KesikÇayır
New member
- Katılım
- 26 Mar 2021
- Mesajlar
- 1,744
- Puanları
- 0
Erdal Kaya’nın Adana’dan ABD’ye uzanan muvaffakiyet öyküsü Adana’da doğup polis olan babasının mesleği sebebiyle 20 yaşına kadar Hakkari, Kayseri, Hatay, Diyarbakır, İstanbul üzere Türkiye’nin farklı yerlerinde büyüyen Erdal Kaya, okumak için işsiz ve evsiz bir genç olarak gittiği İstanbul Üniversitesi’nde hayatının sonucunı aldı.
kimi vakit parklarda, kimi vakit de kaçak biçimde öğrenci yurtlarında yatarak okumaya çalışan ve yerine göre bir somun ekmekle günü geçiren Kaya, başına koyduğu polislik mesleği için 20 yaşındayken bir sabah göçmen olarak kendini Amerika Birleşik Devletleri’nde buldu.
POLİS OLMA KISSASINI ANLATTI
FBI’ya kadar uzanan polislik mesleğinin başlangıcında, kent polisliği için 3 sefer müracaat edip reddedildiğini hatırlatarak başlayan Kaya, “Amerika’da polislik başvurusu karakol karakol oluyor, Türkiye’deki üzere değil. Her karakol kendi polisini kendi alıyor. Ben birinci vakit içinderda 2007 yılında Amerika’da polislik başvurusu yaptım lakin reddedildim” kelamıyla özetliyor.
Kaya, “2009 yılında bir daha müracaat yaptım ve bir daha reddedildim. Bu süreçte yalnızca o departmana değil hem de diğer departmanlara da başvuruyordum. 15-20 tane farklı polis departmanına müracaat yaptım. 2011 yılında yine müracaat yaptığımda ise bütün kademeleri yavaş yavaş geçtim. Bu süreçte lisanı ve kültürü öğrendim, yaş olarak olgunlaştım. Müracaat yaptığım departman 777 kişilik müracaattan yalnızca 15 kişiyi işe alacaktı. Mülakat kademesine geldiğimde ise epey berbat bir mülakat geçirdim ve ben olsam kendimi işe almazdım dedim.
“BU İŞİ EN ÇOK BEN İSTİYORUM”
Mülakat bitiminde bir cüret gerimi dönüp mülakatı yapan ve beş şahıstan oluşan komiteye, “Dışarıda bekleyen bir sürü insan var lakin içlerinde emin olun en çok ben bu işi istiyorum, bu benim üçüncü denemem ve şayet polis şayet olmazsam beni dördüncü defa de nazaranceksiniz” dedim. Ortadan vakit geçti ve telefon geldi. Dediler ki sen mülakatı geçtin. İnanamadım. Mülakatı geçen toplam 41 kişi vardı ve ben sonuncuydum. Yapılan imtihanlar kararında yalnızca 11 kişi polis olabildi. Bütün testi yalnızca 11 kişi geçebildi, onlardan birisi de bendim. O biçimde polis oldum” sözleriyle anlattı.
FBI’A KADAR YÜKSELDİ
Amerika Birleşik Devletleri Federal Soruşturma Ofisi’nde (FBI) çalışmak için 10 yıl beklediğini söyleyen Kaya, “10 yılımı polis olarak geçirdim. Chicago’da lokal polis olarak, Kent Polisi dediğimiz departmanda işe başladım. 6 yıl orada polislik yaptım. 3 yıl eğitmen polis olarak vazife yaptıktan daha sonra, yeni gelen polisleri eğitenlerden biri oldum. sonrasındasında Eyalet Polisliği Akademisine kabul edildim. Orayı bitirip 2 yıl eyalet polisliği yaptım. İşimi hoş yaptığım için terfi alarak 1 yıl kadar olay yeri inceleme dedektifliği bakılırsavini üstlendim. daha sonra da hayalim olan ve hiç bir biçimde gerçek olacağını düşünemediğim fakat daima hayal ettiğim FBI için müracaat yaptım. Testleri geçmeye başladım ve testleri geçtikçe özgüvenim yükseldi. O gün geldi çattı ve FBI beni aradı, ‘bizimle çalışmak ister misin’ dedi. Ben de ‘seve seve’ dedim. 6 ay eğitim aldım ve toplam 2 yıl özel casus olarak vazife yaptım” biçiminde konuştu.
“HİÇ IRKÇILIK GÖRMEDİM”
Polis olduğu birinci gün yaşadığı hissi, “Her şeyi tek başına yapıyorsun, kendi hayatını kendin kurtarıyorsun, otomobilleri kendin durduruyorsun, çeteleri kendin kovalıyorsun, tek başınasın. Otomobile bindim tek başımaydım lakin hayli gururlu bir histi, hayallerimi gerçekleştirdim baya gururlu bir gündü” biçiminde anlatan Erdal Kaya, ‘meslek ortasında bir Türk olarak zorlandınız mı’ sorusuna ise “Ben Türk olarak hiç zorluk yaşamadım, ortama ayak uyduran bir kişiliğim vardır. Ortamın bana ayak uydurmasını beklemem. Biroldukça şahısla yakın arkadaş oldum ve şahsen bana karşı bir Müslüman bir Türk olarak hiç ırkçılık görmedim” formunda yanıt verdi.
MESKENE DÖNEBİLECEK MİYİM DERDİ
Meslekte karşılaştığı zorluklardan da bahseden Kaya, “Polislik mesleğinde biroldukça zorluk var. Benim için zorlukların en büyüğü o gün ben meskene geri dönebilecek miyim sorusu oluyordu. Sahiden konuttan çıkıyorsun, anneni, babanı, kardeşini düşünüyorsun, tekrar nazaranbilecek misin bilmiyorsun. Benim çalıştığım polis departman ABD’nin en tehlikeli kentindeydi. Daima çatışma gördüğümüz için sanki konuta geri gidebilecek miyim hissi vardı. hem de bir başka zorluk da insanların hayatları hakkında kararlar veriyorsun, sahiden objektif olmaya çalışıyorsun. Sanki kim bana palavra söylüyor, tutukladığım adam bunu hak ediyor mu diyorsun bunun zorluklarıyla karşılaşıyorsun” dedi.
“DEFALARCA KERE ÖLEBİLİRDİM”
Polislik mesleği boyunca biroldukca kere mevtle burun buruna geldiğini belirten Kaya, “Defalarca kere o gün ölebilirdim dedim. Birçoğunda kendi kabiliyetim ile birçoğunda da bahtımla hayatta kaldım. Çatışmada bana tüfekle ateş edilip merminin sağ kulağımın yanından geçmesini yaşadım. Mermi geçtikten daha sonra vay be bugün ölebilirdim mermi 2 santim sola gelse yemiştik başımızdan, bitmişti işimiz, ışıklar sönmüştü bizim için o gün dedim. Bu üzere şeyler tekraren oldu” sözlerini kullandı.
“TÜRK YEMEKLERİNİ ÖZLÜYORUM”
Yaklaşık 18 yıldır ABD’de yaşayan Erdal Kaya, ‘Türkiye’yi ve ailenizi özlüyor musunuz’ sorusuna ise, “O his hiç bir vakit beni terk etmedi ve hiç bir vakit da terk etmez. Ailem benim bir adedim, hepsini fazlaca özlüyorum. Türkiye’ye her yıl gitmeye çalışıyorum. Bizim insanımızı fazlaca sıcak buluyorum. Biz öyleyiz yani merhametli ve hoş insanlarız. Türk yemeklerini özlüyorum. Türkiye’ye gittiğim vakit kendimi epeyce sıcak hissediyorum o yüzden o duyguyu daima özlüyorum” halinde yanıt verdi.
“PES ETMENİN ACISI SONSUZA KADARDIR”
Türkiye’de yaşayan gençlere de tavsiyelerde bulunan Kaya, “Türkiye’nin şu anki pozisyonunu bana Instagram’dan gelen bildirilerden anlıyorum. ergenlerde karamsarlık var, ben de öyleydim. Güya bir nevi kendi kendime ileti atıyorum, o denli hissediyorum birtakım bildirileri okuduğumda. Nitekim kalbim kırılıyor lakin o günleri ben de yaşadım. Pes etmeyin, birinci başta ne istediğinizi bilin ve ona gerçek adımlar atın. kimi vakit koşuyorsun, kimi vakit yürüyorsun, kimi vakit de sürünüyorsun. Lakin gayesine gerçek bir biçimde ilerle. Pes etmenin acısı sonsuza kadardır bunu kimse inkar edemez. Fakat o hengameyi edersen o hengamede acılar çeksen de acılar geçicidir. Pes etme ben hiç bir vakit pes etmedim” halinde konuştu.
HİÇBİR VAKİT PES ETME
Kaya, “Ben Amerika’ya gideceğim diyordum ancak nasıl gideceğimi bilmiyordum, yalnızca gideceğim diyordum. Bir biçimde yaptım. Polis olacağım diyordum bir biçimde yaptım. FBI diyordum, yaptım. Ben bir sefer reddedilmeme ve FBI’dan yalnızca iki hak verilmesine karşın son hakkımda kazandım, pes etmedim. Bir şey olmayacaksa bırak beşerler sana hayır desin, sen pes ederek buna müsaade etme. Yol karanlık olabilir ancak o demek değil ki yol orada değil. İlerle, hiç bir vakit pes etme. Pes etmenin acısı sonsuza kadar seni takip edecektir. O yüzden arbede et hiç şayet olmazsa yere düşeceksen yumruğunu sallarken yere düş. Bizim gençlerin o biçimde düşünmesini istiyorum” tabirlerini kullandı.
AMERİKALI AYNASIZ
Kendi ömründe yaşadıklarıyla gençlere örnek olan Kaya, ‘şu an neler yapıyorsunuz’ sorusuna ise “Kendi şirketimi kurdum. Eğitmenlik ve danışmanlık yapıyorum. Yasalar, silahlar ve güvenlikle ilgili eğitimler veriyorum. hem de ‘Amerikalı Aynasız’ ismiyle da YouTube’da görüntüler yapıyorum. Twitch platformunda canlı yayın açıp gençlere kimi bilgiler ve eğitimler vermeye çalışıyorum. Hayat sana bir şeyler verir ve senin de hayata bir şeyler vermen gerekir. Hayatta inandığım şey budur. Ben de gençlere bir şeyler katmaya çalışıyorum. Bir bireye yardım edebilirsek ne memnun bana” diye yanıt verdi.
kimi vakit parklarda, kimi vakit de kaçak biçimde öğrenci yurtlarında yatarak okumaya çalışan ve yerine göre bir somun ekmekle günü geçiren Kaya, başına koyduğu polislik mesleği için 20 yaşındayken bir sabah göçmen olarak kendini Amerika Birleşik Devletleri’nde buldu.
POLİS OLMA KISSASINI ANLATTI
FBI’ya kadar uzanan polislik mesleğinin başlangıcında, kent polisliği için 3 sefer müracaat edip reddedildiğini hatırlatarak başlayan Kaya, “Amerika’da polislik başvurusu karakol karakol oluyor, Türkiye’deki üzere değil. Her karakol kendi polisini kendi alıyor. Ben birinci vakit içinderda 2007 yılında Amerika’da polislik başvurusu yaptım lakin reddedildim” kelamıyla özetliyor.
Kaya, “2009 yılında bir daha müracaat yaptım ve bir daha reddedildim. Bu süreçte yalnızca o departmana değil hem de diğer departmanlara da başvuruyordum. 15-20 tane farklı polis departmanına müracaat yaptım. 2011 yılında yine müracaat yaptığımda ise bütün kademeleri yavaş yavaş geçtim. Bu süreçte lisanı ve kültürü öğrendim, yaş olarak olgunlaştım. Müracaat yaptığım departman 777 kişilik müracaattan yalnızca 15 kişiyi işe alacaktı. Mülakat kademesine geldiğimde ise epey berbat bir mülakat geçirdim ve ben olsam kendimi işe almazdım dedim.
“BU İŞİ EN ÇOK BEN İSTİYORUM”
Mülakat bitiminde bir cüret gerimi dönüp mülakatı yapan ve beş şahıstan oluşan komiteye, “Dışarıda bekleyen bir sürü insan var lakin içlerinde emin olun en çok ben bu işi istiyorum, bu benim üçüncü denemem ve şayet polis şayet olmazsam beni dördüncü defa de nazaranceksiniz” dedim. Ortadan vakit geçti ve telefon geldi. Dediler ki sen mülakatı geçtin. İnanamadım. Mülakatı geçen toplam 41 kişi vardı ve ben sonuncuydum. Yapılan imtihanlar kararında yalnızca 11 kişi polis olabildi. Bütün testi yalnızca 11 kişi geçebildi, onlardan birisi de bendim. O biçimde polis oldum” sözleriyle anlattı.
FBI’A KADAR YÜKSELDİ
Amerika Birleşik Devletleri Federal Soruşturma Ofisi’nde (FBI) çalışmak için 10 yıl beklediğini söyleyen Kaya, “10 yılımı polis olarak geçirdim. Chicago’da lokal polis olarak, Kent Polisi dediğimiz departmanda işe başladım. 6 yıl orada polislik yaptım. 3 yıl eğitmen polis olarak vazife yaptıktan daha sonra, yeni gelen polisleri eğitenlerden biri oldum. sonrasındasında Eyalet Polisliği Akademisine kabul edildim. Orayı bitirip 2 yıl eyalet polisliği yaptım. İşimi hoş yaptığım için terfi alarak 1 yıl kadar olay yeri inceleme dedektifliği bakılırsavini üstlendim. daha sonra da hayalim olan ve hiç bir biçimde gerçek olacağını düşünemediğim fakat daima hayal ettiğim FBI için müracaat yaptım. Testleri geçmeye başladım ve testleri geçtikçe özgüvenim yükseldi. O gün geldi çattı ve FBI beni aradı, ‘bizimle çalışmak ister misin’ dedi. Ben de ‘seve seve’ dedim. 6 ay eğitim aldım ve toplam 2 yıl özel casus olarak vazife yaptım” biçiminde konuştu.
“HİÇ IRKÇILIK GÖRMEDİM”
Polis olduğu birinci gün yaşadığı hissi, “Her şeyi tek başına yapıyorsun, kendi hayatını kendin kurtarıyorsun, otomobilleri kendin durduruyorsun, çeteleri kendin kovalıyorsun, tek başınasın. Otomobile bindim tek başımaydım lakin hayli gururlu bir histi, hayallerimi gerçekleştirdim baya gururlu bir gündü” biçiminde anlatan Erdal Kaya, ‘meslek ortasında bir Türk olarak zorlandınız mı’ sorusuna ise “Ben Türk olarak hiç zorluk yaşamadım, ortama ayak uyduran bir kişiliğim vardır. Ortamın bana ayak uydurmasını beklemem. Biroldukça şahısla yakın arkadaş oldum ve şahsen bana karşı bir Müslüman bir Türk olarak hiç ırkçılık görmedim” formunda yanıt verdi.
MESKENE DÖNEBİLECEK MİYİM DERDİ
Meslekte karşılaştığı zorluklardan da bahseden Kaya, “Polislik mesleğinde biroldukça zorluk var. Benim için zorlukların en büyüğü o gün ben meskene geri dönebilecek miyim sorusu oluyordu. Sahiden konuttan çıkıyorsun, anneni, babanı, kardeşini düşünüyorsun, tekrar nazaranbilecek misin bilmiyorsun. Benim çalıştığım polis departman ABD’nin en tehlikeli kentindeydi. Daima çatışma gördüğümüz için sanki konuta geri gidebilecek miyim hissi vardı. hem de bir başka zorluk da insanların hayatları hakkında kararlar veriyorsun, sahiden objektif olmaya çalışıyorsun. Sanki kim bana palavra söylüyor, tutukladığım adam bunu hak ediyor mu diyorsun bunun zorluklarıyla karşılaşıyorsun” dedi.
“DEFALARCA KERE ÖLEBİLİRDİM”
Polislik mesleği boyunca biroldukca kere mevtle burun buruna geldiğini belirten Kaya, “Defalarca kere o gün ölebilirdim dedim. Birçoğunda kendi kabiliyetim ile birçoğunda da bahtımla hayatta kaldım. Çatışmada bana tüfekle ateş edilip merminin sağ kulağımın yanından geçmesini yaşadım. Mermi geçtikten daha sonra vay be bugün ölebilirdim mermi 2 santim sola gelse yemiştik başımızdan, bitmişti işimiz, ışıklar sönmüştü bizim için o gün dedim. Bu üzere şeyler tekraren oldu” sözlerini kullandı.
“TÜRK YEMEKLERİNİ ÖZLÜYORUM”
Yaklaşık 18 yıldır ABD’de yaşayan Erdal Kaya, ‘Türkiye’yi ve ailenizi özlüyor musunuz’ sorusuna ise, “O his hiç bir vakit beni terk etmedi ve hiç bir vakit da terk etmez. Ailem benim bir adedim, hepsini fazlaca özlüyorum. Türkiye’ye her yıl gitmeye çalışıyorum. Bizim insanımızı fazlaca sıcak buluyorum. Biz öyleyiz yani merhametli ve hoş insanlarız. Türk yemeklerini özlüyorum. Türkiye’ye gittiğim vakit kendimi epeyce sıcak hissediyorum o yüzden o duyguyu daima özlüyorum” halinde yanıt verdi.
“PES ETMENİN ACISI SONSUZA KADARDIR”
Türkiye’de yaşayan gençlere de tavsiyelerde bulunan Kaya, “Türkiye’nin şu anki pozisyonunu bana Instagram’dan gelen bildirilerden anlıyorum. ergenlerde karamsarlık var, ben de öyleydim. Güya bir nevi kendi kendime ileti atıyorum, o denli hissediyorum birtakım bildirileri okuduğumda. Nitekim kalbim kırılıyor lakin o günleri ben de yaşadım. Pes etmeyin, birinci başta ne istediğinizi bilin ve ona gerçek adımlar atın. kimi vakit koşuyorsun, kimi vakit yürüyorsun, kimi vakit de sürünüyorsun. Lakin gayesine gerçek bir biçimde ilerle. Pes etmenin acısı sonsuza kadardır bunu kimse inkar edemez. Fakat o hengameyi edersen o hengamede acılar çeksen de acılar geçicidir. Pes etme ben hiç bir vakit pes etmedim” halinde konuştu.
HİÇBİR VAKİT PES ETME
Kaya, “Ben Amerika’ya gideceğim diyordum ancak nasıl gideceğimi bilmiyordum, yalnızca gideceğim diyordum. Bir biçimde yaptım. Polis olacağım diyordum bir biçimde yaptım. FBI diyordum, yaptım. Ben bir sefer reddedilmeme ve FBI’dan yalnızca iki hak verilmesine karşın son hakkımda kazandım, pes etmedim. Bir şey olmayacaksa bırak beşerler sana hayır desin, sen pes ederek buna müsaade etme. Yol karanlık olabilir ancak o demek değil ki yol orada değil. İlerle, hiç bir vakit pes etme. Pes etmenin acısı sonsuza kadar seni takip edecektir. O yüzden arbede et hiç şayet olmazsa yere düşeceksen yumruğunu sallarken yere düş. Bizim gençlerin o biçimde düşünmesini istiyorum” tabirlerini kullandı.
AMERİKALI AYNASIZ
Kendi ömründe yaşadıklarıyla gençlere örnek olan Kaya, ‘şu an neler yapıyorsunuz’ sorusuna ise “Kendi şirketimi kurdum. Eğitmenlik ve danışmanlık yapıyorum. Yasalar, silahlar ve güvenlikle ilgili eğitimler veriyorum. hem de ‘Amerikalı Aynasız’ ismiyle da YouTube’da görüntüler yapıyorum. Twitch platformunda canlı yayın açıp gençlere kimi bilgiler ve eğitimler vermeye çalışıyorum. Hayat sana bir şeyler verir ve senin de hayata bir şeyler vermen gerekir. Hayatta inandığım şey budur. Ben de gençlere bir şeyler katmaya çalışıyorum. Bir bireye yardım edebilirsek ne memnun bana” diye yanıt verdi.