KesikÇayır
New member
- Katılım
- 26 Mar 2021
- Mesajlar
- 1,744
- Puanları
- 0
Salavat nedir? Nasıl salavat getirilir? Salavat’ın okunuşu ve manası Başta Cuma günü olmak üzere mübarek sayılan tüm günlerde yapılabilecek en kıymetli ve özel zikirlerin başında Hz. Peygamber (s.a.v)’e salavat getirmek gelir.
Salavat-ı Şerif; Hz. Peygamber’in mânevî kişiselyetini selâmlama manasında bir tabirdir. Hz. Muhammed s.a.v.’in ismini her duyduğumuzda, her namaz daha sonrasında, kandillerde, özel olsun olmasın her gün lisanımızda olan yegâne zikirdir. Pekala salavat nasıl çekilir? Salavatın türkçe manası nedir? Gelin birlikte öğrenelim…
Sözlükte “dua, tâzim, rahmet” üzere manalara gelen salât ile (çoğulu salavât) “esenlik” mânasındaki selâm kelimelerinden oluşan salât ü selâm, “aleyhi’s-salâtü ve’s-selâm” yahut “sallallāhü aleyhi ve sellem” formundaki dua cümlelerinin yerine daha fazlaca Osmanlı Türkçesi’nde kullanılmıştır. bu biçimde dua etmeye “salavat getirme”, Arapça’da ise “tasliye” denir
Ahzab mühleti 56. Ayette Allah (c.c) şöyleki buyurur:
Âyet-i kerimede buyrulur:
“Şüphesiz ki Allah ve melekleri, Peygamber’e -sallâllâhu aleyhi ve sellem- oldukçaça salât ederler. Ey mü’minler, siz de O’na salevât getirin ve tam bir teslîmiyetle selâm verin!” (el-Ahzâb, 56)
Müfessirler, bu âyette Allah’ın peygambere salâtının ona rahmet etmesi ve onu melekleri katında övmesi, meleklerin salâtının peygamber için istiğfarda bulunmaları ve müminlerin salâtının Allah’tan peygamberin kendi katındaki makamını yüceltmesi için dua etmeleri manasına geldiğini söz ederler.
Âyetin ikinci kısmında geçen “tam bir teslimiyetle selâmlama” sözü ise ya -namazların son ka‘desinde okunan Tahiyyat duasında olduğu gibi- muhakkak selâm sözlerini kullanarak Hz. Peygamber’in mânevî kişiselyetini selâmlama ya da onun buyruklarına tam manasıyla boyun eğme formunda anlaşılmıştır.
Hz. Peygamber’e salavat getirmekle ilgili hadislerden birinin meâli şu biçimdedir:
“Kıyamet günü insanların bana en yakını bana en epey salavat okuyanıdır” (Tirmizî)
SALAVAT NASIL GETİRİLİR?
Salavat birfazlaca biçimde getirilebilir.
En kısa formu ile salavat: “Âllâhümme salli alâ Muhammed.”
Manası: “Allâh’ım, Efendimiz, büyüğümüz Muhammed’e, salatu selam eyle.” demektir.
-Sallallahu aleyhi ve sellem, manası; Allah cc. ona salatu selam etsin.
-Aleyhisselam, manası; Allah ın selamı onun üzerine olsun.
-Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali muhammed, manası; Allahım! (peygamberimiz) Hz.’ Muhammed’ e ve aline (evladu iyaline) rahmet eyle.
HZ. PEYGAMBER’İN TAVSİYE ETTİĞİ SALAVATLAR
Hz. Peygamber (s.a.v), kendisine nasıl salât okuyacaklarını soran kimi sahâbîlere namazlarda okunan “Salli ve Bârik duaları”, “salât-ı tâmme” ya da ortasında Hz. İbrâhim’in ismi geçtiğinden “salât-ı İbrâhîmiyye” diye bilinen duayı okumalarını tavsiye etmiştir.
Salli Barik duaları olarak bilinen dualar, he namazda Tahiyyat daha sonrasında okunan dualardır. Ve En makbul Salavat biçimidir. Salli Barik Dualarının arapçası ve manası şöyledir:
Salli Bârik dualarının Manası:
“–«Allâh’ım! (İbrâhîm’e ve) âline salât (rahmet) ettiğin üzere Muhammed’e ve âline de salât et. Elbet Sen övülmeye lâyık ve büyüksün. Allâh’ım! (İbrâhîm’e ve) âline hayır ve rahmet lutfettiğin üzere Muhammed’e ve âline de hayır ve rahmet ihsân et. Elbet Sen övülmeye lâyık ve yücesin!» (BUHARİ)
Salavat-ı Şerif; Hz. Peygamber’in mânevî kişiselyetini selâmlama manasında bir tabirdir. Hz. Muhammed s.a.v.’in ismini her duyduğumuzda, her namaz daha sonrasında, kandillerde, özel olsun olmasın her gün lisanımızda olan yegâne zikirdir. Pekala salavat nasıl çekilir? Salavatın türkçe manası nedir? Gelin birlikte öğrenelim…
Sözlükte “dua, tâzim, rahmet” üzere manalara gelen salât ile (çoğulu salavât) “esenlik” mânasındaki selâm kelimelerinden oluşan salât ü selâm, “aleyhi’s-salâtü ve’s-selâm” yahut “sallallāhü aleyhi ve sellem” formundaki dua cümlelerinin yerine daha fazlaca Osmanlı Türkçesi’nde kullanılmıştır. bu biçimde dua etmeye “salavat getirme”, Arapça’da ise “tasliye” denir
Ahzab mühleti 56. Ayette Allah (c.c) şöyleki buyurur:
Âyet-i kerimede buyrulur:
“Şüphesiz ki Allah ve melekleri, Peygamber’e -sallâllâhu aleyhi ve sellem- oldukçaça salât ederler. Ey mü’minler, siz de O’na salevât getirin ve tam bir teslîmiyetle selâm verin!” (el-Ahzâb, 56)
Müfessirler, bu âyette Allah’ın peygambere salâtının ona rahmet etmesi ve onu melekleri katında övmesi, meleklerin salâtının peygamber için istiğfarda bulunmaları ve müminlerin salâtının Allah’tan peygamberin kendi katındaki makamını yüceltmesi için dua etmeleri manasına geldiğini söz ederler.
Âyetin ikinci kısmında geçen “tam bir teslimiyetle selâmlama” sözü ise ya -namazların son ka‘desinde okunan Tahiyyat duasında olduğu gibi- muhakkak selâm sözlerini kullanarak Hz. Peygamber’in mânevî kişiselyetini selâmlama ya da onun buyruklarına tam manasıyla boyun eğme formunda anlaşılmıştır.
Hz. Peygamber’e salavat getirmekle ilgili hadislerden birinin meâli şu biçimdedir:
“Kıyamet günü insanların bana en yakını bana en epey salavat okuyanıdır” (Tirmizî)
SALAVAT NASIL GETİRİLİR?
Salavat birfazlaca biçimde getirilebilir.
En kısa formu ile salavat: “Âllâhümme salli alâ Muhammed.”
Manası: “Allâh’ım, Efendimiz, büyüğümüz Muhammed’e, salatu selam eyle.” demektir.
-Sallallahu aleyhi ve sellem, manası; Allah cc. ona salatu selam etsin.
-Aleyhisselam, manası; Allah ın selamı onun üzerine olsun.
-Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali muhammed, manası; Allahım! (peygamberimiz) Hz.’ Muhammed’ e ve aline (evladu iyaline) rahmet eyle.
HZ. PEYGAMBER’İN TAVSİYE ETTİĞİ SALAVATLAR
Hz. Peygamber (s.a.v), kendisine nasıl salât okuyacaklarını soran kimi sahâbîlere namazlarda okunan “Salli ve Bârik duaları”, “salât-ı tâmme” ya da ortasında Hz. İbrâhim’in ismi geçtiğinden “salât-ı İbrâhîmiyye” diye bilinen duayı okumalarını tavsiye etmiştir.
Salli Barik duaları olarak bilinen dualar, he namazda Tahiyyat daha sonrasında okunan dualardır. Ve En makbul Salavat biçimidir. Salli Barik Dualarının arapçası ve manası şöyledir:
Salli Bârik dualarının Manası:
“–«Allâh’ım! (İbrâhîm’e ve) âline salât (rahmet) ettiğin üzere Muhammed’e ve âline de salât et. Elbet Sen övülmeye lâyık ve büyüksün. Allâh’ım! (İbrâhîm’e ve) âline hayır ve rahmet lutfettiğin üzere Muhammed’e ve âline de hayır ve rahmet ihsân et. Elbet Sen övülmeye lâyık ve yücesin!» (BUHARİ)