ahmetbeyler
Active member
- Katılım
- 25 Eyl 2020
- Mesajlar
- 26,143
- Puanları
- 36
Şampiyonlar Ligi – Kulağa ne kadar da gurur verici geliyor. Hele 1. FC Union Berlin gibi bir kulüp için. İki yıl önce Konferans Ligi için elemeler devasaydı ve on iki ay önce Avrupa Ligi için bir patlamaydı. Avrupa’nın birinci sınıfını, kökleri daha çok mahallede olan kulüple birleştirmek çok daha zor. “Beni çimdikle”, “rüya” ya da “saf delilik” gibi kelimeler kullanılıyor.
Her zaman sadece 40 puanlık çizgiyi göz önünde bulundurarak ve böylece ayakta kalarak flört etmeyi seven ütüler, ileri gitmeye cesaret ediyor. Köpenick’te olan her şey normal değildir. Ama uzun zamandır durum böyle değil, kısa sürede alıştılar. En azından Bundesliga’ya terfi olan o büyülü 27 Mayıs 2019’dan bu yana, An der Alten Försterei stadyumundaki saatler farklı çalışıyor. Aynı zamanda, hamster çarkı hızlanıyor gibi görünüyor. Bazıları için oldukça büyük.
Birçoğu için hala anlaşılmaz olan yeni bir seviyeye sıçrama ile, bir macera tatili olarak başlayan şey modası geçti. Nihayet. Sırt çantalı gezginler beş yıldızlı turistler haline geldi. Bu çok kötü değil ve sonuna kadar tadını çıkarmalısın, çünkü her şeyden önce güzel. Bununla birlikte, dengeyi, zemini ve dengeyi kaybetme riski artar. Muhtemelen Bundesliga’da, Berlin’in güneydoğusundaki asilerin aslında kuruluş için tasarlanan arazide birkaç tane incik yapmasını isteyen epeyce kişi vardır. Bunun nedeni, kırmızı-beyazlılara karşı genellikle kendilerinin de oldukça güçlü olmalarıydı.
İlan | daha fazlasını okumak için kaydırın
Birçok Alman takımı Şampiyonlar Ligi’nde başarısız oldu.
Bu hiç de abartılı değil. Premier sınıfın tarihi, aynı zamanda ve özellikle Almanya’da, deneyen ve onun üzerine çıkan kulüpler bakımından zengindir. Hemen değil, daha sonra. Düşüncelerinizin başka bir yerde gezinmesine bile gerek yok. Olimpiyat Stadı, Irons’ın iç saha maçları için yer – bu kadar yeter. Schalke 04 de oynadı, ancak kraliyet mavisi uzun zamandan beri kraliyet grisine dönüştü. Alt ligde üst üste altıncı yıldır forma giyen Hamburger SV, on iki yıldır zirvede yer almayan ve hatta dört sezondur üçüncü ligde sular altında kalan 1. FC Kaiserslautern.
Öte yandan, belki de benzersiz olan şansın kullanıldığına dair kesinlik var. Her nasılsa daha yükseğe ve daha yükseğe tırmandılar. Belirledikleri hıza kendileri de şaşırmış ve tam bir inançla takip etmiş olabilirler. En azından şimdiye kadar. Pes etmeden değil, bel kemiğini göstererek adım adım gitmek istediler. Şimdiye kadar ayaklarında yedi fersahlık botlar varmış gibi görünüyor. Aynı zamanda, küçümsenmeyecek şekilde, artık hiçbir şey gözden kaçmıyor. İlgi arttıkça, gelirler arttıkça, talepler – bilinçaltında kalsa da – arttıkça, baskı bir yana, otoparkta çatlaklar olabilir.
Adil olmak gerekirse, Köpenickers’ın çıkışlarından bu yana geçen yıllarda her açıdan büyüdüğü ve gerçek bir göz alıcı haline geldiği gerçeğini takdir etmek gerekir. Avrupa’nın birinci sınıfı – ve asla unutulmaz! – tamamen farklı bir ev numarası olarak kalır.
Her zaman sadece 40 puanlık çizgiyi göz önünde bulundurarak ve böylece ayakta kalarak flört etmeyi seven ütüler, ileri gitmeye cesaret ediyor. Köpenick’te olan her şey normal değildir. Ama uzun zamandır durum böyle değil, kısa sürede alıştılar. En azından Bundesliga’ya terfi olan o büyülü 27 Mayıs 2019’dan bu yana, An der Alten Försterei stadyumundaki saatler farklı çalışıyor. Aynı zamanda, hamster çarkı hızlanıyor gibi görünüyor. Bazıları için oldukça büyük.
Birçoğu için hala anlaşılmaz olan yeni bir seviyeye sıçrama ile, bir macera tatili olarak başlayan şey modası geçti. Nihayet. Sırt çantalı gezginler beş yıldızlı turistler haline geldi. Bu çok kötü değil ve sonuna kadar tadını çıkarmalısın, çünkü her şeyden önce güzel. Bununla birlikte, dengeyi, zemini ve dengeyi kaybetme riski artar. Muhtemelen Bundesliga’da, Berlin’in güneydoğusundaki asilerin aslında kuruluş için tasarlanan arazide birkaç tane incik yapmasını isteyen epeyce kişi vardır. Bunun nedeni, kırmızı-beyazlılara karşı genellikle kendilerinin de oldukça güçlü olmalarıydı.
İlan | daha fazlasını okumak için kaydırın
Birçok Alman takımı Şampiyonlar Ligi’nde başarısız oldu.
Bu hiç de abartılı değil. Premier sınıfın tarihi, aynı zamanda ve özellikle Almanya’da, deneyen ve onun üzerine çıkan kulüpler bakımından zengindir. Hemen değil, daha sonra. Düşüncelerinizin başka bir yerde gezinmesine bile gerek yok. Olimpiyat Stadı, Irons’ın iç saha maçları için yer – bu kadar yeter. Schalke 04 de oynadı, ancak kraliyet mavisi uzun zamandan beri kraliyet grisine dönüştü. Alt ligde üst üste altıncı yıldır forma giyen Hamburger SV, on iki yıldır zirvede yer almayan ve hatta dört sezondur üçüncü ligde sular altında kalan 1. FC Kaiserslautern.
Öte yandan, belki de benzersiz olan şansın kullanıldığına dair kesinlik var. Her nasılsa daha yükseğe ve daha yükseğe tırmandılar. Belirledikleri hıza kendileri de şaşırmış ve tam bir inançla takip etmiş olabilirler. En azından şimdiye kadar. Pes etmeden değil, bel kemiğini göstererek adım adım gitmek istediler. Şimdiye kadar ayaklarında yedi fersahlık botlar varmış gibi görünüyor. Aynı zamanda, küçümsenmeyecek şekilde, artık hiçbir şey gözden kaçmıyor. İlgi arttıkça, gelirler arttıkça, talepler – bilinçaltında kalsa da – arttıkça, baskı bir yana, otoparkta çatlaklar olabilir.
Adil olmak gerekirse, Köpenickers’ın çıkışlarından bu yana geçen yıllarda her açıdan büyüdüğü ve gerçek bir göz alıcı haline geldiği gerçeğini takdir etmek gerekir. Avrupa’nın birinci sınıfı – ve asla unutulmaz! – tamamen farklı bir ev numarası olarak kalır.