- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Annesi İçin 15 Günde 15 Kilo Verdi! Sevgi Aydın(49) evli ve 3 çocuk sahibidir. İstanbul Pendik’te yaşamakta olan Sevgi Aydın, 1 yıldır böbrek yetmezliği sebebi ile diyaliz görüyordu. bu vakitte psikolojisi yıpranan Sevgi Aydın’a hayat kurtaran o bağış kızı Gülsüm Aydın’dan(21) geldi.
‘Annem için 3 haftada 15 kilo verdim’
Annesi için 15 kilo veren Gülsüm Aydın, “Annem bir yıldır diyalize giriyordu. Psikolojisi güzel durumda değildi. Çok fazla içine kapanmıştı. Annemi bu biçimde görür görmez hiç düşünmeden böbreğimi vermek istedim. Birinci başvurduğumuzda yaşımın küçük olması ve kilomdan dolayı pek sıcak bakılmadı. Alp Beyefendi ve Osman Bey’in karşısında bu biçimde dediklerinde duygulandım ve ağladım. Ameliyata almaları için ısrar ettim. Ben de anneme umut olabilmek için kilo vermek istedim. 3 hafta da hırs yaptım 105 kilodan 90 kiloya kadar düştüm. Yaklaşık 15 kilo verdim. çabucak sonrasında ameliyat süreci başladı. Şuan çok sağlıklıyım. Sağlıklı besleniyorum ve ameliyat daha sonrasında da kilo verdim. Annem 10 yıldan daha uzun süte şeker ve tansiyon rahatsızlığı ile uğraş etti. Bu süreçte annemin psikolojisi epeyce yıprandı. Daima tansiyonu ve şekeri yüksekti. Daima olarak 500 ve 600 civarındaydı. En son şekere ve tansiyona bağlı böbrek yetmezliği ortaya çıktı. Öbür bir sıhhat kuruluşunda 12 gün ağır bakımda kaldı ciğerleri su topladı. ondan sonrasında diyaliz serüvenimiz başladı. 1 yıl diyaliz gördü 1 yılsonunda da ameliyat oldu. Ben bundan 5 ay öncesinde omurgamı kırdım. ondan sonrasında ruhsal olarak bu ameliyatı kaldırabilir miyim diye düşündüm. Bu süreçte anneme acımı hiç belirli etmedim. Bu acımı da annemin böbrek nakli daha sonrasında memnunluğunu nazaranrek atlattım. Annemin memnunluğunu görmek tanım edilemez bir his. Ben hemşireyim hemşireliği seçmemde ki en büyük etken annem. Annemin hastane ve hekim fobisi var. Anneme dayanak olabilmek ve sıhhat sorununda yanında olabilmek için seçtim. Alp Bey’e ve öteki çalışan gruba takviyelerinden dolayı teşekkür ederim” dedi.
‘Obezite, Diyabet, Hipertansiyon böbrek yetmezliğine niye oluyor’
Ameliyat daha sonrası açıklamada bulunan İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakli Kısım Lideri Prof. Dr. Alp Gürkan, “Ülkemizde maalesef beyin mevti daha sonrası organ bağışı epeyce yetersiz olduğundan verici olarak canlı akrabalarını kullanıyoruz. Bu sağlıklı insanları ameliyat etmek bize farklı bir sorumluluk yüklüyor. Yakınının sıhhatini hatta ömrünü kurtarmak için hiç bir sıhhat sorunu olmadığı biçimde ameliyat masasına yatan bu fedakâr insanlara hiç bir zararımızın olmaması lazım. Bu niçinle bu şahıslara tabir yerindeyse “saçından tırnağına kadar” inceliyoruz. Bu şahıslara en küçük ziyan verme mümkünlüğü halinde verici olarak kabul etmiyoruz. Bu niçinle bize başvuran vericilerin neredeyse 30’unu reddediyoruz. Obezite, diyabet, hipertansiyon böbrek yetmezliğine götüren kıymetli hastalıklardır. Bu niçinle bu durumdaki vericiler konusunda epeyce hassas davranıyoruz. Gülsüm hanım da pek genç ve kilolu bir verici adayıydı. Hemşire olması niçiniyle de hem kendisinin birebir vakitte annesinin durumu hakkında bilgili ve şuurluydu. Öncelikle çok kilosu niçiniyle kendisini verici olarak kabul etmedik. Lakin annesi diyalizde hem fizikî birebir vakitte ruhsal olarak fazlaca yıpranmıştı. Kendisi de annesine böbrek vermekte epey istekliydi. Biz 6 ay ortasında zayıflayın en az 15 kilo verin daha sonra yine değerlendirelim dedik. Lakin kendisi 15 gün üzere kısa bir müddetde bu kiloları verip verici olmak için uygun beden kitle indeksi düzeyine indi. bir daha de hastanede yatırdık ve gözlemledik, kilo vermeye devam etti. Biz de kurul daha sonrası durumunu görüşerek verici olarak uygunluk verdik ve ameliyatı gerçekleştirdik. Kapalı usulle çıkardığımız böbreği annesine naklettik. 1 hafta ortasında anneyi de kızını da meskenine sağlıklı olarak taburcu ettik. Gülsüm bize ameliyattan daha sonra da zayıflayacağı kelamını verdi. bu biçimdece hem annesini kurtardı, birebir vakitte zayıflayarak obezitenin getireceği hastalıklardan kendisini kurtarmış oldu” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
‘Annem için 3 haftada 15 kilo verdim’
Annesi için 15 kilo veren Gülsüm Aydın, “Annem bir yıldır diyalize giriyordu. Psikolojisi güzel durumda değildi. Çok fazla içine kapanmıştı. Annemi bu biçimde görür görmez hiç düşünmeden böbreğimi vermek istedim. Birinci başvurduğumuzda yaşımın küçük olması ve kilomdan dolayı pek sıcak bakılmadı. Alp Beyefendi ve Osman Bey’in karşısında bu biçimde dediklerinde duygulandım ve ağladım. Ameliyata almaları için ısrar ettim. Ben de anneme umut olabilmek için kilo vermek istedim. 3 hafta da hırs yaptım 105 kilodan 90 kiloya kadar düştüm. Yaklaşık 15 kilo verdim. çabucak sonrasında ameliyat süreci başladı. Şuan çok sağlıklıyım. Sağlıklı besleniyorum ve ameliyat daha sonrasında da kilo verdim. Annem 10 yıldan daha uzun süte şeker ve tansiyon rahatsızlığı ile uğraş etti. Bu süreçte annemin psikolojisi epeyce yıprandı. Daima tansiyonu ve şekeri yüksekti. Daima olarak 500 ve 600 civarındaydı. En son şekere ve tansiyona bağlı böbrek yetmezliği ortaya çıktı. Öbür bir sıhhat kuruluşunda 12 gün ağır bakımda kaldı ciğerleri su topladı. ondan sonrasında diyaliz serüvenimiz başladı. 1 yıl diyaliz gördü 1 yılsonunda da ameliyat oldu. Ben bundan 5 ay öncesinde omurgamı kırdım. ondan sonrasında ruhsal olarak bu ameliyatı kaldırabilir miyim diye düşündüm. Bu süreçte anneme acımı hiç belirli etmedim. Bu acımı da annemin böbrek nakli daha sonrasında memnunluğunu nazaranrek atlattım. Annemin memnunluğunu görmek tanım edilemez bir his. Ben hemşireyim hemşireliği seçmemde ki en büyük etken annem. Annemin hastane ve hekim fobisi var. Anneme dayanak olabilmek ve sıhhat sorununda yanında olabilmek için seçtim. Alp Bey’e ve öteki çalışan gruba takviyelerinden dolayı teşekkür ederim” dedi.
‘Obezite, Diyabet, Hipertansiyon böbrek yetmezliğine niye oluyor’
Ameliyat daha sonrası açıklamada bulunan İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakli Kısım Lideri Prof. Dr. Alp Gürkan, “Ülkemizde maalesef beyin mevti daha sonrası organ bağışı epeyce yetersiz olduğundan verici olarak canlı akrabalarını kullanıyoruz. Bu sağlıklı insanları ameliyat etmek bize farklı bir sorumluluk yüklüyor. Yakınının sıhhatini hatta ömrünü kurtarmak için hiç bir sıhhat sorunu olmadığı biçimde ameliyat masasına yatan bu fedakâr insanlara hiç bir zararımızın olmaması lazım. Bu niçinle bu şahıslara tabir yerindeyse “saçından tırnağına kadar” inceliyoruz. Bu şahıslara en küçük ziyan verme mümkünlüğü halinde verici olarak kabul etmiyoruz. Bu niçinle bize başvuran vericilerin neredeyse 30’unu reddediyoruz. Obezite, diyabet, hipertansiyon böbrek yetmezliğine götüren kıymetli hastalıklardır. Bu niçinle bu durumdaki vericiler konusunda epeyce hassas davranıyoruz. Gülsüm hanım da pek genç ve kilolu bir verici adayıydı. Hemşire olması niçiniyle de hem kendisinin birebir vakitte annesinin durumu hakkında bilgili ve şuurluydu. Öncelikle çok kilosu niçiniyle kendisini verici olarak kabul etmedik. Lakin annesi diyalizde hem fizikî birebir vakitte ruhsal olarak fazlaca yıpranmıştı. Kendisi de annesine böbrek vermekte epey istekliydi. Biz 6 ay ortasında zayıflayın en az 15 kilo verin daha sonra yine değerlendirelim dedik. Lakin kendisi 15 gün üzere kısa bir müddetde bu kiloları verip verici olmak için uygun beden kitle indeksi düzeyine indi. bir daha de hastanede yatırdık ve gözlemledik, kilo vermeye devam etti. Biz de kurul daha sonrası durumunu görüşerek verici olarak uygunluk verdik ve ameliyatı gerçekleştirdik. Kapalı usulle çıkardığımız böbreği annesine naklettik. 1 hafta ortasında anneyi de kızını da meskenine sağlıklı olarak taburcu ettik. Gülsüm bize ameliyattan daha sonra da zayıflayacağı kelamını verdi. bu biçimdece hem annesini kurtardı, birebir vakitte zayıflayarak obezitenin getireceği hastalıklardan kendisini kurtarmış oldu” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı