Kırmızı bültenle aranıyor! İstihbarat şubenin hard disklerinin kopyasını götürmüş Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Lider Yardımcılığı misyonunda bulunan Recep İnanç hakkında FETÖ üyesi olmak cürmünden kırmızı bültenle arama sonucu çıkarıldı. İnanç’ın, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nden tayini çıktığında İstihbarat Şube Müdürlüğü data tabanı ve havuz programı içeren bilgisayar hard diskinin kopyasını da yanında götürdüğü açıklandı.
15 Temmuz darbe teşebbüsü daha sonrasında FETÖ üyesi olmaktan tutuklanıp ihraç edilen çabucak sonrasında hakkında tahliye sonucu verilince kayıplara karışan Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Lider Yardımcısı Recep İtimat hakkında, yakalanan emniyet mahrem imamı FETÖ itirafçılarının teşhis ve tabirleri üzerine kırmızı bültenle arama sonucu çıkarıldı.
“DAĞDAKİ TERÖRİSTE AĞLAMIYORSANIZ İNSAN DEĞİLSİNİZ”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hakkında üç başka FETÖ üyeliği soruşturması bulunan Recep İtimat hakkında ayrıyeten iade talepnamesi düzenlendi. İnanç’ın interpol tarafınca kırmızı bültenle yakalandığı ülkede Türkiye’ye iade edilmesi istendi. Siirt Emniyet Müdürlüğü misyonundan daha sonra Diyarbakır’a atanan Recep İtimat, “Dağdaki teröriste ağlayamıyorsanız, insan değilsiniz” çıkışıyla gündeme gelmişti.
GRİ KATEGORİYE ALINMIŞTI
Yakalanan ve itirafçı olan emniyet mahrem imamlarının tabirinde, FETÖ’nün kripto isimlerinden biri olduğu belirtilen Recep İnanç, kayıplara karıştıktan daha sonra İçişleri Bakanlığının 500 bin lira para ödüllü Gri kategorisine de alınmıştı.
İnanç’ın, Diyarbakır’dan tayin olunca emniyet istihbarat şubesindeki birtakım bilgisayarlardaki arşiv veritabanının bulunduğu terör örgütleriyle ilgili havuz oluşturulan hard disklerin birer kopyasını da yanına alarak götürdüğü açıklandı.
ALBAY TEMİZÖZ EVRAKINDA DA İSMİ GEÇİYOR
Recep İnanç’ın ismi, FETÖ kumpasıyla tutuklanıp 5 yıl mahpus yattıktan daha sonra beraatına karar verilen Kayseri eski Vilayet Jandarma Kumandanı emekli Albay Cemal Temizöz evrakında da geçiyor. KHK ile FETÖ’den ihraç edilen iki savcı tarafınca bu davada “Sokak lambası” kod ismiyle bâtın şahit yapılan lakin ondan sonrasında zımnî şahit olmaktan vazgeçince Cemal Temizöz’ün yargılandığı belgede sanık olduğu ortaya çıkan Hıdır Altuğ sözünde, Recep İnanç ve Hanefi Avcı’nın yönlendirmesiyle asker bireyler aleyhine tabir vermeye zorlandığını ileri sürdü.
“ASKERLERİN KORKULACAK BİR TARAFI KALDI MI”
Altuğ, “Bana ‘Senin bu davadan kurtuluşun yok. Bizimle anlaşmak zorundasın, kanıtlarla işlediğiniz cinayetler sabit’ dediler. Ben askerler aleyhine tabir vermeye korkuyordum. O tarihte Ankara’da özel bir şirkette çalışıyordum. Hanefi Avcı ile Recep İnanç de bu şirkete gidip geliyordu. Benim eski bir PKK itirafçısı olduğumu biliyorlardı. Avcı ve İtimat beni aylar evvelce Emniyet Genel Müdürlüğüne çağırdılar. Bana tanıdığım paşa ve kumandanların isimlerini vermemi istediler. Ayrıyeten Diyarbakır’daki soruşturma kapsamında bu isimleri savcıya anlatmamı istediler. Ben korktuğumu söyleyince bana ‘Askerin korkulacak bir tarafı kaldı mı? İstediğimizi de kulaklarından tutup içeri atmıyor muyuz’ dediler. Biroldukça doküman getirdi. Okumamı istedi. Recep İnanç de askerler aleyhine söz vermem için beni ikna edince saklı şahit olup savcıların hazırladığı söz tutanaklarını imzaladım, olayların gerçekle alakası yok” dedi.
15 Temmuz darbe teşebbüsü daha sonrasında FETÖ üyesi olmaktan tutuklanıp ihraç edilen çabucak sonrasında hakkında tahliye sonucu verilince kayıplara karışan Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Lider Yardımcısı Recep İtimat hakkında, yakalanan emniyet mahrem imamı FETÖ itirafçılarının teşhis ve tabirleri üzerine kırmızı bültenle arama sonucu çıkarıldı.
“DAĞDAKİ TERÖRİSTE AĞLAMIYORSANIZ İNSAN DEĞİLSİNİZ”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hakkında üç başka FETÖ üyeliği soruşturması bulunan Recep İtimat hakkında ayrıyeten iade talepnamesi düzenlendi. İnanç’ın interpol tarafınca kırmızı bültenle yakalandığı ülkede Türkiye’ye iade edilmesi istendi. Siirt Emniyet Müdürlüğü misyonundan daha sonra Diyarbakır’a atanan Recep İtimat, “Dağdaki teröriste ağlayamıyorsanız, insan değilsiniz” çıkışıyla gündeme gelmişti.
GRİ KATEGORİYE ALINMIŞTI
Yakalanan ve itirafçı olan emniyet mahrem imamlarının tabirinde, FETÖ’nün kripto isimlerinden biri olduğu belirtilen Recep İnanç, kayıplara karıştıktan daha sonra İçişleri Bakanlığının 500 bin lira para ödüllü Gri kategorisine de alınmıştı.
İnanç’ın, Diyarbakır’dan tayin olunca emniyet istihbarat şubesindeki birtakım bilgisayarlardaki arşiv veritabanının bulunduğu terör örgütleriyle ilgili havuz oluşturulan hard disklerin birer kopyasını da yanına alarak götürdüğü açıklandı.
ALBAY TEMİZÖZ EVRAKINDA DA İSMİ GEÇİYOR
Recep İnanç’ın ismi, FETÖ kumpasıyla tutuklanıp 5 yıl mahpus yattıktan daha sonra beraatına karar verilen Kayseri eski Vilayet Jandarma Kumandanı emekli Albay Cemal Temizöz evrakında da geçiyor. KHK ile FETÖ’den ihraç edilen iki savcı tarafınca bu davada “Sokak lambası” kod ismiyle bâtın şahit yapılan lakin ondan sonrasında zımnî şahit olmaktan vazgeçince Cemal Temizöz’ün yargılandığı belgede sanık olduğu ortaya çıkan Hıdır Altuğ sözünde, Recep İnanç ve Hanefi Avcı’nın yönlendirmesiyle asker bireyler aleyhine tabir vermeye zorlandığını ileri sürdü.
“ASKERLERİN KORKULACAK BİR TARAFI KALDI MI”
Altuğ, “Bana ‘Senin bu davadan kurtuluşun yok. Bizimle anlaşmak zorundasın, kanıtlarla işlediğiniz cinayetler sabit’ dediler. Ben askerler aleyhine tabir vermeye korkuyordum. O tarihte Ankara’da özel bir şirkette çalışıyordum. Hanefi Avcı ile Recep İnanç de bu şirkete gidip geliyordu. Benim eski bir PKK itirafçısı olduğumu biliyorlardı. Avcı ve İtimat beni aylar evvelce Emniyet Genel Müdürlüğüne çağırdılar. Bana tanıdığım paşa ve kumandanların isimlerini vermemi istediler. Ayrıyeten Diyarbakır’daki soruşturma kapsamında bu isimleri savcıya anlatmamı istediler. Ben korktuğumu söyleyince bana ‘Askerin korkulacak bir tarafı kaldı mı? İstediğimizi de kulaklarından tutup içeri atmıyor muyuz’ dediler. Biroldukça doküman getirdi. Okumamı istedi. Recep İnanç de askerler aleyhine söz vermem için beni ikna edince saklı şahit olup savcıların hazırladığı söz tutanaklarını imzaladım, olayların gerçekle alakası yok” dedi.