- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Sigara ve obezite böbrek kanserinin en kıymetli niçinlerinden Böbrek kanseri, ürolojik kanserler içinde en sık görülen birinci 3 kanser içinde yer alıyor. Böbrek kanserine niye olan etmenlerin başında sigara ve tütün eseri kullanmasının geldiğini belirten Anadolu Sıhhat Merkezi Üroloji Uzmanı ve Üroonkoloji Merkezi Yöneticisi Doç. Dr. İlker Tinay, “Son senelerda yapılan çalışmalara bakılırsa obezite de böbrek kanserine niye oluyor. Ayrıyeten ailesinde böbrek kanseri kıssası olanlar ve kronik böbrek yetmezliği niçiniyle rutin hemodiyaliz tedavisi alan hastalar da böbrek kanseri gelişimi açısından risk altında. Böbrek kanseri yüklü olarak erkeklerde görülürken son senelerda gerçekleştirilen çalışmalara nazaran bu hastalığın görülme sıklığı bayanlarda da arttı” açıklamasında bulundu.
Böbrek kanseri tanısı alan hastaların büyük bir kısmının hiç bir belirti ve şikâyeti olmadığını hatırlatan Anadolu Sıhhat Merkezi Üroloji Uzmanı ve Üroonkoloji Merkezi Yöneticisi Doç. Dr. İlker Tinay, “Çoğunlukla öteki rahatsızlık ve şikayetler niçiniyle çekilen ultrasonografi, MR ve tomografi kararında tesadüfen saptanıyor. Bu hastalarda böbrek kitleleri ekseriyetle erken evrede ve küçük böbrek kitleleri olarak karşımıza çıkıyor. Daha ileri evrede başvuran hastalarda yüklü olarak idrarda kanama, kilo kaybı, yorgunluk ve kemik ağrıları üzere şikayetlere rastlanıyor” dedi.
Tedavi hastalığın seyrine göre planlanıyor
Tedavinin hastalığın evresine nazaran planlandığını belirten Üroonkoloji Merkezi Yöneticisi Doç. Dr. İlker Tinay, “Herhangi bir metastazı saptanmayan ve yalnızca böbrek kitlesi ile başvuran hastalarda kitlenin yerine ve boyutuna bakılırsa yalnızca kitlenin çıkartılması ya da böbreğin büsbütün alınması sonucu verilebilir. Metastazla saptanan hastaların ise, metastaz yoğunluğuna ve hastanın genel durumuna bakılırsa bir daha böbreğin ameliyatla alınması ve birlikteinde metastazlara yönelik akıllı ilaç tedavisiyle tedavi planlaması uygun olacaktır” dedi.
Bilhassa metastatik hastalık tedavisinde son senelerda tedavi seçeneklerinin de arttığının altını çizen Doç. Dr. İlker Tinay, “Hedefe yönelik tedavi prensibi ile geliştirilen ilaçlar ve son olarak da bağışıklık sistemini düzenleyen ilaçların kullanması günlük uygulamalarda yer buluyor ve hastalığın tedavisinde yüz güldürücü sonuçlara ulaşılabiliyor” formunda konuştu.
Böbrek kanseri ameliyatlarında emel kitlenin çıkartılarak böbreğin kurtarılması
Hastaların ekseriyetle hiç bir belirti ya da şikâyet olmadan, öbür niçinlerle yapılan görüntülemelerde tesadüfen saptanan küçük böbrek kitleleri ile başvurduğu için, yapılan ameliyatlarda da ekseriyetle yalnızca kitlenin çıkartılması ile böbreği kurtarmanın mümkün olduğunun altını çizen Doç. Dr. İlker Tinay, “Bu hastalığın tedavisi ile uğraşan üroonkoloji uzmanlarının temel maksadı, kansersiz böbrek dokusunun olabildiğince korunmasıdır. Gelişen cerrahi teknikler ile bu gayeye ulaşmak ekseriyetle mümkün oluyor” dedi.
Günümüzde yapılan cerrahi süreçlerde çoğunlukla kapalı yol olarak bilinen laparoskopik ve robot yardımlı laparoskopik ameliyatların gerçekleştirildiğini belirten Doç. Dr. İlker Tinay, “Böbrek kanserinin cerrahi tedavisinde hem böbrek gözetici ameliyatlarda tıpkı vakitte böbreğin büsbütün çıkartıldığı ameliyatlarda kapalı usuller olarak bilinen laparoskopik ve robot yardımlı laparoskopik cerrahiler hem ülkemizde tıpkı vakitte tüm dünyada çoğunlukla ve muvaffakiyetle uygulanıyor” açıklamasında bulundu.
Ailesinde böbrek kanseri öyküsü olanlar tertipli denetimlerini ihmal etmemeli
Böbrek kanserinden korunmak için başta sigara olmak üzere tüm tütün mamüllerindan uzak durulması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. İlker Tinay, “Sigaranın yanı sıra obeziteden kaçınmak, istikrarlı bir beslenme ve sistemli idman bugün için en mantıklı ve uygulanabilir önleyici yaklaşımlardır. Ailesinde böbrek kanseri kıssası olan aile bireyleri tarama ve denetimlerini ihmal etmemeli. Ayrıyeten olağana nazaran artmış riskleri olduğu için hemodiyaliz hastalarının da muhakkak aralıklarla, mümkün böbrek kitlesi açısından görüntülemelerle takip edilmeleri önemli” açıklamasında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Böbrek kanseri tanısı alan hastaların büyük bir kısmının hiç bir belirti ve şikâyeti olmadığını hatırlatan Anadolu Sıhhat Merkezi Üroloji Uzmanı ve Üroonkoloji Merkezi Yöneticisi Doç. Dr. İlker Tinay, “Çoğunlukla öteki rahatsızlık ve şikayetler niçiniyle çekilen ultrasonografi, MR ve tomografi kararında tesadüfen saptanıyor. Bu hastalarda böbrek kitleleri ekseriyetle erken evrede ve küçük böbrek kitleleri olarak karşımıza çıkıyor. Daha ileri evrede başvuran hastalarda yüklü olarak idrarda kanama, kilo kaybı, yorgunluk ve kemik ağrıları üzere şikayetlere rastlanıyor” dedi.
Tedavi hastalığın seyrine göre planlanıyor
Tedavinin hastalığın evresine nazaran planlandığını belirten Üroonkoloji Merkezi Yöneticisi Doç. Dr. İlker Tinay, “Herhangi bir metastazı saptanmayan ve yalnızca böbrek kitlesi ile başvuran hastalarda kitlenin yerine ve boyutuna bakılırsa yalnızca kitlenin çıkartılması ya da böbreğin büsbütün alınması sonucu verilebilir. Metastazla saptanan hastaların ise, metastaz yoğunluğuna ve hastanın genel durumuna bakılırsa bir daha böbreğin ameliyatla alınması ve birlikteinde metastazlara yönelik akıllı ilaç tedavisiyle tedavi planlaması uygun olacaktır” dedi.
Bilhassa metastatik hastalık tedavisinde son senelerda tedavi seçeneklerinin de arttığının altını çizen Doç. Dr. İlker Tinay, “Hedefe yönelik tedavi prensibi ile geliştirilen ilaçlar ve son olarak da bağışıklık sistemini düzenleyen ilaçların kullanması günlük uygulamalarda yer buluyor ve hastalığın tedavisinde yüz güldürücü sonuçlara ulaşılabiliyor” formunda konuştu.
Böbrek kanseri ameliyatlarında emel kitlenin çıkartılarak böbreğin kurtarılması
Hastaların ekseriyetle hiç bir belirti ya da şikâyet olmadan, öbür niçinlerle yapılan görüntülemelerde tesadüfen saptanan küçük böbrek kitleleri ile başvurduğu için, yapılan ameliyatlarda da ekseriyetle yalnızca kitlenin çıkartılması ile böbreği kurtarmanın mümkün olduğunun altını çizen Doç. Dr. İlker Tinay, “Bu hastalığın tedavisi ile uğraşan üroonkoloji uzmanlarının temel maksadı, kansersiz böbrek dokusunun olabildiğince korunmasıdır. Gelişen cerrahi teknikler ile bu gayeye ulaşmak ekseriyetle mümkün oluyor” dedi.
Günümüzde yapılan cerrahi süreçlerde çoğunlukla kapalı yol olarak bilinen laparoskopik ve robot yardımlı laparoskopik ameliyatların gerçekleştirildiğini belirten Doç. Dr. İlker Tinay, “Böbrek kanserinin cerrahi tedavisinde hem böbrek gözetici ameliyatlarda tıpkı vakitte böbreğin büsbütün çıkartıldığı ameliyatlarda kapalı usuller olarak bilinen laparoskopik ve robot yardımlı laparoskopik cerrahiler hem ülkemizde tıpkı vakitte tüm dünyada çoğunlukla ve muvaffakiyetle uygulanıyor” açıklamasında bulundu.
Ailesinde böbrek kanseri öyküsü olanlar tertipli denetimlerini ihmal etmemeli
Böbrek kanserinden korunmak için başta sigara olmak üzere tüm tütün mamüllerindan uzak durulması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. İlker Tinay, “Sigaranın yanı sıra obeziteden kaçınmak, istikrarlı bir beslenme ve sistemli idman bugün için en mantıklı ve uygulanabilir önleyici yaklaşımlardır. Ailesinde böbrek kanseri kıssası olan aile bireyleri tarama ve denetimlerini ihmal etmemeli. Ayrıyeten olağana nazaran artmış riskleri olduğu için hemodiyaliz hastalarının da muhakkak aralıklarla, mümkün böbrek kitlesi açısından görüntülemelerle takip edilmeleri önemli” açıklamasında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı