FETÖ firarisi Akın İpek, Türkiye aleyhine açtığı tazminat davasını kaybetti Dava sürecine ait bilgi veren Türkiye Cumhuriyeti avukatı Mustafa Doğan İnal, Hamdi Akın İpek ve İpek ailesi üyelerine ilişkin Koza İpek Holding AŞ’nin idaresinin, Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 26 Ekim 2015’te verdiği kararla kayyuma (TMSF) devredildiğini kaydetti.
İnal, Ipek Investment Limited’in 26 Mayıs 2015’te İngiltere’de kurulan bir İngiliz şirketi olup, bu şirketin tek idare şurası üyesinin Hamdi Akın İpek, hisse sahiplerinin ise İpek ailesinin öteki fertleri olduğunu belirtti.
Ipek Investment Limited’in 23 Aralık 2016’da ihtarname ile TMSF’ye bildirimde bulunduğunu aktaran İnal, 7 Haziran 2015’te Koza İpek Holding’in paylarının hisse satım kontratı ile lpek Investment Limited’e satıldığının, yapılan kontrata nazaran Koza İpek Holding AŞ’nin cirolama yoluyla 31 Ağustos 2015’te Ipek Investment Lmited’e devredildiğinin açıklandığini kaydetti.
İnal, Ipek Investment Limited’in, bu konunun şirket hisse defterine kaydedilmesini, kaydedilmemesi halinde hisse pahası kadar tazminat ödenmesini istediğini söz etti.
Avukat İnal, TMSF yönetimindeki Koza İpek Holding AŞ’nin Ankara 2. Ticaret Mahkemesi nezdinde açtığı tespit davası kararında mahkemenin, Ipek Investment Limited tarafınca varlığı argüman edilen hisse satım kontratının yokluğunun tespitine hükmettiğini aktardı.
DAVACININ İDDİALARI
Davacı Ipek Investment Limited’in, hisse satım kontratıyla maliki olduğunu tez ettiği Koza İpek Holding AŞ’nin mal varlıklarına el temalıp, yabancı bir yatırımcı olarak yatırımının kamulaştırıldığı teziyle bu tahkim davasını açtığını kaydeden İnal, şu ayrıntıları verdi:
“Ipek Investment, Koza İpek Holding’in hisselerinin yüzde 100’ünü iktisap ettiği Eylül 2015’ten günümüze kadar, Koza Grubu’na karşı Ipek Investment’in yatırımının bedelini azaltmayı ya da ortadan kaldırmayı amaçlayan ve bugün bile devam eden bir hal içine girildiğini, Türkiye Cumhuriyeti’nin İkili Yatırım Muahedesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğini öne sürerek, bunun kararı olarak 5-6 milyar ABD doları meblağında tazminat talep etmiştir.”
İnal, Ipek Investment’in, Türkiye’nin Koza Grup’un ülkedeki menfaatlerine ziyan verecek teşebbüslerde bulunduğunu argüman ettiğini aktardı.
HAKEM HEYETİ TALEPLERİ REDDETTİ
Dava kapsamında yapılan savunmaları da aktaran İnal, İpek’in, ICSID’a başvurabilmek için şirketinin milliyetini kasıtlı ve arka niyetli değiştirmeye çalıştığının, Koza-İpek Holding paylarının İpek Investment Limited’e muvazaalı ve geriye dönük olarak geçersiz bir pay dönemi mukavelesiyle devredildiğinin tabir edildiğini bildirdi.
Akın İpek’in teşebbüste bulunduğu hisse zamanının Türk hukuku nezdinde geçersiz olduğunun açıklandığini kaydeden İnal, İpek’in gerçek, faal bir yatırım yapmadığını, pay döneminin yalnızca payların yurt haricindeki bir şirkete geçişini sağladığını, bu durumun Türkiye’de yatırım olarak gerçek bir “katkı” yaratmadığının vurgulandığını aktardı.
İnal, hakem heyetinin, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı Ipek İnvestment Limited’in açtığı tahkim davasında, davacı tarafınca Türkiye’de yapılmış gerçek bir yatırım olmaması ve ICSID tahkiminin davacı tarafınca suistimal edildiği nedeni öne sürülerek yetkisizlik sonucu vererek, davacının temele dair tüm taleplerini reddettiğini kaydetti.
Öte yandan, Türkiye, milletlerarası mahkemede Vakit gazetesine ait açılan davayı da kazanmıştı. (AA)
İnal, Ipek Investment Limited’in 26 Mayıs 2015’te İngiltere’de kurulan bir İngiliz şirketi olup, bu şirketin tek idare şurası üyesinin Hamdi Akın İpek, hisse sahiplerinin ise İpek ailesinin öteki fertleri olduğunu belirtti.
Ipek Investment Limited’in 23 Aralık 2016’da ihtarname ile TMSF’ye bildirimde bulunduğunu aktaran İnal, 7 Haziran 2015’te Koza İpek Holding’in paylarının hisse satım kontratı ile lpek Investment Limited’e satıldığının, yapılan kontrata nazaran Koza İpek Holding AŞ’nin cirolama yoluyla 31 Ağustos 2015’te Ipek Investment Lmited’e devredildiğinin açıklandığini kaydetti.
İnal, Ipek Investment Limited’in, bu konunun şirket hisse defterine kaydedilmesini, kaydedilmemesi halinde hisse pahası kadar tazminat ödenmesini istediğini söz etti.
Avukat İnal, TMSF yönetimindeki Koza İpek Holding AŞ’nin Ankara 2. Ticaret Mahkemesi nezdinde açtığı tespit davası kararında mahkemenin, Ipek Investment Limited tarafınca varlığı argüman edilen hisse satım kontratının yokluğunun tespitine hükmettiğini aktardı.
DAVACININ İDDİALARI
Davacı Ipek Investment Limited’in, hisse satım kontratıyla maliki olduğunu tez ettiği Koza İpek Holding AŞ’nin mal varlıklarına el temalıp, yabancı bir yatırımcı olarak yatırımının kamulaştırıldığı teziyle bu tahkim davasını açtığını kaydeden İnal, şu ayrıntıları verdi:
“Ipek Investment, Koza İpek Holding’in hisselerinin yüzde 100’ünü iktisap ettiği Eylül 2015’ten günümüze kadar, Koza Grubu’na karşı Ipek Investment’in yatırımının bedelini azaltmayı ya da ortadan kaldırmayı amaçlayan ve bugün bile devam eden bir hal içine girildiğini, Türkiye Cumhuriyeti’nin İkili Yatırım Muahedesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğini öne sürerek, bunun kararı olarak 5-6 milyar ABD doları meblağında tazminat talep etmiştir.”
İnal, Ipek Investment’in, Türkiye’nin Koza Grup’un ülkedeki menfaatlerine ziyan verecek teşebbüslerde bulunduğunu argüman ettiğini aktardı.
HAKEM HEYETİ TALEPLERİ REDDETTİ
Dava kapsamında yapılan savunmaları da aktaran İnal, İpek’in, ICSID’a başvurabilmek için şirketinin milliyetini kasıtlı ve arka niyetli değiştirmeye çalıştığının, Koza-İpek Holding paylarının İpek Investment Limited’e muvazaalı ve geriye dönük olarak geçersiz bir pay dönemi mukavelesiyle devredildiğinin tabir edildiğini bildirdi.
Akın İpek’in teşebbüste bulunduğu hisse zamanının Türk hukuku nezdinde geçersiz olduğunun açıklandığini kaydeden İnal, İpek’in gerçek, faal bir yatırım yapmadığını, pay döneminin yalnızca payların yurt haricindeki bir şirkete geçişini sağladığını, bu durumun Türkiye’de yatırım olarak gerçek bir “katkı” yaratmadığının vurgulandığını aktardı.
İnal, hakem heyetinin, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı Ipek İnvestment Limited’in açtığı tahkim davasında, davacı tarafınca Türkiye’de yapılmış gerçek bir yatırım olmaması ve ICSID tahkiminin davacı tarafınca suistimal edildiği nedeni öne sürülerek yetkisizlik sonucu vererek, davacının temele dair tüm taleplerini reddettiğini kaydetti.
Öte yandan, Türkiye, milletlerarası mahkemede Vakit gazetesine ait açılan davayı da kazanmıştı. (AA)