- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Anne Adaylarının Koronavirüs Aşısı Hakkında Bilmesi Gerekenler Covid-19 salgınıyla uğraş kapsamında aşı uygulamaları son süratle devam ederken gebeler aşı olup olmamaları konusunda kaygı ediyor. Aşılama çalışmaları bu yoğunlukta devam ederken, anne adayları aşıların muhtemel yan tesirlerinin neler olabileceğini merak ediyor. Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç Dr. Emre Pabuçcu, yeni bilgilerin ışığı altında gebelerin aşılanmasıyla ilgili merak edilen sorulara cevap verdi.
Hamileliğin kaçıncı ayında aşı uygulanmalı?
Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç Dr. Emre Pabuçcu, bilhassa riskli durumu olan yani tansiyon yahut şeker hastalığı bulunan, toplu taşımayı etkin kullanan gebelerin aşı olmasının ehemmiyetini vurguluyor. Pabuçcu, “Gebeliğin birinci 3 ayından daha sonra koronavirüs aşısı olunabilir formunda bir yaklaşımımız var. Bu aslında tüm gebelik aşıları için de geçerli. Yapılan koronavirüs aşısıyla anne adayında oluşacak antikorların, hem anneyi birebir vakitte göbek kordonu yoluyla geçiş olacağı için bebeği koruyabildiğine dair deliller mevcut. Bu niçinle koronavirüs aşısının hamileler tarafınca olunması konusunda bilimsel bilgiler destekleyici nitelikte.” dedi.
Aşı hamilerde düşük ihtimalini artırır mı?
Covid aşıları hakkında bilhassa hamileler üzerine yapılmış çalışmalar pek kısıtlı. Elimizdeki en geniş data, mRNA aşıları ile ilgili. Buna göre, aşı olmanın bilhassa düşükleri tetiklediğini söylemek mümkün değil. Gebeliğin birinci 3 ayı, fetusun organ sistemlerinin geliştiği kritik bir periyot. Bu yüzden birinci 3 ayda temkinli olmak gerekli. Ayrıyeten, birinci üç ayda düşük riski daha fazla ve aşağı üst her 10 gebelikten biri düşükle sonuçlanıyor. Bu yüzden öteki sebeplerle ortaya çıkabilecek düşükler için aşının suçlanmaması ismine, bu vakitten daha sonra aşılanma mantıklı olabilir.
ABD Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezi (CDC)’nin yeni araştırmasına bakılırsa gebelerin COVID-19 aşısı olmasının en azından kısa vadede sağlam olduğunu belirtildi. Araştırmada, 35.000 anne adayının aşı olduktan daha sonraki bilgileri incelenmiş ve gebelikte aşı olan şahısların düşük yahut erken doğum oranlarının salgın öncesi periyot ile birebir seviyede olduğu bulunmuştur.
Yapılan aşıların yan tesirleri var mı?
Küçük alerjik tepkiler, aşı yerinde ağrı ve yavaşça ateş halinde oluşabilecek genel yan tesirler olabilir. Lakin aşı yapılmasına bağlı görülen yan tesirlerin sıhhat merkezleri tarafınca Sıhhat Bakanlığı’na bildirimi zaruridir. Şu ana kadar aşı daha sonrası bildirilen önemli bir yan tesir, uzun süren yan tesir yahut vefat olayı ülkemizde bildirilmemiştir. Lakin bu durumların epey yakından izlenmesi koşuldur.
Risk açısından; aşı olunması ve olunmaması halinde karşılaşılabilecek riskler karşılaştırılarak değerlendirilmelidir. Aşı ile ilgili gebeliği olumsuz etkilediği tarafında kâfi bilgi bulunmazken, hamilelikte koronavirüsün sıklıkla daha ağır seyredebileceği biliniyor. Covid tanısı alan ve aşısız olan hamilelerde, annede hayati tehlike yaratacak şiddetli infeksiyon mümkünlüğü, mevt riski, bebekte gelişme geriliği ve vefat sıklığı yaklaşık 2-3 kat fazla. Bu yüzden aşı konusunu dikkatlice kıymetlendirmek gerekli. Şunu da unutmamak lazım, yan tesirler şimdilik fazlaca kısa bir vakit diliminde değerlendirildi. Yani aşının hem anne tıpkı vakitte bebekler üzerine uzun vade yan tesirlerini kestirmek şu evrede mümkün değil.
Bu niçinle gebelik takibinizi yapan tabibin görüşlerine başvurmak ve tekliflerine uymak gerektiğini söyleyen Doç Dr. Emre Pabuçcu, “hiç bir aşı 100 tesirli değildir, bu niçinle mevcut ulusal yönergeleri takip etmeye devam etmek kıymetlidir. Kendinizi ve ailenizi, arkadaşlarınızı ve iş arkadaşlarınızı korumak için bir daha de toplumsal arayı uygulamaya, yüz maskesi takmaya, ellerinizi dikkatli ve sık sık yıkamaya, pak havanın içeri girmesi için pencereleri açmaya devam etmelisiniz.” tekliflerinde bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Hamileliğin kaçıncı ayında aşı uygulanmalı?
Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç Dr. Emre Pabuçcu, bilhassa riskli durumu olan yani tansiyon yahut şeker hastalığı bulunan, toplu taşımayı etkin kullanan gebelerin aşı olmasının ehemmiyetini vurguluyor. Pabuçcu, “Gebeliğin birinci 3 ayından daha sonra koronavirüs aşısı olunabilir formunda bir yaklaşımımız var. Bu aslında tüm gebelik aşıları için de geçerli. Yapılan koronavirüs aşısıyla anne adayında oluşacak antikorların, hem anneyi birebir vakitte göbek kordonu yoluyla geçiş olacağı için bebeği koruyabildiğine dair deliller mevcut. Bu niçinle koronavirüs aşısının hamileler tarafınca olunması konusunda bilimsel bilgiler destekleyici nitelikte.” dedi.
Aşı hamilerde düşük ihtimalini artırır mı?
Covid aşıları hakkında bilhassa hamileler üzerine yapılmış çalışmalar pek kısıtlı. Elimizdeki en geniş data, mRNA aşıları ile ilgili. Buna göre, aşı olmanın bilhassa düşükleri tetiklediğini söylemek mümkün değil. Gebeliğin birinci 3 ayı, fetusun organ sistemlerinin geliştiği kritik bir periyot. Bu yüzden birinci 3 ayda temkinli olmak gerekli. Ayrıyeten, birinci üç ayda düşük riski daha fazla ve aşağı üst her 10 gebelikten biri düşükle sonuçlanıyor. Bu yüzden öteki sebeplerle ortaya çıkabilecek düşükler için aşının suçlanmaması ismine, bu vakitten daha sonra aşılanma mantıklı olabilir.
ABD Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezi (CDC)’nin yeni araştırmasına bakılırsa gebelerin COVID-19 aşısı olmasının en azından kısa vadede sağlam olduğunu belirtildi. Araştırmada, 35.000 anne adayının aşı olduktan daha sonraki bilgileri incelenmiş ve gebelikte aşı olan şahısların düşük yahut erken doğum oranlarının salgın öncesi periyot ile birebir seviyede olduğu bulunmuştur.
Yapılan aşıların yan tesirleri var mı?
Küçük alerjik tepkiler, aşı yerinde ağrı ve yavaşça ateş halinde oluşabilecek genel yan tesirler olabilir. Lakin aşı yapılmasına bağlı görülen yan tesirlerin sıhhat merkezleri tarafınca Sıhhat Bakanlığı’na bildirimi zaruridir. Şu ana kadar aşı daha sonrası bildirilen önemli bir yan tesir, uzun süren yan tesir yahut vefat olayı ülkemizde bildirilmemiştir. Lakin bu durumların epey yakından izlenmesi koşuldur.
Risk açısından; aşı olunması ve olunmaması halinde karşılaşılabilecek riskler karşılaştırılarak değerlendirilmelidir. Aşı ile ilgili gebeliği olumsuz etkilediği tarafında kâfi bilgi bulunmazken, hamilelikte koronavirüsün sıklıkla daha ağır seyredebileceği biliniyor. Covid tanısı alan ve aşısız olan hamilelerde, annede hayati tehlike yaratacak şiddetli infeksiyon mümkünlüğü, mevt riski, bebekte gelişme geriliği ve vefat sıklığı yaklaşık 2-3 kat fazla. Bu yüzden aşı konusunu dikkatlice kıymetlendirmek gerekli. Şunu da unutmamak lazım, yan tesirler şimdilik fazlaca kısa bir vakit diliminde değerlendirildi. Yani aşının hem anne tıpkı vakitte bebekler üzerine uzun vade yan tesirlerini kestirmek şu evrede mümkün değil.
Bu niçinle gebelik takibinizi yapan tabibin görüşlerine başvurmak ve tekliflerine uymak gerektiğini söyleyen Doç Dr. Emre Pabuçcu, “hiç bir aşı 100 tesirli değildir, bu niçinle mevcut ulusal yönergeleri takip etmeye devam etmek kıymetlidir. Kendinizi ve ailenizi, arkadaşlarınızı ve iş arkadaşlarınızı korumak için bir daha de toplumsal arayı uygulamaya, yüz maskesi takmaya, ellerinizi dikkatli ve sık sık yıkamaya, pak havanın içeri girmesi için pencereleri açmaya devam etmelisiniz.” tekliflerinde bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı