- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Baş Ağrısı ile Gittiği Hastanede Böbrek Yetmezliği Olduğunu Öğrendi! Gökhan Gülen’in daha evvel hiç bir hastalığı yoktu. 2019 yılında baş ağrısı ile hastaneye giden Gülen tansiyon ile bir arada böbrek yetmezliğinin de başladığını öğrendi.
Özel bir şirkette çalışan Gökhan Gülen, hastalığı ile birinci belirtiyi baş ağrısı ile başvurduğu hastanede öğrendi. Gülen, bu süreçte yürüyemiyor, hareket edemiyor, hayatına kolay bir biçimde devam edemiyordu. Kadavradan nakil bulamayan Gülen’e büyük takviye ağabeyinden geldi. Muayene daha sonrasında, testleri uyumlu çıkınca Gökhan ve Hakan kardeşlerin ameliyatı İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakli Kısım Lideri Prof. Dr. Alp Gürkan ve Nefrolog Doç. Dr. Osman Şahin tarafınca başarılı bir biçimde gerçekleştirildi.
“Artık Süratli Tempoda Yürüyebiliyorum”
Ameliyattan daha sonra âlâ her şeyin olağana döndüğünü belirten Gökhan Gülen, “yaşamımızda hiç bu biçimde bir şey yaşayıp görmemiştik. Aile de birinci böbrek yetmezliğini yaşayan da bendim. 2 sene evvel hastaneye baş ağrısı ile gittim. bu biçimde bir talihsizlik ile karşılaştım. daha sonra hastanede ilaç tedavisi görmeye başladım. ondan sonrasındasında hekimler bana ya diyalize gireceğimi ya da böbrek nakli olmam gerektiği söylemiş olduler. Bunu öğrendikten daha sonra abim (Hakan), “Diyalize girmememi, kendisinin böbreğini verebileceğini söylemiş oldu.” Birinci öncesinde annem vermek istedi. Ancak uyuşmadı. Abim tereddütsüz böbreğini vermek istedi. Bu fazlaca kıymetli bir hastalık. Ben bu hastalığı yaşadıktan daha sonra hayatımda fazlaca değişiklikler oldu. Çok fazla problemler yaşadım. Bu ameliyatı olduktan daha sonra hayatın pahasını daha farklı anlamaya başladım. Evvelce hayli yoruluyordum; uykumdan uyanamıyordum, merdiven çıkamıyordum, nefes almakta zorluk yaşıyordum. Ben evvelce kadavradan nakil, canlı nakil ne bilmezdim. Bu fazlaca kıymetli bir durum. Organ bağışı ile bir hayata can olabilirler. Ameliyattan daha sonra kaygılarım vardı. Ancak korktuğum üzere bir şey de olmadı. Yürümeye başladıktan daha sonra da hiç bir zahmetim olmadı. 1 hafta daha sonra büsbütün olağan hayata döndüm. Artık çok koşu bandında her gün 60 dk. süratli tempoda yürüyorum” dedi.
“Abim Kendinde Yaşatacağı Böbreği Bende Yaşattı”
Gökhan Gülen “İnsanlardan nakil konusunda daha şuurlu olmaları gerektiğini söylemek isterim. Gereksinimi olan hayli fazla hasta var. Abim genç bulunmasına karşın kendi böbreğini verdi. Zira kadavradan nakil ülkemiz de çok az. Abim kendinde yaşatacağı böbreği ben de yaşatıyor. Bende onun modülünü içimde yaşatacağım” sözlerinde bulundu.
Tereddüt Etmeden Böbreğimi Verebileceğimi söylemiş oldum
Hakan Gülen (43), “Kardeşim böbrek yetmezliği tedavisine başladığında organ nakli talihi için Sıhhat Bakanlığı’nın oluşturduğu organ bekleme listesine kayıt olacağı söylenmişti. Biz hazırlıkları yapıp organ bekleme listesine onu kaydettirdik. Çok uzun mühlet bekledik ancak maalesef liste de organ bekleyen binlerce hasta olduğundan haberdar olduk. Belgeler son derece oldukça birikmişti. Kimsenin bu vakitte kadavradan bahtı çok yüksek değil. bu türlü organ bulamayacağımızı anlayınca da ben donör olmaya karar verdim. Hazırlıklarım yapıldı ve kardeşime ikinci bir ömür için hayat verdim. Sonuçta o benim kanım, kardeşimdi. Buna hiç düşünmeden, tereddüt etmeden karar verdim. Eşime yahut bir diğerine sormadan direk böbreğimi vereceğimi söylemiş oldum. Ameliyat daha sonrası da hiç bir eza olmadı. Ben kuaförüm, 1 hafta daha sonra tekrar çalışmaya başladım. Bu her insanın şuurunda olması gereken bir durum. bir daha olsa bir daha verirdim. Allah bana 2 böbrek vermişti. Birini de ağabeyime emanet ettim” dedi.
“Operasydaha sonrasında Süreç çok Hoş Geçti”
Nefrolog Doç. Dr. Osman Şahin, “Gökhan bize geldiğinde böbrek yetersizliği son devir olarak başvurdu. Pandemi devrinde diyalize almadan bekledik. Kadavradan nakil çıkmayınca ağabeyi Hakan, ona istekli olarak böbreğini vermek istedi. Takiplerimiz kararında artık Gökhan için bir Renal Replasman tedavisi başlamamız gerektiğinde, Gökhan ile de konuşarak Hakan ile de onayları alarak böbrek nakli sürecini başlattık. Doku ahenkleri harikaydı. 2 kardeşin onayı ile canlıdan böbrek naklini başarılı bir biçimde gerçekleştirdik. Operasydaha sonrasında her ikisi için de süreç çok beklenildiği üzere hoş geçti. Şuan da Gökhan kreatinin düzeyi olağan bir biçimde ömrüne devam ediyor. Çocukları ve ailesi ile memnun bir biçimde yaşamaktadır” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Özel bir şirkette çalışan Gökhan Gülen, hastalığı ile birinci belirtiyi baş ağrısı ile başvurduğu hastanede öğrendi. Gülen, bu süreçte yürüyemiyor, hareket edemiyor, hayatına kolay bir biçimde devam edemiyordu. Kadavradan nakil bulamayan Gülen’e büyük takviye ağabeyinden geldi. Muayene daha sonrasında, testleri uyumlu çıkınca Gökhan ve Hakan kardeşlerin ameliyatı İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakli Kısım Lideri Prof. Dr. Alp Gürkan ve Nefrolog Doç. Dr. Osman Şahin tarafınca başarılı bir biçimde gerçekleştirildi.
“Artık Süratli Tempoda Yürüyebiliyorum”
Ameliyattan daha sonra âlâ her şeyin olağana döndüğünü belirten Gökhan Gülen, “yaşamımızda hiç bu biçimde bir şey yaşayıp görmemiştik. Aile de birinci böbrek yetmezliğini yaşayan da bendim. 2 sene evvel hastaneye baş ağrısı ile gittim. bu biçimde bir talihsizlik ile karşılaştım. daha sonra hastanede ilaç tedavisi görmeye başladım. ondan sonrasındasında hekimler bana ya diyalize gireceğimi ya da böbrek nakli olmam gerektiği söylemiş olduler. Bunu öğrendikten daha sonra abim (Hakan), “Diyalize girmememi, kendisinin böbreğini verebileceğini söylemiş oldu.” Birinci öncesinde annem vermek istedi. Ancak uyuşmadı. Abim tereddütsüz böbreğini vermek istedi. Bu fazlaca kıymetli bir hastalık. Ben bu hastalığı yaşadıktan daha sonra hayatımda fazlaca değişiklikler oldu. Çok fazla problemler yaşadım. Bu ameliyatı olduktan daha sonra hayatın pahasını daha farklı anlamaya başladım. Evvelce hayli yoruluyordum; uykumdan uyanamıyordum, merdiven çıkamıyordum, nefes almakta zorluk yaşıyordum. Ben evvelce kadavradan nakil, canlı nakil ne bilmezdim. Bu fazlaca kıymetli bir durum. Organ bağışı ile bir hayata can olabilirler. Ameliyattan daha sonra kaygılarım vardı. Ancak korktuğum üzere bir şey de olmadı. Yürümeye başladıktan daha sonra da hiç bir zahmetim olmadı. 1 hafta daha sonra büsbütün olağan hayata döndüm. Artık çok koşu bandında her gün 60 dk. süratli tempoda yürüyorum” dedi.
“Abim Kendinde Yaşatacağı Böbreği Bende Yaşattı”
Gökhan Gülen “İnsanlardan nakil konusunda daha şuurlu olmaları gerektiğini söylemek isterim. Gereksinimi olan hayli fazla hasta var. Abim genç bulunmasına karşın kendi böbreğini verdi. Zira kadavradan nakil ülkemiz de çok az. Abim kendinde yaşatacağı böbreği ben de yaşatıyor. Bende onun modülünü içimde yaşatacağım” sözlerinde bulundu.
Tereddüt Etmeden Böbreğimi Verebileceğimi söylemiş oldum
Hakan Gülen (43), “Kardeşim böbrek yetmezliği tedavisine başladığında organ nakli talihi için Sıhhat Bakanlığı’nın oluşturduğu organ bekleme listesine kayıt olacağı söylenmişti. Biz hazırlıkları yapıp organ bekleme listesine onu kaydettirdik. Çok uzun mühlet bekledik ancak maalesef liste de organ bekleyen binlerce hasta olduğundan haberdar olduk. Belgeler son derece oldukça birikmişti. Kimsenin bu vakitte kadavradan bahtı çok yüksek değil. bu türlü organ bulamayacağımızı anlayınca da ben donör olmaya karar verdim. Hazırlıklarım yapıldı ve kardeşime ikinci bir ömür için hayat verdim. Sonuçta o benim kanım, kardeşimdi. Buna hiç düşünmeden, tereddüt etmeden karar verdim. Eşime yahut bir diğerine sormadan direk böbreğimi vereceğimi söylemiş oldum. Ameliyat daha sonrası da hiç bir eza olmadı. Ben kuaförüm, 1 hafta daha sonra tekrar çalışmaya başladım. Bu her insanın şuurunda olması gereken bir durum. bir daha olsa bir daha verirdim. Allah bana 2 böbrek vermişti. Birini de ağabeyime emanet ettim” dedi.
“Operasydaha sonrasında Süreç çok Hoş Geçti”
Nefrolog Doç. Dr. Osman Şahin, “Gökhan bize geldiğinde böbrek yetersizliği son devir olarak başvurdu. Pandemi devrinde diyalize almadan bekledik. Kadavradan nakil çıkmayınca ağabeyi Hakan, ona istekli olarak böbreğini vermek istedi. Takiplerimiz kararında artık Gökhan için bir Renal Replasman tedavisi başlamamız gerektiğinde, Gökhan ile de konuşarak Hakan ile de onayları alarak böbrek nakli sürecini başlattık. Doku ahenkleri harikaydı. 2 kardeşin onayı ile canlıdan böbrek naklini başarılı bir biçimde gerçekleştirdik. Operasydaha sonrasında her ikisi için de süreç çok beklenildiği üzere hoş geçti. Şuan da Gökhan kreatinin düzeyi olağan bir biçimde ömrüne devam ediyor. Çocukları ve ailesi ile memnun bir biçimde yaşamaktadır” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı