Barcali
Active member
- Katılım
- 14 Şub 2021
- Mesajlar
- 1,145
- Puanları
- 38
Türk akademisyenler Antarktika’da omurgasız hayvanlar üzerine çalışma yapacak Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Hidrobiyoloji Ana Bilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Külköylüoğlu’nun yürütücüsü olduğu “Antarktika TAE-6 Kutup Bölgesi Omurgasızlarının Belirlenmesi ve Sedimantolojik Analizler” projesi, TÜBİTAK KUTUP 1001 daveti kapsamında takviye almaya hak kazanan 9 projeden biri oldu.
Projede, Mersin Üniversitesinden Prof. Dr. Süphan Karaytuğ, Balıkesir Üniversitesinden Prof. Dr. Serdar Sak, Orta Doğu Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. İsmail Ömer Yılmaz, Adıyaman Üniversitesinden Doç. Dr. Serdar Sönmez ve Türkiye Petrolleri Anonim İştirakinden Dr. Oğuzhan Mülayim de misyon alıyor.
Proje kapsamında, dünyanın en kıymetli soğuk habitatlarından Antarktika’ya yapılacak TAE-6 bilimsel seferi kapsamında, sefer rotası üzerinden ve Horseshoe Adası’ndaki Türk Bilim Üssü etrafındaki göl, akarsu ve deniz üzere sucul alanlarda yaşayan omurgasız hayvanlar belirlenerek tahlillerinin yapılması hedefleniyor.
Prof. Dr. Külköylüoğlu, AA muhabirine, projenin kabul edilmesinden memnuniyet duyduklarını, ülkeye hoş sonuçlar getireceğine inandıklarını söylemiş oldu.
Proje kapsamında yürütecekleri çalışmalara değinen Külköylüoğlu, şöyleki konuştu:
“Kutup araştırmalarında bilhassa de Antarktika’da ‘TAE’ dediğimiz alanda, yani Türkiye’nin araştırma yapabileceği yerde çalışma yapacağız. Araştırmamızda Antarktika bölgesinde gerek karasal gerekse denizsel ortamdaki kimi organizmaların toplanması, bunların teşhisi, bu organizmaların suyla ve ortasında yaşadıkları toprak ve suydaki sediment (tortu) birikimiyle bağlarına bakacağız.“
Külköylüoğlu, “Büyük olasılıkla hayli yeni çeşitlerin burada teşhis edileceğini şimdiden söyleyebiliriz. Geniş çaplı bir örnekleme yaparak su ve sudaki çökel ya da sedimentle mümkün ilgiler ortaya çıkarılarak bu ortamlardaki limnoekolojik özelliklerin hangi istikamette olduğunu belirlemeye çalışacağız. bu biçimde bir yaklaşım literatürde bu bölge için birinci sefer ülkemiz ismine gerçekleştirilecektir” dedi.
Çalışma kararı elde edilecek bilgilerle bu tiplerle ilgili ekolojik tolerans ve optimum bedellerini de birinci kere belirleyebileceklerini anlatan Külköylüoğlu, şunları kaydetti:
“Cins, su ve sediment yapısı içindeki bu yapılar ve olgular içindeki modelleme ortaya çıkarılacak. bu biçimde bir modelleme hali geliştirme bir daha projemizin kıymetli bir yeni yaklaşımıdır. Kelam konusu modeller gelecekte mümkün habitat değişimlerini ve boyutlarını iddia edebilmemizde yardımcı olabilecektir. Bu da mümkün habitat değişimlerine karşı tedbir alınması, planlarının daha sağlıklı yapılabilmesine yardımcı olabilir. Gelecekte iklim şartlarının kutuplarda başta olmak üzere nasıl tesir yaptığını, yapabileceğini ve bunun mümkün sonuçlarınin ne çeşit bir genel sonuca ulaştırabileceğini görme imkanına da sahip olunması kelam konusu olabilir.“
Projede, Mersin Üniversitesinden Prof. Dr. Süphan Karaytuğ, Balıkesir Üniversitesinden Prof. Dr. Serdar Sak, Orta Doğu Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. İsmail Ömer Yılmaz, Adıyaman Üniversitesinden Doç. Dr. Serdar Sönmez ve Türkiye Petrolleri Anonim İştirakinden Dr. Oğuzhan Mülayim de misyon alıyor.
Proje kapsamında, dünyanın en kıymetli soğuk habitatlarından Antarktika’ya yapılacak TAE-6 bilimsel seferi kapsamında, sefer rotası üzerinden ve Horseshoe Adası’ndaki Türk Bilim Üssü etrafındaki göl, akarsu ve deniz üzere sucul alanlarda yaşayan omurgasız hayvanlar belirlenerek tahlillerinin yapılması hedefleniyor.
Prof. Dr. Külköylüoğlu, AA muhabirine, projenin kabul edilmesinden memnuniyet duyduklarını, ülkeye hoş sonuçlar getireceğine inandıklarını söylemiş oldu.
Proje kapsamında yürütecekleri çalışmalara değinen Külköylüoğlu, şöyleki konuştu:
“Kutup araştırmalarında bilhassa de Antarktika’da ‘TAE’ dediğimiz alanda, yani Türkiye’nin araştırma yapabileceği yerde çalışma yapacağız. Araştırmamızda Antarktika bölgesinde gerek karasal gerekse denizsel ortamdaki kimi organizmaların toplanması, bunların teşhisi, bu organizmaların suyla ve ortasında yaşadıkları toprak ve suydaki sediment (tortu) birikimiyle bağlarına bakacağız.“
Külköylüoğlu, “Büyük olasılıkla hayli yeni çeşitlerin burada teşhis edileceğini şimdiden söyleyebiliriz. Geniş çaplı bir örnekleme yaparak su ve sudaki çökel ya da sedimentle mümkün ilgiler ortaya çıkarılarak bu ortamlardaki limnoekolojik özelliklerin hangi istikamette olduğunu belirlemeye çalışacağız. bu biçimde bir yaklaşım literatürde bu bölge için birinci sefer ülkemiz ismine gerçekleştirilecektir” dedi.
Çalışma kararı elde edilecek bilgilerle bu tiplerle ilgili ekolojik tolerans ve optimum bedellerini de birinci kere belirleyebileceklerini anlatan Külköylüoğlu, şunları kaydetti:
“Cins, su ve sediment yapısı içindeki bu yapılar ve olgular içindeki modelleme ortaya çıkarılacak. bu biçimde bir modelleme hali geliştirme bir daha projemizin kıymetli bir yeni yaklaşımıdır. Kelam konusu modeller gelecekte mümkün habitat değişimlerini ve boyutlarını iddia edebilmemizde yardımcı olabilecektir. Bu da mümkün habitat değişimlerine karşı tedbir alınması, planlarının daha sağlıklı yapılabilmesine yardımcı olabilir. Gelecekte iklim şartlarının kutuplarda başta olmak üzere nasıl tesir yaptığını, yapabileceğini ve bunun mümkün sonuçlarınin ne çeşit bir genel sonuca ulaştırabileceğini görme imkanına da sahip olunması kelam konusu olabilir.“