Barcali
Active member
- Katılım
- 14 Şub 2021
- Mesajlar
- 1,145
- Puanları
- 38
İklim krizi: Avustralya ‘net sıfır’ karbon emisyonu amacına 2050’de ulaşmayı planlıyor EPA
en çok fosil yakıt ihraç eden ülkelerden olan ve etraf kirliliğine yol açtığı sebebi öne sürülerek eleştirilen Avustralya, “net sıfır” karbon emisyonu amacına 2050’de ulaşmayı planladığını deklare etti.
Avustralya Başbakanı Scott Morrison, ülkesinin karbon emisyonunu azaltma planının fosil yakıt bölümüne son vereceği manasına gelmediğini söylemiş oldu.
Glasgow’da yapılacak Birleşmiş Milletler İklim Tepesi’nde (COP26) 2030 yılı için somut maksatlar belirlenmesi amaçlanıyor. Lakin Avustralya, bu hususta yüksek gayeler belirlemeyeceğini belirtiyor.
Scott Morrison, 2050 gayeleri ile ilgili detay açıklamadı, lakin bu gayelere “vergi yoluyla değil, teknolojiyle” ulaşılacağını belirtti.
Morrison, Avustralya halkının iklim değişikliği konusunda adım atılmasını, ancak hem de istihdamın da korunmasını istediğini belirtti.
Morrison, “Avustralya’yı anlamayanlardan vaaz dinleyecek değiliz. Avustralya’nın prosedürü, bu işin yapılıp yapılmayacağı değil, nasıl yapılacağıyla ilgili” sözünü kullandı.
Avustralya Başbakanı’nın deklare ettiğı plan, iklim değişikliğine karşı gereğince kuvvetli adımlar içermediği nedeni öne sürülerek ülke ortasından ve haricinden tenkitlerle karşılandı.
Getty Images
‘NET SIFIR’ GAYESİ
İklim değişikliğinin yol açtığı olumsuz tesirlere karşı sıcaklık artışının 2050 yılında en çok 1,5 derece ile sonlandırılması hedefleniyor.
Bunun için sera gazı emisyonunun 2030’a kadar yüzde 45 azaltılması ve 2050’de de “net sıfır” amacına ulaşılması gerekiyor.
100’ü aşkın ülke “karbon nötr” olmak yahut “net sıfır” emsiyon maksadını benimsediklerini deklare etti.
Atmosferdeki mevcut sera gazı ölçüsünün artmamasını önnazarann bu amaç, fosil yakıt kullanmasının azaltılması yoluyla karbondioksit üzere gazların emisyonunun azaltılması ve daha fazla ağaç dikme ve karbon tutan teknoloji kullanmasını içeriyor.
İklim değişikliğine karşı harekete geçme konusunu uzun vakittir sürüncemede bırakan Avustralya, ABD ve İngiltere üzere müttefiklerinden başka düştü.
Dünyanın en büyük kömür ve gaz üreticileri içinde yer alan Avustralya, nüfus başına düşen karbon ölçüsü bakımından en kirli ülkelerden biri.
Getty ImagesAvustralya’daki Büyük Bariyer Resifi’nde, iklim değişikliğinin sonuçları en bariz biçimiyle görülüyor
TEKNOLOJİK YATIRIMLAR
Morrison, önümüzdeki 20 yıl içerisinde “düşük emisyonlu teknolojilere” 15 milyar dolar yatırım yapılacağını deklare etti.
Bu plan, karbonun toprakta tutulması, güneş gücü maliyetinin düşürülmesi ve yeşil endüstrilerin geliştirilmesini içeriyor.
Fakat kısa vadede daha fazla gaz kullanması öngörüldüğü üzere, fosil yakıtın sınırlanmasına yönelik rastgele bir plan da bulunmuyor.
Morrison, makalesinde “Madencilik üzere ağır endüstrimizin açık kalmasını, rekabet gücüne sahip olmasını ve ahenk sağlamasını, global talep olduğu sürece var olmasını istiyoruz” diye yazdı.
Avustralya, 2005’teki karbon emisyonu ölçüsünü 2030’a kadar yüzde 26 azaltmayı hedefliyor. Hükümet, bu oranın yüzde 30-35’e ulaşacağını öngörüyor.
Hükümeti eleştirenler ise, orman yangınları, sel ve kuraklık üzere tesirlerini birincil elden yaşamasına karşın, iklim değişikliğine karşı aksiyona geçme konusunda fazlaca yavaş davrandığını belirtiyor.
BBC Avustralya Muhabiri Shaimaa Khalil, Morrison’ın açıklamasının öteki ülkelere yeni bir şey sunmadığını, fakat Avustralya’nın adım atma konusunda ne kadar geç davrandığını gösterdiğini belirtiyor.
Bu açıklamanın, Glasgow’daki COP26 tepesinden birkaç gün evvel yapılması için aylar süren siyasi müzakereler gerekti.
Hükümetin küçük ortağı Ulusal Parti’ye birtakım ödünler verilmesi, Avustralya’da iklim değişikliğine karşı harekete geçmenin ne kadar karmaşık ve siyasi bakımdan bölünmelere yol açan bir mevzu olduğunu gösteriyor.
en çok fosil yakıt ihraç eden ülkelerden olan ve etraf kirliliğine yol açtığı sebebi öne sürülerek eleştirilen Avustralya, “net sıfır” karbon emisyonu amacına 2050’de ulaşmayı planladığını deklare etti.
Avustralya Başbakanı Scott Morrison, ülkesinin karbon emisyonunu azaltma planının fosil yakıt bölümüne son vereceği manasına gelmediğini söylemiş oldu.
Glasgow’da yapılacak Birleşmiş Milletler İklim Tepesi’nde (COP26) 2030 yılı için somut maksatlar belirlenmesi amaçlanıyor. Lakin Avustralya, bu hususta yüksek gayeler belirlemeyeceğini belirtiyor.
Scott Morrison, 2050 gayeleri ile ilgili detay açıklamadı, lakin bu gayelere “vergi yoluyla değil, teknolojiyle” ulaşılacağını belirtti.
Morrison, Avustralya halkının iklim değişikliği konusunda adım atılmasını, ancak hem de istihdamın da korunmasını istediğini belirtti.
Morrison, “Avustralya’yı anlamayanlardan vaaz dinleyecek değiliz. Avustralya’nın prosedürü, bu işin yapılıp yapılmayacağı değil, nasıl yapılacağıyla ilgili” sözünü kullandı.
Avustralya Başbakanı’nın deklare ettiğı plan, iklim değişikliğine karşı gereğince kuvvetli adımlar içermediği nedeni öne sürülerek ülke ortasından ve haricinden tenkitlerle karşılandı.
Getty Images
‘NET SIFIR’ GAYESİ
İklim değişikliğinin yol açtığı olumsuz tesirlere karşı sıcaklık artışının 2050 yılında en çok 1,5 derece ile sonlandırılması hedefleniyor.
Bunun için sera gazı emisyonunun 2030’a kadar yüzde 45 azaltılması ve 2050’de de “net sıfır” amacına ulaşılması gerekiyor.
100’ü aşkın ülke “karbon nötr” olmak yahut “net sıfır” emsiyon maksadını benimsediklerini deklare etti.
Atmosferdeki mevcut sera gazı ölçüsünün artmamasını önnazarann bu amaç, fosil yakıt kullanmasının azaltılması yoluyla karbondioksit üzere gazların emisyonunun azaltılması ve daha fazla ağaç dikme ve karbon tutan teknoloji kullanmasını içeriyor.
İklim değişikliğine karşı harekete geçme konusunu uzun vakittir sürüncemede bırakan Avustralya, ABD ve İngiltere üzere müttefiklerinden başka düştü.
Dünyanın en büyük kömür ve gaz üreticileri içinde yer alan Avustralya, nüfus başına düşen karbon ölçüsü bakımından en kirli ülkelerden biri.
Getty ImagesAvustralya’daki Büyük Bariyer Resifi’nde, iklim değişikliğinin sonuçları en bariz biçimiyle görülüyor
TEKNOLOJİK YATIRIMLAR
Morrison, önümüzdeki 20 yıl içerisinde “düşük emisyonlu teknolojilere” 15 milyar dolar yatırım yapılacağını deklare etti.
Bu plan, karbonun toprakta tutulması, güneş gücü maliyetinin düşürülmesi ve yeşil endüstrilerin geliştirilmesini içeriyor.
Fakat kısa vadede daha fazla gaz kullanması öngörüldüğü üzere, fosil yakıtın sınırlanmasına yönelik rastgele bir plan da bulunmuyor.
Morrison, makalesinde “Madencilik üzere ağır endüstrimizin açık kalmasını, rekabet gücüne sahip olmasını ve ahenk sağlamasını, global talep olduğu sürece var olmasını istiyoruz” diye yazdı.
Avustralya, 2005’teki karbon emisyonu ölçüsünü 2030’a kadar yüzde 26 azaltmayı hedefliyor. Hükümet, bu oranın yüzde 30-35’e ulaşacağını öngörüyor.
Hükümeti eleştirenler ise, orman yangınları, sel ve kuraklık üzere tesirlerini birincil elden yaşamasına karşın, iklim değişikliğine karşı aksiyona geçme konusunda fazlaca yavaş davrandığını belirtiyor.
BBC Avustralya Muhabiri Shaimaa Khalil, Morrison’ın açıklamasının öteki ülkelere yeni bir şey sunmadığını, fakat Avustralya’nın adım atma konusunda ne kadar geç davrandığını gösterdiğini belirtiyor.
Bu açıklamanın, Glasgow’daki COP26 tepesinden birkaç gün evvel yapılması için aylar süren siyasi müzakereler gerekti.
Hükümetin küçük ortağı Ulusal Parti’ye birtakım ödünler verilmesi, Avustralya’da iklim değişikliğine karşı harekete geçmenin ne kadar karmaşık ve siyasi bakımdan bölünmelere yol açan bir mevzu olduğunu gösteriyor.