- Katılım
- 25 Eyl 2020
- Mesajlar
- 2,594
- Puanları
- 38
ODABAŞI: Her Türlü Dışlayıcılıkla Gayrette Kamusal Dayanışma Değerli
Kadıköy Belediye Lideri Şerdil Dara Odabaşı, Fransa’da düzenlenen Avrupa Irkçılık Aksisi Kentler Ağı –ECCAR’ın genel heyetinde konuşma yaptı. Odabaşı, konuşmasında her türlü dışlayıcılıkla çabada kamusal dayanışmanın kıymetini ve bunun yalnızca yerelde kalmaması gerektiğini vurguladı ve iştirakçilere Kadıköy’deki çalışmalara ait bilgi verdi.
Kadıköy Belediyesi, UNESCO tarafınca kentlerin ırkçılık, ayrımcılık ve yabancı düşmanlığı ile uğraş siyasetlerini uygunlaştırmak hedefiyle kurulan Avrupa Irkçılık Aykırısı Kentler Ağı’na 2019 yılında oy birliğiyle kabul edildi. ECCAR’ın Fransa’da düzenlenen genel konseyine katılan ve bir konuşma yapan Kadıköy Belediye Lideri Şerdil Dara Odabaşı, konuşmasında her türlü dışlayıcılıkla gayrette kamusal dayanışmanın değerini ve bunun yalnızca yerelde kalmaması gerektiğini vurguladı. Odabaşı’nın konuşmasından satır başları şöyleki:
“KADIKÖY ÖZGÜRLÜĞE KAÇIŞ MEKANI”
“Kadıköy, kendisini dışlanmış hisseden farklı kimlikler ve bedellerden bütün insanları kucaklayan bir kent. Her farklı köken, inanç, kimlik ve yönelimden kentliler için fakat bilhassa de yeni jenerasyon genç kitle için Kadıköy, son senelerda her türlü baskıdan, dışlanmışlıktan, kutuplaştırılmadan, nefret objesi haline getirilmekten uzak bir ‘özgürlüğe kaçış mekânı’ olarak ön plana çıkıyor. Kadıköy; özgürlüğün, eşitliğin ve kardeşliğin yanı sıra dayanışmanın, toplumsal adaletin, laikliğin, özetlemek gerekirsesı toplumsal demokrat bedeller bütününün Türkiye siyasetindeki esaslı temsilcisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin en kuvvetli olduğu kentlerin başında gelmektedir. Bizler de toplumsal demokrat ve toplumcu bedelleri korumak ve yaşatmak ismine her kesite el uzatarak Toplumsal Eşitlik Ünitemiz öncülüğünde çocuk, genç, bayan, engelli, yaşlı, sığınmacı, mülteci ve LGBTİ+’lara dair çalışmalar yapmakta; bu alanlarda sayısız rehberlik, danışmanlık, savunuculuk, izleme ve kıymetlendirme faaliyetlerinde bulunmaktayız.”
“ÜZERİNDE DURULMASI GEREKEN BİR AYRIMCILIK: YAŞÇILIK”
“Covid-19 salgını, fizikî sıhhatle birlikle ekonomik, ruhsal ve toplumsal birtakım eş vakitli ve kitlesel meselelere da yol açtı. Toplumsal bilimciler, bu üzere olağanüstü periyotlarda kimi birtakım popülist siyasetçiler eliyle yaygınlaştırılan ayrımcı telaffuzların kalıcı olma potansiyelinden bahsetmektedirler. Covid-19 salgını mühletince bir defa daha gündeme gelen lakin bilhassa başarılı aşı uygulamaları daha sonrasında bugün gereğince üzerinde durulmadığını düşündüğümüz bir ayrımcılık tipi ise “yaşçılık”. Kadıköy’de 65 yaş üstü yaklaşık 100 bin vatandaş yaşamaktadır. Bu demografik dağılımın ehemmiyetinin farkında olan Belediyemizde hali hazırda iki adet Alzheimer merkezinden, her talep karşısında hizmet sunmaya hazır meskende paklık ve şahsi bakım hizmetlerine dek yaşlılara özel geniş bir uygulamalar bütünü mevcut. Gerçekten bizler de Covid-19 salgınıyla birlikte, kimi toplumsal kısıtlama ve ayrımcılıklara maruz kalan yaşlıların bu süreçteki mağduriyetleri üzerine odaklanmayı önceliğimiz olarak belirledik.”
UNESCO’NUN ÖRNEK GÖSTERDİĞİ KAMPANYA: KOMŞULUK GİBİSİ YOK
“Kısıtlamaya maruz kalan yurttaşlarımızın muhtaçlıklarını gidermeye yönelik oluşturulan Kriz Masası ile fakir, engelli ve kronik rahatsızlığı olan yaşlı vatandaşlarımızın taleplerini eksiksiz bir biçimde karşılamaya odaklandık. ‘Komşuluk Gibisi Yok’ ismini verdiğimiz bu kampanya ile Türkiye’nin ünlü şefleri, aşçıları ve beslenme uzmanları ile bir arada hazırlanan yemekler, hergün meskenlere servis edildi. Bugüne dek yaklaşık 350 bin öğün sıcak yemek dayanağı sağlanan ve hâlâ devam eden kampanyamız, geçen sene UNESCO tarafınca yeni koronavirüsle çaba sürecinde başarılı kampanyalar içinde gösterilmişti. Tüm bunlar bize gösteriyor ki kimlikle ilintili olan bütün dışlayıcı kavramlar aslında şimdiki gelişmeler doğrultusunda şekillenme potansiyeline sahip. Bu sebeple her türlü dışlayıcılıkla çabanın de dinamik ve pro-aktif bir kamusal dayanışma ağının kurulmasında yattığını söyleyebilirim. Bu noktada, dayanışmanın yalnızca yerelde kalmamasını; dünyaya emsal yerlerden baktığımız ve misal paha yargılarına sahip olduğumuz kurumları birleştiren ve bir ortaya getiren ECCAR’ın değerini bir defa daha vurgulamak isterim.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Kadıköy Belediye Lideri Şerdil Dara Odabaşı, Fransa’da düzenlenen Avrupa Irkçılık Aksisi Kentler Ağı –ECCAR’ın genel heyetinde konuşma yaptı. Odabaşı, konuşmasında her türlü dışlayıcılıkla çabada kamusal dayanışmanın kıymetini ve bunun yalnızca yerelde kalmaması gerektiğini vurguladı ve iştirakçilere Kadıköy’deki çalışmalara ait bilgi verdi.
Kadıköy Belediyesi, UNESCO tarafınca kentlerin ırkçılık, ayrımcılık ve yabancı düşmanlığı ile uğraş siyasetlerini uygunlaştırmak hedefiyle kurulan Avrupa Irkçılık Aykırısı Kentler Ağı’na 2019 yılında oy birliğiyle kabul edildi. ECCAR’ın Fransa’da düzenlenen genel konseyine katılan ve bir konuşma yapan Kadıköy Belediye Lideri Şerdil Dara Odabaşı, konuşmasında her türlü dışlayıcılıkla gayrette kamusal dayanışmanın değerini ve bunun yalnızca yerelde kalmaması gerektiğini vurguladı. Odabaşı’nın konuşmasından satır başları şöyleki:
“KADIKÖY ÖZGÜRLÜĞE KAÇIŞ MEKANI”
“Kadıköy, kendisini dışlanmış hisseden farklı kimlikler ve bedellerden bütün insanları kucaklayan bir kent. Her farklı köken, inanç, kimlik ve yönelimden kentliler için fakat bilhassa de yeni jenerasyon genç kitle için Kadıköy, son senelerda her türlü baskıdan, dışlanmışlıktan, kutuplaştırılmadan, nefret objesi haline getirilmekten uzak bir ‘özgürlüğe kaçış mekânı’ olarak ön plana çıkıyor. Kadıköy; özgürlüğün, eşitliğin ve kardeşliğin yanı sıra dayanışmanın, toplumsal adaletin, laikliğin, özetlemek gerekirsesı toplumsal demokrat bedeller bütününün Türkiye siyasetindeki esaslı temsilcisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin en kuvvetli olduğu kentlerin başında gelmektedir. Bizler de toplumsal demokrat ve toplumcu bedelleri korumak ve yaşatmak ismine her kesite el uzatarak Toplumsal Eşitlik Ünitemiz öncülüğünde çocuk, genç, bayan, engelli, yaşlı, sığınmacı, mülteci ve LGBTİ+’lara dair çalışmalar yapmakta; bu alanlarda sayısız rehberlik, danışmanlık, savunuculuk, izleme ve kıymetlendirme faaliyetlerinde bulunmaktayız.”
“ÜZERİNDE DURULMASI GEREKEN BİR AYRIMCILIK: YAŞÇILIK”
“Covid-19 salgını, fizikî sıhhatle birlikle ekonomik, ruhsal ve toplumsal birtakım eş vakitli ve kitlesel meselelere da yol açtı. Toplumsal bilimciler, bu üzere olağanüstü periyotlarda kimi birtakım popülist siyasetçiler eliyle yaygınlaştırılan ayrımcı telaffuzların kalıcı olma potansiyelinden bahsetmektedirler. Covid-19 salgını mühletince bir defa daha gündeme gelen lakin bilhassa başarılı aşı uygulamaları daha sonrasında bugün gereğince üzerinde durulmadığını düşündüğümüz bir ayrımcılık tipi ise “yaşçılık”. Kadıköy’de 65 yaş üstü yaklaşık 100 bin vatandaş yaşamaktadır. Bu demografik dağılımın ehemmiyetinin farkında olan Belediyemizde hali hazırda iki adet Alzheimer merkezinden, her talep karşısında hizmet sunmaya hazır meskende paklık ve şahsi bakım hizmetlerine dek yaşlılara özel geniş bir uygulamalar bütünü mevcut. Gerçekten bizler de Covid-19 salgınıyla birlikte, kimi toplumsal kısıtlama ve ayrımcılıklara maruz kalan yaşlıların bu süreçteki mağduriyetleri üzerine odaklanmayı önceliğimiz olarak belirledik.”
UNESCO’NUN ÖRNEK GÖSTERDİĞİ KAMPANYA: KOMŞULUK GİBİSİ YOK
“Kısıtlamaya maruz kalan yurttaşlarımızın muhtaçlıklarını gidermeye yönelik oluşturulan Kriz Masası ile fakir, engelli ve kronik rahatsızlığı olan yaşlı vatandaşlarımızın taleplerini eksiksiz bir biçimde karşılamaya odaklandık. ‘Komşuluk Gibisi Yok’ ismini verdiğimiz bu kampanya ile Türkiye’nin ünlü şefleri, aşçıları ve beslenme uzmanları ile bir arada hazırlanan yemekler, hergün meskenlere servis edildi. Bugüne dek yaklaşık 350 bin öğün sıcak yemek dayanağı sağlanan ve hâlâ devam eden kampanyamız, geçen sene UNESCO tarafınca yeni koronavirüsle çaba sürecinde başarılı kampanyalar içinde gösterilmişti. Tüm bunlar bize gösteriyor ki kimlikle ilintili olan bütün dışlayıcı kavramlar aslında şimdiki gelişmeler doğrultusunda şekillenme potansiyeline sahip. Bu sebeple her türlü dışlayıcılıkla çabanın de dinamik ve pro-aktif bir kamusal dayanışma ağının kurulmasında yattığını söyleyebilirim. Bu noktada, dayanışmanın yalnızca yerelde kalmamasını; dünyaya emsal yerlerden baktığımız ve misal paha yargılarına sahip olduğumuz kurumları birleştiren ve bir ortaya getiren ECCAR’ın değerini bir defa daha vurgulamak isterim.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı