Barcali
Active member
- Katılım
- 14 Şub 2021
- Mesajlar
- 1,145
- Puanları
- 38
Yeni geliştirilen HIV aşısının beşerli deneyleri yapıldı hemen çabucak erken kademelerinde olan aşıdaki temel yaklaşımdaki hedefin, bağışıklık sistemine HIV’nin pek fazla olan alt tiplerini tanımayı öğretmek olduğu söz edildi.
Milyonlarca insanın vefatına yol açan AIDS’e niye olan HIV, büyük bir sorun olmaya devam devam ediyor. O denli ki yapılan uzmanlar, şu an dünyada 38 milyondan fazla insanın HIV ile yaşadığını düşünülüyor. Tıpkı biçimde ülkemizden gelen bilgiler de Türkiye’de on binlerce insanın virüs ile yaşadığını ve HIV’nin görülme yaşının ergenlik çağına kadar düştüğünü göstererek durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.
Webtekno tarafınca aktarılan bilgilere bakılırsa bilim insanları hastalığa karşı tahlil getirmek için çalışmalar sürdürüyordu. 1 Aralık Dünya AIDS Günü kapsamında düzenlenen bir konferansta yapılan açıklamalarda da geliştirilen bir aşının testlerinden elde edilen sonuçların umut verici olduğunu gösteriyor.
Science üzerinden yayınlana bir çalışmada bilim insanları, bir HIV aşısı adayının faz 1 klinik çalışmalarında umut verici sonuçlar çıkardığını belirtti. çabucak hemen erken etaplarında olan aşının, HIV’de bulunan bir proteinden üretildiği aktarıldı.
Bu parçacığın, bedeni HIV’e bağışıklık oluşturması için değerli olduğu düşünülen nötralize edici antikorları üretmeye hazırlamasının amaçlandığı kaydedildi.
Bu antikorların, HIV’nin çok fazla olan alt tiplerini tanıyabileceği aktarıldı. Bunun bağışıklık sağlamak için çok kıymetli olduğunu söyleyebiliriz; zira HIV sık sık mutasyon geçiriyor. Araştırmacılardan William Schief de bu yaklaşımın temel gayesinin, insan bağışıklık sistemine HIV’nin pek çeşitli olan alt tiplerini öğretmek olduğunu aktardı.
YÜZDE 97 ORANINDA OLUMLU SONUÇLAR GÖSTERDİ
Çalışmada, aşının yapıldığı 36 adayın 35’inde bu antikorların aktivasyonunun yaşandığı gözlemlendi. Bunun da virüsten korunmaya yönelik birinci adım olabileceği aktarıldı. %97 oranında olumlu sonuç veren deneylerin akabinde iştirakçilerde değerli yan tesirlere rastlanmadığını; sadece enjeksiyon bölgesinde ve başta oluşan hafifçe/orta seviye ağrıların görüldüğünü ekleyelim. Uzmanlara göre bu ağrılar, bir iki gün ortasında yok oldu.
Tabii ki aşının hala çok erken evrelerinde olduğunu eklememiz gerek. Schief, faz 2 çalışmaları için hala vaktin olduğunu, aşının kesin olarak işe yarayacağına dair çabucak hemen rastgele bir garantilerinin olmadığını vurguluyor. Lakin, şayet başarılı olursa tekniğin koronavirüs yahut grip aşısı üzere diğer aşılar yapmada kullanılabileceğini de ekliyor.
Milyonlarca insanın vefatına yol açan AIDS’e niye olan HIV, büyük bir sorun olmaya devam devam ediyor. O denli ki yapılan uzmanlar, şu an dünyada 38 milyondan fazla insanın HIV ile yaşadığını düşünülüyor. Tıpkı biçimde ülkemizden gelen bilgiler de Türkiye’de on binlerce insanın virüs ile yaşadığını ve HIV’nin görülme yaşının ergenlik çağına kadar düştüğünü göstererek durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.
Webtekno tarafınca aktarılan bilgilere bakılırsa bilim insanları hastalığa karşı tahlil getirmek için çalışmalar sürdürüyordu. 1 Aralık Dünya AIDS Günü kapsamında düzenlenen bir konferansta yapılan açıklamalarda da geliştirilen bir aşının testlerinden elde edilen sonuçların umut verici olduğunu gösteriyor.
Science üzerinden yayınlana bir çalışmada bilim insanları, bir HIV aşısı adayının faz 1 klinik çalışmalarında umut verici sonuçlar çıkardığını belirtti. çabucak hemen erken etaplarında olan aşının, HIV’de bulunan bir proteinden üretildiği aktarıldı.
Bu parçacığın, bedeni HIV’e bağışıklık oluşturması için değerli olduğu düşünülen nötralize edici antikorları üretmeye hazırlamasının amaçlandığı kaydedildi.
Bu antikorların, HIV’nin çok fazla olan alt tiplerini tanıyabileceği aktarıldı. Bunun bağışıklık sağlamak için çok kıymetli olduğunu söyleyebiliriz; zira HIV sık sık mutasyon geçiriyor. Araştırmacılardan William Schief de bu yaklaşımın temel gayesinin, insan bağışıklık sistemine HIV’nin pek çeşitli olan alt tiplerini öğretmek olduğunu aktardı.
YÜZDE 97 ORANINDA OLUMLU SONUÇLAR GÖSTERDİ
Çalışmada, aşının yapıldığı 36 adayın 35’inde bu antikorların aktivasyonunun yaşandığı gözlemlendi. Bunun da virüsten korunmaya yönelik birinci adım olabileceği aktarıldı. %97 oranında olumlu sonuç veren deneylerin akabinde iştirakçilerde değerli yan tesirlere rastlanmadığını; sadece enjeksiyon bölgesinde ve başta oluşan hafifçe/orta seviye ağrıların görüldüğünü ekleyelim. Uzmanlara göre bu ağrılar, bir iki gün ortasında yok oldu.
Tabii ki aşının hala çok erken evrelerinde olduğunu eklememiz gerek. Schief, faz 2 çalışmaları için hala vaktin olduğunu, aşının kesin olarak işe yarayacağına dair çabucak hemen rastgele bir garantilerinin olmadığını vurguluyor. Lakin, şayet başarılı olursa tekniğin koronavirüs yahut grip aşısı üzere diğer aşılar yapmada kullanılabileceğini de ekliyor.