- Katılım
- 15 Nis 2021
- Mesajlar
- 2,706
- Puanları
- 0
Rus uzmandan çarpıcı yorum: İşte AB’nin Türkiye planı Rus uzman Vladimir Avatkov, Amerika’nın Afganistan’dan çekilmesi ile başlayacak olan göç dalgasını da hatırlatarak ‘AB, Türkiye’yle münasebetleri sadece göç sıkıntılarını çözmek için geliştirme niyetinde’ dedi.
Peter Siyarto
MACARİSTAN: TÜRKİYE İLE GÖÇ KONUSUNDAKİ TÜM PROBLEMLER ÇÖZÜLMELİ
Sputnik’te yer alan habere bakılırsa: Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Siyarto, Brüksel’de AB dışişleri bakanları toplantısından daha sonra yaptığı açıklamada şimdiden günlük binlerce ailenin Afganistan’ı terk ederek Avrupa’ya gerçek yola çıktığına dikkati çekerek, “Yeni göç baskısını önlemek için Türkiye’yle göç konusunda tüm meseleler bir an evvel çözülmeli” demişti.
Rusya Bilimler Akademisi Dünya İktisadı ve Milletlerarası Münasebetler Enstitüsü (İMEMO RAN) kıdemli araştırma vazifelisi ve Rusya Dışişleri’ne bağlı Diplomasi Akademisi öğretim nazaranvlisi Doç. Dr. Vladimir Avatkov, Siyarto’nun kelamlarını yorumladı.
Vladimir Avatkov
AVRUPA’NIN GÜNDEMİNDE KORONAVİRÜS VE GÖÇ VAR
Avatkov, “Türkiye ile AB içindeki bağlar sahiden son derece düşük düzeyde. Bunun sebebi, Batı’nın genel olarak Türkiye’yi bağımsız bir oyuncu olarak algılamaya hazır olmaması ve buna dayanarak kendi iradesini Ankara’ya dayatmaya çalışması. Koronavirüs haricinde AB’nin bugün uğraştığı husus, emsalsiz göç problemi. Bu hususta Ankara’nın elinde biroldukca şey var. Brüksel bunu fazlaca güzel anlıyor ve bu yüzden Türkiye’ye kendi çıkarları çerçevesinde baskı yapmak için tüm kartları kullanmaya çalışıyor. Elbet AB’nin öncelikli çıkarlarından biri de göçmenler karşısında kendi güvenliğini, hudutlarının güvenliğini sağlamak” sözlerini kullandı.
‘AB, TÜRKİYE’YLE TÜM BAHİSLERİ ELE ALMAYA HAZIR DEĞİL’
Avatkov’a bakılırsa AB, Türkiye’yle bağları tüm alanlarda geliştirmeye hazır değil.
AB’nin Türkiye’ye yönelik bu keyfi yaklaşımı gelecekte de sürdüreceğinin altını çizen Avatkov, “AB ve Türkiye, halihazırda çeşitli niçinlerle fazlaca başarılı bir biçimde uygulanmayan mutabakat yapmıştı. Türkiye, üyelik için AB’nin kapısında uzun yıllar bekledikten daha sonra günümüzde ilgiler bir biçimde çıkmaza girmiş durumda. Bunları tek bir mevzuyla aşmak son derece sıkıntı olacak. Bunun için tüm oyuncular tarafınca anlaşılabilecek, epey net en son amacı olan bir dizi tedbir alınmalıdır. Türkiye’nin talebi bu. Ankara’nın AB’ye entegrasyon için kendi sistemini reforme ederken izlediği tarihî yolu dikkate aldığımızda bu mantıklı. Lakin AB, bu biçimde bir diyaloğa ciddiyetle yaklaşmaya hazır değil. AB’nin kendi ortasında biroldukça çelişkisi var ve Brüksel’i yalnızca göçmen konusu ilgilendiriyor. Ankara’nın göç siyaseti çerçevesinde taşıdığı sorumluluk düşünüldüğünde, burada ortak bir yer bulmak kolay olmayacak” dedi.
Peter Siyarto
MACARİSTAN: TÜRKİYE İLE GÖÇ KONUSUNDAKİ TÜM PROBLEMLER ÇÖZÜLMELİ
Sputnik’te yer alan habere bakılırsa: Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Siyarto, Brüksel’de AB dışişleri bakanları toplantısından daha sonra yaptığı açıklamada şimdiden günlük binlerce ailenin Afganistan’ı terk ederek Avrupa’ya gerçek yola çıktığına dikkati çekerek, “Yeni göç baskısını önlemek için Türkiye’yle göç konusunda tüm meseleler bir an evvel çözülmeli” demişti.
Rusya Bilimler Akademisi Dünya İktisadı ve Milletlerarası Münasebetler Enstitüsü (İMEMO RAN) kıdemli araştırma vazifelisi ve Rusya Dışişleri’ne bağlı Diplomasi Akademisi öğretim nazaranvlisi Doç. Dr. Vladimir Avatkov, Siyarto’nun kelamlarını yorumladı.
Vladimir Avatkov
AVRUPA’NIN GÜNDEMİNDE KORONAVİRÜS VE GÖÇ VAR
Avatkov, “Türkiye ile AB içindeki bağlar sahiden son derece düşük düzeyde. Bunun sebebi, Batı’nın genel olarak Türkiye’yi bağımsız bir oyuncu olarak algılamaya hazır olmaması ve buna dayanarak kendi iradesini Ankara’ya dayatmaya çalışması. Koronavirüs haricinde AB’nin bugün uğraştığı husus, emsalsiz göç problemi. Bu hususta Ankara’nın elinde biroldukca şey var. Brüksel bunu fazlaca güzel anlıyor ve bu yüzden Türkiye’ye kendi çıkarları çerçevesinde baskı yapmak için tüm kartları kullanmaya çalışıyor. Elbet AB’nin öncelikli çıkarlarından biri de göçmenler karşısında kendi güvenliğini, hudutlarının güvenliğini sağlamak” sözlerini kullandı.
‘AB, TÜRKİYE’YLE TÜM BAHİSLERİ ELE ALMAYA HAZIR DEĞİL’
Avatkov’a bakılırsa AB, Türkiye’yle bağları tüm alanlarda geliştirmeye hazır değil.
AB’nin Türkiye’ye yönelik bu keyfi yaklaşımı gelecekte de sürdüreceğinin altını çizen Avatkov, “AB ve Türkiye, halihazırda çeşitli niçinlerle fazlaca başarılı bir biçimde uygulanmayan mutabakat yapmıştı. Türkiye, üyelik için AB’nin kapısında uzun yıllar bekledikten daha sonra günümüzde ilgiler bir biçimde çıkmaza girmiş durumda. Bunları tek bir mevzuyla aşmak son derece sıkıntı olacak. Bunun için tüm oyuncular tarafınca anlaşılabilecek, epey net en son amacı olan bir dizi tedbir alınmalıdır. Türkiye’nin talebi bu. Ankara’nın AB’ye entegrasyon için kendi sistemini reforme ederken izlediği tarihî yolu dikkate aldığımızda bu mantıklı. Lakin AB, bu biçimde bir diyaloğa ciddiyetle yaklaşmaya hazır değil. AB’nin kendi ortasında biroldukça çelişkisi var ve Brüksel’i yalnızca göçmen konusu ilgilendiriyor. Ankara’nın göç siyaseti çerçevesinde taşıdığı sorumluluk düşünüldüğünde, burada ortak bir yer bulmak kolay olmayacak” dedi.