“Gezi Parkı” ve “darbe girişimi” davalarıyla Çarşı kümesi davasının birleştirilmesine karar verildi “15 Temmuz darbe girişimi” ve “Gezi Parkı olaylarına” ait Anadolu Kültür AŞ İdare Heyeti Lideri Osman Kavala ve firariler eski CIA danışmanı Henri Barkey ile Can Dündar’ın da ortalarında bulunduğu 17 sanığın yargılamasını yapan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, Çarşı mensuplarının da ortalarında bulunduğu 35 sanıklı davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yazı yazarak, dava evraklarının birleştirilmesine ait görüşlerini istedi.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafınca İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen yazıda, Kavala’nın da içinde bulunduğu 17 sanıklı dava belgesi ve 35 sanıklı Çarşı davası evrakı içinde yargılama konusu aksiyonlar açısından türel ve fiili irtibat bulunduğu açıklandı.
Çarşı kümesi davasının iddianamesinin 17 sanıklı davanın iddianamesinden eski ve Çarşı davası birinci sonucunın daha üst bir kanun yolu olan Yargıtay incelemesinden geçmiş olduğuna işaret edilen yazıda, Kavala’nın yargılandığı “15 Temmuz darbe girişimi” davası ve “Gezi Parkı olaylarına” ait 17 sanıklı evrakın, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davayla birleştirilmesine muvafakat verilip verilmediği soruldu.
Kelam konusu talebi kıymetlendiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi de iki belgenin kendilerinde birleşmesine muvafakat verdiklerini bildirir yazıyı 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
ÇARŞI DAVASININ GEÇMİŞİ
Seyahat Parkı olaylarına ait ortalarında Beşiktaş taraftar kümesi Çarşı mensuplarının da bulunduğu 35 sanığa, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya yahut nazaranvlerini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek”, “Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”, “terör örgütü kurma yahut yönetme ile örgüte üye olma” cürümlerinden verilen beraat kararları Yargıtay tarafınca bozulmuştu.
Bozma ilamında, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki Seyahat Parkı olaylarına ait belge ile bu belge içinde türel ve fiili irtibat bulunduğu belirtilen kararda, “örgüt üyeliği hatasının özelliği nazara alınarak, her iki belgenin birleştirilmesi cihetine gidilmesi, sanıkların tüzel durumlarının buna göre takdir ve tayini gerekirken, yazılı biçimde eksik araştırma sonucunda beraatlerine karar verilmesi”nin bozma sebebi sayıldığı aktarılmıştı.
Bozma ilamının akabinde 35 sanık 12 Temmuz’da, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bir daha hakim karşısına çıkmıştı.
Mahkeme heyeti, metot ve yasaya uygun bulduğu Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bozma ilamına uyulmasına karar vermişti. Sanıklar ve avukatlarına, birleştirme ve evrakın aslı konusunda yazılı beyanlarını sunmak üzere mühlet veren heyet, birleştirme konusunda muvafakat verilip verilmeyeceği konusunun celse içinde kıymetlendirilmesine hükmetmişti.
SEYAHAT PARKI OLAYLARI DAVASININ GEÇMİŞİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Osman Kavala, Mehmet Ali Alabora, Ayşe Mücella Yapan ve Can Dündar’ın da ortalarında bulunduğu 16 sanık hakkında dava açılmıştı.
İddianameyi kabul ederek yargılama yapan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Şubat 2020 tarihindeki duruşmada, Osman Kavala, Ayşe Mücella Yapan ve Şerafettin Can Atalay’ın da ortalarında olduğu 9 sanığın, yüklenen cürümlerin işlendiğine dair mahkumiyete kâfi derecede hukuka uygun somut ve kesin kanıt bulunmadığı sebebi öne sürülerek beraatine yönelik karar kurmuş, firari 7 sanığın belgesini ayırmıştı.
sonucun temyiz edildiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi (istinaf), Osman Kavala’nın da içinde yer aldığı 9 sanık hakkında verilen beraat kararlarını bozmuştu.
Tutuklu sanık Osman Kavala ve eski CIA danışmanı Henri Jak Barkey’in, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsüne ait “Anayasa’yı ihlal” ve “siyasal yahut askeri casusluk” cürümlerinden İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın 5 Şubat 2021’deki duruşmasında, mahkeme heyeti, dava belgesinin Seyahat Parkı olaylarına ait İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava evrakı içinde fiili ve hukuksal irtibat bulunduğu nedeni öne sürülerek birleştirilmesine, belgenin ilgili mahkemeye gönderilmesine hükmetmişti.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 28 Nisan 2021’deki duruşmada, ana dava belgesinde 9 sanık tarafından verilen beraat kararlarının istinaf mahkemesi tarafınca bozulduğu ve karar veren bu mahkemeye gönderildiği hatırlatılarak, o kararla birlikte firari 7 sanık tarafından evrakın ayrıldığına işaret edilmişti.
Mahkeme heyeti, 7 firari sanık tarafından ayrılan bu belgenin, istinaf mahkemesince bozulan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki Osman Kavala ve Henri Barkey’in yargılandığı “15 Temmuz darbe girişimi” davası ile bir daha Kavala’nın 9 sanık ile birlikte yargılandığı “Gezi olayları” dava belgesiyle birleştirilmesine hükmetmişti. bu biçimdece birleşen 3 dava evrakındaki sanık sayısı 17’ye ulaşmıştı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 21 Mayıs’taki duruşmada, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve kamuoyunda “Çarşı” olarak bilinen dava belgesinin incelenmek üzere istenilmesine hükmetmişti.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafınca İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen yazıda, Kavala’nın da içinde bulunduğu 17 sanıklı dava belgesi ve 35 sanıklı Çarşı davası evrakı içinde yargılama konusu aksiyonlar açısından türel ve fiili irtibat bulunduğu açıklandı.
Çarşı kümesi davasının iddianamesinin 17 sanıklı davanın iddianamesinden eski ve Çarşı davası birinci sonucunın daha üst bir kanun yolu olan Yargıtay incelemesinden geçmiş olduğuna işaret edilen yazıda, Kavala’nın yargılandığı “15 Temmuz darbe girişimi” davası ve “Gezi Parkı olaylarına” ait 17 sanıklı evrakın, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davayla birleştirilmesine muvafakat verilip verilmediği soruldu.
Kelam konusu talebi kıymetlendiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi de iki belgenin kendilerinde birleşmesine muvafakat verdiklerini bildirir yazıyı 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
ÇARŞI DAVASININ GEÇMİŞİ
Seyahat Parkı olaylarına ait ortalarında Beşiktaş taraftar kümesi Çarşı mensuplarının da bulunduğu 35 sanığa, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya yahut nazaranvlerini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek”, “Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”, “terör örgütü kurma yahut yönetme ile örgüte üye olma” cürümlerinden verilen beraat kararları Yargıtay tarafınca bozulmuştu.
Bozma ilamında, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki Seyahat Parkı olaylarına ait belge ile bu belge içinde türel ve fiili irtibat bulunduğu belirtilen kararda, “örgüt üyeliği hatasının özelliği nazara alınarak, her iki belgenin birleştirilmesi cihetine gidilmesi, sanıkların tüzel durumlarının buna göre takdir ve tayini gerekirken, yazılı biçimde eksik araştırma sonucunda beraatlerine karar verilmesi”nin bozma sebebi sayıldığı aktarılmıştı.
Bozma ilamının akabinde 35 sanık 12 Temmuz’da, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bir daha hakim karşısına çıkmıştı.
Mahkeme heyeti, metot ve yasaya uygun bulduğu Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bozma ilamına uyulmasına karar vermişti. Sanıklar ve avukatlarına, birleştirme ve evrakın aslı konusunda yazılı beyanlarını sunmak üzere mühlet veren heyet, birleştirme konusunda muvafakat verilip verilmeyeceği konusunun celse içinde kıymetlendirilmesine hükmetmişti.
SEYAHAT PARKI OLAYLARI DAVASININ GEÇMİŞİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Osman Kavala, Mehmet Ali Alabora, Ayşe Mücella Yapan ve Can Dündar’ın da ortalarında bulunduğu 16 sanık hakkında dava açılmıştı.
İddianameyi kabul ederek yargılama yapan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Şubat 2020 tarihindeki duruşmada, Osman Kavala, Ayşe Mücella Yapan ve Şerafettin Can Atalay’ın da ortalarında olduğu 9 sanığın, yüklenen cürümlerin işlendiğine dair mahkumiyete kâfi derecede hukuka uygun somut ve kesin kanıt bulunmadığı sebebi öne sürülerek beraatine yönelik karar kurmuş, firari 7 sanığın belgesini ayırmıştı.
sonucun temyiz edildiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi (istinaf), Osman Kavala’nın da içinde yer aldığı 9 sanık hakkında verilen beraat kararlarını bozmuştu.
Tutuklu sanık Osman Kavala ve eski CIA danışmanı Henri Jak Barkey’in, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsüne ait “Anayasa’yı ihlal” ve “siyasal yahut askeri casusluk” cürümlerinden İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın 5 Şubat 2021’deki duruşmasında, mahkeme heyeti, dava belgesinin Seyahat Parkı olaylarına ait İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava evrakı içinde fiili ve hukuksal irtibat bulunduğu nedeni öne sürülerek birleştirilmesine, belgenin ilgili mahkemeye gönderilmesine hükmetmişti.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 28 Nisan 2021’deki duruşmada, ana dava belgesinde 9 sanık tarafından verilen beraat kararlarının istinaf mahkemesi tarafınca bozulduğu ve karar veren bu mahkemeye gönderildiği hatırlatılarak, o kararla birlikte firari 7 sanık tarafından evrakın ayrıldığına işaret edilmişti.
Mahkeme heyeti, 7 firari sanık tarafından ayrılan bu belgenin, istinaf mahkemesince bozulan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki Osman Kavala ve Henri Barkey’in yargılandığı “15 Temmuz darbe girişimi” davası ile bir daha Kavala’nın 9 sanık ile birlikte yargılandığı “Gezi olayları” dava belgesiyle birleştirilmesine hükmetmişti. bu biçimdece birleşen 3 dava evrakındaki sanık sayısı 17’ye ulaşmıştı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 21 Mayıs’taki duruşmada, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve kamuoyunda “Çarşı” olarak bilinen dava belgesinin incelenmek üzere istenilmesine hükmetmişti.