KesikÇayır
New member
- Katılım
- 26 Mar 2021
- Mesajlar
- 1,744
- Puanları
- 0
Esenyurt’ta 300 kiloluk esnafın sıkıntısı İstanbul’un Esenyurt ilçesinde yaşayan 38 yaşındaki esnaf Zafer Tokalaç, 8 yıl evvel lenfödeme yakalandığını öğrendi.
Süratle kilo alan Tokalaç, 290 kiloya kadar ulaştı.
Meskeninin salonuna kurulan yer yatağında hayatını sürdüren Tokalaç, yaklaşık 2 metrekarelik alanda eşinin ve çocuğunun sayesinde muhtaçlıklarını karşılamaya çalıştı.
BİRÇOK HASTANEYE GİTTİ
Kiloları niçiniyle neredeyse kımıldayamaz hale gelen genç adamın fedakar eşi Nurten Tokalaç da onun eli ayağı oldu.
vakit içinde durumu daha da berbatlaşan Tokalaç için aile biroldukça hastaneye başvurdu lakin kapılar yüzlerine kapandı.
Hastaneleri tek başına gezen Nurten Tokalaç, son olarak Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’yle görüştü ve şanssız adamın tedavisine burada başlandı.
İKİ HAFTADA 15 KİLO VERDİ
Burada Tokalaç’ın midesine balon yerleştirilmesine karar verildi ve hasta adam obez yatağıyla ameliyathaneye gdolayıldü.
Başarılı operasyonla Tokalaç’ın midesine endoskopi sayesinde balon takıldı.
Operasyondan kısa bir süre daha sonra kilo vermeye başlayan Tokalaç, iki haftada yaklaşık 15 kilo verdi.
Hastanedeki tedavisinin akabinde taburcu bulunmasına karar verilen harika obezite kategorisindeki Zafer Tokalaç, gelen özel obez ambulansı ile konutuna döndü.
“RİSKLİ BİR İŞLEMDİ”
Yaklaşık 300 kiloluk hastanın tedavi sürecine dair bilgi veren Doç. Dr. Kıvanç Derya Peker, “Elimizi taşın altına sokabiliriz diye düşündük. Geldiğinde nefes nefeseydi, hiç hareket yok. Kalp atım suratı 120’lerin üzerinde, genel durumu bozuk, kan analizi bile güç yapabildiğimiz, damar yolunu sıkıntı bulabildiğimiz bir hasta. Endoskopi için bile anestezist arkadaşlarımızla görüştüğümüzde yüksek risk verildi. Zira hakikaten teneffüsü dertliydi. Biz hasta yakınlarıyla da görüştük. Riskli bir süreçti, kazasız belasız atlattık. Sonuçta baktığınızda bir endoskopi süreci sıradan görünüyor, insanları uyutmadan yapabiliyoruz lakin hastamız için yüksek riskli grubundaydı. Yalnızca bir balon, diyet ve ilaç tedavisiyle 15 gün ortasında 15 kiloya yakın verdirttik.” dedi.
“BAŞARACAĞIZ”
En büyük hayallerinin eski günlerindeki üzere bir arada yürüyebilmek olduğunu söz eden Tokalaç ve fedakar eşi, yaşadıkları güçlü süreci gözyaşları içerisinde anlattı.
“Oturduğunuz yerden kalkamıyorsunuz, gezemiyorsunuz” Zafer Tokalaç, şu biçimde konuştu:
“Ev ortamında yer yatağım var, onun üzerindeyim. en çok 2 metrekare yerde hayatımı sürdürüyorum. Operasyon öncesi hiç hareket edemiyordum, hiç nefes alamıyordum. 15 günlük müddette bile 15 kilo verip rahat hareket etmemi sağladılar. Başaracağız, en büyük hayalimiz eşimle, çocuğumla dolaşmak.”
“AMBULANSA BİLE 20 KİŞİ BİNDİRİYORDUK”
Yaşadıkları sürecin çok yıpratıcı olduğunu tabir eden Nurten Tokalaç da, “Baya kuvvetli bir müddetç yaşadık. Nefes alamıyordu, yürüyemiyordu, kımıldamıyordu, hiç bir hareketi yoktu. Şu an epey şükür en azından kendi oturabiliyor. Biz ambulansa bile 20 kişi bindiriyorduk. Meskende bir kişi hasta lakin tüm aile bu hastalığı yaşıyor. Yaklaşık iki yıldır büsbütün hareketi kısıtlı durumda. Biz birlikte gezmeyi hayli özledik. İnşallah ayağa kalkarsa birinci işimiz dışarı çıkıp gezmek, yani yürümek diğer hiç bir şey istemiyorum. Çok lüks bir şey istemiyoruz, yalnızca yürümek.” halinde konuştu.
Süratle kilo alan Tokalaç, 290 kiloya kadar ulaştı.
Meskeninin salonuna kurulan yer yatağında hayatını sürdüren Tokalaç, yaklaşık 2 metrekarelik alanda eşinin ve çocuğunun sayesinde muhtaçlıklarını karşılamaya çalıştı.
BİRÇOK HASTANEYE GİTTİ
Kiloları niçiniyle neredeyse kımıldayamaz hale gelen genç adamın fedakar eşi Nurten Tokalaç da onun eli ayağı oldu.
vakit içinde durumu daha da berbatlaşan Tokalaç için aile biroldukça hastaneye başvurdu lakin kapılar yüzlerine kapandı.
Hastaneleri tek başına gezen Nurten Tokalaç, son olarak Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’yle görüştü ve şanssız adamın tedavisine burada başlandı.
İKİ HAFTADA 15 KİLO VERDİ
Burada Tokalaç’ın midesine balon yerleştirilmesine karar verildi ve hasta adam obez yatağıyla ameliyathaneye gdolayıldü.
Başarılı operasyonla Tokalaç’ın midesine endoskopi sayesinde balon takıldı.
Operasyondan kısa bir süre daha sonra kilo vermeye başlayan Tokalaç, iki haftada yaklaşık 15 kilo verdi.
Hastanedeki tedavisinin akabinde taburcu bulunmasına karar verilen harika obezite kategorisindeki Zafer Tokalaç, gelen özel obez ambulansı ile konutuna döndü.
“RİSKLİ BİR İŞLEMDİ”
Yaklaşık 300 kiloluk hastanın tedavi sürecine dair bilgi veren Doç. Dr. Kıvanç Derya Peker, “Elimizi taşın altına sokabiliriz diye düşündük. Geldiğinde nefes nefeseydi, hiç hareket yok. Kalp atım suratı 120’lerin üzerinde, genel durumu bozuk, kan analizi bile güç yapabildiğimiz, damar yolunu sıkıntı bulabildiğimiz bir hasta. Endoskopi için bile anestezist arkadaşlarımızla görüştüğümüzde yüksek risk verildi. Zira hakikaten teneffüsü dertliydi. Biz hasta yakınlarıyla da görüştük. Riskli bir süreçti, kazasız belasız atlattık. Sonuçta baktığınızda bir endoskopi süreci sıradan görünüyor, insanları uyutmadan yapabiliyoruz lakin hastamız için yüksek riskli grubundaydı. Yalnızca bir balon, diyet ve ilaç tedavisiyle 15 gün ortasında 15 kiloya yakın verdirttik.” dedi.
“BAŞARACAĞIZ”
En büyük hayallerinin eski günlerindeki üzere bir arada yürüyebilmek olduğunu söz eden Tokalaç ve fedakar eşi, yaşadıkları güçlü süreci gözyaşları içerisinde anlattı.
“Oturduğunuz yerden kalkamıyorsunuz, gezemiyorsunuz” Zafer Tokalaç, şu biçimde konuştu:
“Ev ortamında yer yatağım var, onun üzerindeyim. en çok 2 metrekare yerde hayatımı sürdürüyorum. Operasyon öncesi hiç hareket edemiyordum, hiç nefes alamıyordum. 15 günlük müddette bile 15 kilo verip rahat hareket etmemi sağladılar. Başaracağız, en büyük hayalimiz eşimle, çocuğumla dolaşmak.”
“AMBULANSA BİLE 20 KİŞİ BİNDİRİYORDUK”
Yaşadıkları sürecin çok yıpratıcı olduğunu tabir eden Nurten Tokalaç da, “Baya kuvvetli bir müddetç yaşadık. Nefes alamıyordu, yürüyemiyordu, kımıldamıyordu, hiç bir hareketi yoktu. Şu an epey şükür en azından kendi oturabiliyor. Biz ambulansa bile 20 kişi bindiriyorduk. Meskende bir kişi hasta lakin tüm aile bu hastalığı yaşıyor. Yaklaşık iki yıldır büsbütün hareketi kısıtlı durumda. Biz birlikte gezmeyi hayli özledik. İnşallah ayağa kalkarsa birinci işimiz dışarı çıkıp gezmek, yani yürümek diğer hiç bir şey istemiyorum. Çok lüks bir şey istemiyoruz, yalnızca yürümek.” halinde konuştu.