Bayanlar artırımları protesto etti: Tek adam rejiminin sunduğu tek gerçek kriz İZMİR – İzmir Bayan Platformu, artırımları protesto etmek için basın açıklaması düzenledi. Karşıyaka Çarşı girişinde toplanan bayanlar, “Krizi biz yaratmadık bedelini de ödemeyeceğiz artırımları geri al” yazılı pankart taşıyarak, sık sık “Krizi yaratan bedelini ödesin”, “Krizin yükü patronlara” ve “AKP elini cebimizden çek” sloganları attı. Etrafta bulunan İzmirliler de alkış ve ıslıklarla bayanlara takviye verdi.
Bayanlar yaptıkları açıklamada, her gün daha da derinleşen ekonomik kriz şartları altında hayatta kalmaya çalıştıklarını söz ederek, “Her gün konutlarımızda, marketlerde, pazarda, tükettiğimiz güçte hesap yapmaktan bıkıp usananlarız. Besinden, faturalara, hijyen mamüllerinden, sıhhate bütün temel gereksinimlere getirilen vergilerden, artırımlardan bıktık usandık. Bugün krizin, yoksulluğun, işsizliğin, güvencesizliğin yükünü bizim sırtımıza yıkan patriyarkal kapitalizme karşı ayağa kalkıyor daima bir arada bir sefer daha sesleniyoruz. Geçinemiyoruz, artık kâfi, inin sırtımızdan” diye belirtti.
‘EKONOMİK KRİZ BAYAN YOKSULLUĞUNU KATMERLENDİRDİ’
Bütün yetkileri elinde toplayan tek adam rejiminin bu ülkeye sunduğu tek gerçeğin kriz, yoksulluk, işsizlik ve faşizm olduğunu söyleyen bayanlar, bugün yaşanan kriz karşısında bir avuç sermayedarın korunduğunu belirtti. Bayanları açıklamalarına şöyleki devam etti:
“Geçtiğimiz aylarda döviz kurlarında yaşanan hareketlenmede birileri servetine servet katarken, bizler daha da fakirleştik. Aldığımız maaşlar enflasyon karşısında eridi. Ülkenin bütün kaynaklarının peşkeş çekildiği şirketlerin ziyanı elektriğe, doğalgaza yapılan fahiş artırımlarla bizlere kesildi. Bu ağır ekonomik kriz bayan yoksulluğunu giderek katmerlendirdi. Pandemide birçoğumuz ya işten çıkarıldık ya da makûs ve teminatsız çalışma şartlarında çalışmak zorunda bırakıldık. Kimimiz artan kira fiyatları yüzünden özgürleşmek üzere ayrıldığı konutlara geri döndü, kimimizin şiddet gördüğü meskenlerden çıkma ihtimali yok edildi. Bütün bunlar yaşanırken, çocuklar, bayanlar, LGBTİ+’lar istismara ve şiddete daha açık hale getirilirken Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi. Artık de aslına bakarsanız epey hudutlu ölçülerde verilen nafaka hakkımız gasp edilmeye çalışılıyor.”
‘HAKLARIMIZI KAZANMAK İÇİN DİRENİŞİ BÜYÜTECEĞİZ’
Bayanların hayatları ve hakları için bu biçimde yaşamaya razı gelmeyeceğini tabir eden bayanlar, “Krize, yoksulluğa, güvencesizliğe, patriyarkal kapitalizme karşı isyanımızla, öfkemizle yan yana gelecek, yaşamak istediğimiz eşit, özgür, sömürüsüz bir dünya için çabamızdan bir adım geri atmayacağız. Ve her yıl olduğu üzere bu yıl 8 Mart’ta da taleplerimizle yan yana gelecek, haklarımızı kazanmak için direnişi büyüteceğiz” dedi.
Bayanlar son olarak taleplerini şöyleki sıraladı;
* Besine, elektriğe, doğalgaza, bebek bezinden hijyenik pede, en temel gereksinimlere yapılan artırımlar geri alınsın. Vergiden muaf tutulsun.
* Temel kamusal hizmetler paralı olmaktan çıkartılsın ve kadınların/LGBTİ+’ların gereksinimleri dikkate alınarak genişletilsin.
* Ülkenin bütün kaynaklarına çöken, bütün temel haklarımızı bize fahiş fiyatlarla satan şirketler kamulaştırılsın.
* Kiralara üst hudut getirilsin. Mesken emekçisi bayanlar için babalarına, kocalarına bağlı olmaksızın sıhhat sigortası yapılsın. Emeklilik hakkı tanınsın.
* İşsiz bayanların, kayıt dışı ve göçmen bayanların hakları garanti altına alınsın!
* Esnek ve teminatsız çalıştırma ve bayanları işgücünün dışına atan ayrımcılık yasaklansın. Bayanların tam vakitli, garantili ve insanca bir gelir sağlayan işlerde çalışabilmesine imkan veren istihdam siyasetleri üretilsin.
* Muadil işe eşit fiyat istiyoruz. Çalışma şartlarındaki cinsiyetçilik ve her türlü ayrımcılık son bulsun.
* Bakım işleri toplumsallaştırılsın. Yaygın yaşlı ve çocuk bakım merkezleri açılsın.
* Kürtaj hakkı dahil, cinsel sıhhat ve üreme sıhhati haklarımız teminat altına alınsın, erişilebilir ve fiyatsız olsun.
* Boşanma durumlarında bayanlara konut ve geçim teminatı sağlansın.
* Nafaka hakkımız gasp edilemez. Nafaka ölçüleri insanca yaşamaya yetecek seviyeye çekilsin.
* Bayanları ve LGBTİ+ları erkek ve devlet şiddeti karşısında savunmasız bırakan yasal düzenlemeler iptal edilsin. İstanbul Mukavelesi bir daha imzalansın, uygulansın.
Açıklamanın akabinde “Hükümet istifa” sloganları atılarak faturalar yakıldı. (DUVAR)
Bayanlar yaptıkları açıklamada, her gün daha da derinleşen ekonomik kriz şartları altında hayatta kalmaya çalıştıklarını söz ederek, “Her gün konutlarımızda, marketlerde, pazarda, tükettiğimiz güçte hesap yapmaktan bıkıp usananlarız. Besinden, faturalara, hijyen mamüllerinden, sıhhate bütün temel gereksinimlere getirilen vergilerden, artırımlardan bıktık usandık. Bugün krizin, yoksulluğun, işsizliğin, güvencesizliğin yükünü bizim sırtımıza yıkan patriyarkal kapitalizme karşı ayağa kalkıyor daima bir arada bir sefer daha sesleniyoruz. Geçinemiyoruz, artık kâfi, inin sırtımızdan” diye belirtti.
‘EKONOMİK KRİZ BAYAN YOKSULLUĞUNU KATMERLENDİRDİ’
Bütün yetkileri elinde toplayan tek adam rejiminin bu ülkeye sunduğu tek gerçeğin kriz, yoksulluk, işsizlik ve faşizm olduğunu söyleyen bayanlar, bugün yaşanan kriz karşısında bir avuç sermayedarın korunduğunu belirtti. Bayanları açıklamalarına şöyleki devam etti:
“Geçtiğimiz aylarda döviz kurlarında yaşanan hareketlenmede birileri servetine servet katarken, bizler daha da fakirleştik. Aldığımız maaşlar enflasyon karşısında eridi. Ülkenin bütün kaynaklarının peşkeş çekildiği şirketlerin ziyanı elektriğe, doğalgaza yapılan fahiş artırımlarla bizlere kesildi. Bu ağır ekonomik kriz bayan yoksulluğunu giderek katmerlendirdi. Pandemide birçoğumuz ya işten çıkarıldık ya da makûs ve teminatsız çalışma şartlarında çalışmak zorunda bırakıldık. Kimimiz artan kira fiyatları yüzünden özgürleşmek üzere ayrıldığı konutlara geri döndü, kimimizin şiddet gördüğü meskenlerden çıkma ihtimali yok edildi. Bütün bunlar yaşanırken, çocuklar, bayanlar, LGBTİ+’lar istismara ve şiddete daha açık hale getirilirken Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi. Artık de aslına bakarsanız epey hudutlu ölçülerde verilen nafaka hakkımız gasp edilmeye çalışılıyor.”
‘HAKLARIMIZI KAZANMAK İÇİN DİRENİŞİ BÜYÜTECEĞİZ’
Bayanların hayatları ve hakları için bu biçimde yaşamaya razı gelmeyeceğini tabir eden bayanlar, “Krize, yoksulluğa, güvencesizliğe, patriyarkal kapitalizme karşı isyanımızla, öfkemizle yan yana gelecek, yaşamak istediğimiz eşit, özgür, sömürüsüz bir dünya için çabamızdan bir adım geri atmayacağız. Ve her yıl olduğu üzere bu yıl 8 Mart’ta da taleplerimizle yan yana gelecek, haklarımızı kazanmak için direnişi büyüteceğiz” dedi.
Bayanlar son olarak taleplerini şöyleki sıraladı;
* Besine, elektriğe, doğalgaza, bebek bezinden hijyenik pede, en temel gereksinimlere yapılan artırımlar geri alınsın. Vergiden muaf tutulsun.
* Temel kamusal hizmetler paralı olmaktan çıkartılsın ve kadınların/LGBTİ+’ların gereksinimleri dikkate alınarak genişletilsin.
* Ülkenin bütün kaynaklarına çöken, bütün temel haklarımızı bize fahiş fiyatlarla satan şirketler kamulaştırılsın.
* Kiralara üst hudut getirilsin. Mesken emekçisi bayanlar için babalarına, kocalarına bağlı olmaksızın sıhhat sigortası yapılsın. Emeklilik hakkı tanınsın.
* İşsiz bayanların, kayıt dışı ve göçmen bayanların hakları garanti altına alınsın!
* Esnek ve teminatsız çalıştırma ve bayanları işgücünün dışına atan ayrımcılık yasaklansın. Bayanların tam vakitli, garantili ve insanca bir gelir sağlayan işlerde çalışabilmesine imkan veren istihdam siyasetleri üretilsin.
* Muadil işe eşit fiyat istiyoruz. Çalışma şartlarındaki cinsiyetçilik ve her türlü ayrımcılık son bulsun.
* Bakım işleri toplumsallaştırılsın. Yaygın yaşlı ve çocuk bakım merkezleri açılsın.
* Kürtaj hakkı dahil, cinsel sıhhat ve üreme sıhhati haklarımız teminat altına alınsın, erişilebilir ve fiyatsız olsun.
* Boşanma durumlarında bayanlara konut ve geçim teminatı sağlansın.
* Nafaka hakkımız gasp edilemez. Nafaka ölçüleri insanca yaşamaya yetecek seviyeye çekilsin.
* Bayanları ve LGBTİ+ları erkek ve devlet şiddeti karşısında savunmasız bırakan yasal düzenlemeler iptal edilsin. İstanbul Mukavelesi bir daha imzalansın, uygulansın.
Açıklamanın akabinde “Hükümet istifa” sloganları atılarak faturalar yakıldı. (DUVAR)