Vatandaş hayat pahalılığına isyan etti… Türkiye, ekonomik olarak neredeyse Cumhuriyet tarihinin en makûs vakit içinderını geçiriyorken iktidar sözcülerinin, ‘Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 iktisadına sokacakların’ söylemesi vatandaşlarda karşılık bulmuyor…
Kamera: Sinan TUNÇ
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan başta olmak üzere iktidar cephesinden, “Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 iktisadına sokacak adımları atıyoruz” biçiminde açıklamalar geliyor.
Fakat bilhassa son aylarda rekor üstüne rekor kıran hayat pahalılığı vatandaşları ekonomik olarak pek zora sokuyor.
SÖZCÜ muhabiri vatandaşlara mikrofon uzattı, “İktidar sözcüleri ‘Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 iktisadından biri haline getirecek adımların atıldığını’ belirtiyor, sizce de o denli mi?” diye sordu.
Verilen cevaplar şu biçimde oldu:
“BİZ GEÇİNEMİYORUZ, NASIL BU TÜRLÜ BİR ADIM OLABİLİR”
İpek Deniz: “Biz geçinemiyoruz, nasıl bu biçimde bir adım olabilir ki… Marketler ateş değeri, (ekonomi) nasıl düzelebilir ki… Beşerler açlıktan kıvranıyor. Latife gibiler… Bu kadar aptal yerine konmaz beşerler sahiden. Bu telaffuzlara asla katılmıyorum zira şahsen yaşayan birisiyim bu (ekonomik) krizi.”
“19 SENE AKP’YE OY VERDİK FAKAT ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMDE VERMEYECEĞİZ”
Halil Arslan: “Katılmıyorum ben. Biz emekliyiz, bilhassa artırımları beğenmedik. Kendileri yüksek maaş alıyorlar… 2 bin 500 liraya nerede geçiniliyormuş? Ekmek 4 lira, az evvel metroya bindik 6 lira… Beşerler hayli güç durumda. Bizim kelamımız Ankara’ya. Biz 19 sene bu hükümete oy verdik lakin önümüzdeki seçimde veremeyeceğiz. 2023’teki seçimde mutlaka vermeyeceğiz. Ekonomik durum oyumuzu değiştirmemize sebep oldu. Biz insan üzere yaşayamıyorsak, aldığımız parayla geçinemiyorsak niçin oy verelim? Bir (iktidar) değişiklik olsun.
“BAŞKASINA VERECEĞİM, DEĞİŞİKLİK OLSUN”
Ayın 1’inde gelen artırımlara bakın… 2 bin 500 lira fatura parası. Ne yiyecek halk? Yüzük bozdur, bilezik bozdur… Şimdilik biz bozdurmadık lakin gidişat onu gösteriyor. Yazık günah bu halka. 19 sene AK Parti’ye oy verdim fakat daha vermiyorum. Katiyetle vermeyeceğim. Beni mağdur etmişse vermeyeyim, diğerine vereyim değişiklik olsun. Öncesiyle ilgili değilim lakin ortasında bulunduğumuz durum için pişmanım…”
“ALMANYA TÜRKİYE’Yİ KISKANIYOR’ DİYENLERE GÜLÜYORUM”
Orhan Püsküllü: “Şu an iktisat çökük durumda. İktisadın değişmesi için hükümetin değişmesi lazım. Hükümet değişmeden hiç bir şey olmaz. Ayrıyeten ben Almanya’da yaşıyorum, oradaki iktisat ile buradaki iktisat içinde epeyce büyük fark var. (Almanya, Türkiye’yi kıskanıyor mu?) İnternette izlediğim röportajlarda bunu söyleyenleri duyduğumda gülüyorum. Niçin kıskanacak ki? Neyimiz var bizim Türkiye’de? Benim Almanya’da yaşadığım bölgenin endüstrisi, Türkiye’nin tamamından fazla… Ben orada personel emeklisiyim, buraya tatile geldim. (Emekli aylığınızla orada rahat bir hayat sürebiliyor musunuz?) Tabi canım. Ben orada 6 çocuk okuttum hiç masrafım olmadan. Siz burada 6 çocuk okutabilir misiniz?”
“ÖNCE, OLAN DURUM BİR DÜZELSE KEŞKE”
Şeyma Yıldız: “Temennim o tarafta, inşallah o denli olur. Fakat pek sanmıyorum. Maalesef biz ekonomimizde büyüme hissetmiyoruz. Her şey ortada. Evvel, olan durum bir düzelse keşke. daha sonrasında aslına bakarsan her şey hallolur.”
“YAPILMAYACAK BİR ŞEY DEĞİL FAKAT İKTİDARA BAĞLI”
Ferhat Fişne: “Bence o denli değil. Zira iktisat fazlaca makûs durumda. Dolar almış başını gidiyor, artırımlar inecek derken geri geliyor… Yapılmayacak bir şey değil fakat iktidara bağlı.”
“BU İKTİDARLA MÜMKÜN DEĞİL”
Esma Dalkılıç: “Evet fazlaca hoş adım attık gerçekten! Çok büyük adımlar attık! Halkın halini görüyorsunuz… Bu iktidarla mümkün değil. Bu iktidar gitse bile biz bunun meselelerini tahminen 10 sene daha yaşayacağız. O denli bir iktisat bırakacak bize. Onun için hayli üzgünüm.”
“BU PAHALILIKLA? ŞAŞARIM”
İsmini vermek istemeyen bir vatandaş: “Pahalılık var, hiç bir şey alamıyoruz ki. 4 modül bir şey alıyorum, 100 lira para tutuyor. Çok güç durumdayız. İki tane emekli aylığımız var, kira vermiyoruz, ona karşın geçinemiyoruz. Bir tane kızım okuyor, o kadar. (Türkiye iktisadının dünyanın en âlâ ekonomileri ortasına girebileceğine inanıyor musunuz?) Hayır, düşünmüyorum. Bu pahalılıkla? Şaşarım…”
“70 YAŞINDAYIM, HİÇ BU TÜRLÜ BİR VAKİT YAŞAMADIM”
İsmini vermek istemeyen bir vatandaş: “Ben 70 yaşındayım, hiç bu biçimde bir vakit yaşamadım. Şuradan bir şey alacağım, alamadım, dönüyorum. Zira biz emekliyiz… Âlâ şeyler nazaranlim, (gençler) sizler görün. Bizler bir daha hayli hoş günler gördük geçirdik. İstiyorum sizler de görün. (Türkiye iktisadının dünyanın en âlâ ekonomileri ortasına girebileceğine inanıyor musunuz?) Asla inanmıyorum. Daha makus olmayalım…”
“HUKUKUN BAYPAS EDİLDİĞİ YERDE MÜMKÜN DEĞİL”
İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Hayır o denli değil. sebebi şu: Hukukun baypas edildiği bir yerde bunun yaşanması katiyetle mümkün değildir. Devleti bir çadıra benzetirsek, hukuk bu çadırın sütunudur. Bu sütun ziyan gördüğünde etrafındaki kazıklar hiç bir işe yaramaz. Ben örneğin bugün yatırım yapacak olan bir kişi olsam, şayet hukuksal bir teminatım yoksa ben o yere rastgele bir yatırım yapmam.
Kamera: Sinan TUNÇ
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan başta olmak üzere iktidar cephesinden, “Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 iktisadına sokacak adımları atıyoruz” biçiminde açıklamalar geliyor.
Fakat bilhassa son aylarda rekor üstüne rekor kıran hayat pahalılığı vatandaşları ekonomik olarak pek zora sokuyor.
SÖZCÜ muhabiri vatandaşlara mikrofon uzattı, “İktidar sözcüleri ‘Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 iktisadından biri haline getirecek adımların atıldığını’ belirtiyor, sizce de o denli mi?” diye sordu.
Verilen cevaplar şu biçimde oldu:
“BİZ GEÇİNEMİYORUZ, NASIL BU TÜRLÜ BİR ADIM OLABİLİR”
İpek Deniz: “Biz geçinemiyoruz, nasıl bu biçimde bir adım olabilir ki… Marketler ateş değeri, (ekonomi) nasıl düzelebilir ki… Beşerler açlıktan kıvranıyor. Latife gibiler… Bu kadar aptal yerine konmaz beşerler sahiden. Bu telaffuzlara asla katılmıyorum zira şahsen yaşayan birisiyim bu (ekonomik) krizi.”
“19 SENE AKP’YE OY VERDİK FAKAT ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMDE VERMEYECEĞİZ”
Halil Arslan: “Katılmıyorum ben. Biz emekliyiz, bilhassa artırımları beğenmedik. Kendileri yüksek maaş alıyorlar… 2 bin 500 liraya nerede geçiniliyormuş? Ekmek 4 lira, az evvel metroya bindik 6 lira… Beşerler hayli güç durumda. Bizim kelamımız Ankara’ya. Biz 19 sene bu hükümete oy verdik lakin önümüzdeki seçimde veremeyeceğiz. 2023’teki seçimde mutlaka vermeyeceğiz. Ekonomik durum oyumuzu değiştirmemize sebep oldu. Biz insan üzere yaşayamıyorsak, aldığımız parayla geçinemiyorsak niçin oy verelim? Bir (iktidar) değişiklik olsun.
“BAŞKASINA VERECEĞİM, DEĞİŞİKLİK OLSUN”
Ayın 1’inde gelen artırımlara bakın… 2 bin 500 lira fatura parası. Ne yiyecek halk? Yüzük bozdur, bilezik bozdur… Şimdilik biz bozdurmadık lakin gidişat onu gösteriyor. Yazık günah bu halka. 19 sene AK Parti’ye oy verdim fakat daha vermiyorum. Katiyetle vermeyeceğim. Beni mağdur etmişse vermeyeyim, diğerine vereyim değişiklik olsun. Öncesiyle ilgili değilim lakin ortasında bulunduğumuz durum için pişmanım…”
“ALMANYA TÜRKİYE’Yİ KISKANIYOR’ DİYENLERE GÜLÜYORUM”
Orhan Püsküllü: “Şu an iktisat çökük durumda. İktisadın değişmesi için hükümetin değişmesi lazım. Hükümet değişmeden hiç bir şey olmaz. Ayrıyeten ben Almanya’da yaşıyorum, oradaki iktisat ile buradaki iktisat içinde epeyce büyük fark var. (Almanya, Türkiye’yi kıskanıyor mu?) İnternette izlediğim röportajlarda bunu söyleyenleri duyduğumda gülüyorum. Niçin kıskanacak ki? Neyimiz var bizim Türkiye’de? Benim Almanya’da yaşadığım bölgenin endüstrisi, Türkiye’nin tamamından fazla… Ben orada personel emeklisiyim, buraya tatile geldim. (Emekli aylığınızla orada rahat bir hayat sürebiliyor musunuz?) Tabi canım. Ben orada 6 çocuk okuttum hiç masrafım olmadan. Siz burada 6 çocuk okutabilir misiniz?”
“ÖNCE, OLAN DURUM BİR DÜZELSE KEŞKE”
Şeyma Yıldız: “Temennim o tarafta, inşallah o denli olur. Fakat pek sanmıyorum. Maalesef biz ekonomimizde büyüme hissetmiyoruz. Her şey ortada. Evvel, olan durum bir düzelse keşke. daha sonrasında aslına bakarsan her şey hallolur.”
“YAPILMAYACAK BİR ŞEY DEĞİL FAKAT İKTİDARA BAĞLI”
Ferhat Fişne: “Bence o denli değil. Zira iktisat fazlaca makûs durumda. Dolar almış başını gidiyor, artırımlar inecek derken geri geliyor… Yapılmayacak bir şey değil fakat iktidara bağlı.”
“BU İKTİDARLA MÜMKÜN DEĞİL”
Esma Dalkılıç: “Evet fazlaca hoş adım attık gerçekten! Çok büyük adımlar attık! Halkın halini görüyorsunuz… Bu iktidarla mümkün değil. Bu iktidar gitse bile biz bunun meselelerini tahminen 10 sene daha yaşayacağız. O denli bir iktisat bırakacak bize. Onun için hayli üzgünüm.”
“BU PAHALILIKLA? ŞAŞARIM”
İsmini vermek istemeyen bir vatandaş: “Pahalılık var, hiç bir şey alamıyoruz ki. 4 modül bir şey alıyorum, 100 lira para tutuyor. Çok güç durumdayız. İki tane emekli aylığımız var, kira vermiyoruz, ona karşın geçinemiyoruz. Bir tane kızım okuyor, o kadar. (Türkiye iktisadının dünyanın en âlâ ekonomileri ortasına girebileceğine inanıyor musunuz?) Hayır, düşünmüyorum. Bu pahalılıkla? Şaşarım…”
“70 YAŞINDAYIM, HİÇ BU TÜRLÜ BİR VAKİT YAŞAMADIM”
İsmini vermek istemeyen bir vatandaş: “Ben 70 yaşındayım, hiç bu biçimde bir vakit yaşamadım. Şuradan bir şey alacağım, alamadım, dönüyorum. Zira biz emekliyiz… Âlâ şeyler nazaranlim, (gençler) sizler görün. Bizler bir daha hayli hoş günler gördük geçirdik. İstiyorum sizler de görün. (Türkiye iktisadının dünyanın en âlâ ekonomileri ortasına girebileceğine inanıyor musunuz?) Asla inanmıyorum. Daha makus olmayalım…”
“HUKUKUN BAYPAS EDİLDİĞİ YERDE MÜMKÜN DEĞİL”
İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Hayır o denli değil. sebebi şu: Hukukun baypas edildiği bir yerde bunun yaşanması katiyetle mümkün değildir. Devleti bir çadıra benzetirsek, hukuk bu çadırın sütunudur. Bu sütun ziyan gördüğünde etrafındaki kazıklar hiç bir işe yaramaz. Ben örneğin bugün yatırım yapacak olan bir kişi olsam, şayet hukuksal bir teminatım yoksa ben o yere rastgele bir yatırım yapmam.