Tunç Soyer, 12 unsurluk kurtuluş reçetesi deklare etti İzmir Büyükşehir Belediye Lideri ve Ege Belediyeler Birliği Lideri Tunç Soyer, İzmir Körfezi’ne akan Gediz Irmağı’ndaki kirliliğin kaynağını tespit etmek için “Temiz Gediz Pak Körfez” sloganıyla çıktığı çeşidi tamamladı. 14 Temmuz Çarşamba günü başlayan ve dört gün süren havza tipi kapsamında Gediz Nehri’nin doğduğu Murat Dağı’ndaki Karapınar Şelasi’nde kaynağından doğan sudan içen Lider Soyer, sonrasındasında 401 kilometrelik hatta 1800 kilometre kat ederek, adım adım kirliliğin kaynağını yerinde inceledi.
Gediz Nehri’nin doğduğu Murat Dağı’ndan başladığı havza çeşidini, Tuzçullu’dan tekneyle geldiği, ırmağın İzmir’e döküldüğü Foça eski Gediz yatağında sonlandırdı. Yüzlerce tabiat gönüllüsü tarafınca ellerinde pankartlarla karşılanan Tunç Soyer, konuşmasına aktifliğe katılan belediye liderlerini kürsüye davet ederek başladı. Lider Soyer konuşmasında kirliliğe yönelik edindiği müşahedeleri paylaştı, kısa vadede yapılması gerekenleri sıraladı.
“BEN ELİMİ TAŞIN ALTINA SOKMAYA KARAR VERDİM”
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Gediz Irmağı’nın Gediz Havzası ile Salihli, Turgutlu, Menemen ovaları yardımıyla Türkiye tarımının yüzde 10’unu üreten bir bölgeyi suladığını belirterek, “Gediz yalnızca İzmir için değil, yalnızca Manisa, Uşak, Kütahya için değil. İstanbul ve Ankara, yani Türkiye için epey değerli. Bu tıp boyunca 4 felaketi bir arada gördük, yaşadık. Birincisi iklim değişikliği. Yerküre ısındıkça da su kaynaklarımız azalıyor. Marmara Gölü’nün kuruduğunu gördük. İçimiz parçalandı. 10 metrede su çeken üreticimiz artık 300 metrede su çekmez biçimde. Yabanî sulama gerektiren tarım eserleri yetiştirmeye devam ediyoruz. Gerçek tarım siyasetleri değerli. Esere göre su değil, suya göre eser tasarlamak zorundayız. Su kaynakları bu kadar azalırken hala binlerce dekar alanda silajlık mısır üretiyoruz. Bu kadar zahmetli bir tabloya karşın Gediz kirlenmeye, zehirlemeye devam ediyor. Bu bu biçimde devam edemez, etmeyecek. Bugüne kadar bu 4 kentten süzüle süzüle giden Gediz Nehri’nin sahibi yoktu. Ben elimi taşın altına sokmaya karar verdim” dedi.
Soyer, artık yeni bir sayfayı açacaklarını ve Gediz’i temizlemek, kirletilmesini engellemek için ne gerekiyorsa yapacaklarını söylemiş oldu.
“TOPRAKLARIN RAHMETİ BOLLUĞUNU İADE EDECEĞİZ”
Bu karanlık tablo, bir mukadderat değil diyen İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, “Başka bir tarım mümkün” diyerek, şunları söylemiş oldu: “Bizim öbür bir tarım mümkün ideolojimizin 2 temel aksı var. Birincisi kuraklıkla uğraş, ikincisi yoksullukla uğraş. Kuraklıkla da uğraş ederek yoksullukla da çaba ederek yesyeni bir eser deseniyle bu bereketli toprakların, bolluk üreten toprakların eski haline getirilmesi, geleceğe taşınması mümkün. Küçükbaşı desteklemeye devam edeceğiz. Öteki bir tarım mümkün ve biz bu tarımı mümkün kıldıkça, toprakların rahmeti bolluğunu iade edeceğiz.”
“İZMİR’DE TÜM DERE YATAKLARINI KORUYACAK YATIRIMLARI YAPIYORUZ”
Gediz’e giderken kendisine İzmir sonları ortasında yapılması gerekenleri hatırlatanlar olduğunu belirten Soyer, “İzmir’de doğup İzmir’de denize dökülen bütün dere yataklarımızla ilgili proje, imalat çalışmalarımız hepsi yürüyor. Pamucak’ta denize kanalizasyon akmaması için Selçuk Arıtma Tesisi’mizi yapıyoruz. Kemalpaşa’da Nif zehirlenmesin diye arıtma tesisimizi yapıyoruz. Torbalı’da, Ödemiş’te yapıyoruz. Ancak bizim irademiz haricinde, körfezimizi, havzamızı zehirleyen Gediz’le öteki türlü gayret edemezdik, onun için gittik Murat Dağı’na. goreceksiniz, hayli kısa müddette Gediz’i tertemiz yapacağız. Kirletmelerine müsaade vermeyeceğiz” diye konuştu.
“GEDİZ SAHİPSİZ DEĞİLDİR”
Konuşmasında Gediz çeşidi müşahedelerini paylaşmayı sürdüren İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, şöyleki devam etti: “Turgutlu OSB sanayi tesislerinin atığını bırakın dere yatağına, sulama kanalına akıtıyor. Sulama kanalında su var, yanda meyve bahçeleri zerzevat tarlaları var. Üretici suyu alıyor tarlasına su veriyor. Vatandaş bilmiyor ki, meyve sebzesini zehirle suluyor. Biz burada bilmiyoruz ki masamıza gelen zerzevat meyve o zehirli suyla sulanmış. Ne besin güvenliği kalmış, ne insan sıhhati kalmış her şeyi bitirmişler. Ne kadar kirleten var ise Gediz’i, hepsiyle ilgili hata duyurularında bulunacağız, hepsiyle ilgili davaları açacağız. Bu vatan, bu Gediz sahipsiz değildir.”
İŞTE 12 UNSURLUK GEDİZ DEKLARASYONU
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, 12 başlıkta alınması gereken tedbirleri ise şu biçimde deklare etti:
1. Gediz Nehri’nin doğduğu Murat Dağı, Ulusal Park, Deniz’e döküldüğü Gediz Deltası, UNESCO Dünya Doğal Mirası ilan edilmeli.
2. Marmara Gölü’ne acilen Ahmetli Regülatörü’nden su verilmeli. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak Ağustos ayı içerisinde göle on gün mühletle can suyu vereceğiz. O gölü kurutmayacağız.
3. Havzanın en temel kirlilik kaynaklarından biri Turgutlu Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) arıtması derhal yapılmalı. Aksi takdirde o OSB derhal kapatılmalı.
4. Gördes’teki nikel madeni ile Murat Dağı’ndaki madenlerin faaliyetleri derhal durdurulmalı. Türkiye’nin en büyük tatlı su rezervlerinden biri olan Gediz Hazvası, madenciliğe, kum ocaklarına, taş ocaklarına kapatılmalı.
5. Havzadaki tüm köy yerleşimleri için paket arıtma tesisleri derhal yapılmalı.
6. Havzadaki tüm kaçak kuyular Devlet Su İşleri (DSİ) tarafınca denetim altına alınmalı. Yeni kuyuların açılmasına müsaade verilmemeli.
7. Tarımda havza ölçeğinde eser planlaması yapılmalı. Su tüketmeyen ziraî eserler teşvik edilmeli.
8. Havzada salma sulamaya son verilerek, damlama sulama tekniklerine geçiş süratle tamamlanmalı. Demirköprü Barajı’nın 100 bin dekar sulama alanı, bir an evvel kapalı sisteme geçirilmeli.
9. Havzadaki tüm arıtma tesisleri eksiksiz işletilmeli, mevzuat gereği arıtma yapması gereken tüm tesisler yüzde yüz denetlenmeli. Mevcut arıtma sistemlerinin çalışıp çalışmadığı tespit edilmeli, çalıştırılmayan tesisler için idari ceza süreçler yapılmalı. Salihli OSB üzere arıtması efektif çalışan tesisler için elektrik büsbütün fiyatsız olmalı.
10. Gediz Irmağı ve kolları boyunca söğüt üzere temizleyici bitkilerin gelişmesine imkan verecek alanlar oluşturulmalı.
11. Gediz Havzası’ndaki sistemsiz katı atık alanlarının tümü rehabilite edilmeli.
12. Havzadaki tüm jeotermal sondajların deşarjlarının denetim altına alınmalı, aktif bir kontrol yapılmalı Reenjeksiyon kuyuları gerçek çalıştırılmayan ve yapılmayan tüm işletmeler derhal kapatılmalıdır. Tarım alanlarında jeotermal sondajlara müsaade verilmemeli.”
“ALAŞEHİR BÖLGESİNDE 25 MİLYON LİRALIK PAKET ARITMA TESİSİ YAPIYORUZ”
“BİZİM HAYATIMIZ ELEKTRİK BEDELİNDEN UCUZ DEĞİL”
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Turgutlu OSB’nin zehir deşarj ettiği noktayı gördükten yaşadığı şaşkınlığı şöyleki lisana getirdi: “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 200 bin lira ceza yazdığını söylemiş olduler. Bizim ödediğimiz bedelin, sıhhatimiz, soframız, tarlamızla ödediğimiz zararın bedeli 200 bin lira olamaz. Buna asla müsaade vermeyeceğiz. Buradan çığlığımı atıyorum. Bizim hayatımız sizin elektrik faturası bedelinden daha ucuz değil.”
“TÜRKİYE’DE SİYASETİN LİSANI DEĞİŞMELİ”
Türkiye’de siyasetin lisanının, içeriğinin, üslubunun değişmesine muhtaçlık duyulduğunu kaydeden Soyer, “Bu yaptığım şey, siyasetin ta kendisidir. Siyaset şayet hayatı dönüştürmekse, hayatı dönüştürmenin sanatıysa evet biz bu biçimde yaparak bu ömrü değiştireceğiz. Zira Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, yalın ayak mevte giderken bize cennet bir vatan bıraktılar. O cennet vatanın ırmakları pırıl pırıl akıyordu, gölleri pırıl pırıldı. Dağları meraları yemyeşildi. Biz bunları katlettik, yok ettik, zehirledik. Artık geriye dönüp onların mirasına, gelecek jenerasyonların geleceğine sahip çıkmamız gerekiyor. Siyasetse evet siyaseti bu biçimde yapacağız. Zira milliyetçilik de budur, yurtseverlik de budur. Biz bu vatana sahip çıkacağız” dedi.
“PIRIL PIRIL TÜRKİYE’Yİ DAİMA birlikte KURACAĞIZ”
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Gediz’in kirlenmesine müsaade vermeyeceklerini belirterek, şunları söylemiş oldu: “İlk gün Kayapınar Şelalesi’ni gördüğümde bir şimşek çaktı beynimde ve bütün o güzergah boyunca daima şunu aklımdan geçirdim. Kirletmezsek, zehirlenmesine müsaade vermezsek, o gümbür gümbür Gediz’i yine eski günlerine geri getirecek o şelale gürül gürül, pırıl pırıl burada Gediz’i beslemeye devam edecek, İzmir Körfezi’ni temizlemeye devam edecek. Tabiatın kendini tedavi etmek, düzgünleştirmek yaşatmak üzere bir gücü var. İnanın toplumlarda da motamot bu biçimde. Hiç üzülmeyin, içine düştüğümüz bu yolsuzluklar, yoksulluklar, işsizlikler hepimizi kahreden sistem değişecek. Onu da daima birlikte değiştireceğiz. Pırıl pırıl Türkiye’yi daima birlikte kuracağız. Gediz’i katletmelerine müsaade vermeyeceğiz, kirletmelerine asla müsaade vermeyeceğiz. Gediz bizim atalarımızdan miras kaldı, torunlarımıza bırakacağız.”
Lider Tunç Soyer, Gediz Havzası Erozyonla Gayret (GEMA) Vakfı Genel Lideri Şener Kilimcigöldelioğlu’na katkılarından dolayı teşekkür plaketi verdi.
KİMLER KATILDI?
Programa CHP Parti Meclisi Üyesi Rıfat Nalbantoğlu, CHP İzmir Vilayet Lideri Deniz Yücel, CHP Manisa Vilayet Lideri Semih Balaban, İzmir Büyükşehir Belediyesi Lider Vekili Mustafa Özuslu, Köy-Koop İzmir Birlik Lideri Neptün Soyer, Konak Belediye Lideri Abdül Batur, Foça Belediye Lideri Fatih Gürbüz, Karaburun Belediye Lideri İlkay Girgin Erdoğan, Beydağ Belediye Lideri Feridun Yılmazlar, Dikili Belediye Lideri Adil Kırgöz, Seferihisar Belediye Lideri İsmail Yetişkin, Karabağlar Belediye Lideri Muhittin Selvitopu, Bayraklı Belediye Lideri Serdar Sandal, Selçuk Belediye Lideri Filiz Ceritoğlu Sengel, Menderes Belediye Lideri Mustafa Kayalar, Karşıyaka Belediye Lideri Cemil Tugay, Çiğli Belediye Lideri Utku Gümrükçü, Buca Belediye Lideri Erhan Kılıç, Torbalı Belediye Lideri Mithat Tekin, Çeşme Belediye Lideri Ekrem Oran, Kemalpaşa Belediye Lideri Rıdvan Karakayalı, Balçova Belediye Lideri Fatma Çalkaya, Gaziemir Belediye Lideri Halil Arda, Ödemiş Belediye Lideri Mehmet Eriş, Manisa’nın Saruhanlı İlçesi Belediye Lideri Zeki Alım ile Alaşehir Belediye Lideri Ahmet Öküzcüoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, muhtarlar, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve epey sayıda yurttaş katıldı.
Gediz Nehri’nin doğduğu Murat Dağı’ndan başladığı havza çeşidini, Tuzçullu’dan tekneyle geldiği, ırmağın İzmir’e döküldüğü Foça eski Gediz yatağında sonlandırdı. Yüzlerce tabiat gönüllüsü tarafınca ellerinde pankartlarla karşılanan Tunç Soyer, konuşmasına aktifliğe katılan belediye liderlerini kürsüye davet ederek başladı. Lider Soyer konuşmasında kirliliğe yönelik edindiği müşahedeleri paylaştı, kısa vadede yapılması gerekenleri sıraladı.
“BEN ELİMİ TAŞIN ALTINA SOKMAYA KARAR VERDİM”
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Gediz Irmağı’nın Gediz Havzası ile Salihli, Turgutlu, Menemen ovaları yardımıyla Türkiye tarımının yüzde 10’unu üreten bir bölgeyi suladığını belirterek, “Gediz yalnızca İzmir için değil, yalnızca Manisa, Uşak, Kütahya için değil. İstanbul ve Ankara, yani Türkiye için epey değerli. Bu tıp boyunca 4 felaketi bir arada gördük, yaşadık. Birincisi iklim değişikliği. Yerküre ısındıkça da su kaynaklarımız azalıyor. Marmara Gölü’nün kuruduğunu gördük. İçimiz parçalandı. 10 metrede su çeken üreticimiz artık 300 metrede su çekmez biçimde. Yabanî sulama gerektiren tarım eserleri yetiştirmeye devam ediyoruz. Gerçek tarım siyasetleri değerli. Esere göre su değil, suya göre eser tasarlamak zorundayız. Su kaynakları bu kadar azalırken hala binlerce dekar alanda silajlık mısır üretiyoruz. Bu kadar zahmetli bir tabloya karşın Gediz kirlenmeye, zehirlemeye devam ediyor. Bu bu biçimde devam edemez, etmeyecek. Bugüne kadar bu 4 kentten süzüle süzüle giden Gediz Nehri’nin sahibi yoktu. Ben elimi taşın altına sokmaya karar verdim” dedi.
Soyer, artık yeni bir sayfayı açacaklarını ve Gediz’i temizlemek, kirletilmesini engellemek için ne gerekiyorsa yapacaklarını söylemiş oldu.
“TOPRAKLARIN RAHMETİ BOLLUĞUNU İADE EDECEĞİZ”
Bu karanlık tablo, bir mukadderat değil diyen İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, “Başka bir tarım mümkün” diyerek, şunları söylemiş oldu: “Bizim öbür bir tarım mümkün ideolojimizin 2 temel aksı var. Birincisi kuraklıkla uğraş, ikincisi yoksullukla uğraş. Kuraklıkla da uğraş ederek yoksullukla da çaba ederek yesyeni bir eser deseniyle bu bereketli toprakların, bolluk üreten toprakların eski haline getirilmesi, geleceğe taşınması mümkün. Küçükbaşı desteklemeye devam edeceğiz. Öteki bir tarım mümkün ve biz bu tarımı mümkün kıldıkça, toprakların rahmeti bolluğunu iade edeceğiz.”
“İZMİR’DE TÜM DERE YATAKLARINI KORUYACAK YATIRIMLARI YAPIYORUZ”
Gediz’e giderken kendisine İzmir sonları ortasında yapılması gerekenleri hatırlatanlar olduğunu belirten Soyer, “İzmir’de doğup İzmir’de denize dökülen bütün dere yataklarımızla ilgili proje, imalat çalışmalarımız hepsi yürüyor. Pamucak’ta denize kanalizasyon akmaması için Selçuk Arıtma Tesisi’mizi yapıyoruz. Kemalpaşa’da Nif zehirlenmesin diye arıtma tesisimizi yapıyoruz. Torbalı’da, Ödemiş’te yapıyoruz. Ancak bizim irademiz haricinde, körfezimizi, havzamızı zehirleyen Gediz’le öteki türlü gayret edemezdik, onun için gittik Murat Dağı’na. goreceksiniz, hayli kısa müddette Gediz’i tertemiz yapacağız. Kirletmelerine müsaade vermeyeceğiz” diye konuştu.
“GEDİZ SAHİPSİZ DEĞİLDİR”
Konuşmasında Gediz çeşidi müşahedelerini paylaşmayı sürdüren İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, şöyleki devam etti: “Turgutlu OSB sanayi tesislerinin atığını bırakın dere yatağına, sulama kanalına akıtıyor. Sulama kanalında su var, yanda meyve bahçeleri zerzevat tarlaları var. Üretici suyu alıyor tarlasına su veriyor. Vatandaş bilmiyor ki, meyve sebzesini zehirle suluyor. Biz burada bilmiyoruz ki masamıza gelen zerzevat meyve o zehirli suyla sulanmış. Ne besin güvenliği kalmış, ne insan sıhhati kalmış her şeyi bitirmişler. Ne kadar kirleten var ise Gediz’i, hepsiyle ilgili hata duyurularında bulunacağız, hepsiyle ilgili davaları açacağız. Bu vatan, bu Gediz sahipsiz değildir.”
İŞTE 12 UNSURLUK GEDİZ DEKLARASYONU
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, 12 başlıkta alınması gereken tedbirleri ise şu biçimde deklare etti:
1. Gediz Nehri’nin doğduğu Murat Dağı, Ulusal Park, Deniz’e döküldüğü Gediz Deltası, UNESCO Dünya Doğal Mirası ilan edilmeli.
2. Marmara Gölü’ne acilen Ahmetli Regülatörü’nden su verilmeli. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak Ağustos ayı içerisinde göle on gün mühletle can suyu vereceğiz. O gölü kurutmayacağız.
3. Havzanın en temel kirlilik kaynaklarından biri Turgutlu Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) arıtması derhal yapılmalı. Aksi takdirde o OSB derhal kapatılmalı.
4. Gördes’teki nikel madeni ile Murat Dağı’ndaki madenlerin faaliyetleri derhal durdurulmalı. Türkiye’nin en büyük tatlı su rezervlerinden biri olan Gediz Hazvası, madenciliğe, kum ocaklarına, taş ocaklarına kapatılmalı.
5. Havzadaki tüm köy yerleşimleri için paket arıtma tesisleri derhal yapılmalı.
6. Havzadaki tüm kaçak kuyular Devlet Su İşleri (DSİ) tarafınca denetim altına alınmalı. Yeni kuyuların açılmasına müsaade verilmemeli.
7. Tarımda havza ölçeğinde eser planlaması yapılmalı. Su tüketmeyen ziraî eserler teşvik edilmeli.
8. Havzada salma sulamaya son verilerek, damlama sulama tekniklerine geçiş süratle tamamlanmalı. Demirköprü Barajı’nın 100 bin dekar sulama alanı, bir an evvel kapalı sisteme geçirilmeli.
9. Havzadaki tüm arıtma tesisleri eksiksiz işletilmeli, mevzuat gereği arıtma yapması gereken tüm tesisler yüzde yüz denetlenmeli. Mevcut arıtma sistemlerinin çalışıp çalışmadığı tespit edilmeli, çalıştırılmayan tesisler için idari ceza süreçler yapılmalı. Salihli OSB üzere arıtması efektif çalışan tesisler için elektrik büsbütün fiyatsız olmalı.
10. Gediz Irmağı ve kolları boyunca söğüt üzere temizleyici bitkilerin gelişmesine imkan verecek alanlar oluşturulmalı.
11. Gediz Havzası’ndaki sistemsiz katı atık alanlarının tümü rehabilite edilmeli.
12. Havzadaki tüm jeotermal sondajların deşarjlarının denetim altına alınmalı, aktif bir kontrol yapılmalı Reenjeksiyon kuyuları gerçek çalıştırılmayan ve yapılmayan tüm işletmeler derhal kapatılmalıdır. Tarım alanlarında jeotermal sondajlara müsaade verilmemeli.”
“ALAŞEHİR BÖLGESİNDE 25 MİLYON LİRALIK PAKET ARITMA TESİSİ YAPIYORUZ”
“BİZİM HAYATIMIZ ELEKTRİK BEDELİNDEN UCUZ DEĞİL”
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Turgutlu OSB’nin zehir deşarj ettiği noktayı gördükten yaşadığı şaşkınlığı şöyleki lisana getirdi: “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 200 bin lira ceza yazdığını söylemiş olduler. Bizim ödediğimiz bedelin, sıhhatimiz, soframız, tarlamızla ödediğimiz zararın bedeli 200 bin lira olamaz. Buna asla müsaade vermeyeceğiz. Buradan çığlığımı atıyorum. Bizim hayatımız sizin elektrik faturası bedelinden daha ucuz değil.”
“TÜRKİYE’DE SİYASETİN LİSANI DEĞİŞMELİ”
Türkiye’de siyasetin lisanının, içeriğinin, üslubunun değişmesine muhtaçlık duyulduğunu kaydeden Soyer, “Bu yaptığım şey, siyasetin ta kendisidir. Siyaset şayet hayatı dönüştürmekse, hayatı dönüştürmenin sanatıysa evet biz bu biçimde yaparak bu ömrü değiştireceğiz. Zira Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, yalın ayak mevte giderken bize cennet bir vatan bıraktılar. O cennet vatanın ırmakları pırıl pırıl akıyordu, gölleri pırıl pırıldı. Dağları meraları yemyeşildi. Biz bunları katlettik, yok ettik, zehirledik. Artık geriye dönüp onların mirasına, gelecek jenerasyonların geleceğine sahip çıkmamız gerekiyor. Siyasetse evet siyaseti bu biçimde yapacağız. Zira milliyetçilik de budur, yurtseverlik de budur. Biz bu vatana sahip çıkacağız” dedi.
“PIRIL PIRIL TÜRKİYE’Yİ DAİMA birlikte KURACAĞIZ”
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Gediz’in kirlenmesine müsaade vermeyeceklerini belirterek, şunları söylemiş oldu: “İlk gün Kayapınar Şelalesi’ni gördüğümde bir şimşek çaktı beynimde ve bütün o güzergah boyunca daima şunu aklımdan geçirdim. Kirletmezsek, zehirlenmesine müsaade vermezsek, o gümbür gümbür Gediz’i yine eski günlerine geri getirecek o şelale gürül gürül, pırıl pırıl burada Gediz’i beslemeye devam edecek, İzmir Körfezi’ni temizlemeye devam edecek. Tabiatın kendini tedavi etmek, düzgünleştirmek yaşatmak üzere bir gücü var. İnanın toplumlarda da motamot bu biçimde. Hiç üzülmeyin, içine düştüğümüz bu yolsuzluklar, yoksulluklar, işsizlikler hepimizi kahreden sistem değişecek. Onu da daima birlikte değiştireceğiz. Pırıl pırıl Türkiye’yi daima birlikte kuracağız. Gediz’i katletmelerine müsaade vermeyeceğiz, kirletmelerine asla müsaade vermeyeceğiz. Gediz bizim atalarımızdan miras kaldı, torunlarımıza bırakacağız.”
Lider Tunç Soyer, Gediz Havzası Erozyonla Gayret (GEMA) Vakfı Genel Lideri Şener Kilimcigöldelioğlu’na katkılarından dolayı teşekkür plaketi verdi.
KİMLER KATILDI?
Programa CHP Parti Meclisi Üyesi Rıfat Nalbantoğlu, CHP İzmir Vilayet Lideri Deniz Yücel, CHP Manisa Vilayet Lideri Semih Balaban, İzmir Büyükşehir Belediyesi Lider Vekili Mustafa Özuslu, Köy-Koop İzmir Birlik Lideri Neptün Soyer, Konak Belediye Lideri Abdül Batur, Foça Belediye Lideri Fatih Gürbüz, Karaburun Belediye Lideri İlkay Girgin Erdoğan, Beydağ Belediye Lideri Feridun Yılmazlar, Dikili Belediye Lideri Adil Kırgöz, Seferihisar Belediye Lideri İsmail Yetişkin, Karabağlar Belediye Lideri Muhittin Selvitopu, Bayraklı Belediye Lideri Serdar Sandal, Selçuk Belediye Lideri Filiz Ceritoğlu Sengel, Menderes Belediye Lideri Mustafa Kayalar, Karşıyaka Belediye Lideri Cemil Tugay, Çiğli Belediye Lideri Utku Gümrükçü, Buca Belediye Lideri Erhan Kılıç, Torbalı Belediye Lideri Mithat Tekin, Çeşme Belediye Lideri Ekrem Oran, Kemalpaşa Belediye Lideri Rıdvan Karakayalı, Balçova Belediye Lideri Fatma Çalkaya, Gaziemir Belediye Lideri Halil Arda, Ödemiş Belediye Lideri Mehmet Eriş, Manisa’nın Saruhanlı İlçesi Belediye Lideri Zeki Alım ile Alaşehir Belediye Lideri Ahmet Öküzcüoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, muhtarlar, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve epey sayıda yurttaş katıldı.