- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Üniversiteye yeni başlayanlar ahenk süreci teklifleri Pandemi niçiniyle yaklaşık 2 yıldır okula gidemeyen ve eğitimlerini online sürdüren öğrencilerin üniversite ve yüz yüze eğitime başlama devrinde çeşitli zorluklar çekebileceğine değinen Dr. Psikolog Hale Kahyaoğlu Çakmakcı, öğrenci ve ailelerine çeşitli tekliflerde bulundu.
Öğrenciler pandemide eğitim ve toplumsal hayatını online olarak devam ettirdi. Üniversitelerin artık kademeli olarak yüz yüze eğitime başlayacağı bu vakitte, üniversiteyi yeni kazanan öğrencilerin ahenk sürecinde zorluklar yaşayabileceğini belirten İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Psikoloji Kısmı Öğretim Üyesi Dr. Psikolog Hale Kahyaoğlu Çakmakcı, kimi öğrencilerin bu yüzden çok tuhaf hissettiklerini söylemiş oldu. Online eğitime ve bağlantıya alışan öğrencilerin yüz yüze eğitimi tedirginlikle karşıladıklarını söz eden Dr. Çakmakcı, bu durumun olağan olduğunu belirterek “ Öğrenciler uzun bir ortadan daha sonra yüz yüze eğitime dönmek istemeyebilir. Okuldan, derslerden, beşerlerle bağlantı kurmaktan uzak kalabilir. Bilhassa de yeni üniversiteye başlayıp ailesinden uzakta üniversite okuyan öğrencilerin okula ve gideceği kente alışma süreci onları biraz zorlayabilir” açıklamasını yaptı.
“GİTTİĞİNİZ KENTİ TANIYIN”
Farklı kentlerde üniversite okumaya başlayacak olan öğrencilere tekliflerde bulunan Psikolog Hale Kahyaoğlu Çakmakcı, “Öncelikle öğrenciler gittikleri kenti tanısınlar, gezsinler. Orayla bütünleşmeye çalışsınlar. Akabinde okulun yerleşkesini gezsinler. Zira orası onların hayat alanı olacak” diye konuştu. Bilhassa kentin ve okulun kütüphanelerinin de gezilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Çakmakcı, burada rahatlıkla sosyalleşilebileceğini söylemiş oldu.
AİLE HASRETİ NASIL GİDERİLİR?
Üniversiteye başlayacak öğrencilerin sıkıntılarından birinin de aile ve memleket hasreti olduğunu belirten Psikolog Hale A. Kahyaoğlu Çakmakcı, bu hasreti gidermek için yapılması gerekenleri şöyleki anlattı:
“Eğer öğrenciler ailelerini özlerse orta ara memleketlerine ziyarete gidebilirler. Ancak sık sık ailelerinin yanına gitmeyi önermiyoruz. Zira bu yüzden akademik hayatlarından geri kalabilirler. Aileler de buna fazlaca dikkat etmeli ve çocuklarını sık sık memlekete çağırmamalıdır. Bilindiği üzere manzaralı konuşma pandemide epeyce tanınan oldu. Öğrenciler ailelerini her gün manzaralı arayarak hasretini giderebilir. Ayrıyeten öğrenciler gittikleri kentte kendini inançta hissetmek için yumuşak, sarıp sarmalayan kıyafetler giyebilirler. Yumuşak kıyafetler, tüylü şallar, battaniyeler kişinin inançta hissetme hissini artırır. Bir de yabancılık hissetmemeleri için kendi ömür alanlarından bir objeyi (eski kalemler, çantalar, fotoğraf çerçevesi gibi) yanlarında yurda ya da yeni konuta getirebilirler.”
ÇOCUKLARINIZI HER VAKİT TAKİP EDİN
Ailelerin çoklukla çocuklarını üniversiteye ve yurda yerleştirip bırakıp gittiklerini söyleyen Dr. Çakmakcı, bunun uygun bir davranış formu olmadığını ve çocuklarını orta ara ziyaret edip eğitim hayatlarını uzaktan da olsa takip etmelerini önerdi.
“OKULU BIRAKMAK İSTİYORUM DİYEBİLİRLER”
Ailesinden uzakta üniversiteyi kazanan kimi öğrencilerin daha birinci haftadan okulu bırakıp geri dönmek istediklerini söz eden Dr. Çakmakcı, bu biçimde durumlarda çabuk karar verilmemesi ve ailelerin çocuklarıyla oturup konuşması gerektiğini söylemiş oldu. Birtakım öğrencilerde bu durumun anksiyete bozukluğu ve depresyondan kaynaklanabileceğini vurgulayan Dr. Çakmakcı, ailelerin çocuklarını psikolog ya da rehberlik danışmanlara getirmesi gerektiğini belirtti.
“KADEMELİ DERS PROGRAMI HAZIRLAYIN”
Akademik hayata alışmaları için de öğrencilere kademeli ders programı hazırlamaları gerektiğini öneren Dr. Çakmakcı, “Bu program; birinci hafta iki saat, ikinci hafta üç saat, üçüncü haftada dört saat ders çalışma halinde olabilir. Öğrencilerin hiç birinden çabucak altı saat çalışmaya başlanması ile ilgili bir beklenti yok. Ayrıyeten ders programı için üniversitenin rehberlik hizmetinden de yararlanılabilir” formunda konuştu.
“ÖZGÜRLEŞTİK DEMEYİN, DİKKATLİ OLUN”
Kimi gençlerin ergenlikte aileleri tarafınca epeyce fazla baskı altında kaldığı için üniversiteye başladıklarında fazla özgürlükçü davranabileceğini belirten Dr. Çakmakcı, bu üzere durumlarda aile ve gençlerin fazlaca dikkatli olması gerektiğini söylemiş oldu. Özgürleştik deyip de fazla rahat davranılmaması gerektiğini belirten Dr. Çakmakcı, “Öğrenciler bilhassa üniversite ortamında alkol ve ziyanlı hususlardan uzak durmalı. Ziyanlı ortamlardan kendini uzak tutmalıdır. Çabucak ‘biz özgürleştik’ deyip hayatlarını makûs etkileyecek şeylere bulaşmasınlar. Aileler de çocuklarını takip etsinler” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Öğrenciler pandemide eğitim ve toplumsal hayatını online olarak devam ettirdi. Üniversitelerin artık kademeli olarak yüz yüze eğitime başlayacağı bu vakitte, üniversiteyi yeni kazanan öğrencilerin ahenk sürecinde zorluklar yaşayabileceğini belirten İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Psikoloji Kısmı Öğretim Üyesi Dr. Psikolog Hale Kahyaoğlu Çakmakcı, kimi öğrencilerin bu yüzden çok tuhaf hissettiklerini söylemiş oldu. Online eğitime ve bağlantıya alışan öğrencilerin yüz yüze eğitimi tedirginlikle karşıladıklarını söz eden Dr. Çakmakcı, bu durumun olağan olduğunu belirterek “ Öğrenciler uzun bir ortadan daha sonra yüz yüze eğitime dönmek istemeyebilir. Okuldan, derslerden, beşerlerle bağlantı kurmaktan uzak kalabilir. Bilhassa de yeni üniversiteye başlayıp ailesinden uzakta üniversite okuyan öğrencilerin okula ve gideceği kente alışma süreci onları biraz zorlayabilir” açıklamasını yaptı.
“GİTTİĞİNİZ KENTİ TANIYIN”
Farklı kentlerde üniversite okumaya başlayacak olan öğrencilere tekliflerde bulunan Psikolog Hale Kahyaoğlu Çakmakcı, “Öncelikle öğrenciler gittikleri kenti tanısınlar, gezsinler. Orayla bütünleşmeye çalışsınlar. Akabinde okulun yerleşkesini gezsinler. Zira orası onların hayat alanı olacak” diye konuştu. Bilhassa kentin ve okulun kütüphanelerinin de gezilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Çakmakcı, burada rahatlıkla sosyalleşilebileceğini söylemiş oldu.
AİLE HASRETİ NASIL GİDERİLİR?
Üniversiteye başlayacak öğrencilerin sıkıntılarından birinin de aile ve memleket hasreti olduğunu belirten Psikolog Hale A. Kahyaoğlu Çakmakcı, bu hasreti gidermek için yapılması gerekenleri şöyleki anlattı:
“Eğer öğrenciler ailelerini özlerse orta ara memleketlerine ziyarete gidebilirler. Ancak sık sık ailelerinin yanına gitmeyi önermiyoruz. Zira bu yüzden akademik hayatlarından geri kalabilirler. Aileler de buna fazlaca dikkat etmeli ve çocuklarını sık sık memlekete çağırmamalıdır. Bilindiği üzere manzaralı konuşma pandemide epeyce tanınan oldu. Öğrenciler ailelerini her gün manzaralı arayarak hasretini giderebilir. Ayrıyeten öğrenciler gittikleri kentte kendini inançta hissetmek için yumuşak, sarıp sarmalayan kıyafetler giyebilirler. Yumuşak kıyafetler, tüylü şallar, battaniyeler kişinin inançta hissetme hissini artırır. Bir de yabancılık hissetmemeleri için kendi ömür alanlarından bir objeyi (eski kalemler, çantalar, fotoğraf çerçevesi gibi) yanlarında yurda ya da yeni konuta getirebilirler.”
ÇOCUKLARINIZI HER VAKİT TAKİP EDİN
Ailelerin çoklukla çocuklarını üniversiteye ve yurda yerleştirip bırakıp gittiklerini söyleyen Dr. Çakmakcı, bunun uygun bir davranış formu olmadığını ve çocuklarını orta ara ziyaret edip eğitim hayatlarını uzaktan da olsa takip etmelerini önerdi.
“OKULU BIRAKMAK İSTİYORUM DİYEBİLİRLER”
Ailesinden uzakta üniversiteyi kazanan kimi öğrencilerin daha birinci haftadan okulu bırakıp geri dönmek istediklerini söz eden Dr. Çakmakcı, bu biçimde durumlarda çabuk karar verilmemesi ve ailelerin çocuklarıyla oturup konuşması gerektiğini söylemiş oldu. Birtakım öğrencilerde bu durumun anksiyete bozukluğu ve depresyondan kaynaklanabileceğini vurgulayan Dr. Çakmakcı, ailelerin çocuklarını psikolog ya da rehberlik danışmanlara getirmesi gerektiğini belirtti.
“KADEMELİ DERS PROGRAMI HAZIRLAYIN”
Akademik hayata alışmaları için de öğrencilere kademeli ders programı hazırlamaları gerektiğini öneren Dr. Çakmakcı, “Bu program; birinci hafta iki saat, ikinci hafta üç saat, üçüncü haftada dört saat ders çalışma halinde olabilir. Öğrencilerin hiç birinden çabucak altı saat çalışmaya başlanması ile ilgili bir beklenti yok. Ayrıyeten ders programı için üniversitenin rehberlik hizmetinden de yararlanılabilir” formunda konuştu.
“ÖZGÜRLEŞTİK DEMEYİN, DİKKATLİ OLUN”
Kimi gençlerin ergenlikte aileleri tarafınca epeyce fazla baskı altında kaldığı için üniversiteye başladıklarında fazla özgürlükçü davranabileceğini belirten Dr. Çakmakcı, bu üzere durumlarda aile ve gençlerin fazlaca dikkatli olması gerektiğini söylemiş oldu. Özgürleştik deyip de fazla rahat davranılmaması gerektiğini belirten Dr. Çakmakcı, “Öğrenciler bilhassa üniversite ortamında alkol ve ziyanlı hususlardan uzak durmalı. Ziyanlı ortamlardan kendini uzak tutmalıdır. Çabucak ‘biz özgürleştik’ deyip hayatlarını makûs etkileyecek şeylere bulaşmasınlar. Aileler de çocuklarını takip etsinler” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı