- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Malign Plevral Mezotelyoma tedavisinde immünoterapi kombinasyonu umut veriyor Akciğer zarında oluşan ve agresif seyirli bir kanser tipi olarak bilinen Malign Plevral Mezotelyoma’nın (MPM) tedavisinde immünoterapi kombinasyonu kullanmasının olumlu sonuçları Avrupa Medikal Onkoloji Derneği’nin (ESMO) bu yıl düzenlediği kongrede büyük ilgi gördü. Araştırmanın takımında yer alan Prof. Dr. Muhammet Ali Kaplan immünoterapinin MPM tedavisindeki tesirini umut verici olarak tanımladı.
Akciğer zarında oluşan agresif seyirli bir kanser tipi olan ve teşhisi çoklukla ileri evrede konulabilen MPM çoklukla asbest mineraline maruz kalan bireylerde görülüyor. ESMO’nun 16-24 Eylül’de gerçekleştirdiği son kongrede süratli ilerleyen bu hastalığın tedavisindeki immünoterapi kullanmasının üç yıllık sonuçları belirtildi. Klinik çalışmanın araştırıcıları içinde yer alan Dicle Üniversitesi Hastaneleri Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Ana Bilim Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhammet Ali Kaplan MPM’nin tedavisinde immünoterapi kullanmasına dair son bulguların umut verici olduğunu tabir etti.
Prof. Dr. Muhammet Ali Kaplan “İleri evre yahut metastatik MPM’ye sahip olup tedaviye karşın hastalarda genel sağkalım müddetinin ortalama 12 ila 14 ay içinde olduğunu, beş yıllık genel sağkalım oranın ise sırf yüzde 10 civarında olduğunu görüyoruz. Bu tablo tedavi seçenekleri sonlu olan kelam konusu hastalığın ne kadar tehlikeli olduğunu net olarak ortaya koyuyor. Gerçekleştirdiğimiz araştırmanın 3 yıllık takip neticeleriyla bir arada, immünoterapinin MPM tedavisindeki muvaffakiyetinin daha da belirginleştiğini gördük ve ESMO’da doktorlar tarafınca ilgiyle karşılanmasından memnunluk duyduk” dedi.
Üç yıllık araştırma neticelerina göre immünoterapi tedavisi uygulanan MPM hastalarının yüzde 23’ünde genel sağkalım oranı sağlandı
Prof. Dr. Muhammet Ali Kaplan “Üç yıllık takibin sonunda elde edilen bulgular; immünoterapi kombinasyonunun platin bazlı standart kemoterapiye kıyasla sürdürülebilir sağkalımda hücresel alt tipinden bağımsız daha başarılı sonuçlar sağladığına işaret ediyor. İmmünoterapi uygulanan MPM hastalarının yüzde 23’ünün üç yılın sonunda hayatta kaldığını, kemoterapi uygulananlarda ise bu oranın yüzde 15 olduğunu görüyoruz. Üç yılın sonunda immünoterapi kombinasyon tedavisi nazarannlerin tedavilerinden karşılık alma oranı yüzde 28 iken, kemoterapi tedavisi alanlarda ise tedaviye cevap alınamamıştı. Ayrıyeten immünoterapi kombinasyonunun kemoterapiye kıyasla mevt riskinde yüzde 27 azalma sağladığını görmek de heyecan verici bir başka sonuç olarak karşımıza çıktı. Son 15 yıl boyunca hiç bir yeni sistemik tedavi seçeneği olmayan MPM’de immünoterapi kombinasyonları yardımıyla sürdürülebilir sağkalım, tedaviye daha uzun cevap oranları ve hayat kalitesinde bariz düzgünleşme bakılırsabilmek hastalar için epey pahalı. İmmünoterapi kombinasyonunun küçük hücreli dışı akciğer kanseri de dahil, birfazlaca hastalığın tedavisine katkısını takip etmeye devam edeceğiz” diyerek kanser tedavisinde immünoterapinin rolüne dikkat çekti.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Akciğer zarında oluşan agresif seyirli bir kanser tipi olan ve teşhisi çoklukla ileri evrede konulabilen MPM çoklukla asbest mineraline maruz kalan bireylerde görülüyor. ESMO’nun 16-24 Eylül’de gerçekleştirdiği son kongrede süratli ilerleyen bu hastalığın tedavisindeki immünoterapi kullanmasının üç yıllık sonuçları belirtildi. Klinik çalışmanın araştırıcıları içinde yer alan Dicle Üniversitesi Hastaneleri Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Ana Bilim Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhammet Ali Kaplan MPM’nin tedavisinde immünoterapi kullanmasına dair son bulguların umut verici olduğunu tabir etti.
Prof. Dr. Muhammet Ali Kaplan “İleri evre yahut metastatik MPM’ye sahip olup tedaviye karşın hastalarda genel sağkalım müddetinin ortalama 12 ila 14 ay içinde olduğunu, beş yıllık genel sağkalım oranın ise sırf yüzde 10 civarında olduğunu görüyoruz. Bu tablo tedavi seçenekleri sonlu olan kelam konusu hastalığın ne kadar tehlikeli olduğunu net olarak ortaya koyuyor. Gerçekleştirdiğimiz araştırmanın 3 yıllık takip neticeleriyla bir arada, immünoterapinin MPM tedavisindeki muvaffakiyetinin daha da belirginleştiğini gördük ve ESMO’da doktorlar tarafınca ilgiyle karşılanmasından memnunluk duyduk” dedi.
Üç yıllık araştırma neticelerina göre immünoterapi tedavisi uygulanan MPM hastalarının yüzde 23’ünde genel sağkalım oranı sağlandı
Prof. Dr. Muhammet Ali Kaplan “Üç yıllık takibin sonunda elde edilen bulgular; immünoterapi kombinasyonunun platin bazlı standart kemoterapiye kıyasla sürdürülebilir sağkalımda hücresel alt tipinden bağımsız daha başarılı sonuçlar sağladığına işaret ediyor. İmmünoterapi uygulanan MPM hastalarının yüzde 23’ünün üç yılın sonunda hayatta kaldığını, kemoterapi uygulananlarda ise bu oranın yüzde 15 olduğunu görüyoruz. Üç yılın sonunda immünoterapi kombinasyon tedavisi nazarannlerin tedavilerinden karşılık alma oranı yüzde 28 iken, kemoterapi tedavisi alanlarda ise tedaviye cevap alınamamıştı. Ayrıyeten immünoterapi kombinasyonunun kemoterapiye kıyasla mevt riskinde yüzde 27 azalma sağladığını görmek de heyecan verici bir başka sonuç olarak karşımıza çıktı. Son 15 yıl boyunca hiç bir yeni sistemik tedavi seçeneği olmayan MPM’de immünoterapi kombinasyonları yardımıyla sürdürülebilir sağkalım, tedaviye daha uzun cevap oranları ve hayat kalitesinde bariz düzgünleşme bakılırsabilmek hastalar için epey pahalı. İmmünoterapi kombinasyonunun küçük hücreli dışı akciğer kanseri de dahil, birfazlaca hastalığın tedavisine katkısını takip etmeye devam edeceğiz” diyerek kanser tedavisinde immünoterapinin rolüne dikkat çekti.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı