Saros’taki talan projesi için yürütmeyi durdurma talebi Çevreciler, Edirne’nin Keşan ilçesindeki BOTAŞ tarafınca Saros Körfezi’ne yapılması planlanan doğalgaz limanı ve kara boru sınırı projesine karşı aylardır çaba veriyor. Saros FSRU Liman inşaatının devam etmesi halinde Saros Körfezi’nde önemli problemlerin meydana gelebileceğine işaret ediliyor. Edirne İdari Mahkemesi Başkanlığı’na, sunulan uzman ek raporu beyanında şöyleki denildi:
DETAYLI VE KONTROLE AÇIK BİR RAPOR
– Davamızı aydınlatan bu ek rapor ve birinci rapordaki bilimsel tespitler ile dava konusu imar planlarının, Planlama Hukukuna, Kıyı Kanununa, Kıyı Kanununun Uygulanmasına Yönelik Yönetmeliğe, Saros Körfezi Kültür ve Turizm Geliştirme Bölgesi mevzuatına, Tarım ve Orman mevzuatına, Üst Ölçekli Etraf Sistemi Planlarına karşıtlıkları kesin ve bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
– Sayın Mahkemenizin dava konusu Saros FSRU projesinin ÇED Olumlu sonucunı iptal eden 26/02/2020 tarih ve 2019/943 Temel 2020/270 Karar sayılı sonucundaki bilimsel tespitler ve hukukî kararlar motamot geçerliliğini korumakta olup Sayın Mahkemenizce verilecek kararda temel alınmalıdır.
– Hali hazırda müvekkillerin tapulu topraklarında, denizel ortamda ve kıyı alanlarında hafriyat ve inşaat çalışmaları devam ettiğinden dolayı korunması mecburî olan Saros Körfezi kıyı nesli, tarım ve orman alanlarında telafisi imkansız ziyanlar doğmakta ve bu kamusal ve ekolojik ziyanların daha fazla artmaması için evvela ve acilen sayın Mahkemece Yürütmenin Durdurulması sonucu verilmesini talep ediyoruz.
KÖRFEZİN MEVTİ İÇİN VURULAN BİRİNCİ DARBE OLACAK
Raporda ayrıyeten, “Saros FSRU projesinin gerçekleşmesi de Saros Körfezinin mevti için vurulan birinci darbe olacaktır. Bir kaç yıl daha sonra oluşacak kirlilik niçiniyle Bakanlık Saros Acil Aksiyon Planı açıklayacağına, Saros Körfezine ziyan vereceği kanıtlanmış bu projeyi derhal iptal etmelidir. Marmara Denizinin ve Aliağa Körfezinin bu günkü öldürülmüş hali Saros Körfezinin geleceği olmamak zorundadır” denildi.
ÇED SÜRECİ HUKUKSUZ
“Dava konusu planlamaya mevzu projenin planlaması da ÇED süreci de hukuksuz olup halkın itirazlarının görmezden gelindiği, bilimsel ikazların devlet ciddiyetinde yer bulamadığı bir projedir” denilen raporun devamında şöyleki denildi:
“Üst ölçekli planlarımız olan Trakya Bölge ÇDP ve Edirne Vilayet ÇDP’de dava konusu alanın deniz istikametinde rastgele bir biçimde iskele inşaatına imkan sağlayacak bir kullanıma yer verilmemiştir.
Dava konusu planlar ile Saros FSRU İskelesi ve yardımcı tesisler bölgede kontaksız ve bağsız bir biçimde doruktan inme karar ile bölgeye konumlanmış bir varlık haline gelmektedir.
Saros FSRU ÇED sürecinde toprak örneği almadan, toprak tahlili yapmadan ÇED Raporu düzenlemek nazaranvi ihmal, bu kadar eksik, yanlışlı ve bilime ters bir rapora ÇED Olumlu sonucu vermekte herbiçimde kamu vazifesini berbata kullanmak olarak nitelendirilebilir.”
TESCİL ÇALIŞMALARI ŞİMDİ TAMAMLANMADI
“Projenin yer seçiminin yanılgılı yapıldığı” belirtilen raporda, “Saros Körfezi Kültür ve Turizm Muhafaza Gelişim Bölgesi sonlarını kapsayan alanda doğal sit alanında tescil çalışmalarının çabucak hemen tamamlanmamış olması, Saros Körfezi’nde kıyı alanları idare planlarının hazırlanmadan bu sürecin tamamlanamayacağı, Projenin şehircilik prensiplerine üst ölçekli etraf tertibi planlarına ve imar kanununa karşıt olduğu uzman raporlarıyla sabittir.” Davacı müvekkiller ve Saros Körfezinde yaşayan, tarım yapan halk artık Saros’a adalet bekliyor. Zira bu kademede halk yalnızca hukukun üstünlüğüne inanıyor ve bağımsız yargıya güveniyor. FSRU projesinin hukuksuz imar planlarının hemen yürütmelerinin durdurulmasını talep ediyoruz” sözleri kullanıldı.
DETAYLI VE KONTROLE AÇIK BİR RAPOR
– Davamızı aydınlatan bu ek rapor ve birinci rapordaki bilimsel tespitler ile dava konusu imar planlarının, Planlama Hukukuna, Kıyı Kanununa, Kıyı Kanununun Uygulanmasına Yönelik Yönetmeliğe, Saros Körfezi Kültür ve Turizm Geliştirme Bölgesi mevzuatına, Tarım ve Orman mevzuatına, Üst Ölçekli Etraf Sistemi Planlarına karşıtlıkları kesin ve bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
– Sayın Mahkemenizin dava konusu Saros FSRU projesinin ÇED Olumlu sonucunı iptal eden 26/02/2020 tarih ve 2019/943 Temel 2020/270 Karar sayılı sonucundaki bilimsel tespitler ve hukukî kararlar motamot geçerliliğini korumakta olup Sayın Mahkemenizce verilecek kararda temel alınmalıdır.
– Hali hazırda müvekkillerin tapulu topraklarında, denizel ortamda ve kıyı alanlarında hafriyat ve inşaat çalışmaları devam ettiğinden dolayı korunması mecburî olan Saros Körfezi kıyı nesli, tarım ve orman alanlarında telafisi imkansız ziyanlar doğmakta ve bu kamusal ve ekolojik ziyanların daha fazla artmaması için evvela ve acilen sayın Mahkemece Yürütmenin Durdurulması sonucu verilmesini talep ediyoruz.
KÖRFEZİN MEVTİ İÇİN VURULAN BİRİNCİ DARBE OLACAK
Raporda ayrıyeten, “Saros FSRU projesinin gerçekleşmesi de Saros Körfezinin mevti için vurulan birinci darbe olacaktır. Bir kaç yıl daha sonra oluşacak kirlilik niçiniyle Bakanlık Saros Acil Aksiyon Planı açıklayacağına, Saros Körfezine ziyan vereceği kanıtlanmış bu projeyi derhal iptal etmelidir. Marmara Denizinin ve Aliağa Körfezinin bu günkü öldürülmüş hali Saros Körfezinin geleceği olmamak zorundadır” denildi.
ÇED SÜRECİ HUKUKSUZ
“Dava konusu planlamaya mevzu projenin planlaması da ÇED süreci de hukuksuz olup halkın itirazlarının görmezden gelindiği, bilimsel ikazların devlet ciddiyetinde yer bulamadığı bir projedir” denilen raporun devamında şöyleki denildi:
“Üst ölçekli planlarımız olan Trakya Bölge ÇDP ve Edirne Vilayet ÇDP’de dava konusu alanın deniz istikametinde rastgele bir biçimde iskele inşaatına imkan sağlayacak bir kullanıma yer verilmemiştir.
Dava konusu planlar ile Saros FSRU İskelesi ve yardımcı tesisler bölgede kontaksız ve bağsız bir biçimde doruktan inme karar ile bölgeye konumlanmış bir varlık haline gelmektedir.
Saros FSRU ÇED sürecinde toprak örneği almadan, toprak tahlili yapmadan ÇED Raporu düzenlemek nazaranvi ihmal, bu kadar eksik, yanlışlı ve bilime ters bir rapora ÇED Olumlu sonucu vermekte herbiçimde kamu vazifesini berbata kullanmak olarak nitelendirilebilir.”
TESCİL ÇALIŞMALARI ŞİMDİ TAMAMLANMADI
“Projenin yer seçiminin yanılgılı yapıldığı” belirtilen raporda, “Saros Körfezi Kültür ve Turizm Muhafaza Gelişim Bölgesi sonlarını kapsayan alanda doğal sit alanında tescil çalışmalarının çabucak hemen tamamlanmamış olması, Saros Körfezi’nde kıyı alanları idare planlarının hazırlanmadan bu sürecin tamamlanamayacağı, Projenin şehircilik prensiplerine üst ölçekli etraf tertibi planlarına ve imar kanununa karşıt olduğu uzman raporlarıyla sabittir.” Davacı müvekkiller ve Saros Körfezinde yaşayan, tarım yapan halk artık Saros’a adalet bekliyor. Zira bu kademede halk yalnızca hukukun üstünlüğüne inanıyor ve bağımsız yargıya güveniyor. FSRU projesinin hukuksuz imar planlarının hemen yürütmelerinin durdurulmasını talep ediyoruz” sözleri kullanıldı.