- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Nar kabuğu özütü içeren pastilin Covid-19 varyant virüslerinde de tesirli olduğu ispatlandı! Okulların açılmasıyla bir arada pandemiyle çabanın daha da ehemmiyet arz ettiği bu günlerde ebeveynlerin alacağı tedbirler içinde bitkisel takviye eserleri de yer alıyor. Lakin mamüllerin güvenilirliğine ve içeriğine dikkat etmek gerekiyor. Türkiye’nin önde gelen bilim kuruluşu tarafınca Ağustos 2021’de başlatılan çalışmada, nar kabuğu özütü, zencefil ve zerdeçal içeren bitkisel formüllü pastilin, Covid-19’u yok ettiği üzere varyantlarına karşı da tesirli olduğu ispatlandı. 14 Eylül Salı günü (bugün) Ortaköy Feriye’de düzenlenen basın toplantısında Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Ana Bilim Kolu Lideri Prof. Dr. Fazilet Yeşilada, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Arman, Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kübra Cenkçi’nin araştırma sonuçlarını paylaşarak toplum sıhhati ve gözetici tedbirler hakkında kıymetli bilgiler paylaştılar.
Pandemiyle uğraşın devam ettiği bu günlerde yüz yüze eğitimin bir daha başlamasıyla birlikte çocukları müdafaa altına alacak tedbirler, her ebeveynin bir numaralı gündemi oldu. çabucak hemen aşılama yapılamayan 12 yaş altı çocuklar için maske, ara ve hijyen önlemlerinin yanı sıra bilimsel delile dayalı doğal besin desteklerinin değeri de uzmanlar tarafınca çoğunlukla vurgulanıyor.
Türkiye’nin önde gelen bilim kuruluşu, yaptığı araştırma kararında, nar kabuğu özütü içeren pastilin, Covid-19 başta olmak üzere MERS, SARS üzere virüsleri yok ettiğini onayladı. Nar kabuğu özütü, zencefil ve zerdeçal içeren formülün son olarak koronavirüs varyantları üzerinde aktifliği de araştırıldı. Geçtiğimiz ay tamamlanan İngiliz varyantı üzerinde yapılan çalışmada, Türkiye’de laboratuvar ortamında araştırması yapılan nar kabuğu ekstresi, zerdeçal ve zencefil içeren formüle edilmiş ağızda eriyen eserin, virüsün hücre içerisine girmesini engellediği görüldü. Eser son olarak Hindistan’da hastalar üzerinde dayanak tedavi olarak denendi. Çalışmalar, nar kabuğu özütlü bitkisel formülün Covid-19 virüsünün varyantlarına karşı da tesirli olduğunu gösterdi.
Bitkisel Formüller İngiliz Varyant Virüsünde de Tesirli
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Ana Bilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Fazilet Yeşilada, “İlk araştırmada bildiğimiz koronavirüs üstündeki aktiflik araştırılmıştı. Burada tesirli olduğu 120 saatlik ölçüm mühleti içerisinde belli bir seyreltileme durumunda koronavirüsün gelişmesini 42 saat engellediği görüldü. Fakat virüs mutasyonlara uğramaya devam ediyor ve bu kere İngiliz varyantı üzerinde araştırma yapıldı ve orada tıpkı tesir görüldü. Ağızda kullanıldığında virüsün hücre içerisine girmesini engelleyebilecek. Zira virüsün giriş kapısı ağzımız ve burnumuz. O niçinle de maske kullanmasına değer veriyoruz. Virüs hücre içerisine girdiğinde kendisini dağıtıyor ve yeni yeni virüsler meydana geliyor. Bunun önlenmesini sağlamamız lazım. Bu niçinle de ağız ve burun için bir bariyer gerekiyor. Maskenin yanı sıra en tesirli casusların bitkisel eserler olduğu gösterildi” değerlendirmesinde bulundu.
Aşının kıymetine de dikkat çeken Prof. Dr. Fazilet Yeşilada, “Aşının tesir formu farklı, aşı antikor geliştiriyor ve tüm vücudun korunmasını sağlıyor. Tam bir müdafaa için her şeyi birlikte uygulamak lazım. Maske, ara, aşı bunların hepsine dikkat etmek gerekiyor. Bu bitkisel formülde zencefil, zerdeçal ve nar kabuğu ekstresi yer alıyor. Her 3 bileşen de fenolik hususlar taşıyor. Bunlar son 20-30 yılın en kıymetli bitkisel içerikleri içinde. Bu varyantlar üzerinde yaptığımız çalışmanın kararı üzere rastgele bir mutasyona karşı güçsüzlüğü kelam konusu değil” sözlerini kullandı.
Kapalı Ortamlara Dikkat!
Düzenlenen basın toplantısında Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Arman bahisle ilgili şunları söylemiş oldu; “in vitro laboratuvar ortamında yapılan çalışmalardır ve standardizedir. Araştırmaların genel kabulü için in viro denilen insan çalışmalarına gereksinim vardır. İtalya’da asemptomatik (belirti göstermeyen) PCR müspet hastalarda bitkisel preparatın kullanmasının 3. Gününde PCR testi yüzde 90 oranında negatife döndü. Burada değerli olan, eserin ağızda durması ve 3 saat müddetle tesirini sürdürmesi. Hindistan’da ise belirtisi olan lakin meskende takip edilen hastalarda öksürük müddetlerinde kısalma gözlemlendi.
Şu anda hastalığın yayılması manasında daha tehlikeli olan kapalı ortamlara geri dönüyoruz. Bu niçinle nar kabuğu özütü içeren bu preparatların kullanması bariyer tesiri gösteriyor. Deverana girmeden, ağızda virüsü engelliyor. bu biçimdece bedene girmiyor.”
Dilek Arman, bağışıklık sistemimizi güçlendirme ismine öteki neler yapabiliriz, sorusuna da şöyleki karşılık verdi: “Dengeli beslenme ve yeterli uyku fazlaca değerlidir. 7 saatin altında uyuduğumuzda grip bile daha ağır seyreder. O niçinle maske, uzaklık, hijyen kurallarına uyulması ve doğal ki aşı olmak hayli kıymetlidir. Fakat maalesef bu davranışlar toplumumuzda bir tavır haline gelmedi. Şu anda ağır bakımda yatan 2. büyük hasta kümesini oluşturanlar, ileri yaş kümesinde olup 3. doz aşıyı olmayanlar. Örneğin Ocak ayında aşı olan bir kişi kelam konusu ise 9 ayın akabinde aşı tesirini gösteremiyor”.
Çocuklarda Pastil kullanması
Korona virüsle çabada hem çocuklar birebir vakitte yetişkinler için en kıymetli yardımcıların pastiller olduğunu vurgulayan Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kübra Cenkçi’nin: “Okulların açılmasıyla birlikte ebeveynler kaygılı, bu tasa çocuklara da yansıyor ve onlar da huzursuz oluyor. Çocuklar için maske zaruriliği var lakin okullarda uygulamada zorluk yaşıyoruz. Örneğin, çocuk hapşırıyor ancak bu esnada maskesini çıkartıyor. Ya da maskesini çıkartırken, maskeyi iplerinden değil, ağız kısmından tutarak çıkartıyor. Bu yanlış. Çocuklarımıza maskeyi nasıl çıkarması gerektiğini de öğretmeliyiz. Bunun kararında Covid-19 çocuklar içinde artıyor. Teklifimiz, evvela aile bireylerinin aşı olması, daha sonra da çocuğa yanlışsız maske kullanması, aralık ve hijyen kurallarının öğretilmesi. Bir de bilhassa çocuklarda kronik hastalık var ise, standardize bitkisel formüller kullanılmasını öneriyoruz” dedi.
Çocuklarda yanlışsız pastil kullanmasının bilgilerinı anlatan Cenkçi, “Çocuklar bilhassa pastil kullanırken, şekersiz pastilleri tercih etmeli. Pastilin ağızda kalıp eritilmesi gerekiyor halbuki çocuklar ekseriyetle bu eserleri şeker üzere yiyorlar. 5 yaş üstü çocuklar pastilin nasıl kullanılması gerektiğini daha düzgün anlıyor. Çocuklarımıza eser kullanmasını dikkatle anlatmalıyız. Şeker üzere parçalayarak yemeden ağızda bütün olarak tutması gerektiğini anlatmalı ve pastil kullanmasından daha sonra bir saat müddetle yiyecek ve içecek tüketilmemesi gerektiğini söylemeliyiz. Benim tavsiyem çocuklarınızı servise bindirirken ve bir de gece yatmadan bir saat evvel dişlerini fırçaladıktan daha sonra pastil kullanmasını sağlamanız istikametindedir. Ayrıyeten PCR testleri çocuklar üzerinde travmatik tesir yaratabileceğinden ebeveynler olarak kendi kaygımızı bastırmalı ve iki gün müddetle konutta belirtileri takip etmeliyiz, belirtiler devamlılık gösterirse tabibin tavsiyesiyle PCR testi yaptırmalıyız”.
Bilgi için: İrtibat Ofisi / Esra Gökçe 0507 931 53 42 [email protected]
Editöre Not: 1935’te kurulan Alchem International; ilaç, kozmetik ve besin takviyesi üreticilerine fitokimyasal hammadde sağlayan İsviçre menşeli bir firmadır. Şirket son 20 yıldır, İtalya’da Milano Üniversitesi iş birliği ile fitoterapi bilimine uygun biçimde doğal eserler ve besin destekleri üretmeye başladı. 1000’i aşkın çalışana sahip olan Alchem International, ABD, Avustralya, İngiltere, İrlanda, İspanya, Portekiz, İsviçre, Hindistan ve Hong Kong’ta bulunan bölge ofisleri ile 35 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. 2017 yılının sonu prestiji ile Türkiye pazarına giren Alchem, mamüllerini yalnızca eczaneler aracılığıyla tüketicilerle buluşturuyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Pandemiyle uğraşın devam ettiği bu günlerde yüz yüze eğitimin bir daha başlamasıyla birlikte çocukları müdafaa altına alacak tedbirler, her ebeveynin bir numaralı gündemi oldu. çabucak hemen aşılama yapılamayan 12 yaş altı çocuklar için maske, ara ve hijyen önlemlerinin yanı sıra bilimsel delile dayalı doğal besin desteklerinin değeri de uzmanlar tarafınca çoğunlukla vurgulanıyor.
Türkiye’nin önde gelen bilim kuruluşu, yaptığı araştırma kararında, nar kabuğu özütü içeren pastilin, Covid-19 başta olmak üzere MERS, SARS üzere virüsleri yok ettiğini onayladı. Nar kabuğu özütü, zencefil ve zerdeçal içeren formülün son olarak koronavirüs varyantları üzerinde aktifliği de araştırıldı. Geçtiğimiz ay tamamlanan İngiliz varyantı üzerinde yapılan çalışmada, Türkiye’de laboratuvar ortamında araştırması yapılan nar kabuğu ekstresi, zerdeçal ve zencefil içeren formüle edilmiş ağızda eriyen eserin, virüsün hücre içerisine girmesini engellediği görüldü. Eser son olarak Hindistan’da hastalar üzerinde dayanak tedavi olarak denendi. Çalışmalar, nar kabuğu özütlü bitkisel formülün Covid-19 virüsünün varyantlarına karşı da tesirli olduğunu gösterdi.
Bitkisel Formüller İngiliz Varyant Virüsünde de Tesirli
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Ana Bilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Fazilet Yeşilada, “İlk araştırmada bildiğimiz koronavirüs üstündeki aktiflik araştırılmıştı. Burada tesirli olduğu 120 saatlik ölçüm mühleti içerisinde belli bir seyreltileme durumunda koronavirüsün gelişmesini 42 saat engellediği görüldü. Fakat virüs mutasyonlara uğramaya devam ediyor ve bu kere İngiliz varyantı üzerinde araştırma yapıldı ve orada tıpkı tesir görüldü. Ağızda kullanıldığında virüsün hücre içerisine girmesini engelleyebilecek. Zira virüsün giriş kapısı ağzımız ve burnumuz. O niçinle de maske kullanmasına değer veriyoruz. Virüs hücre içerisine girdiğinde kendisini dağıtıyor ve yeni yeni virüsler meydana geliyor. Bunun önlenmesini sağlamamız lazım. Bu niçinle de ağız ve burun için bir bariyer gerekiyor. Maskenin yanı sıra en tesirli casusların bitkisel eserler olduğu gösterildi” değerlendirmesinde bulundu.
Aşının kıymetine de dikkat çeken Prof. Dr. Fazilet Yeşilada, “Aşının tesir formu farklı, aşı antikor geliştiriyor ve tüm vücudun korunmasını sağlıyor. Tam bir müdafaa için her şeyi birlikte uygulamak lazım. Maske, ara, aşı bunların hepsine dikkat etmek gerekiyor. Bu bitkisel formülde zencefil, zerdeçal ve nar kabuğu ekstresi yer alıyor. Her 3 bileşen de fenolik hususlar taşıyor. Bunlar son 20-30 yılın en kıymetli bitkisel içerikleri içinde. Bu varyantlar üzerinde yaptığımız çalışmanın kararı üzere rastgele bir mutasyona karşı güçsüzlüğü kelam konusu değil” sözlerini kullandı.
Kapalı Ortamlara Dikkat!
Düzenlenen basın toplantısında Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Arman bahisle ilgili şunları söylemiş oldu; “in vitro laboratuvar ortamında yapılan çalışmalardır ve standardizedir. Araştırmaların genel kabulü için in viro denilen insan çalışmalarına gereksinim vardır. İtalya’da asemptomatik (belirti göstermeyen) PCR müspet hastalarda bitkisel preparatın kullanmasının 3. Gününde PCR testi yüzde 90 oranında negatife döndü. Burada değerli olan, eserin ağızda durması ve 3 saat müddetle tesirini sürdürmesi. Hindistan’da ise belirtisi olan lakin meskende takip edilen hastalarda öksürük müddetlerinde kısalma gözlemlendi.
Şu anda hastalığın yayılması manasında daha tehlikeli olan kapalı ortamlara geri dönüyoruz. Bu niçinle nar kabuğu özütü içeren bu preparatların kullanması bariyer tesiri gösteriyor. Deverana girmeden, ağızda virüsü engelliyor. bu biçimdece bedene girmiyor.”
Dilek Arman, bağışıklık sistemimizi güçlendirme ismine öteki neler yapabiliriz, sorusuna da şöyleki karşılık verdi: “Dengeli beslenme ve yeterli uyku fazlaca değerlidir. 7 saatin altında uyuduğumuzda grip bile daha ağır seyreder. O niçinle maske, uzaklık, hijyen kurallarına uyulması ve doğal ki aşı olmak hayli kıymetlidir. Fakat maalesef bu davranışlar toplumumuzda bir tavır haline gelmedi. Şu anda ağır bakımda yatan 2. büyük hasta kümesini oluşturanlar, ileri yaş kümesinde olup 3. doz aşıyı olmayanlar. Örneğin Ocak ayında aşı olan bir kişi kelam konusu ise 9 ayın akabinde aşı tesirini gösteremiyor”.
Çocuklarda Pastil kullanması
Korona virüsle çabada hem çocuklar birebir vakitte yetişkinler için en kıymetli yardımcıların pastiller olduğunu vurgulayan Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kübra Cenkçi’nin: “Okulların açılmasıyla birlikte ebeveynler kaygılı, bu tasa çocuklara da yansıyor ve onlar da huzursuz oluyor. Çocuklar için maske zaruriliği var lakin okullarda uygulamada zorluk yaşıyoruz. Örneğin, çocuk hapşırıyor ancak bu esnada maskesini çıkartıyor. Ya da maskesini çıkartırken, maskeyi iplerinden değil, ağız kısmından tutarak çıkartıyor. Bu yanlış. Çocuklarımıza maskeyi nasıl çıkarması gerektiğini de öğretmeliyiz. Bunun kararında Covid-19 çocuklar içinde artıyor. Teklifimiz, evvela aile bireylerinin aşı olması, daha sonra da çocuğa yanlışsız maske kullanması, aralık ve hijyen kurallarının öğretilmesi. Bir de bilhassa çocuklarda kronik hastalık var ise, standardize bitkisel formüller kullanılmasını öneriyoruz” dedi.
Çocuklarda yanlışsız pastil kullanmasının bilgilerinı anlatan Cenkçi, “Çocuklar bilhassa pastil kullanırken, şekersiz pastilleri tercih etmeli. Pastilin ağızda kalıp eritilmesi gerekiyor halbuki çocuklar ekseriyetle bu eserleri şeker üzere yiyorlar. 5 yaş üstü çocuklar pastilin nasıl kullanılması gerektiğini daha düzgün anlıyor. Çocuklarımıza eser kullanmasını dikkatle anlatmalıyız. Şeker üzere parçalayarak yemeden ağızda bütün olarak tutması gerektiğini anlatmalı ve pastil kullanmasından daha sonra bir saat müddetle yiyecek ve içecek tüketilmemesi gerektiğini söylemeliyiz. Benim tavsiyem çocuklarınızı servise bindirirken ve bir de gece yatmadan bir saat evvel dişlerini fırçaladıktan daha sonra pastil kullanmasını sağlamanız istikametindedir. Ayrıyeten PCR testleri çocuklar üzerinde travmatik tesir yaratabileceğinden ebeveynler olarak kendi kaygımızı bastırmalı ve iki gün müddetle konutta belirtileri takip etmeliyiz, belirtiler devamlılık gösterirse tabibin tavsiyesiyle PCR testi yaptırmalıyız”.
Bilgi için: İrtibat Ofisi / Esra Gökçe 0507 931 53 42 [email protected]
Editöre Not: 1935’te kurulan Alchem International; ilaç, kozmetik ve besin takviyesi üreticilerine fitokimyasal hammadde sağlayan İsviçre menşeli bir firmadır. Şirket son 20 yıldır, İtalya’da Milano Üniversitesi iş birliği ile fitoterapi bilimine uygun biçimde doğal eserler ve besin destekleri üretmeye başladı. 1000’i aşkın çalışana sahip olan Alchem International, ABD, Avustralya, İngiltere, İrlanda, İspanya, Portekiz, İsviçre, Hindistan ve Hong Kong’ta bulunan bölge ofisleri ile 35 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. 2017 yılının sonu prestiji ile Türkiye pazarına giren Alchem, mamüllerini yalnızca eczaneler aracılığıyla tüketicilerle buluşturuyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı