Enflasyon yüzde 80 ile tepe yapabilir Artan global riskler ile birlikte yıl sonunda baz tesiri devreye girene kadar TÜFE’de tepe varsayımları yüzde 70 ile 80 düzeylerine ulaşıyor.
Yıl sonunda baz tesiri ötürüsıyla düşmesi beklenen enflasyonda mart prestijiyle yüzde 61.14’e ulaşılırken, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin “Ne yaptığımızı biliyoruz” açıklamalarına karşılık tepe kestirimleri yüzde 80’lere kadar ulaşıyor. Türkiye’nin iç dinamikleri haricinde Rusya-Ukrayna savaşından kaynaklı riskler, enflasyon iddialarını de üst taşırken, yılın kıymetli bir kısmında ortalamaların yüzde 45-60 içinde kalması bekleniyor.
ÜFE’DE REKOR
Son iki yılda asimetrik bir yükseliş kaydedilen Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi’nde (Yİ-ÜFE) pandeminin Türkiye’deki başlangıcı olan 2020 Mart ayında yüzde 8.50 olan oran 2021 Mart ayında yüzde 31.20’ye ulaşırken, 2022 Mart ayında ise yüzde 114.97 ile bir rekora imza atmıştı. Üretici maliyetlerindeki bu rekorların gelecek aylarda da tüketiciye yansıması ile açıklanacak nisan verisinde yeni bir rekor tazelenmesi bekleniyor. QNB Finansbank yayınladığı iddialarında “Yıllık tüketici enflasyonu mart ayında yüzde 61.1’e çıktı. Manşet enflasyonun kasım ayına kadar yükselişini sürdürerek yüzde 80 civarına ulaştıktan daha sonra, baz tesiri ile seneyi yüzde 60 civarında tamamlayacağını kestirim ediyoruz” öngörüsü yapıldı.
KÜLFETLER SÜREBİLİR
Kur geçişkenliği, global emtia fiyatlarındaki yükseliş, ortodoks olmayan siyaset kararları ve zayıf para ünitesinin enflasyonu tetiklediğine dikkat çekilen JP Morgan raporunda ise “Küresel emtia fiyatları yüksek seyrini koruyabilir ve tedarik zincirinde dertler devam edebilir. Enflasyonun yılsonuna kadar yüzde 65 civarında seyretmesini bekliyoruz” değerlendirmesi yapıldı.
Çaba yaklaşımı yanlış
– Yıla dair ekonomik değerlendirmelerin yer aldığı TÜSİAD raporunda enflasyonda kalıcı düşüşü dizayn edecek siyasetlerin uygulanmadığı belirtilerek, “Enflasyonla gayret tarafında da ‘kur geçişkenliği biterse enflasyon düşer’ kapsamında hayli da yanlışsız olmayan bir yaklaşım mevcut. Yılın kıymetli bir kısmında yıllık enflasyonun %60-70 bandında seyredeceğini, yıl sonunda ise baz tesiri ile %45’lerde kapatacağını hesaplıyoruz” denildi. Raporda yakın vadede TCMB siyasetlerinin yarattığı belirsizliğe ek olarak Rusya-Ukrayna Savaşı’nın emtia fiyatları üstündeki etkisinin enflasyon görünümünü bir kez daha bozduğuna dikkat çekildi.
Yıl sonunda baz tesiri ötürüsıyla düşmesi beklenen enflasyonda mart prestijiyle yüzde 61.14’e ulaşılırken, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin “Ne yaptığımızı biliyoruz” açıklamalarına karşılık tepe kestirimleri yüzde 80’lere kadar ulaşıyor. Türkiye’nin iç dinamikleri haricinde Rusya-Ukrayna savaşından kaynaklı riskler, enflasyon iddialarını de üst taşırken, yılın kıymetli bir kısmında ortalamaların yüzde 45-60 içinde kalması bekleniyor.
ÜFE’DE REKOR
Son iki yılda asimetrik bir yükseliş kaydedilen Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi’nde (Yİ-ÜFE) pandeminin Türkiye’deki başlangıcı olan 2020 Mart ayında yüzde 8.50 olan oran 2021 Mart ayında yüzde 31.20’ye ulaşırken, 2022 Mart ayında ise yüzde 114.97 ile bir rekora imza atmıştı. Üretici maliyetlerindeki bu rekorların gelecek aylarda da tüketiciye yansıması ile açıklanacak nisan verisinde yeni bir rekor tazelenmesi bekleniyor. QNB Finansbank yayınladığı iddialarında “Yıllık tüketici enflasyonu mart ayında yüzde 61.1’e çıktı. Manşet enflasyonun kasım ayına kadar yükselişini sürdürerek yüzde 80 civarına ulaştıktan daha sonra, baz tesiri ile seneyi yüzde 60 civarında tamamlayacağını kestirim ediyoruz” öngörüsü yapıldı.
KÜLFETLER SÜREBİLİR
Kur geçişkenliği, global emtia fiyatlarındaki yükseliş, ortodoks olmayan siyaset kararları ve zayıf para ünitesinin enflasyonu tetiklediğine dikkat çekilen JP Morgan raporunda ise “Küresel emtia fiyatları yüksek seyrini koruyabilir ve tedarik zincirinde dertler devam edebilir. Enflasyonun yılsonuna kadar yüzde 65 civarında seyretmesini bekliyoruz” değerlendirmesi yapıldı.
Çaba yaklaşımı yanlış
– Yıla dair ekonomik değerlendirmelerin yer aldığı TÜSİAD raporunda enflasyonda kalıcı düşüşü dizayn edecek siyasetlerin uygulanmadığı belirtilerek, “Enflasyonla gayret tarafında da ‘kur geçişkenliği biterse enflasyon düşer’ kapsamında hayli da yanlışsız olmayan bir yaklaşım mevcut. Yılın kıymetli bir kısmında yıllık enflasyonun %60-70 bandında seyredeceğini, yıl sonunda ise baz tesiri ile %45’lerde kapatacağını hesaplıyoruz” denildi. Raporda yakın vadede TCMB siyasetlerinin yarattığı belirsizliğe ek olarak Rusya-Ukrayna Savaşı’nın emtia fiyatları üstündeki etkisinin enflasyon görünümünü bir kez daha bozduğuna dikkat çekildi.