Prof. Dr. Mustafa Sarı: Gördüğümüz, krem kıvamındaki müsilaj İstanbul kıyılarında çekilen imajları kıymetlendiren Prof. Dr. Mustafa Sarı, “Gördüğümüz, krem kıvamındaki müsilaj” dedi. Acil davet yapan Sarı, “Denizin vakti yok. Daima birlikte Marmara etrafında yaşayan insanları denize yardıma çağırmamız gerek. Ulusal çapta kampanyalar yapmamız gerek” sözlerini kullandı.
İstanbul Tuzla ve Kadıköy kıyılarında bu sabah drone kamerasına müsilaj gibisi kirlilik yansıdı. İmgeleri Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı yorumladı.
“‘Her an müsilaj ortaya çıkabilir’ demiştik” sözlerini kullanan Sarı, “Üzgünüm şu an Marmara Denizi’nin farklı bölgelerinde yüzeyde müsilaj görünür durumda. Müsilajın epey farklı formları var. Bilimsel olarak 10 tane en az müsilaj tipi var. Şu an yüzeyde gördüğümüz krem kıvamındaki müsilajı görüyoruz” dedi.
“niçinLER ORTADAN KALKMADAN MÜSİLAJIN ORTADAN KALMASINI BEKLEYEMEYİZ”
Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın hiç yok olmadığını ve denizin tabanında olduğunu belirterek, şöyleki konuştu:
* Müsilaj bir sonuç. Müsilajın niçinlerini ortadan kaldırmadan sonuçlarının değişmesini beklemek yanlış olur. Müsilajın 3 temel tetikleyicisinden bahsetmiştik. Birincisi, deniz yüzeyi sıcaklıklarının yüksek olması, ikincisi kirlilik kaynaklarının fazla olması, üçüncüsü Marmara Denizi’nin orjinal yapısı. Yüzey suyu sıcaklıkları iklim değişikliği ile alakalı, bu duruma müdahale edemiyoruz.
* Marmara Denizi’nin özgün yapısı değiştirmediğimiz bir durum. Geçen yıl Nisan ayından bugüne kadar kirlilik yükünü azaltmada başarılı değiliz. Marmara Denizi’nin kirlilik yükü azalmadı. ötürüsıyla niçinler ortadan kalkmadan müsilajın ortadan kalmasını bekleyemeyiz.
* Yalnızca geçen yıl Ağustos ayından beri biz müsilajı görmedik, yüzeyden kayboldu. Deniz tabanına çöktü ve müsilaj çamuru olarak deniz tabanında tesirini devam ettirdi. Havaların ısınmasıyla birlikte su sıcaklıkları artmaya başladı. Şu an deniz yüzeyinde farklı bölgelerde yine krem kıvamında ince bir katman halinde müsilaj görüyoruz.
“MARMARA DENİZİ’NİN FARKLI BÖLGELERİNDE MÜSİLAJ GÖRÜNÜR DURUMDA”
Prof. Dr. Mustafa Sarı, bu yıl görülen müsilajın farklı bir tipi olduğunu tabir ederek, şunları belirtti:
* Geçen yıl evvel su kolonunda müsilaj ortaya çıkmıştı. Şeritler halinde bütün suyun ışıklı bölgesini kaplamıştı, ondan sonrasında yüzeye çıkmaya başlamıştı. Bu sene su kolonunda çabucak hemen müsilaj yok. Lakin çok alt çoğalması Ocak ayından beri var, su kaideleri daima uygun.
* ‘Her an müsilaj ortaya çıkabilir’ demiştik. Üzgünüm şu an Marmara Denizi’nin farklı bölgelerinde yüzeyde müsilaj görünür durumda. Müsilajın epeyce farklı formları var. Bilimsel olarak 10 tane en az müsilaj tipi var. Şu an yüzeyde krem kıvamındaki müsilajı görüyoruz.
“DENİZİN VAKTİ YOK”
Acil davet yapan Prof. Dr. Mustafa Sarı, şunları söylemiş oldu:
* Denizin vakti yok. Daima birlikte Marmara etrafında yaşayan insanları denize yardıma çağırmamız gerek. Ulusal çapta kampanyalar yapmamız gerek. Lavabonuzdan bir litre atık yağ döktüğünüzde denizdeki bin ton suyu kirletmiş oluyorsunuz.
* Konutunuzda kullandığınız çamaşır suyunun ölçüsünü azaltın. Bütün bu paklık gereçleri fosfat bazlı. Bu unsurların kullanmasını azaltmamız lazım. Daha az atık çıkarmamız gerekiyor. Öbür taraftan da süratlice sanayi kuruluşları üstündeki kontrolü artırmamız gerek.
* Kontrolü eksik bıraktığımızda atıklarını denize gönderiyorlar. Denizi uzaylılar bu hale getirmedi, müsilaj kendi kendine ortaya çıkmadı. Müsilajın sorumlusu biziz, önleyecek olan da biziz. (DHA)
İstanbul Tuzla ve Kadıköy kıyılarında bu sabah drone kamerasına müsilaj gibisi kirlilik yansıdı. İmgeleri Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı yorumladı.
“‘Her an müsilaj ortaya çıkabilir’ demiştik” sözlerini kullanan Sarı, “Üzgünüm şu an Marmara Denizi’nin farklı bölgelerinde yüzeyde müsilaj görünür durumda. Müsilajın epey farklı formları var. Bilimsel olarak 10 tane en az müsilaj tipi var. Şu an yüzeyde gördüğümüz krem kıvamındaki müsilajı görüyoruz” dedi.
“niçinLER ORTADAN KALKMADAN MÜSİLAJIN ORTADAN KALMASINI BEKLEYEMEYİZ”
Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın hiç yok olmadığını ve denizin tabanında olduğunu belirterek, şöyleki konuştu:
* Müsilaj bir sonuç. Müsilajın niçinlerini ortadan kaldırmadan sonuçlarının değişmesini beklemek yanlış olur. Müsilajın 3 temel tetikleyicisinden bahsetmiştik. Birincisi, deniz yüzeyi sıcaklıklarının yüksek olması, ikincisi kirlilik kaynaklarının fazla olması, üçüncüsü Marmara Denizi’nin orjinal yapısı. Yüzey suyu sıcaklıkları iklim değişikliği ile alakalı, bu duruma müdahale edemiyoruz.
* Marmara Denizi’nin özgün yapısı değiştirmediğimiz bir durum. Geçen yıl Nisan ayından bugüne kadar kirlilik yükünü azaltmada başarılı değiliz. Marmara Denizi’nin kirlilik yükü azalmadı. ötürüsıyla niçinler ortadan kalkmadan müsilajın ortadan kalmasını bekleyemeyiz.
* Yalnızca geçen yıl Ağustos ayından beri biz müsilajı görmedik, yüzeyden kayboldu. Deniz tabanına çöktü ve müsilaj çamuru olarak deniz tabanında tesirini devam ettirdi. Havaların ısınmasıyla birlikte su sıcaklıkları artmaya başladı. Şu an deniz yüzeyinde farklı bölgelerde yine krem kıvamında ince bir katman halinde müsilaj görüyoruz.
“MARMARA DENİZİ’NİN FARKLI BÖLGELERİNDE MÜSİLAJ GÖRÜNÜR DURUMDA”
Prof. Dr. Mustafa Sarı, bu yıl görülen müsilajın farklı bir tipi olduğunu tabir ederek, şunları belirtti:
* Geçen yıl evvel su kolonunda müsilaj ortaya çıkmıştı. Şeritler halinde bütün suyun ışıklı bölgesini kaplamıştı, ondan sonrasında yüzeye çıkmaya başlamıştı. Bu sene su kolonunda çabucak hemen müsilaj yok. Lakin çok alt çoğalması Ocak ayından beri var, su kaideleri daima uygun.
* ‘Her an müsilaj ortaya çıkabilir’ demiştik. Üzgünüm şu an Marmara Denizi’nin farklı bölgelerinde yüzeyde müsilaj görünür durumda. Müsilajın epeyce farklı formları var. Bilimsel olarak 10 tane en az müsilaj tipi var. Şu an yüzeyde krem kıvamındaki müsilajı görüyoruz.
“DENİZİN VAKTİ YOK”
Acil davet yapan Prof. Dr. Mustafa Sarı, şunları söylemiş oldu:
* Denizin vakti yok. Daima birlikte Marmara etrafında yaşayan insanları denize yardıma çağırmamız gerek. Ulusal çapta kampanyalar yapmamız gerek. Lavabonuzdan bir litre atık yağ döktüğünüzde denizdeki bin ton suyu kirletmiş oluyorsunuz.
* Konutunuzda kullandığınız çamaşır suyunun ölçüsünü azaltın. Bütün bu paklık gereçleri fosfat bazlı. Bu unsurların kullanmasını azaltmamız lazım. Daha az atık çıkarmamız gerekiyor. Öbür taraftan da süratlice sanayi kuruluşları üstündeki kontrolü artırmamız gerek.
* Kontrolü eksik bıraktığımızda atıklarını denize gönderiyorlar. Denizi uzaylılar bu hale getirmedi, müsilaj kendi kendine ortaya çıkmadı. Müsilajın sorumlusu biziz, önleyecek olan da biziz. (DHA)