik süreci yaptırma isteği duyabiliyor. Hatta kimi estetik cerrahi bağımlıları, hayran oldukları bir ünlü üzere görünmek için kendilerini değiştirmeye çalışıyorlar. Sonunda kişi hayatını yaklaşan operasyonlar etrafında yapılandırmaya ve benlik hürmetinin kaynağı olarak estetik süreçlere güvenmeye başlıyor.”
Vücut algı bozukluğu da tesirli oluyor
Dismorfik olarak da isimlendirilen vücut algı bozukluğunun estetik bağımlılığı ile birlikte görülebilen bir bozukluk olduğunu vurgulayan Dr. Dilek Sarıkaya, “Araştırmalar, vücut algı bozukluğuna genel nüfusun yüzde 2-5’inde rastlandığını, plastik cerrahi hastalarında ise bu durumun 15 kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Bu, daha evvel estetik operasyon geçirmiş birinin ruhsal bir sorunu olduğu manasına gelmez fakat birden fazla durumda vücut algı bozukluğunun estetik bağımlılığına katkıda bulunması mümkündür. Vücut algı bozukluğu, kişinin görünüşündeki gerçek yahut hayali kusurları saplantı haline getirmesine niye olan bir durumdur.” sözlerini kullandı.
Hem erkekleri hem bayanları etkiliyor
Vücut algısı bozukluğunun hem erkekleri tıpkı vakitte bayanları etkilediğini tabir eden Dr. Dilek Sarıkaya, “Beden algı bozukluğundan muzdarip bir kişi, her gün görünüşünü düşünerek yahut aynada kendine bakarak saatler geçirebilir. Bu çoklukla bir kişinin gençlik senelerında ve erken yetişkinlik devrinde başlıyor. Bozukluk, kişinin toplumsal hayatını da olumsuz tarafta etkiliyor. Kişinin kendisini kusurlu hissetmesi, toplumsal izolasyona ve kaçınma davranışlarına yol açabiliyor. Vücut algı bozukluğuna obsesif kompulsif bozukluk, tik bozukluğu, saç yolma ve deri yolma bozukluğu da eşlik etmesi mümkündür. Vücut algı bozukluğunun uzun mühlet tedavisiz kalması halinde tabloya depresyon da eşlik edebiliyor. yenidenlayan estetik süreçler sebebi ile ağrı kesici ve sakinleştirici ilaçların berbata kullanması ya da bağımlılığı ortaya çıkabiliyor.” dedi.
Depresyona ve intihara yol açabiliyor
Kişinin benlik hürmeti kaynağı olarak plastik cerrahiye ve estetik teşebbüslere güvenmeye başladığında bu cins estetik prosedürleri takip etmeyi bırakamayabileceğini belirten Dr. Dilek Sarıkaya, “Bu teşebbüslerden daha sonra eksiksiz vücut ölçülerine, kusursuz çene, dudaklar ya da göğüslere sahip olacağına dair abartılı fikirlere sahip olabiliyorlar. Cerrahlar onları ameliyat etmeyi reddetse bile daha riskli ameliyatlar yapması için daha az nitelikli hekimleri bulabiliyorlar. Yapılan süreçlerin neticelerindan mutlu olmadıklarında da kendileri hakkında daha da makûs hissedip daha da fazla prosedür arayabiliyorlar. Bu kısır döngü de vücut algı bozukluğunun daha şiddetlenmesine ve tedavisiz kalmasına niye olabiliyor. bir süre daha sonra depresyon tablosunun eklenmesine ve intihar teşebbüslerine yol açabiliyor.” sözlerini kullandı.
Tablo ağırsa klinik yatışı gerekebilir
Psikiyatri Uzmanı Dr. Dilek Sarıkaya, evvela kişinin bir dahaleyen estetik teşebbüs yaptırma davranışının altında yatan psikiyatrik meselelerin ne olduğu tespit edilmesi ve sıkıntıya yönelik tedavi stratejilerinin belirlenmesi gerektiğini belirtti ve kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Estetik teşebbüslerin uygulanmasına devam edilmesi tahlil değil tersine sorunun devamına ve şiddetlenmesine yol açacaktır. Bu niçinle estetik teşebbüslerin uygulanmasına son verilmeli. Psikiyatrik kıymetlendirme daha sonrasında vücut algı bozukluğu, öbür bağımlılıklar, obsesif kompulsif bozukluk yahut depresyon tablosunun saptanması halinde psikofarmakolojik ilaç tedavileri ve psikoterapi uygulamaları gerekecektir. Bilişsel davranışçı terapi, bilhassa güzelleşme sürecindeki bireylerin vücut algı bozukluğunun, bağımlılıklarına nasıl yol açtığını daha yeterli anlamalarına ve bozukluğa eşlik eden takıntılı düşük benlik hürmetinin üstesinden gelmelerine yardımcı olabilir. Tablonun ağır olduğu olgularda klinik yatışı da gerekebilir. Bu süreçte aile ve toplumsal etrafın dayanağı çok değerli. Estetik teşebbüsleri uygulayan sıhhat profesyonellerinin de bu mevzuda dikkatli olmaları, estetik bağımlılığından şüphelendikleri olguları kesinlikle bir ruh sıhhati profesyoneline yönlendirmeleri tablonun tespiti ve uygun tedavinin planlanmasında hayati değere sahiptir.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Dilek Sarıkaya, estetik operasyonlara karşı bağımlılığa yol açan niçinler, ortaya çıkabilecek meseleler ve tedavi formları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Tatminsizlik bağımlılığa yol açabiliyor
Günümüz toplumunda birçok insanın sevmediği yahut görünüşlerinde değiştirmek istediği birkaç şeye sahip olmasının çok olağan olduğunu söyleyen Dr. Dilek Sarıkaya, “Birçoğu için bu durum liposuction, rinoplasti yahut göğüs büyütme üzere cerrahi bir prosedür aramak ya da botox, dolgu üzere cerrahi dışı kozmetik süreçleri yaptırmak manasına gelebilir. Fakat başlarındaki harikalık fotoğrafını hiç bir estetik ameliyatın tatmin etmeyeceği ya da eşitleyemeyeceği kimi şahıslar vardır. Bu, bir bağımlılığın gelişebildiği noktadır. Estetik bağımlılığı, bir kadro cerrahi ya da cerrahi dışı teşebbüsler ile kişinin görünümünü daima olarak değiştirmeye yönelik ruhsal zorlamalarla karakterize davranışsal bir bağımlılıktır. Bu bağımlılık, birinin birden çok operasyona binlerce lira harcanmasına niye olabilir ve bunların hepsi nihayetinde onları daha keyifli etmeyebilir.” dedi.
Bağımlılık birinci ve olumlu tecrübeyle başlıyor
Dr. Dilek Sarıkaya, estetik cerrahi isteğinin çoklukla insanların nasıl göründükleri konusunda hissettikleri güvensizlikten kaynaklandığını söylemiş oldu ve kelamlarına şu biçimde devam etti:
“Bu, her insanın vakit zaman yaşayabileceği olağan bir his. Lakin güvensizlik takıntılı hale geldiğinde ve estetik cerrahi bir insanın hayatının merkezi haline geldiğinde önemli bir sorun ortaya çıkabilir. Her bağımlılıkta olduğu üzere estetik bağımlılığı da birinci ve olumlu bir tecrübeyle başlar. Vücuduna dair olumsuz inançlara sahip biri, birinci ameliyatından daha sonra görünüşü hakkında daha yeterli hissettiğinde öbür bir kusuru düzeltmek için yeni bir estetik sürece karar verebiliyor. Estetik süreçler olumsuz benlik algısına süreksiz bir tahlil olur olmaz, kişi yeni bir estetik süreci yaptırma isteği duyabiliyor. Hatta kimi estetik cerrahi bağımlıları, hayran oldukları bir ünlü üzere görünmek için kendilerini değiştirmeye çalışıyorlar. Sonunda kişi hayatını yaklaşan operasyonlar etrafında yapılandırmaya ve benlik hürmetinin kaynağı olarak estetik süreçlere güvenmeye başlıyor.”
Vücut algı bozukluğu da tesirli oluyor
Dismorfik olarak da isimlendirilen vücut algı bozukluğunun estetik bağımlılığı ile birlikte görülebilen bir bozukluk olduğunu vurgulayan Dr. Dilek Sarıkaya, “Araştırmalar, vücut algı bozukluğuna genel nüfusun yüzde 2-5’inde rastlandığını, plastik cerrahi hastalarında ise bu durumun 15 kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Bu, daha evvel estetik operasyon geçirmiş birinin ruhsal bir sorunu olduğu manasına gelmez fakat birden fazla durumda vücut algı bozukluğunun estetik bağımlılığına katkıda bulunması mümkündür. Vücut algı bozukluğu, kişinin görünüşündeki gerçek yahut hayali kusurları saplantı haline getirmesine niye olan bir durumdur.” sözlerini kullandı.
Hem erkekleri hem bayanları etkiliyor
Vücut algısı bozukluğunun hem erkekleri tıpkı vakitte bayanları etkilediğini tabir eden Dr. Dilek Sarıkaya, “Beden algı bozukluğundan muzdarip bir kişi, her gün görünüşünü düşünerek yahut aynada kendine bakarak saatler geçirebilir. Bu çoklukla bir kişinin gençlik senelerında ve erken yetişkinlik devrinde başlıyor. Bozukluk, kişinin toplumsal hayatını da olumsuz tarafta etkiliyor. Kişinin kendisini kusurlu hissetmesi, toplumsal izolasyona ve kaçınma davranışlarına yol açabiliyor. Vücut algı bozukluğuna obsesif kompulsif bozukluk, tik bozukluğu, saç yolma ve deri yolma bozukluğu da eşlik etmesi mümkündür. Vücut algı bozukluğunun uzun mühlet tedavisiz kalması halinde tabloya depresyon da eşlik edebiliyor. yenidenlayan estetik süreçler sebebi ile ağrı kesici ve sakinleştirici ilaçların berbata kullanması ya da bağımlılığı ortaya çıkabiliyor.” dedi.
Depresyona ve intihara yol açabiliyor
Kişinin benlik hürmeti kaynağı olarak plastik cerrahiye ve estetik teşebbüslere güvenmeye başladığında bu cins estetik prosedürleri takip etmeyi bırakamayabileceğini belirten Dr. Dilek Sarıkaya, “Bu teşebbüslerden daha sonra eksiksiz vücut ölçülerine, kusursuz çene, dudaklar ya da göğüslere sahip olacağına dair abartılı fikirlere sahip olabiliyorlar. Cerrahlar onları ameliyat etmeyi reddetse bile daha riskli ameliyatlar yapması için daha az nitelikli hekimleri bulabiliyorlar. Yapılan süreçlerin neticelerindan mutlu olmadıklarında da kendileri hakkında daha da makûs hissedip daha da fazla prosedür arayabiliyorlar. Bu kısır döngü de vücut algı bozukluğunun daha şiddetlenmesine ve tedavisiz kalmasına niye olabiliyor. bir süre daha sonra depresyon tablosunun eklenmesine ve intihar teşebbüslerine yol açabiliyor.” sözlerini kullandı.
Tablo ağırsa klinik yatışı gerekebilir
Psikiyatri Uzmanı Dr. Dilek Sarıkaya, evvela kişinin bir dahaleyen estetik teşebbüs yaptırma davranışının altında yatan psikiyatrik meselelerin ne olduğu tespit edilmesi ve sıkıntıya yönelik tedavi stratejilerinin belirlenmesi gerektiğini belirtti ve kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Estetik teşebbüslerin uygulanmasına devam edilmesi tahlil değil tersine sorunun devamına ve şiddetlenmesine yol açacaktır. Bu niçinle estetik teşebbüslerin uygulanmasına son verilmeli. Psikiyatrik kıymetlendirme daha sonrasında vücut algı bozukluğu, öbür bağımlılıklar, obsesif kompulsif bozukluk yahut depresyon tablosunun saptanması halinde psikofarmakolojik ilaç tedavileri ve psikoterapi uygulamaları gerekecektir. Bilişsel davranışçı terapi, bilhassa güzelleşme sürecindeki bireylerin vücut algı bozukluğunun, bağımlılıklarına nasıl yol açtığını daha yeterli anlamalarına ve bozukluğa eşlik eden takıntılı düşük benlik hürmetinin üstesinden gelmelerine yardımcı olabilir. Tablonun ağır olduğu olgularda klinik yatışı da gerekebilir. Bu süreçte aile ve toplumsal etrafın dayanağı çok değerli. Estetik teşebbüsleri uygulayan sıhhat profesyonellerinin de bu mevzuda dikkatli olmaları, estetik bağımlılığından şüphelendikleri olguları kesinlikle bir ruh sıhhati profesyoneline yönlendirmeleri tablonun tespiti ve uygun tedavinin planlanmasında hayati değere sahiptir.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı