40 yılın sonunda başladığımız yerin de gerisindeyiz Ulusal geliri ile dünyanın 17’nci büyük iktisadı unvanını 2018’de kaybeden ve 19’uncu sıraya yerleşen Türkiye’nin global iktisattaki hissesi 2013’ten bu yana yüzde 1 barajının altına takıldı. Hazine eski Müsteşarı Dr. Mahfi Eğilmez, ortada birkaç defa atılım yapmış görünse de Türkiye iktisadının son kırk yılda dünya ve gelişmekte olan ülkeler (GOÜ) kümesi ekonomileri ortasında geriye gittiğini yazdı. Ekonomist Eğilmez, bloğundaki Türkiye iktisadının dünya ekonomisindeki yerini tahlil eden yazısında, “Bu uzun mühletin en acıklı kısmı 2001 krizinden daha sonra yakalanan büyük çıkış fırsatının heba edildiği 2008 ve daha sonrasıdır” sözlerini kullandı.
HİSSESİ AZALDI
Türkiye’nin dünya GSYH’sinden aldığı hissenin 2013 yılında çıktığı yüzde 1.23’lük orandan 2020 sonunda yüzde 0.85’e gerilediğini ortaya koyan Eğilmez, 1980 sonunda bu hissenin yüzde 0.86 olduğunu hatırlatarak, sonuç olarak Türkiye’nin dünya ekonomisindeki yerinin kırk yılın sonunda başladığı yerden geriye düştüğünü tabir etti.
Dr. Mahfi Eğilmez
AB’DEN UZAKLAŞTIK
Yazısında ortaya çıkan bu durumun global krizden öteki birfazlaca sebebi olduğunu belirten Eğilmez şunları kaleme aldı: “Türkiye o tarihlerde Avrupa Birliği üyeliği ülküsünden uzaklaşmaya başladı. Bu gelişme azalan yabancı sermaye yatırımlarının daha da düşmesini tetikledi. Yanlış bir yatırım siyaseti izlendi. Endüstriye yönelecek yerde inşaata tartı verildi. Demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü geliştirilecek yerde tam aksisi adımlar atıldı.”
Yabancı girişi durdu, yerlinin şevki kırıldı
Atılan tüm bu yanlış adımların yabancı kaynak girişini daha da düşürdüğüne, yerli yatırımcının da yatırım yapma şevkini kırdığına dikkat çeken Eğilmez, iktisat siyasetinde da önemli yanlışlar yapıldığını lisana getirdi. Gerek atamalar gerekse para siyasetine yapılan siyasal müdahaleler kararı Merkez Bankası’nın (TCMB) bağımsızlığının tartışılır hale geldiğini vurgulayan Eğilmez, niçin-sonuç alakalarının karıştırılması kararı yanlış faiz kararları alındığını, kura döviz satarak müdahale edilmeye çalışıldığını ve bunun kararından da TCMB rezervlerin eksiye düştüğünü kaydetti. Eğilmez, bu kusurlara dış siyasetteki ve eğitim siyasetindeki yanlışların da eklendiği söz etti.
HİSSESİ AZALDI
Türkiye’nin dünya GSYH’sinden aldığı hissenin 2013 yılında çıktığı yüzde 1.23’lük orandan 2020 sonunda yüzde 0.85’e gerilediğini ortaya koyan Eğilmez, 1980 sonunda bu hissenin yüzde 0.86 olduğunu hatırlatarak, sonuç olarak Türkiye’nin dünya ekonomisindeki yerinin kırk yılın sonunda başladığı yerden geriye düştüğünü tabir etti.
Dr. Mahfi Eğilmez
AB’DEN UZAKLAŞTIK
Yazısında ortaya çıkan bu durumun global krizden öteki birfazlaca sebebi olduğunu belirten Eğilmez şunları kaleme aldı: “Türkiye o tarihlerde Avrupa Birliği üyeliği ülküsünden uzaklaşmaya başladı. Bu gelişme azalan yabancı sermaye yatırımlarının daha da düşmesini tetikledi. Yanlış bir yatırım siyaseti izlendi. Endüstriye yönelecek yerde inşaata tartı verildi. Demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü geliştirilecek yerde tam aksisi adımlar atıldı.”
Yabancı girişi durdu, yerlinin şevki kırıldı
Atılan tüm bu yanlış adımların yabancı kaynak girişini daha da düşürdüğüne, yerli yatırımcının da yatırım yapma şevkini kırdığına dikkat çeken Eğilmez, iktisat siyasetinde da önemli yanlışlar yapıldığını lisana getirdi. Gerek atamalar gerekse para siyasetine yapılan siyasal müdahaleler kararı Merkez Bankası’nın (TCMB) bağımsızlığının tartışılır hale geldiğini vurgulayan Eğilmez, niçin-sonuç alakalarının karıştırılması kararı yanlış faiz kararları alındığını, kura döviz satarak müdahale edilmeye çalışıldığını ve bunun kararından da TCMB rezervlerin eksiye düştüğünü kaydetti. Eğilmez, bu kusurlara dış siyasetteki ve eğitim siyasetindeki yanlışların da eklendiği söz etti.