Su var, kanal var fakat 10 yıldır topraklarını sulayamıyorlar Nizip, Karkamış ve Oğuzeli ilçeleri hudutlarında olan ve ‘Barak Ovası’ olarak bilinen yaklaşık 2 milyon dönüm alanın yalnızca bir gölet ile 37 bin dönümünün sulanabildiğini belirten bölge çiftçilerinden Mehmet Polat, Ahmet İnan, Hamit Göğebakan, Mehmet Demir, Mehmet Ünal, ve Beyefendi Ağaoğlu ile Karkamış’ın Yolağzı Köyü Muhtarı Menderes Sarı, yanı başlarından akan Fırat’ı seyretmekle yetindiklerini söylemiş oldu. Köylerine 2010 yılında sulama kanalının geldiğini ve kuraklık niçiniyle epey güç durumda kaldıklarını belirten çiftçiler sıkıntılarını CHP Gaziantep Vilayet Lideri Neşet Uçar ile paylaştı.
ALTTAN SIZIYOR, ÜSTTEN BUHARLAŞIYOR
Kanallara Nizip-Birecik Barajı’ndan güç kullanılarak su pompalandığını belirten çiftçiler şunları söylemiş oldu:
“Sulamayı sağlayacak proje maalesef baştan yanlış başladı. Kapalı sistem yerine açık kanallar tercih edildi. Kanalların sağlam yapılmaması niçiniyle su sızıntıları fazla oldu. Hava sıcak olunca da buharlaşma yüzünden pompalanan suyun epeyce az ölçüsü sulama yerine kadar ulaşabildi. Yer altı suyu kaynağı bulabilenler kuyu suyuyla yerini sulamaya çalışıyor. Bu bile kanaldan gelen sudan daha ucuz.
Yüksek maliyetli kuyu suyu kullanması bile, Nizip – Birecik Barajı’ndan gelen suyun birkaç kat daha ucuza mal oluyor. esasen, mazot ve gübreye yapılan artırımlar yüzünden eza çekiyoruz. Bir de kıymetli su kullanırsak uygunca güç durumda kalacağız. Bu kanallar niye hakikat yapılmadı? niye su sızdırıyor? Su sızdıran bu kanalları tamamlanmadan kim teslim aldı? Bunların araştırılıp, sorunun tahlilini bekliyoruz. Gerçek bir biçimde yapılmadığı için kanallar su sızdırıyor. Üstü açık olduğundan da buharlaşan su ve suyun pompalanması için kullanılan elektrik maliyeti artırıyor. Biz de köyümüze kadar gelen boş kanallara ve susuzluk niçiniyle kuruyan fıstık ağaçlarımıza bakıyoruz.”
SENEYE DE FISTIK YOK
Susuzluk niçiniyle bölgedeki verimli toprakların sulanamadığını belirten CHP Gaziantep Vilayet Lideri Neşet Uçar ise, “Dünya yıllar evvel açık kanalla su taşıma uygulamasından vazgeçti. Bizde ise hala kullanılmaya çalışılan bu sistem niçiniyle çiftçimiz kuraklığın girdabında kıvranıyor. Yüzlerce fıstık ağacı kurudu. Bu sene de önümüzdeki sene de fıstık yok” dedi. Susuzluktan fıstık ağaçlarında bakteriyel hastalıkların ortaya çıktığını, yüzlerce ağacın kuruduğunu belirten Uçar, Barak Ovası’nın Türkiye’nin en verimli toprakları içinde olan bir bölge olduğunu belirterek şunları söylemiş oldu:
“Nizip-Birecik Baraj Gölü 2001’de sulama için kullanılabilir duruma geldi. 2010’da ise 25 kilometre uzunlukta 5 kanal tamamlandı. Fakat, kanallara hala su verilmiyor. niçini, kalitesiz bir biçimde yapılan kanallardan fazla ölçüde sızıntı olması ve üstü açık kanal olduğu için buharlaşmadan dolayı yüksek oranda su kaybı yaşanması. Bu etkenler de maliyeti fazlaca yükseltiyor ve çiftçi de suyu kullanamıyor. Artık ise yanlışta ısrarla, izolasyon yapılıp sızma önlenmeye çalışılıyor. Bu bölgede şuanda sulanabilir 2 milyon dönüm arazi var. Nizip-Birecik Barajı’ndan güç için su veriliyor. Fakat, suyun gerçek sahipleri sulama için su alamıyor. Devletin kangrene dönüşen bu sorunu çözmesini, milyonlarca liralık yatırımın atıl durumdan kurtarılarak çiftçinin kullanmasına açılmasını bekliyoruz.”
ALTTAN SIZIYOR, ÜSTTEN BUHARLAŞIYOR
Kanallara Nizip-Birecik Barajı’ndan güç kullanılarak su pompalandığını belirten çiftçiler şunları söylemiş oldu:
“Sulamayı sağlayacak proje maalesef baştan yanlış başladı. Kapalı sistem yerine açık kanallar tercih edildi. Kanalların sağlam yapılmaması niçiniyle su sızıntıları fazla oldu. Hava sıcak olunca da buharlaşma yüzünden pompalanan suyun epeyce az ölçüsü sulama yerine kadar ulaşabildi. Yer altı suyu kaynağı bulabilenler kuyu suyuyla yerini sulamaya çalışıyor. Bu bile kanaldan gelen sudan daha ucuz.
Yüksek maliyetli kuyu suyu kullanması bile, Nizip – Birecik Barajı’ndan gelen suyun birkaç kat daha ucuza mal oluyor. esasen, mazot ve gübreye yapılan artırımlar yüzünden eza çekiyoruz. Bir de kıymetli su kullanırsak uygunca güç durumda kalacağız. Bu kanallar niye hakikat yapılmadı? niye su sızdırıyor? Su sızdıran bu kanalları tamamlanmadan kim teslim aldı? Bunların araştırılıp, sorunun tahlilini bekliyoruz. Gerçek bir biçimde yapılmadığı için kanallar su sızdırıyor. Üstü açık olduğundan da buharlaşan su ve suyun pompalanması için kullanılan elektrik maliyeti artırıyor. Biz de köyümüze kadar gelen boş kanallara ve susuzluk niçiniyle kuruyan fıstık ağaçlarımıza bakıyoruz.”
SENEYE DE FISTIK YOK
Susuzluk niçiniyle bölgedeki verimli toprakların sulanamadığını belirten CHP Gaziantep Vilayet Lideri Neşet Uçar ise, “Dünya yıllar evvel açık kanalla su taşıma uygulamasından vazgeçti. Bizde ise hala kullanılmaya çalışılan bu sistem niçiniyle çiftçimiz kuraklığın girdabında kıvranıyor. Yüzlerce fıstık ağacı kurudu. Bu sene de önümüzdeki sene de fıstık yok” dedi. Susuzluktan fıstık ağaçlarında bakteriyel hastalıkların ortaya çıktığını, yüzlerce ağacın kuruduğunu belirten Uçar, Barak Ovası’nın Türkiye’nin en verimli toprakları içinde olan bir bölge olduğunu belirterek şunları söylemiş oldu:
“Nizip-Birecik Baraj Gölü 2001’de sulama için kullanılabilir duruma geldi. 2010’da ise 25 kilometre uzunlukta 5 kanal tamamlandı. Fakat, kanallara hala su verilmiyor. niçini, kalitesiz bir biçimde yapılan kanallardan fazla ölçüde sızıntı olması ve üstü açık kanal olduğu için buharlaşmadan dolayı yüksek oranda su kaybı yaşanması. Bu etkenler de maliyeti fazlaca yükseltiyor ve çiftçi de suyu kullanamıyor. Artık ise yanlışta ısrarla, izolasyon yapılıp sızma önlenmeye çalışılıyor. Bu bölgede şuanda sulanabilir 2 milyon dönüm arazi var. Nizip-Birecik Barajı’ndan güç için su veriliyor. Fakat, suyun gerçek sahipleri sulama için su alamıyor. Devletin kangrene dönüşen bu sorunu çözmesini, milyonlarca liralık yatırımın atıl durumdan kurtarılarak çiftçinin kullanmasına açılmasını bekliyoruz.”