Mustafa Keser’in akabinde bir Bülent Ersoy isyanı da İzzet Yıldızhan’dan: Ben daha sabırlıymışım Star TV ekranlarında yalnızca 2 kısım yayınlanabilen Benzemez Kimse Bize isimli programın iki yıldızı Bülent Ersoy ve Mustafa Keser, bugünlerde programın yayından kaldırılması niçiniyle kanlı bıçaklı. Toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada programın kaldırılmasıyla ilgili Bülent Ersoy’u işaret eden Mustafa Keser, akabinde yaptığı basın açıklamasında da Diva’ya tenkitlerini sıraladı. Mustafa Keser’den daha sonra bir Bülent Ersoy isyanı daha İzzet Yıldızhan‘dan geldi.
“BEN DAHA SABIRLI ÇIKTIM”
Mustafa Keser’in durumu sorulan İzzet Yıldızhan, “Ben Mustafa (Keser) ağabeyden daha sabırlı çıktım. Ben 4 hafta dayanabilmiştim, kendisi 2 hafta dayanabildi. Bülent Ersoy’un artık bu biçimde programlar yapmaması lazım. Bu şekil programlarda olmak yerine daha fazlaca sıhhatine dikkat etmesi lazım. Bu biçim sanatkarlarımızın kendilerini müdafaası ve sıhhatlerine dikkat etmeleri gerekir.
“DAHA SERT AÇIKLAMALARDA BULUNMUŞTUM”
Benim bu biçimde bir rahatsızlığım olsa, tüm samimiyetimle söylüyorum bu stil işlerin ortasında yer almam. Bu karmaşanın içine kendimi sokmam. tekrar o bahislere girmek istemiyorum açıkçası lakin ben o devir Mustafa Keser’den daha sert açıklamalarda bulunmuştum. Bu süreçte de açıklamalarım halkta karşılık bulmuştu. Sonuçta halk tarafınca kabul görmüş birtakım sanatkarlarla çalışmak zordur.” açıklamasında bulundu.
“BÜLENT ERSOY’A ÜZÜLMEDİM, KABAHAT ONDA”
Son olarak Bülent Ersoy’un orkestrasının KKTC’de tutuklanmasıyla ilgili ise; “Bu süreçte o arkadaşlara sahiden epeyce üzüldüm. Bülent Ersoy’a üzülmedim. Orkestra da çalışan şahıslar günlük işe gidip gelen, ailesine bakan, çocuğu olan beşerler. Ben birebir konumda olsam, katiyen dönmezdim oradan. Baktığınız vakit Bülent Ersoy’un bugün Türkiye’de her tarafta kabul goren bir kimliği var.
Ben orada olsam Başbakan’a kadar çıkar gerekli teşebbüslerde bulunur, hatası olmayan o insanları orada bırakmazdım. Biz konsere gittiğimiz vakit PCR testini yapan benim menajerim. Orkestranın bundan haberi yok ki? Yani tüm sorumluluk bizde bu durumda. Baktığınız vakit burada kabahat Bülent Ersoy’da” dedi.
SELÇUK URAL KONUSUNA DA DEĞİNDİ
Selçuk Ural‘ın, Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses ve arabesk müziğiyle ilgili yaptığı ‘Kıro’ kelamlarına de değinen İzzet Yıldızhan, “Yapılan açıklama hayli bahtsız. Selçuk Ural’ın kendisi de müzisyen, bu biçimde bir açıklama yakışmadı. Baktığınız vakit bugün Türkiye’nin bir gerçeği var, bu ülkede milyonlarca insan Ferdi Tayfur, Orhan Gencebay, İzzet Yıldızhan, Emrah, Müslüm Gürses ve arabesk müzik dinliyor. Yani bu kadar insanın bedel verip dinlediği bir müzik koluna ve burada sanat icra eden bireylere saygısızlık oldu” dedi.
Sizce Türkiye, parlamenter sisteme dönmeli mi?
— Haberler.com (@Haberler) September 30, 2021
“BEN DAHA SABIRLI ÇIKTIM”
Mustafa Keser’in durumu sorulan İzzet Yıldızhan, “Ben Mustafa (Keser) ağabeyden daha sabırlı çıktım. Ben 4 hafta dayanabilmiştim, kendisi 2 hafta dayanabildi. Bülent Ersoy’un artık bu biçimde programlar yapmaması lazım. Bu şekil programlarda olmak yerine daha fazlaca sıhhatine dikkat etmesi lazım. Bu biçim sanatkarlarımızın kendilerini müdafaası ve sıhhatlerine dikkat etmeleri gerekir.
“DAHA SERT AÇIKLAMALARDA BULUNMUŞTUM”
Benim bu biçimde bir rahatsızlığım olsa, tüm samimiyetimle söylüyorum bu stil işlerin ortasında yer almam. Bu karmaşanın içine kendimi sokmam. tekrar o bahislere girmek istemiyorum açıkçası lakin ben o devir Mustafa Keser’den daha sert açıklamalarda bulunmuştum. Bu süreçte de açıklamalarım halkta karşılık bulmuştu. Sonuçta halk tarafınca kabul görmüş birtakım sanatkarlarla çalışmak zordur.” açıklamasında bulundu.
“BÜLENT ERSOY’A ÜZÜLMEDİM, KABAHAT ONDA”
Son olarak Bülent Ersoy’un orkestrasının KKTC’de tutuklanmasıyla ilgili ise; “Bu süreçte o arkadaşlara sahiden epeyce üzüldüm. Bülent Ersoy’a üzülmedim. Orkestra da çalışan şahıslar günlük işe gidip gelen, ailesine bakan, çocuğu olan beşerler. Ben birebir konumda olsam, katiyen dönmezdim oradan. Baktığınız vakit Bülent Ersoy’un bugün Türkiye’de her tarafta kabul goren bir kimliği var.
Ben orada olsam Başbakan’a kadar çıkar gerekli teşebbüslerde bulunur, hatası olmayan o insanları orada bırakmazdım. Biz konsere gittiğimiz vakit PCR testini yapan benim menajerim. Orkestranın bundan haberi yok ki? Yani tüm sorumluluk bizde bu durumda. Baktığınız vakit burada kabahat Bülent Ersoy’da” dedi.
SELÇUK URAL KONUSUNA DA DEĞİNDİ
Selçuk Ural‘ın, Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses ve arabesk müziğiyle ilgili yaptığı ‘Kıro’ kelamlarına de değinen İzzet Yıldızhan, “Yapılan açıklama hayli bahtsız. Selçuk Ural’ın kendisi de müzisyen, bu biçimde bir açıklama yakışmadı. Baktığınız vakit bugün Türkiye’nin bir gerçeği var, bu ülkede milyonlarca insan Ferdi Tayfur, Orhan Gencebay, İzzet Yıldızhan, Emrah, Müslüm Gürses ve arabesk müzik dinliyor. Yani bu kadar insanın bedel verip dinlediği bir müzik koluna ve burada sanat icra eden bireylere saygısızlık oldu” dedi.
Sizce Türkiye, parlamenter sisteme dönmeli mi?
— Haberler.com (@Haberler) September 30, 2021