İmamoğlu belgesi onay sürecinde öne alınabilir Yargıtay Onursal Daire Lideri Hamdi Yaver Aktan, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’na verilen 2 yıl 7 aylık mahpusla ‘siyasi yasak’ sonucunın evvel istinaf, akabinde onandığı takdirde Yargıtay’daki temyiz basamağında öne alınabileceğini deklare etti. “Hem istinafta birebir vakitte Yargıtay’da ilgili daire liderlerinin evrakları öne alma yetkisi var. Çok acil durumlarda da mazeret dilekçesi verilerek, evrakların öne alındığı oluyor” dedi. İmamoğlu’nun dava sonuçlanmadan cumhurbaşkanı ya da milletvekili seçilmesi halinde ise ““Yargıtay, dokunulmazlığı yeniden kalkana kadar kararın bozulmasına karar verir” tespitini yaptı.
Yargılama devam ederken davayı başından beri sürdüren yargıcın değiştirildiğini lisana getiren Aktan, “Benim dikkatimi çeken 7’nci Asliye Ceza Hakimi öbür bir ile atanıyor. Tıpkı periyotta İstanbul’a, o adliyenin haricinden epeyce sayıda hakim atandı. Onlardan birisi değil de 11’nci Asliye Ceza Hakimi getirildi” dedi. Karar katılaşmadığı sürece İmamoğlu’nun belediye başkanlığı bakılırsavine devam etmesinde hiç bir mani olmadığına dikkat çeken Aktan, adaylıkla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Dava Yargıtay tarafınca onanmadıkça, nazaranv kabahati değildir. Ceza katılaşmadan aday olunur, adaylık devam ederken listelerin katılaşıp katılaşmadığı tarihe bakmak gerekecektir. Listeler kesinleşmedilk evvel karar verilirse İmamoğlu’nun yerine yeni bir aday gösterilebilir. Lakin aday listeleri katılaştıktan daha sonra cezanın nihaileşmesi halinde artık yeni bir aday gösterebilme imkânı yoktur. Cumhurbaşkanlığı adaylığı ise biraz farklıdır. Adaylık boşalırsa 2’inci cinste, 3’üncü sıraya gelen adayla, 1’inci sıraya gelen aday yarışır. 2 aday var ise birisi bir biçimde seçime giremezse, 1’inci cinsten daha sonra artık tek kişi referandumuna gidilmiş olunuyor. Onun da yüzde 50 artı 1 alması gerekecek.”
Yazarımız Hürmet Öztürk’ün sorularını yanıtlayan Hamdi Yaver Aktan, mesleğe 1976’da Rize’de hakim adayı olarak başladı. Yargıtay ve Uyuşmazlık Mahkemesi’nde uzun yıllar bakılırsav yaptı. 2018’de emekli oldu.
45 yıllık hukukçu karara hayret etti
Hamdi Yaver Aktan, Ankara Üniversitesi mezunu, değişik vilayetlerde Cumhuriyet Savcılığı, Başsavcılık nazaranvlerinde bulundu. Yargıtay üyeliği, Yargıtay Ceza Dairesi başkanlığı yaptı. Ekrem İmamoğlu’na, “Ahmak” kelamından dolayı 2 yıl 7 ay 15 gün mahpus cezası verilmesini ve siyaset yasağı getirilmesini bir hukukçu olarak şaşkınlıkla karşıladı.
Davanın bozulması için epeyce münasebet var
Yargıtay’da genelde hakaret hatalarında sözün tümüne bakıldığına dikkat çeken Aktan, şu biçimde devam etti: “Tek bir sözcüğü alarak sonuca gidilmez. Bu üniversal bir uygulamadır. Örneğin Yargıtay ‘Sen insan değilsin”, ‘Terbiyesizlik yapma’, ‘kes lan’, ‘siz kim oluyorsunuz?’ üzere sözcükleri ‘kaba dil’ olarak kabul ediyor ve hakaret hatası ögelerinin oluşmadığını belirtiyor. Birtakım sözcükler için Yargıtay, ‘beddua’ diyor. Hakaret cürmü genel kasıtla işlenir. ‘Ahmak’ sözcüğünün hakaret olup olmadığının nasıl kabul edilecek? Yalnızca o sözcük alınmaz. Davanın bozulması için fazlaca münasebet var. Her şeydilk evvel “Ahmak” sözcüğünün kimin için söylendiği aydınlatılmalı. Tabire bakıyorsun, bunun hangi kelama karşılık söylendiği muhakkaktır.”
Yargılama devam ederken davayı başından beri sürdüren yargıcın değiştirildiğini lisana getiren Aktan, “Benim dikkatimi çeken 7’nci Asliye Ceza Hakimi öbür bir ile atanıyor. Tıpkı periyotta İstanbul’a, o adliyenin haricinden epeyce sayıda hakim atandı. Onlardan birisi değil de 11’nci Asliye Ceza Hakimi getirildi” dedi. Karar katılaşmadığı sürece İmamoğlu’nun belediye başkanlığı bakılırsavine devam etmesinde hiç bir mani olmadığına dikkat çeken Aktan, adaylıkla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Dava Yargıtay tarafınca onanmadıkça, nazaranv kabahati değildir. Ceza katılaşmadan aday olunur, adaylık devam ederken listelerin katılaşıp katılaşmadığı tarihe bakmak gerekecektir. Listeler kesinleşmedilk evvel karar verilirse İmamoğlu’nun yerine yeni bir aday gösterilebilir. Lakin aday listeleri katılaştıktan daha sonra cezanın nihaileşmesi halinde artık yeni bir aday gösterebilme imkânı yoktur. Cumhurbaşkanlığı adaylığı ise biraz farklıdır. Adaylık boşalırsa 2’inci cinste, 3’üncü sıraya gelen adayla, 1’inci sıraya gelen aday yarışır. 2 aday var ise birisi bir biçimde seçime giremezse, 1’inci cinsten daha sonra artık tek kişi referandumuna gidilmiş olunuyor. Onun da yüzde 50 artı 1 alması gerekecek.”
Yazarımız Hürmet Öztürk’ün sorularını yanıtlayan Hamdi Yaver Aktan, mesleğe 1976’da Rize’de hakim adayı olarak başladı. Yargıtay ve Uyuşmazlık Mahkemesi’nde uzun yıllar bakılırsav yaptı. 2018’de emekli oldu.
45 yıllık hukukçu karara hayret etti
Hamdi Yaver Aktan, Ankara Üniversitesi mezunu, değişik vilayetlerde Cumhuriyet Savcılığı, Başsavcılık nazaranvlerinde bulundu. Yargıtay üyeliği, Yargıtay Ceza Dairesi başkanlığı yaptı. Ekrem İmamoğlu’na, “Ahmak” kelamından dolayı 2 yıl 7 ay 15 gün mahpus cezası verilmesini ve siyaset yasağı getirilmesini bir hukukçu olarak şaşkınlıkla karşıladı.
Davanın bozulması için epeyce münasebet var
Yargıtay’da genelde hakaret hatalarında sözün tümüne bakıldığına dikkat çeken Aktan, şu biçimde devam etti: “Tek bir sözcüğü alarak sonuca gidilmez. Bu üniversal bir uygulamadır. Örneğin Yargıtay ‘Sen insan değilsin”, ‘Terbiyesizlik yapma’, ‘kes lan’, ‘siz kim oluyorsunuz?’ üzere sözcükleri ‘kaba dil’ olarak kabul ediyor ve hakaret hatası ögelerinin oluşmadığını belirtiyor. Birtakım sözcükler için Yargıtay, ‘beddua’ diyor. Hakaret cürmü genel kasıtla işlenir. ‘Ahmak’ sözcüğünün hakaret olup olmadığının nasıl kabul edilecek? Yalnızca o sözcük alınmaz. Davanın bozulması için fazlaca münasebet var. Her şeydilk evvel “Ahmak” sözcüğünün kimin için söylendiği aydınlatılmalı. Tabire bakıyorsun, bunun hangi kelama karşılık söylendiği muhakkaktır.”