- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Koronavirüs aşısı olmayanlara mahpus cezası gelebilir! 5 yıldan 30 yıla kadar… Habertürk muharriri Muharrem Sarıkaya, Prof. Dr. Adem Sözüer’in, “Aşı yaygınlaşmadan evvel biraz zordu. Lakin, hastalığı kapmaları ve yaymaları halinde, hem şuurlu taksir, birebir vakitte muhtemel kast kabahatlerinden haklarında dava açılıp ceza alabilirler. Cezaları da 5 yıldan 30 yıla kadar çıkabilir…” tespitine yer verdi.
Sarıkaya’nın bugünkü yazısı şöyleki:
Aşı öncesi kimin, kimden virüs kaptığı bilinmiyordu…Ancak aşı olanların sayısı arttıkça, hem hastalığa yakalanan, birebir vakitte virüse dayalı vefat sayısında önemli gerileme oldu. Aşı olanlar virüsle muhatap olmaları halinde ağır hasta olmaktan kurtulurken, aldıklarını etrafa saçmalarının da önüne geçti. Bu durum son periyot ortaya çıkan, daha süratli yayılan ve öldürücü gücü yüksek olan Delta ve Delta Plus için de geçerli oldu.
DELTA PLUS KAPANLAR AŞI OLMAMIŞ
Gerçekten Sıhhat Bakanı Koca dün epeyce daha süratli ve öldürücü olan Delta Plus varyantının 3 farklı vilayette 3 bireyde görüldüğünü deklare etti. Bu şahıslarla ilgili daha sonrasında gelen cümlesi değerliydi:
“DAVA AÇILIP CEZA ALABİLİRLER”
Pekala, hem aşı olmayıp, tıpkı vakitte hastalığın yayılmasına niye olanların hukuk karşısında bir sorumluluğu yok mu? Soruyu dün sabah Prof. Dr. Adem Sözüer’e yönelttiğimde kıymetli bir tespitte bulundu: “Aşı yaygınlaşmadan evvel biraz zordu. Fakat, hastalığı kapmaları ve yaymaları halinde, hem şuurlu taksir, birebir vakitte muhtemel kast hatalarından haklarında dava açılıp ceza alabilirler. Cezaları da 5 yıldan 30 yıla kadar çıkabilir…” Türk Ceza Kanunu’nun hazırlanmasında emeği geçenler içinde yer alan Prof. Dr. Sözüer’e öne sürülen nedenini sordum.
AŞI OLMAYAN kararıNA KATLANIR
Yakın geçmişe kadar bu şahıslar hakkında kabahat duyurusunda bulunmanın güç olduğuna dikkat çekti. Fakat aşı ile birlikte virüsü bulaştıran kişinin tespitinin daha da kolaylaştığını anımsattı… “Eğer aşı olmamış ve virüs kapma mümkünlüğü yüksek yerlerde de bulunuyorsa baştan sorumluluğu üstlenmiş demektir” deyip devam etti: “Aşı olmayarak ve virüs kaparak neticeyi öngörmüş demektir. Şayet bu kişi virüs kapar ve buna karşın kalabalık içine girip yayar ise bu kabahattir. Bir kişinin şikayeti halinde mümkün kasttan ya da şuurlu taksirden karar alabilir. Taksir, Şuurlu Taksir yahut Muhtemel Kast hatalarından ceza alabilir.” Cezanın da bulaştırma biçimi ve durumuna nazaran verileceğini belirtti.
5 YILDAN 30 YILA KADAR
Aşı olmamış bir kişinin hasta olduğunu bilmeden virüsü bulaştırması halinde taksirli hatadan 5 yıla kadar, hastalığından kuşku etmesine rağmen tedbir almadıysa 15 yıla kadar, hastalığını bildiği biçimde kalabalığa girip, insanlara bulaştırması durumunda da mümkün kast hatasından 30 yıla kadar hakkında mahpus istenebileceğini belirtti.
Buna örnek olarak trafikte işlenen kabahatleri gösterdi. Bir kişi kaza yapma muhtemelliğine karşın kırmızı ışıkta geçen, karşıdan gelene çarpacağını bildiği biçimde aksi yola giren, üstelik de arabasının fren sisteminin bozuk olduğunu bilmesine rağmen devam eden kişiyi örnek verdi. Bu kişi birine çarptığında nasıl ceza alıyorsa, emsal durumun virüs bulaştıran için de geçerli olduğunu söylemiş oldu. Aşı ile bu bireylerin tespitinin daha kolay olduğunu, ötürüsıyla haklarında suçlamada bulunmanın da muhtemel hale geleceğini anımsattı.
AİDS İÇİN DE GETİRİLDİ
Sarıkaya’nın bugünkü yazısı şöyleki:
Aşı öncesi kimin, kimden virüs kaptığı bilinmiyordu…Ancak aşı olanların sayısı arttıkça, hem hastalığa yakalanan, birebir vakitte virüse dayalı vefat sayısında önemli gerileme oldu. Aşı olanlar virüsle muhatap olmaları halinde ağır hasta olmaktan kurtulurken, aldıklarını etrafa saçmalarının da önüne geçti. Bu durum son periyot ortaya çıkan, daha süratli yayılan ve öldürücü gücü yüksek olan Delta ve Delta Plus için de geçerli oldu.
DELTA PLUS KAPANLAR AŞI OLMAMIŞ
Gerçekten Sıhhat Bakanı Koca dün epeyce daha süratli ve öldürücü olan Delta Plus varyantının 3 farklı vilayette 3 bireyde görüldüğünü deklare etti. Bu şahıslarla ilgili daha sonrasında gelen cümlesi değerliydi:
“DAVA AÇILIP CEZA ALABİLİRLER”
Pekala, hem aşı olmayıp, tıpkı vakitte hastalığın yayılmasına niye olanların hukuk karşısında bir sorumluluğu yok mu? Soruyu dün sabah Prof. Dr. Adem Sözüer’e yönelttiğimde kıymetli bir tespitte bulundu: “Aşı yaygınlaşmadan evvel biraz zordu. Fakat, hastalığı kapmaları ve yaymaları halinde, hem şuurlu taksir, birebir vakitte muhtemel kast hatalarından haklarında dava açılıp ceza alabilirler. Cezaları da 5 yıldan 30 yıla kadar çıkabilir…” Türk Ceza Kanunu’nun hazırlanmasında emeği geçenler içinde yer alan Prof. Dr. Sözüer’e öne sürülen nedenini sordum.
AŞI OLMAYAN kararıNA KATLANIR
Yakın geçmişe kadar bu şahıslar hakkında kabahat duyurusunda bulunmanın güç olduğuna dikkat çekti. Fakat aşı ile birlikte virüsü bulaştıran kişinin tespitinin daha da kolaylaştığını anımsattı… “Eğer aşı olmamış ve virüs kapma mümkünlüğü yüksek yerlerde de bulunuyorsa baştan sorumluluğu üstlenmiş demektir” deyip devam etti: “Aşı olmayarak ve virüs kaparak neticeyi öngörmüş demektir. Şayet bu kişi virüs kapar ve buna karşın kalabalık içine girip yayar ise bu kabahattir. Bir kişinin şikayeti halinde mümkün kasttan ya da şuurlu taksirden karar alabilir. Taksir, Şuurlu Taksir yahut Muhtemel Kast hatalarından ceza alabilir.” Cezanın da bulaştırma biçimi ve durumuna nazaran verileceğini belirtti.
5 YILDAN 30 YILA KADAR
Aşı olmamış bir kişinin hasta olduğunu bilmeden virüsü bulaştırması halinde taksirli hatadan 5 yıla kadar, hastalığından kuşku etmesine rağmen tedbir almadıysa 15 yıla kadar, hastalığını bildiği biçimde kalabalığa girip, insanlara bulaştırması durumunda da mümkün kast hatasından 30 yıla kadar hakkında mahpus istenebileceğini belirtti.
Buna örnek olarak trafikte işlenen kabahatleri gösterdi. Bir kişi kaza yapma muhtemelliğine karşın kırmızı ışıkta geçen, karşıdan gelene çarpacağını bildiği biçimde aksi yola giren, üstelik de arabasının fren sisteminin bozuk olduğunu bilmesine rağmen devam eden kişiyi örnek verdi. Bu kişi birine çarptığında nasıl ceza alıyorsa, emsal durumun virüs bulaştıran için de geçerli olduğunu söylemiş oldu. Aşı ile bu bireylerin tespitinin daha kolay olduğunu, ötürüsıyla haklarında suçlamada bulunmanın da muhtemel hale geleceğini anımsattı.
AİDS İÇİN DE GETİRİLDİ